bugün

Hayatı yaşamayı bilmiyoruz aq. Hep tersoluktan.
görsel
Uzun süredir ilişki yaşamadığım için ya birine aşık olursam korkum var.
Birileri için (haklı olabilirler) Faşist denecek kadar milliyetçi düşünce, Fundamentalist denecek kadar dini değerleri olan ve bu ülke için canını verecek yapıda olan biri olarak bu ülkeden ve bu ülke insanlarından nefret ediyorum.

inanın bir yere tatile gitsem veya eğlenceye mümkünse bu ülke insanı olmayan mekânları tercih ediyorum.

Market alışverişinde gıda temizlik ürünü, bir elektrik-elektronik alet alırken, bir giyim eşyası alırken yabancı markaları seçiyorum ki; çok şükür bu konuda fazla zorlanmıyorum, emeği geçenlere bu imkânı yaratanlara piyasayı bu hâle getirenlere teşekkür ederim.

Aslına bakarsanız bunun yanlış olduğunu hatalı olduğunu da biliyorum.
Bunun nedeni davranış bilimleri açısından savunma mekanizmam olmalı.

Tıpkı hayvanları sevip merhamet duygusu taşıyıp dini gerekçelerle kurban kesmek, ateist olup B12 vb vitaminler dengeli beslenme için et yemek gibi.

Ya da ayağı kırılan atı, tedavisi olmayan bir hastalık için sevdiğiniz hayvanı uyutmak gibi.

Evet, kötülükten bencillikten sorumsuzluktan kaçamıyoruz, kötülük çirkinlik insan olduğu her yerde var ve herhalde kötülük çirkinliği bu ülkeye bu ülke insanına yakıştırmadığım için "hiç olmazsa bunlar gâvur (!) Bunların kötülüğü bana bu kadar koymaz, gâvur der geçerim" tesellisi benlik altımda olmalı.

Edibüdü: o'ha lan, kendi kendime terapi yaptım. Rahatladım AMK.
sonunun çok güzel olacağına dair işaretler olan ve çok güzel olması mümkün olan bi yolun başındayım ama düşününce bile bi şeyler ters gidecek diye korkuyorum.. gerçekten korkuyorum. bu hayat büyük mutlulukları gösterip önümüzden aldığı için sanırım hep bunlar..
40 yaşıma gireceğim hiç sarhoş olmadım cünkü hic alkol almadım. Haram olduğu için degil bu arada...
Hayatimin yarisi sarhos olmaklaz yarisi da ayilmakla geciyor.
Ah sözlük bugün gerçekten içimi dökeceğim sanırım..
Bugün bir mağazada alışveriş yaparken arkamda bir erkek kadına bitti mi işin gibi bir şey dedi. Kadın da çok garip bir tonlama ile tabi canım diye bağırdı. Bir anda arkamı döndüm niye bağırıyor bu kadın diye ve eski sevgilimi gördüm. O ve bağırarak konuşan kadın el ele çıktılar lan. Arkalarından bakakaldım. Düğün hazırlığında oldukları belliydi.
Neden böyle hissettim bilmiyorum ama çok şaşırdım, şok oldum, güldüm, ağladım. Kendime de anlam veremedim. Aklımdan çıkmıyor o an. Niye takıldım bu kadar. Sevgi, özlem bu duygularla ilgili bir durum yok sadece şaşkınlık çok büyük bir şaşkınlık.
bu yıl da doğum günüm 7 temmuz’a denk geldi.
içimde büyük bir kasvet ve bunalım var galiba depresyona giriyorum.
35 yaşinda kadınla sexting yaptım ama ensest istiyordu hic zevk almadim ama niye yaptım bilmiyorum diğer gün kadına ne kadar yanlış olduğunu felan anlatmaya çalıştım tabi siktir git dedi.
Az önce yazıya öyle bir edit yapmaya kalktım ki, yarısında beynimi elime alıp baştan yazdığımı sandım ve bu durum 1 saat sürdü. Girdikten sonra da 328 kişinin gördüğünü fark ettim ve şu an acayip utanıyorum. Sanırım uyku vaktim geldi...
ruh halim giderek gaddarlaşıyor. insanlara karşı hoş görüm azalmaya başladı.
9 tane kadin ile beraber yasadim. kafami öpim, kadin ulan bunlar, hangi manyaga uydum da bu kadinlar ile yataga girdim?????
Sen kocamdan daha iyisin diyenlerin sayısını unuttum.

Edit: Siz insana espri açıklatırsınız: "28 yaşındayım ve istemediğin kadar kadınla yattım üniversite de de aynı şekilde çok kızla birlikte oldum kocam geç gelecek diyip bana mesaj atan kadınlar bile oldu sen kocamdan daha iyisin diyenlerin sayısını unuttum ben bidaha böyle komik şeyler yazma bana"

(Twitterda dalga konusu olmuş bir twit)
Valla o kadar uzun zaman oldu ki bir şeyler yazmayalı, bir şeyler okumayalı, birini sevmeyeli, eğlenmeyeli... yaşadığım her şey içimden geçmiş. Uzun zamandır amaçsız rotasız sadece düşünüyorum.
Dünyalılardan tiskiniyorum.
Çok yapışkan ve ısrarcı bir okb ile savaşıyorum. Çok yoruldum.
Her gün göbeğimle vs atıyorum ama baklava olması için ikna edemiyorum.
sözlükten bi kızla 2 sene kadar görüştüm, ama hiç aşık olmamıştım. evliliğe doğru gidiyor idi, ayrıldık. isabet oldu.
Bir takım itiraflardır.
5 dakika öncesine kadar Haiti'yi Güneydoğu Asya ülkesi sanıyordum.
bazen durduk yere millete sataşasım saçma sapan şeyler söyleyesim falan geliyor. yapmıyorum ancak geliyor.
Yapmam gereken tonla iş var ama hicbirini yapmiyorum daha dogrusu şu zaman icerisinde yapamam. Yapmam icin uygun bir ortam yok su an. Bu sorumlulugu yerine getirmedigim icin icim icimi yiyip bitiriyor ama hic belli etmiyorum. Etmedigim icin de herkes beni kaygisiz rahat saniyor. Stresten elim hep basimda sac diplerimi kaziyorum. Biraz daha boyle devam ederse vucudumda bir seyler cikacak bunu da biliyorum cunku yasadim.

Edit: cıktı bile...
2000 yılında, 13 yaşında askeri okula girdiğim günden beri depresyondayım. zaman zaman bazı olaylar ve bazı insanlar beni bu durumdan çıkarsa da, bu faktörler ortadan kalktığında tekrar depresif halime dönüyorum. muhtemelen böyle de öleceğim.