bugün

julia roberts ve hugh grant ın oynadıkları ve çok iyi bir çift oldukları arada türkiye nin de lafı geçen güzel aşk filmi. julia roberts ünlü bir sinema yıldızıdır ve bi seyehat kitabı almak için hugh grant ın seyahat kitapları satan dükkanına gelir ve orada türkiye ile ilgili bi sahne vardır.
hugh grant ın ev arkadaşının saçma bi tip oldugu ve sonunda hugh grant ın filmde kardeşi ile evlenen.filmin ortalarında hugh grant sinemaya gidecek ken gözlügünü kaybeder ve sinemayı numaralı deniz gözlügü ile izler bu kırar geçiirir.
soundtracki super olan film
(bkz: when you say nothing at all)
(bkz: aint no sunshine)
(bkz: she)
mutlaka sevgilinizle izlenmesi gereken filmler arasında yeralan arsivlenecek kadar güzel hugh grantın oyunculugunu konusturdugu cekingen askın ulasılmazlıgın aslında olmayabileceğini sevginin bunun üstesinden gelebileceğini gösteren süper film
sayısını hatırlayamayacağım kadar çok izlediğim halde hala izleyesim olan romantik komedi tarzı bir filmdir.
hem julia roberts hem hugh grant nerdeyse mükemmel bir performans sergilemişdir.
çok hoş müzikleri ve replikleri mevcuttur.

i'm also just a girl, standing in front of a boy, asking him.. to love her ".
gibi...
bir sahnesi vardır ki.hugh grant yürümekteyken mevsimler değişir,aynı anda aint no sunshine çalar.mükemmeldir.takdire şayandır..
+londra'nın ünlü sosyetik mahallesi
+galleria'da bulunan ve aynı sosyetikliğe sahip restorant.
+londra'dan ithal edilen ve üzerinde playmate'lere benzeyen bayanların bulunduğu tişörtlerin markası
+zippo'nun çok eskiden sınırlı sayıda çıkardığı koleksiyonunun adı. her parçası bilmem kaç dolar değerindeymiş.
izlediğim en iyi romantik komedi filmidir... insanda aşık olma hisi uyandırır... hele de julia roberts in hugh grant ın önünde; ben şu anda sadece senin önüde duran küçük bir kızım, dediği sahne vardır ki bitirir insanı...
when you say nothing at all ve she isimli şahane şarkıları arşivinize kazandıran güzel bi romantik film..
adını duyduğum zaman beynimde hemen elvis costello'nun sheeeeeeee demesinin yankılandığı güzel filmdir.
Soundtrackinde Ronan Keatching imzalı,her dinleyişimde beni romantik duygulara sevketmesi Allah'ın emri olan bir şarkıya sahip,izlemekten hayatım boyunca bıkmayacağım gördüğüm en güzel romantik aşk filmi.Julia Roberts ve Hugh Grant ikilisi de birbirine bence çok yakışmış ve senaryoya tabiri caizse ''cuk oturmuş''tur.''Baştan sona romantizm bir filme nasıl egemen olur?''işte bu film o soruya cevap niteliğinde bir göstergedir.Bu filmin çekilmesinde emeği geçen herkesi kutluyorum.*
ain't no sun shine when she s gone ın, julia roberts çekip gittikten sonra, hugh grant abinin mevsimleri sollayarak yürüdüğü sahneye "cuk" die oturduğu, keyifli film.

tam olarak anımsamıyorum ama, ikilinin karşılaştıkları sahnede julia roberts türkiye ile ilgili bir kitabı inceliyordu. hoş olmuş.
gece itibariyle bilmem kaçıncı izlemenin gerçekleştirildiği ve yok kardeşim böyle seyler soylemlerimize bir yenisinin daha eklendiği kadifemsi/jölemsi film.
istanbul galeria'da bulunan güzel bir mekan.
bir çok kişinin, ismini "nothing hill" olarak bildiği film.
filmde bernie'nin hali can sıkıcıdır. Filmdeki kadrolu kaybedendir. Sapık spayk bile ondan daha fazla saygı görür. Anna, Honey'nin doğum gününden ayrılırken sadece bernie'ye veda etmez, brownie için adaylardan akla gelen ilk bernie'dir, william, anna'nın erkek arkadaşıyla karşılaştığında adının oda servisi görevlisi bernie olduğunu söyler. Filmin sonunda herkes kazanır ama bernie arkadaşlarının mutluluğunu kalabalıklaştırır sadece.

Bundan gayrı film en güzeldir, en içlidir. "surreal but nice"dır.
biraz uçuk bir konusu olmasına rağmen izlerken güzel şeyler hissettiren, soundtracki sayesinde özellikle filmin sonunda annayla williamın konuşması sırasında gözleri dolduran güzel bi film. mutlu sonla biter tabi çoğu türk filmi ve holywood filmi gibi.
izlemekten bıkmadığım, şu ana kadarki izlediğim en iyi romantik komedi film.
başrollerini hugh grant ve julie roberts'in paylaştığı soundtrack'i mükemmel olan film.
(bkz: ronan keating when u say nothing at all)
ülkemizde "aşk engel tanımaz" ismiyle tvde gösterilmiştir.
ingiltere'deki entel dantel kesimin, bir nevi cihangir semtidir.film de son derece romantik komedidir.
bir gün bir peri kızı, bir sahaf oğlana aşık olur, ama olay mutlu sonla biter.
konusu o kadar da mükemmel olmamasına rağmen oyunculuk adına süper romantik bir film.ayrıca soundtrack de mükemmel.filmin en etkileyici sahneleri benim açımdan julia robets gittikten sonra hugh grant caddede yürürken mevsim geçişleri olması ve fonda ain t no sunshine çalması bi de julia roberts'ın basın toplantısı sırasında hugh göz göze geldikten sonra sorulan soruya cevap vermesi ve kocaman gülümsemesi ve she 'nin girmesi süperdi
(bkz: Portobello Road Market)
akşamları sokakları bomboş olan bir londra semti.
yanlış hatırlamıyorsam, galleria'da bulunan restaurant. nasıl yanlış hatırlar insan, daha istanbuldaki toy zamanlarımızda, kız arkadaşımla sinemaDAN sonra, yemek yeme gafletinde bulunup, hesabın yarısını kız arkadaşımdan almıştım. öyle bir hesap geçiyorlar ki akıllara zarar. zaten ilişkide yürümedi. sağol nothing hill, gençliğimin katilisin.
hugh grant ın ev arkadaşı* sayesinde komedinin tavan yaptığı filmdir. hele paparazilere acayip renkli külotuyla poz verdiği sahne ölüm sebebidir. hatırlandıkça gülünür.