nusayrilik

batıni bir harekettir.hareketin mensupları şia fanatıkleri kabul edilirler.hz alide ilahi bir özellik bulunduğunu iddia ederek onu tanrılaştırmışlardır.lazkiye de nusayri dağlarında yaşarlar.

mersin tarsus, adana kırsalı, hatay samandağı * yayladağ, laskiye ve çevresinde bulunurlar. yaklaşık 400 bin oldukları öngörülür *
hz. ali'ye ilahi özellikler yakıştırdıkları gibi nusayr'ede peygamberlik yakıştırması yaparlar. çok kapalıdırlar * sadece kendi içlerinde kız alıp verirler kendilerinden olmayan birine kolay kolay toprak satmazlar.

Türkiye'da yaşayan arapların bir kısmının (çoğunluk da olabilir bilmiyorum), suriye'de esad ailesinin, suriye ve lübnan'daki halkın bir kısmının bağlı olduğu mezhep. Şiiliğin ismailiye kolundan olup, kapalı bir gruptur. kutsal kitapları kuran ve kitap el-mecmu'dur. Kapalı ve gizli bir grup olmasından dolayı tam olarak itikatları bilinmez. Nusayriliğe göre: Her dönem bir kişide nübüvvet, bir kişide de uluhiyet vardır. Yani musa peygamberken harun ilahın yer yüzüne inip vücut bulduğu kimsedir. muhammed peygamberken, ali ilahtır. kuran yorumları farklıdır. içki serbesttir, camiye gidilmez, reenkarnasyon vardır. diğer mezhepler hak değildir. Arap Alevisi diye adlandırılmasına rağmen Anadolu aleviliğiyle itikadi yönden benzerliği yoktur. (bkz: alevi) (bkz: alawi)

arap alevisi olarak da bilinirler. fellah ve arap uşağı deyimleride çok sık kullanılır.hatay özellikle samandağ,adana,mersin ve tarsus yoğun olarak yaşadıkları bölgelerdir.samandağ'ın %90'ı nusayridir desem sanırım yanlış olmaz.

anadilleri arapçadır.
islamiyet,hristiyanlık,yahudulik dinlerinin karışımı gibi bir inanca sahiptirler.
ali allahtır ve manadır. A ( ayn )
ali kendi ruhundan muhammedi yaratmıştır ki o da isimdir. M ( mim )
selman ise ( selmanı farisi ) kapıdır. S ( sin )
( çok tanıdık di mi? baba,oğul,kutsal ruh.)

nusayriler;alinin allah olduğuna inandıkları-bildikleri için gururlandıklarına ve buna kızan alinin kendilerini cezalandırmak için yeryüzüne gönderdiğine inanırlar.iyi bir nusayriysen göğe alinin yanına gidersin.yok kötüysen hayvan ya da kadın olarak tekrar dünyaya gelirsin.
kadınların ruhunun olmadığına inanırlar. şeytan insanın günahlarından,kadınlar ise şeytanın günahlarından yaratılmışlardır. kadınlara hiç bir dini bilgi öğretilmez. erkekler ise ergenliğe erişince sır tutup tutamayacaklarını sınayan iki imtihandan sonra nusayri olurlar.imtihanları geçtikten sonra bir amcanın ( alevilikte ki dede gibi) yanına gönderilirler ve temel bilgileri alırlar.yaş ilerledikçe sırlar yavaş yavaş-süze süze erkeğe verilir. ne kadar ketumsa o kadar çok şey öğrenir erkek.sırra ve gizliliğe bu denli düşkünlüğün sebebi, yüzyıllar boyunca uğradıkları zulümle açıklanabilir.

namaz kılarlar. ancak sunni inancından oldukça farklı namazları.( namazdan önce abdest alıp almadıkları çok tartışılıyor ancak benim bildiğim kadarıyla abdest alıyorlar.) namaz her yerde ve her zaman kılınabilir.yeter ki temiz olsun ortam. cemaatle sadece bayramlarda kılınır namaz o da camide değil. ( hemen belirteyim ki o 100 den fazla bayramları var. hatta her ailenin kendi özel bayramı bile var. ) bahsettiğm gibi namaz çok farklı.dua gibi.öyle sıkı şekil şartları yok.içinden geldiği gibi. her evde bir kuran vardır ve değer verilir.okunur.

oruç tutarlar.ramazan orucunu,ramazan ayının başlamısından bi kaç gün önce tutmaya başlarlar.bi kaç gün önce de bitirirler tabi ki.

zekat da verirler.ancak bu da farklı şeyhlere veriliyor zira. ( zaten bi dünya bayram vardır.her bayramda da gücü olanlar kurban keser ve herkese dağıtılır. bi nevi zekat gibi geliyo bana bu.)

ziyaretler aslında en büyük ibadetleridir.çok fazla türbe vardır ve ziyaret edilir. (bildiğin türbe ziyareti.)

hülasa bu yazdıklarım ilk aklıma gelen,temel inanışlara ilişkin. eğer sabırla sonuna kadar okuduysan sözlükçü kardeşim ne kadar ilginç bir inanış olduğuna dair kafanda bir ışık yanmıştır. bu inanca sahip dünyada bir milyon insan var ve bunların 400.000'i türkiyede.

son olarak hiç bir dini kabul etmeyen ama bir yaratıcının varlığına da inanan klasik bir deist olarak belirtmek isterim ki;

hatay'a özellikle samandağına yolunuz düşerse çok şaşırabilirsiniz.dünyanın en misavirperver insanları orda.hiç bi şey sormadan size, istediğiniz kadar kalabileceğiniz sürüyle ev bulacaksınız.yer içersiniz.( yemeklerde inanılmaz lezzetli gerçekten.) sünni,nusayri,hristiyan,yahudi o kadar içiçe ve o kadar kardeşçe yaşamaktadır ki küçük dilinizi yutabilirsiniz.hoşgörü,birbirinin inancına saygı nedir gidilip görülmeli.

dipnot:bu güzel insanlar ve inançları hakkında bildiklerimi aktarmaya çalıştım.hatalarım olabilir.şimdiden haklarını helal etsinler.uyarırlarsa hemen düzeltirim.

türkiye alevilerinin mezhep kardeşleridir. katıldığım konferansta edindiğim bilgilere göre hz. ali'yi tanrı kabul etmek gibi bazı garip inançları bulunmaktadır.

suriye'de katliam yapanların bulunduğu mezhebimsi şey.

Bütün batıni ekoller gibi Nusayrilikte de hakikatin yani Tanrının ve Tanrı kelamının bir batıni birde zahiri vechesi olduğuna inanılmaktadır. Batında nurlar nuru halinde mana olan Tanrı, insanları doğru yola iletmek için bir bedene ihtiyaç duyar ve o bedende tezahür eder. Tanrı'nın zahiri ise Ali bin ebu Talib'dir. Tanrı tarihte 14 defa bedene bürünmüştür. 14. Tanrı-insan Ali olmakla beraber diğer 13 kişi de aslında Ali'nin tecellileridir. Yani Ali hem batın hem de zahirdir. Hristiyanlık misali tanrısal-üçleme inancına sahip olan Nusayrilikte Tanrı asla tek bulunmaz. Zahirdeki tanrısal-üçleme Ali-Muhammed-Salman'dır. Ali kendi nurundan Muhammed'i Muhammed o nurdan Salman'ı yaratmış, her üçü ise birlikte bütün kâinatı yaratmışlardır. Bu inanca Nusayrilikte 'ayn-mim-sad sırrı' adı verilmektedir. Bu üçlemenin batın vechesi ise Mana-isim-bab'dır. Nusayriler ayn-mim-sad sırrını kadınlara, ergenlik yaşından küçük çocuklara ve Nusayri ana-babadan olmayanlara açmamakta, bu sırrın Nusayri olmayanlarca keşfedilmemesi için büyük bir gayret göstermektedirler.

Anadolu aleviliği ile neredeyse tamamen farklı olmasına rağmen özellikle siyonizme hizmet paralelinde hareket eden güçlerin anadolu aleviliği ile çok yakınmış gibi göstermeye çalıştığı, bir kısım arapların inancı olan mezhep.

anadolu aleviliği ile arapların nusayriliği arasındaki derin farklılıkları anlatan analizlerden biri için;

http://t24.com.tr/haber/a...eviliginin-nesidir/212539

hristiyanlığın müslümanlığa uyarlanmış biçimi, sapık bir alevilik anlayışı.

namaz yerine zikir yaparlar. -şeyh de para toplar bu namazlarda-

türkiyede en çok adana-mersin-antakya civarında yaygındır. müşrikliğin en gözle görülür halidir.

https://www.youtube.com/watch?v=NXRen0vY9yk
https://www.youtube.com/watch?v=yFBBnraX6c4

alevilikle alakası yoktur. nusayrilik, şiiliğin fanatizme dönüşmüş halidir.

halk arasında suriye aleviliği diye bilinse de islam inancından çıktığı yönünde kuvvetli görüşler vuku bulmaktadır.

sapık arap mezhebidir. tam mezhep de diyemeyiz.

her ne kadar islam mezhepleri arasında değerlendirilse de hristiyanlık, mecusilik gibi farklı inançların etkisi daha çok olan sapkın aşırı şii mezhebi.

(bkz: sapık)
(bkz: sapıtmak)
(bkz: sapkınlık)

bu kadar sapık olduklarını bilmiyordum!

Şeyh ibni teymiye'ye göre riddet açısından mürtedlerin en pisi ve kıyamet vakti deccal'e biat edecek olan ilk topluluk.

Not: Ex-selefi ateistim görüşlerini desteklemiyorum haliyle.

Tarih boyunca Nusayri olarak anılan fırka I. Dünya Savaşı’nın ardından bölgeyi ele geçiren Fransızlar’ın talebi, mensuplarının da uygun görmesiyle Alevî adıyla anılmaya başlanmıştır.

hz. Ali'nin ilahlaştırılması üzerine kuruludur.
Şehadetleri şu şekildedir" "Ben şehâdet ederim ki Ali’den başka ilâh, Muhammed’den başka hicâb, Selmân-ı Fârisî’den başka bab yoktur"

Nusayrîlik gizliliği benimseyen bir fırka olup bütün öğretiler sır konumundadır. bunları başkalarına bildirmek ağır suçtur. Sır tutamayacakları gerekçesiyle kadınlar fırkaya dahil edilmez. Öğretiler uzun bir üyeliğe kabul süreci içerisinde öğretilir.

Ruh göçüne inanırlar. Şarap uluhiyetin simgesidir.

Ehli sünnet alimleri bunların kafir, müsrik, mülhid oldukları yönünde ittifak etmiştir.