bugün

rocky serilerinin baş karakteridir. çulsuz bir serseriyken şansını ringlerde deneyerek dünya şampiyonu olmuş, hatta insana pek benzemeyen ivan dragon'u devirerek tarihe geçmiştir. dayak yediği zaman ağzını yamultarak ''homorohumaragombaranombara'' şeklinde konuşarak birşeyler anlatmaya çalışır.
http://www.youtube.com/watch?v=Fh1ghJDHpgU&feature=related
her zaman diyor ki "benim tek işim boks, ben sadece boks yapabilirim". NE olursa olsun, adam 60'ında geldiğinde de yapabildiğini söylediği tek şey boks. Gel de saygı duyma. her gün karısının mezarına gidip ağaçtan sandalyesini çıkarıp oturup onula konuşuyor. Rocky Balboa filmi yapılabilecek harika son filmlerden bir tanesi. Efsane olarak başladı, efsane olarak bitti. Adı üzerinde, efsane olarak da kaldı.
zamanında bize duvarları yumruklatan ve her izleyişte aynı tadı veren efsane filimdir.
--spoiler--
"hep rocky balboa kazanır" tabusunu yıkmış filmdir.

gerçi 60 yaşını devirmiş rocky yine dövüşü kazansa, söver kapatırdım o ayrı.
--spoiler--
rocky 6 filmi bir çok kımse tarafından olumsuz yönden eleştirilsede harika bir veda filmi olmuş.diğer filmlere göre çok duygusaldır lakin duygusal olmasıda gerekmektedir.filmde nostanji yaparak bizi eskı günlere götürmüştür.
özellikle filmin sonunda çocukların falan o merdıvenlerden koşup hoplayıp zıplamalarını göstermesı farklı farklı insanların oraya gelip o müthiş sahneyi kendılerınce canlandırması insanda bir gün gidip bende orda koşup hoplayıp zıplayacağım isteğine neden olmaktadır.
izledikten sonra insanı boksör hissettiren film.
soyadı nedeniyle her duyduğumda "türk la bu.." dediğim film karakteri, boks insanı. "balparmak" gibi..
sadece bir film olarak yorumladığınızda şaheser denebilecek bir film değildir rocky balboa.
zamanı gözünüzün önüne getirip çocukluğunuzda beraber büyüdüğünüz, apollo'ya pes ettiren, drago gibi bir elemanla ringe çıkmaya cesaret eden, bu ringe çıkışında karşısına sadece drago'yu değil eşini ve kariyerini de alan, durmadan vefayı öğrettiği öğrencisinden vefasızlık gören, amerikalı olmasına rağmen türk samimiyetine sahip olan rocky'nin son filmi olarak yorumladığınızda ise bir başyapıttır.
bir dönem çocuklarının başlangıç kahramınıdır rocky balboa. bu son vedasıyla beraber de o dönemin çocukluğu da sona ermiştir. (bkz: 80 lerin sonunda 90 ların başında çocuk olmak)

--spoiler--
spiker; welcome to the rockyland dediğinde adamı olduğu yere çivileyen, ağlama problemi olmayanların gözünden birkaç damla yaş akıtan, gülümseten, bir cümleyle müthiş anıları bir anda aklına getiren, efsaneye son derece yakışan bir veda filmidir rocky.
rocco siffredi adlı ünlü italyan porno yıldızının kendisi kadar ünlü penisine takılan lakaptır. o penise takılan kolay kolay kurtulamaz.*
rocky 2 ile tavan yapmıs karakterdir. o ne güzel filmdir. arkasından gelen filmlerde o kadar ve bu kadar gonlumuzu alamamıştır, ama rocky 2 farklıdır.
Bu seri en iyi böyle bitebilirdi. 80'lerin sonunda çocuk olan ben, hayatımda ilk defa sinema salonunu göz yaşları içinde terkettim.
Bu filmle biten sadece Rocky serisi değildi benim için, mahallemizin boksör abisi, çocukluğumun kahramanlarından biri veda ediyordu. Ayrıca bana geçen zamanı da hatırlattı; Apollo, Mr. T, ivan drago, peder ve o gri eşofmanlarıyla basamaklarda ellerini açıp zıplaması daha dün gibi gözümün önünde.

yo Rocky, we did it...
Şu filmi fütürsuzca eleştiren ya büyüdükten sonra rocky'i yani birinci filmi izlememiştir, ya da izlese de b sınıfı film izlemekten beyni sulanmış olduğundan iyi film nedir bilmiyordur haliyle ona göre en iyi rocky filmi 1 değil de 2-3 büyük ihtimal 4tür.

Film seride gerçek anlamda birinci filmin devamı olan tek film denilebilir (biraz da 2 diyelim).

Ha sen filmi 55 yaşında adam (rocky ivde 34tü, sene 85) nasıl dövüşür ülen mantığıyla izlersen filmin asıl anlatmak istediğini anlayamazsın, e birinci filmde anlatılmak isteneni de anlamamışsın dediğim üzere.
serinin ilk filminin senaryosunu efsane boksör rocky marciano'dan almış, ancak popülaritesinin yüksek olması nedeniyle devamı çekilmiş, gonna fly now, eye of the tiger gibi harika soundtracklara sahip rocky filmlerinin esas kahramanı. silvestre stallone'yi üne kavuşturan kahraman.
her dövüşten sonra dağılmış suratıyla 'adriaann' diye bağırması beni bitirir.. kim ne derse desin efsanedir..
popüler sinemanın ikonu olarak görülse de, aslında dipteki bir boksörün yükselişini, gelgitlerini ve tekrar dibe vuruşunu simgeleyen, anlatan sinema karakteridir.
bu yüzdendir ki, ilk filmi ile robert de niro ve martin scorsese'nin taxi driver filmini geçerek, "en iyi film" dalında oscar almıştır.
çocukluk kahramanımızdır.
ve tabii müzikleri hala mp3'lerimizdedir.

(bkz: eye of the tiger)
sinemanın en güçlü karakterlerinden biridir. sektrörün yapı taşlarından biri olmuştur. artık böyle filmler ve karakterlerin çıkmadığını düşünürsek her zaman değerini koruyacaktır.
serinin diğer filmlerinden farkı içinde barındırdığı aşırı duygusallıktır. geçmiş filmleri hatırlatan birçok sahne aralara serpiştirilmiş. daha ilk dakikadan "take you back" alttan veriliyor zaten. aradan o kadar yıl geçmiş, rocky abimiz yaşlanmış, ama deri montu ve şapkasıyla hala aynı, sadece cebinden çıkarıp sektirdiği o topu yok. "adrian'sız rocky mi olur lan" demiştim başlarda ama adrian'sızlık öyle ölümüne bir acı katmış ki filme...

--spoiler--

o basamağın başında duruşunu hatırlıyorum. heyecanlı, utangaç, yüzünde o küçük gülümseyiş. tek istediğim bana güvenip içeri girmesiydi. ve güvendi.

--spoiler--

böyle sahne mi olur lan biz de insanız.
(bkz: atletico bilbao)*
''kimse hayat kadar sert vuramaz.'' demiştir kendisi. çok da güzel söylemiştir.
23 yaşımda henüz yeni izlediğim boksör. bu karakter ve yegane muhteviyatını oluşturduğu 6 film, sylvester stallone'a karşı müthiş bir sempati beslemeye sebebiyet verebilmektedir.
(bkz: dudağındaki kanın tadına bakıp şimdi kızan dövüşçü)

bu filmde genç boksör bir ara iyice vurur rocky i yere serer ve rocky öyle bir bakar ki, müzik değişir...
--spoiler--
her açıdan, ilk filmin aynadaki yansıması gibidir:
ilk filmde olduğu gibi
eye of the tiger çalmaz
rocky maçı kaybeder
sonradan edindiği bir köpeği vardır ve idmanlara onunla çıkar
bolca diyalog içerir
--spoiler--
(bkz: chuck wepner)
muhammed ali nin karşısında 15 raunt ayakta kalmayı başarmış amatör bir boksör.
sylvester stallone ye rocky balboa nın ilhamını veren adam sıradan bir içki dükkanı sahibi olan chuck wepner dir.
bu hikayenin ülkemizde bilinmiyor olması doğrusu çok ilginç.
rocky balboa ya bu kadar tutkun bir gençliğin bu anekdotdan habersiz olması üzücü.
bu akşam saat sekiz'de televizyonda oynayacak. kaçırmayın derim. hangi kanal unuttum onu da kendiniz bulun.
beni duygu deryalarında sürükleyen film olmuştur efendim.

izledim adriana'nın yokluğu zaten apayrı bi olay, dayanılır gibi değil. izlerken duygulandım, duygulandım ama bittiğinde daha çok duygulandım. duygulandım çünkü artık çocukluğuma ait hiç bir şey kalmadığını farkettim. michael jackson yok, michael jordan yok, madonna bitti, ronaldo yok, zidane yok, batigol yok(futboldan gidersek bu entry'nin sonu gelmez), eski dolmuşlar yok, metallica yok, sokaklarda oynayan çocuklar yok, yok yok yok. ben ağlamıyım da kimler ağlasın? yaşlanıyoruz anasını satıyım!

edit: imla
güncel Önemli Başlıklar