bugün

"kendimden başka kimseyi görmem."
ilk narsist.
mitolojik bir hikayenin başkahramanı. kibri yüzünden tanrılar tarafından kendi kendini beğenmekle cezalandırılan adam. narkissos bir gün suda kendi yansımasını görür ve o an gördüğü surete aşık olur. neredeyse her gün gelip aynı suda bu surete bakmaktan kendini alıkoyamaz. ona dokunmak ister ama haliyle de başaramaz. böyle böyle zamanla hissizleşen narkissos sonunda ölür ve kendi ismiyle aynı ismi taşıyan nergis çiçeğine dönüşür. narkissos mitolojik bir kahraman olmasının yanında hikayesi ile ezoterizmde de bir takım sembolik anlamlar taşır.

normalde hikaye "ekho ve narkissos" olarak geçer fakat ben kısaca narkissos'a değindim. yoksa yansıma anlamında kullandığımız "eko" sözcüğünün mitolojik hikayesi de ekho isimli bir diğer karakterle birlikte aynı hikayenin içinde geçiyor. hadi onu da anlatalım.

ekho, kendisine aşık olanlara aldırmayan ve onların ilgilerini karşılıksız bırakan çok güzel bir peri kızıdır. bir gün avlanan bir avcıyla karşılaşır ve gördüğü yerde ona aşık olur. bu avcımızın ismi narkissos'tur. ancak narkissos peri kızının kendisine gösterdiği sevgiye karşılık vermeyerek onun yanından uzaklaşır. bu dururmun karşısında günden güne eriyen peri kızı sonunda bir kara sevda ile içine kapanarak ölür. vücudundan arta kalan kemikler kayalara, sesi ise bu kayalarda "eko" dediğimiz yankılara dönüşür.
Narkissos. Kendine âşık olanlara aldırmayıp, onları karşılıksız bırakan ve çok güzel bir peri kızı olan Ekho, bir gün avlanan bir avcı görür. Narkissos adındaki bu avcı çok yakışıklıdır. Ekho bu genç avcıya ilk görüşte âşık olur. Ancak Narkissos bu sevgiye karşılık vermeyerek, peri kızının yanından uzaklaşır. Ekho bu durum karşısında günden güne eriyerek, kara sevda ile içine kapanarak ölür. Bütün vücudundan arta kalan kemikleri kayalara, sesi ise bu kayalarda 'eko' dediğimiz yankılara dönüşür.

Olimpos dağında yaşayan tanrılar bu duruma çok kızar ve Narkissos'u cezalandırmaya karar verirler. Günlerden bir gün av izindeki Narkissos susamış ve bitkin bir şekilde bir nehir kenarına gelir. Buradan su içmek için eğildiğinde, sudan yansıyan kendi yüzü ve vücudunun güzelliğini görür. O da daha önce fark edemediği bu güzellik karşısında adeta büyülenir. Yerinden kalkamaz, kendine âşık olmuştur. O ana dek kimseyi sevmediği kadar, sevmiştir kendi görüntüsünü . O şekilde orada ne su içebilir, ne de yemek yiyebilir, aynı Ekho gibi Narkissos da günden güne erimeye başlar ve orada sadece kendini seyrederek ömrünü tüketir. Öldükten sonra da vücudu nergis çiçeklerine dönüşür.
ayrıca simyacı'da geçer. kendi güzelliğini her gün bir gölün sularında
seyretmeye giden yakışıklı bir delikanlı efsanesi olarak anlatılmıştır oscar wilde tarafından. bir de ondan dinliyoruz efenim:

bu delikanlı kendi görüntüsüne öyle vurgunmuş ki günün birinde göle düşüp boğulmuş. onun göle düşüp boğulduğu yerde de bir çiçek açmış. bu çiçege nergis adı verilmiş.
ama kendi yazdığı öyküyü böyle bitirmiyordu oscar wilde.
tatlı su gölünün kıyısına gelen orman tanrıçaları oreas' ların onu bir acı gözyaşı kavanozuna dönüşmüş olarak bulduklarını yazıyordu.
- neden ağlıyorsun? diye sormuş oreas' lar.
- narkissos için ağlıyorum diye yanıt vermiş göl.
- ne var bunda şaşılacak demiş bunun üzerine orman tanrıçaları.
bizler ormanlarda boşu boşuna onun peşinde dolaşır dururduk ama onun güzelliğini yalnızca sen görebilirdin yakından.
- narkissos yakışıklı bir genç miydi? diye sormuş göl.
- bunu senden daha iyi kim bilebilir ki? diye karşılık vermiş iyice şaşıran oreos' lar. her gün senin kıyılarına gelip sularına bakıyordu!
göl bir süre sessiz kalmış. sonra şöyle konuşmuş:
- narkissos için ağlıyorum ama onun yakışıklı olduğunu hiç farketmemiştim ben. narkissos için ağlıyorum çünkü sularıma eğildiği zaman gözlerinin derinliklerinde kendi güzelliğimin yansımasını görebiliyordum...
Laurell K. Hamilton'un Bir Anita Blake Vampir Avcısı Romanı'nın 10'uncu kitabı. (bkz: Zincirlenmiş Narkissos)
kendine aşık olmasının sebebi yine kendisine aşık olan bir periyi geri çevirmesindendir.peri ona olan aşkından yok olup gider ve narkissos da bu şekilde cezalandırılır yunan tanrıları tarafından.
Narcissos bir peri ile insanın kendini beğenmiş oğludur.
Dağ perilerinden Ekho ona aşık olur, fakat aşkını ifade etmesine imkan yoktur.
işte böylesine umutsuz bir aşka tutulur
Ekho hiçbir zaman kendi konuşamamakta ; ancak, uzaktan, kendisi gözükmeden söylenenlerin son kelime veya hecesini tekrarlayabilmektedir.
Narkissos arkadaşlarını ararken, biri var mı burada; diye sorunca, Ekho da burada;diye cevap verir. Bunun üzerine Narkissos da;gel; diye yanıtlar. Zavallı Ekho, umut ve sevgi içinde ;gel; diyerek ortaya çıkar; fakat kendini beğenmiş Narcissos her halde Ekho;yu beğenmemiş olacak ki, pek yüz vermez ve çekip gider;
Ekho kırgın, üzgün, umutsuz bir halde dağlardaki mağaralara sığınır ve şöyle der:
Dilerim oda sevsin benim gibi ve sevdiğine kavuşamasın.
Acılar Ekho 'yu yer bitirir, sonunda taşa dönüşür. Sadece sesi kalır.
Ekho 'nun dileğinin gerçekleşmesi Narcissos için uzak görünmektedir. Çünkü kendini beğenmişin başka birini gerçekten sevmesi olanaksızdır. Ama tanrıların adaleti er geç yerini bulacaktır.

Bir gün Narcissos dağlarda dolaşırken ağaç ve yeşillikler içinde kaybolmuş bir pınara rastlar; eğilip su içmek istediğinde suda gördüğü hayali beğenip ona aşık olur
Narcissos bu sefer gerçekten sevmiştir, ellerini bu kusursuz! güzelliğe doğru uzatır ama dokunamaz. Tıpkı Ekho gibi, sevmiştir ama sevdiğini elde edemez. Zaten kıvılcım elden uzak olduğunda ateşe dönüşmüyormu?
Sevdiğini elde edememenin ağırlığı altında sararıp solar ve ölür. Daha sonra periler Narcissos ’un cesedinin yerinde bir çiçek bulurlar: Nergis. O günden bu yana nergis kendini beğenmişliğin sembolüdür.

Orman tanrıçaları; Narcissos 'un kendi yansımasını gördüğü su pınarını gözyaşı kavanozuna dönüşmüş olarak bulurlar.
Tanrıçalar pınara neden ağladıklarını sorarlar.
-Narcissos için ağlıyorum, diye yanıtlamış göl.
Ne var bunda şaşılacak, demiş bunun üzerinee orman tanrıçaları. Bizler ormanlarda
boşu boşuna onun peşinde dolaşır dururduk, ama onun güzelliğini yalnızca sen
görebildin yakından.
-Narcissos yakışıklı bir genç miydi? diye sormuş gol.
-Bunu senden daha iyi kim bilebilir ki? diyee karşılık vermiş iyice şaşıran tanrıçalar.
Hergün senin kıyılarına gelip sularına bakıyordu.
Gol bir sure sessiz kalmış. Sonra şöyle konuşmuş:
-Narcissos için ağlıyorum, ama onun yakışıklı olduğunu hiç fark etmedim ben. Narcissos için ağlıyorum, çünkü sularıma eğildiği zaman, gözlerinin derinliklerinde kendi
güzelliğimin yansımasını görebiliyordum.

http://www.geocities.com/eupredatorg/Narcissos
http://upload.wikimedia.o...angelo_Caravaggio_065.jpg
narkissos, dağlarda tek başına dolaşan bir elemandır. dağ perilerinden ekho ona aşık olur. fakat bir türlü aşıkını anlatamaz. ekho hicbir zaman kendisi konuşamaz; anacak uzaktan kendisi gözükmeden söylenenlerin son kelime veya hecesini tekrarlayabilirmiş.

(ekho işte adı, ses 1-2 muhabbeti varya, yankı hani, aks)

işte böyle umutsuz bir aşka tutulur ekho. narkissos arkadaşlarını ararken biri var mı burada? diye sorunca, ekho da burada diye cevap verirmiş. bunun üzerine narkissos da gel demiş sonra. gariban ekho umut ve sevgi içinde gel diyerek ortaya çıkar; fakat kendini beğenmiş narkissos ekho yu beğenmediği için çekip gidermiş.

ekho kırgın, üzgün, umutsuz bir halde dağlardaki mağaralara sığınır. ve oradan da, kendisini hiç göstermeden son kelime veya hecelerini tekrarlayıp durur...

bu durmu öğrenen tanrıça nemesis, kalbsiz ve kendini beğenmiş narkissos u bundan böyle kimseyi beğenip sevmemekle ve bütün aşkını yalnız kendisine yöneltmekle cezalandırır.

birgün narkissos dolaşırken bir pınara rastlar. eğilip su içerken suda kendi çehresinin yansımasını görür ve ona o anda aşık olur. ona dokunmak için eğildiğinde suya düşüp boğulur. haberi alan nympha lar olay yerine geldiklerinde narkissos un cesedini bulamazlar. orada sadece bir çiçek vardır; nergis.
öyle rivayet edilir ki narkissos pek alımlı ve yakışıklıymış. bir gün ellerin yıkamak için nehire eğilir. nehirde kendi yansımasını görür, kendi yansımasına bakakalır.ardından nehre düşüp boğularak ölür. bu yüksek kibiri yüzünden tanrıların narkissos'a verdiği bir cezadır. narkissos çürür ve bulunduğu yerde nergis çiçekleri biter. nergis çiçeğinin goncaları göze benzer. nergis şehla bakan bir göze benzetilir. divan edebiyatında da sıkça olmasa da nergiz mazmununa rastlanılır. ayrıca nergiz ve gül arasındaki aşkı konu alan beyitler de mevcuttur.
(bkz: narcissus)
kifissos ile lirop'un oğlu olan güzelliği ile meşhur bir delikanlıdır.