bugün

riskli bir eylem.
(bkz: sıçmadan önce soyunan insanlar)
umut sarıkaya'nın detay manyağı bir başka karikatürünün konusu.
üst karede üzgün elemanın tişört, görmüş geçirmiş abinin kaşları... alt karede dize değen su, musluğun başındaki hortum, sinekler, terlikler, maşrapa ve hatta sağ alt köşede duran karafatma...
umut baba yine yapmış yapacağını.
tuvalette askı olmaması durumunda oluşacak olan sırtı kalın poposu açık insan tipinin oluşturduğu görüntü.
kan ter içinde tuvaletten çıkmaya neden olan durum. dikkat edilip bakılırsa o lahana gibi kat kat giyilen kıyafetlerin arasında mutlaka biri dona sıkışmış havada asılı kalmıştır.
gerçekten zor olan ama azimli bir insanın başarabileceği bir eylem.
(not: trençkotla denemeyiniz.)
umut sarıkaya nın inanılmaz tespitlerinden biri. hele hele aşk acısını unutmak için yapılması bambaşka bir olay..

- abi kız arkadaşımdan ayrıldım.çok mutsuzum. yaşadığım her an her dakika bana ızdırap gibi geliyo. ühüh böyle çile görmedim..
+ montla sıç!! (elde sigara)
- ne? ne diyosun abi zaten acılıyım. seviyorum abi.
+ sıç.
+ montla sıç

ve diğer karede montla sıçılmakta ve aşk acısı gerçekten unutulmaktadır.aşk acısı çekenlere tavsiye niteliğindedir..

edit: monttaki haşır haşır efektleride o anı yaşatır insana.
bu ızdırabı engellemek amacıyla bazı alışveriş merkezlerinin tuvalet kabinlerinde askı vardır. ne var ne yok askıya asıp rahat rahat işinizi görebilirsiniz.
tuvalette birkaç kilo vermeye sebep olabilecek eylem. faktörler:
- mont içinde haşlanma durumu
- alaturka tuvaletin verdiği dayanılmaz diz ağrıları (baya bacak kası çalıştırıyo, üstelik montun ağırlığı da var ve ayrıca montu daracık tuvalette bir yere değdirmemeye çalışmanın verdiği konsantrasyonsal enerji .mcıklaması falan)
- montun cebindeki cüzdan, bozukluklar vs. düşürmemeye çalışmanın verdiği gerginlik.
- tüm bunların yarattığı terleme. bilahare boşaltım sisteminin topyekün çalışması.
(bkz: nerden mi biliyorum e aykut)
umut sarıkaya'nın resmen uçtuğu karikatür. lan ne beladır o, yazarken bile ter bastı!
sıcarken zevklerden mahrum kalınmamalıdır. mümkünse üstümüzde hicbir kıyafet bulunmamalıdır. o an baska hicbir sey ile mesgul olunmaması gerekir. hayatın tadıdır sıçmak.
(bkz: kürkle sıçmak)
kolu açıyan çocuğun parmağına iğne batırmaktır,dertleri unutup daha farklı ve küçük sorunlarla ilgilenmenin formülüdür,o an tek dert montun g*te değmemesidir.Karikaturlerin çok anlamlı şeyler anlattığının kanıtıdır bi nevi.
http://img412.imageshack....hp?image=montlasicnj2.jpg
Terminalde başınıza gelmesi muhtemel hadise. Zordur efenim montla sıçmak. Dikkat kesilir insan, terler, alnından iri iri damlalar süzülür.
toplan be mont, değme göte be!

ızdırapların en beteridir.
hacı montun arkasını bi yere sürtmüşsün nidasıyla kafanda şimşekler çakar, beynin uyuşur, gözlerin kararır. ama olan olmuştur artık çaktırmamaya mı çalışıcan, temizlik işini nerde nasıl yapıcan, ya kokuyosa. yer bitirir adamı be oehh.
(bkz: umut sarıkaya tipi mutsuzluk)
(bkz: montla sıç)
hoş, güzel ama fazla abartılmaması gereken karikatür. kısacası ahım şahım bi tarafı yoktur, sadece gülümsetir.
(bkz: sen montla sıçmak ne demek bilir misin)
bak şimdi, 2000 metrede kar üstüne çadır kurmuşken tuvaletin gelir, başka bir seçeneğin yoktur! napacaksın? evet arkadaşım bildin çekinme söyle, montla sıçacaksın...
bir başkası için ;
(bkz: mont beni)
hiç bir dert tasa kalmaması, insanın iç huzuruna kavuşması durumudur. her ruh haline uygun olarak denenilebilir (üzgün, sinirli, mutlu vs.)

yan etkileri, şiddetli ateş.

(bkz: gençken yapılacak 101 şey)
düşünmenin bile yorduğu eylem. Umut sarıkaya bu olayı çok güzel çizmiştir, daha güzel tarif edilemez heralde.