bugün

bugün kadıköy'de gördüğüm ve dehşete düştüğüm afiştir. ak partinin duygu, din dinlemeden manevi değerlerimizi toptan sömürdüğünün en açık göstergesidir.
bütün dünya, özellikle "abd" ve "ab" iyi bilir- ki düzenleyen, planlayan ve uygulattıran onlardır- t.c de, m. kemal den sonra üç dönem vardır. menderes dönemi, özal dönemi ve şu an tayyip in içinde bulunduğu dönem. gerçi tayyip, özal dönemini devam ettiriyor ama olsun, kendisini dönem başkanı zan ederek "benim dönemim" diyor olabilir.
(bkz: mahserin uc atlısı)
hadi menderesi anladımda ozal nedir?
ne anlatmak istemistir basbakan mechuldur.
ozal gibi yolsuzlukları destekleyip, teroru hortlatıcagınımı anlatmak istemistir.
rahmetli mendereside bir donem peygamber olarak gorenler olmustu, o bakımdan amacı aşikardırda ozal kısmı sorunsaldır.
(bkz: başbakanın bos işler pesinde koşma merakı)
gerçekten çok kötüydü, demokrasinin yıldızları demişler bi de,

(bkz: demokrasinin yıldızları)
turkiye'de kalkınmayi saglayan, ekonomik gelişmeyi ve liberal politikalari adapte eden isimlerdir bunlar.

adnan menderes devr-i sadaretinde turkiye cumhuriyetin olan hiyarca kanunlari degistirmiş, kalkınma hamlesini baslatmiştir. tarimda makinalasma saglamiştir.

demirel kalkinma hamleleri yapmiş, köprüler barajlar yapilmiş ve bazi salim arkadaslarin tezek attiği montaj fabrikalari dönemleri baslamiştir. adam akıllı bir sanayisi ve sermaye birikimi olmayan bir ülkede bu gerekli idi.

özal ise içine kapanmiş olan ülkeyi liberal politakalar ile canlandirmiş, aldiği ekonomik karar ve tüketimi canlandirici politikalar neticesinde turk halkini yasamayi ve dünya ile bir bütün olmasi için adim atmiştir. turkiye devletinin bir memur devleti değilde ticari devlet yapmiştir.

tayyip erdogan hakkında pek konusmak istemiyorum. cunku bu mevcut sartlar icinde değerlendirmek abes olacaktir.

ama işin özü sudur dikkat ederseniz hepside tüccarliktan gelmektedir.

hiç olmazsa memur murtlugunda değillerdir. yahutta ittihatci kafasinda olan insanlar değillerdir. biliyorsunuz bu ulkenin bir önceki versiyonunu gümlemesini hizlandiran ittihatcilardir. bilenler bilmeyenlere izah etsin.
(bkz: olurmu hiç üç kulak dönde aynaya bak hey)
aynı ekolden gelmeyen, yakından uzaktan alakası olmayan 3 insanın yanyana dizilmesi olayı. açıkçası rte'nin daha önceleri merkezde bulunup kitlelere ulaşan liderlerden geçinmeye çalışma çabasıdır.
turgut özal'ın iktidar olduğu hatta cumhurbaşkanlığı yaptığı dönemde bile kendisine en fazla hakaret eden kesimdi tayyip ve kankalarının tarikatı.
açın gözünüzü de ona göre yorum yapın...
(bkz: ittihatciler versus satıcılar)
demokrasinin yildizlari konu ba$likli afi$te yer alan goruntudur. lakin rte'nin yeri en sagdadir.

13 haziran 2007 tarihinde 22:21 de bursa - tophane'de cekilen resim icin;
http://img411.imageshack....g411/2096/dsc01415at2.jpg
insanın boardmarker ile olan samimiyetini ilerletebileceği bir şablon olarak kullanılabilen afiş çalışması. afişi koruyan pürüzsüz cam yüzey ayrıca cezbediyor...

(bkz: gazetedeki fotograflara sakal biyik cizmek)
bu günkü bazı gazetelerin arka sayfalarında yayınlanan ve altında hukuki araştırmalar derneği'nin imzasını gördüğümüz, sürpriz afiş.
demirel ile birlikte en fazla kul hakkı yiyen kişilerdir; rte diğer iki yanındaki kadar yememiştir şu ana kadar belki ama bu gidişle boynuz olarak o kulakları aşacaktır.

diğer ortak noktaları da ülke ekonomisini kontrolden çıkaran, ekonominin çarklarını abd nin eline veren liderler olmalarıdır.

örneğin demiryolları yapımını durduran ve petrole muhtaç bir ülke haline gelmemizi sağlayan menderes. kabinesindekilerin yedikleri naneleri, ülkenin geleceğini pazarlayışlarını saymıyorum...

ülkemdeki muhafazakar kesimin de pek sevdiği ahlaktan yoksun özal; evet efendim "ben sadece yeşili tanırım, ne parası olursa olsun ülkeme girsin yeter ki" diyen adamdan başka ne beklenir ki zaten. kendisinin sayesinde londra gibi olduk, uyuşturucu, çocuk pornosu, ne kadar yasadışı para varsa geldi, içine edeyim böyle dışa açılmanın, benim dini görüşlerim böyle malesef, insanların kanıyla basılmış parayı sevmiyorum...

rte yi yazmaya gerek yok zaten, her taraf onu yazıyor...
arkaya bakılmadan kaçılması gereken 3 kişi..bizi küçük amerika yapmaya niyet etmiş kişiler..
demokratik bir türkiye için en sağlam adımları atmış 3 kişinin tek karede toplanmasıdır.
tek üçlü metin ali feyyaz ulan.
hastalıklı demokrasi anlayışları nedeniyle türkiyenin içine etmiş üç kişinin aynı karede toplanmasıdır. biri görmez, biri duymaz, biri konuşamaz.
(bkz: benim memurum işini bilir)
(bkz: ben ülkemi pazarlamakla mükellefim)
(bkz: siz isterseniz şeriati bile getirirsiniz)
(bkz: onu küçük özal a anlatsınlar)
(bkz: ananı da al git)

gibi kelimeleri söyleyen kişilerin buluştuğu afiş.
topkapıdaki anıt mezarlığın 15-20 sene sonraki görünümüdür.
üçü bir yerde.
üçümüze üçümüz bayram etsin çükümüz tadında bir afiştir.
(bkz: al bi de burdan yak)
allah allah ittihatcilar yüz senede önce de ayni idi simdide ayni duruyorlar. hadi biraz hafizamizi güclendirilelim;

turkiye marshal yardimini ne zaman almaya basladi? 1946 senesinde.

12 mart kabinesine kim bakan ve baskan verdi? herhalde demirel vermedi. nihat erim uzay partsindendi galiba.

izmir'in kurtuluşundan daha sekiz yıl bile geçmeden, cumhuriyetin ilanından daha yedi yıl bile geçmeden, CHP'nin Ege bölgesinde niçin bu kadar şiddetli bir tepkiye yol açmış olduğunu düşününüz... Halk oluk oluk Fethi Bey'in mitingine akıyor, binlerce kişi 'kurtar bizi mutemetlerden' diye ağlıyordu! Çocuğunu yatırıp kesmeye, kurban etmeye kalkan yamyam bile çıkmıştı Fethi Bey izmir'e geldiğinde... Bu halk daha sekiz yıl önce Yunan'dan kurtarılmamış mıydı? Niçin memnun değildi halk nerede çuvallanmıştı?
Ve de Demokrat Parti niçin aynı bölgede doğmuştur, DP kadroları niçin on beş yıl öncesinin eski SF kadrolarıdır?

niçin demokrat partisinin devami adalet paritisi 1965'te iktidara cöktü. (ayni secimler tip'ten 15 milletvekili cikti)

milli bakiye'yi kimle kim işbirliği yapti da kaldirdi.

kim koc sabanci gibi tek parti devri zenginlerini yaratti?

gerci her iktidar kendi zengini yaratir.

niçin 12 eylulden sonra anap iktidara çöktü ?

ee bunlarin baglantisini yapabilmek biraz zeka ister, bilgi ister hamset istemez. üsenmeyin okuyun arastirin. hiç olmazsa havanda su dövmeyin.

ezberden elestiri yapayim derken kepaze olmayin.

ha bu arada behey ihvanlar kamil koc ve benzeri otobus firmalari nerelerde kuruldugunu, palazlandiğini bir düsünün bakayim. bir de bakın oralarda tren var mi? biraz beyin jimlastiği iyi gelir.... hehehehhe
(bkz: ortada kuyu var yandan geç)
anlamsız bir posterdir.
menderes, atatürk döneminden geçtiği için sudan çıkmış balık gibiydi. demokrasiyi özümseyememişti, hak etmediği darbeyi yedi, asıldı. ayıp da oldu.
(bkz: marshall yardımları)

özal, harbi sağlam adamdı. yanlışı falan çoktur ama sanayii hamleleri yapması, turizmi canlandırması, kurmak istediği türk birliğiyle.. takdirimi kazanmıştır hep.

rte, özalla nasıl bağdaştırılır anlamak güç tabi.
lan hadi menderes ile özal ı anladık da üçüncü sahsiyet ne oluyor diye düşündüren afiş...

(bkz: yırtık don)
"odunu aday göstersem milletvekili yaparım"
"türkiye'yi küçük amerika yapacağız"

(bkz: adnan menderes)

"komunist memleket i$i" (demiryolları için)
"anayasayi bir kere delmekle bir sey olmaz"

(bkz: turgut özal)

"ben ulkemi adeta pazarlamakla mukellefim"
"askerlik yan gelip yatma yeri degil"

(bkz: rte)

çaycı arkadaşlar için edit: bana özel yolla ulaşırsanız banka hesap numaramı verebilirim. tutarı oraya yatırırsınız. söz konusu laf söylenirken, adı geçen gazeteci bizzat oradaydı. magazinciler olaya karıştırılıyorsa yapabileceğim birşey yok, takip ettiğim ve güvendiğim bir camia değil zaten. ancak hala "banane noterden onaylı kağıt istiyorum, ses kaydı, görüntü istiyorum, kara kalem çalışmasını, heykelini istiyorum" deniliyorsa sakaysa hic komik degil ciddiyse cok komik. bu arada benim çay demli olsun. *

http://arsiv.sabah.com.tr...4/07/25/yaz01-40-113.html "komunist memleket i$i" lafına kaynak...