bugün

Annemin defol git yerine kullandığı söz.Bu söz kullanıldığı vakit genellikle 4-5 saat ortadan kaybolunması gerekmektedir.
nakaratını, sevgilinin sevişme öncesi söylemesi sakıncalı bir şarkıdır.
Usulca gir kapıdan, zile basma.
Hiç telaşlanma, ben daha dönmemişsem.
Yoldayımdır, nerdeyse yokuşun dibinde,
Suların kararmasını bekliyorumdur,
Tuğla harmanlarından gelen yanık havanın
Bahçedeki akşamsefalarına sinmesini.
Güç bela dizginliyorumdur içimde
Dörtnala sana koşan küheylanları.

Bütün gün kâğıttan dağlar arasındaydım,
Nabzım ileri giden bir saat gibi işledi durdu.
Dilekçeler, kararlar, tozlu makbuzlar:
Hep adını okudum silinmiş satırlarda.
Pencerede kuleler, minareler, kirli gök.
Durmadan kuşlar uçtu bir bacadan.
Rüzgâra karışan saçlarını gördüm
Bulutlu aynalarda.

Balkonun kapısını aç, su ver saksıdaki çiçeğe.
Geyikli örtüyü ser masaya, dinlen biraz.
Sessizlik şaşırtmasın seni, ürkütmesin.
Şehrin gürültüsü dolacak az sonra odaya,
Karanlık bir yankıya dönüşecek karşı dağlarda.

Cevat ÇAPAN
(bkz: tatyos efendi)
(bkz: gamzedeyim deva bulmam)
http://www.youtube.com/wa...r4290&feature=related
bir anne aforizması.
annelerin bazen algılarının kapandığını gösteren, emir içerikli cümle.
olaylar şöyle gelişir:

gitsin efendim: anne ben dışarı çıkacağım.biraz geç kalabilirim
gitsin efendim anne: tamam, hadi git.. sakın geç kalma erken gel.
g.e: hmm.. anlıyorum anneciğim?!^+%/
(bkz: erken boşalma)
Yakın arkadaşı Tatyos Efendi ile her gün beraber içki içerlermiş ki bazı günler eve geç gitmek bir yana, gitmedikleri günlerde olurmuş. Sadberk Hanım sabırlı, müşfik muhterem bir hanımmış. Onu daima mazur görür, sitem etmezmiş. Artık sabrın son demleri olacak ki; bir gün sabah Ahmet Bey' in kahvaltısını hazırlamış, tüm hizmetlerini tamamladıktan sonra yolcu ederken;

"Bey, yeter artık bu akşam gün batmadan gel, sakın geç kalma, tahammülüm kalmadı artık"... demiş Ahmet Rasim bu kadar sabırlı kişinin bu sözleri nasıl söylediğinin şoku ile "Hanım akşam bu şarkıyı radyodan dinle" demiş ve evden çıkmış.

Bakırköy sahiline inerken mırıldanmaya başlar."sakın geç kalma erken gel " diye. Ve Miltiyadi Gazinosunda dostu Selami Paşa'ya rastlamıştır ; “Evden çıkarken refikam bana tembih etti. Geç kalma erken gel dedi, ben de buraya gelene kadar bunu bir kıta haline getirdim, besteledim." ”Üstad kadehinden bir yudum içmiş, ellerini dizlerine vurup usul tutmaya başlamış. Tatyos Efendi ile buluşmuş. Konuyu aynı şekilde ona da anlatmış. Gece geç vakitlerde bugüne kadar dilimizden düşmeyen "Sakın geç kalma erken gel " şarkısı da o gün bestelenmiş.

https://www.youtube.com/watch?v=R7ckd8DobM0
tövbe tövbe.