bugün

montajelemanı nın 4. göbekten büyük babasıdır...
(bkz: temsili demokrasi) anlayışını savunan fransız düşünür.
insan ne kadar az dusunurse o kadar cok konusur sözünün sahibi olan kişi.
evrensel bir insan ve doğa yasası olduğuna şiddetle karşı çıkan fransız filozof. *
düzenbazlığını ve aristokratlığını bilmem ama insanın başındaki altın taç kötülük getirir. bunu tarih ispatlamıştır. gücün iyiye kullanılması istisna iken kötüye kullanılması olağandır. ayrıca benim hatırladığım bu adam 17. yüzyılda yaşamıştı peki biz ingiltere'de kısmen de olsa magna carta ile taa 13. yüzyılın başında kuvvetlerin ayrılığı kavramına giriş yapmamış mıydık?
" turkler dunyanin en cirkin insanlariydi. kadinlari da kendileri gibi cirkindi. rum guzellerini gorunce akillari baslarindan gitti. basladilar kiz kacirmaya. zaten eskiden beri hayduttular" diyen anglo-sakson kulturunun maymunu olmus, o kulture tapan frenk tohumu.
savaş ile yönetim biçimleri arasında bağlantı kuran ilk kişidir. otoriter rejimlerin savaşa yatkın olduğunu savunur.
ismi ancak kopyala yapıştırla yazılabilen fransız düşünür.
montesquieu günümüz hukuk sisteminin kurucusudur.
''her millet layık olduğu hukumet tarafından yönetilir''.
* hukuk eğitimi almış ve düşüncelerini şekillendirmeye başlamıtır.
iran mektupları'nda eleştiri yapmıştır. iran'dan fransa'ya gelen iki gencin ailelerine yazdıkları mektuplardan oluşur. 18. yy başı fransa anlatılmıştır. 1711- 1720 yılları arasında fransa'ya eleştirel bir bakış, canlı tasfir, baskıların anlatıldığı eserdir. ironik bir yaklaşım vardır. kanunların ruhu'nun başlangıcı sayılır.
romalıların yükselme ve çöküş nedenleri üzerine görüşler adlı eseri 31 bölümdür. ağırlık çöküşün anlatılmasındadır. istanbul'un fethine kadar olna süreci anlatır.
önemli olma nedeni: devri için yeni tarih anlayışı oluşturmuştur. o döneme kadar tarih kitaplarında savaş anlatılmıştı. ilk defa medeniyet tarihi üzerinde durulur.
her sonucun bir nedeni olduğunu söyler. "roma madem iyiydi, neden çöktü?" olayları sebep - sonuç açısından inceler.
kanunların ruhu 20. yy'da hazırlanmıştır. 31 kitaptır. yasa ve yönetim şekillerini inceler. cumhuriyeti tavsiye eder.
krallık: ılımandır, ilkesi onur.
zorbalık: soğukur ilkesi korku.
cumhuriyet sıcaktır: ilkesi erdem.
bu kitap kilise iile arasını açar. o dönem krallık var ama o başka bir yönetimi istiyor. kitapları yakılır. o da kanunların ruhu'nun savunması adlı eserini basar. yanlış anlaşıldığını anlatır.
günlük adlı eserinde kişiliiğini öğreniyoruz. siyasi ve toplumsal düşüncelere yine yer verir.
hayat boyu hiç canının sıkılmadığını, hep uğraşacak bir şeyler bulduğunu, her kötü olaydan istifade ettiğini söylüyor. iyimser bir bakış tavsiye eder.
Montesguieu (1689 -1755)
Ünlü Fransız filozoflarındandır. Bordeaux Üniversitesi'nde hukuk eğitimi almıştır. Paris'te bir süre avukatlılk yaptıktan sonra Bordeaux'ya dönmüştür. Bordeaux parlemento başkanlığının yanında Akademi üyeliğini yürütmüştür. Ortaya koyduğu birçok bilimsel çalışmayı bu akademiye sunmuştur.
1721 'de yayınladığı iran Mektupları adlı eseri, kilisenin tepkisini çekmiştir. 1726'da Paris'e yerleşir, Fransız Akademisi'ne üye seçilir. Avrupa'yı dolaşır, bir süre Londra'da kalır. Burada Masonluğu benimser. 1748'de "Kanunların Ruhu Üzerine" adlı ünlü eserini yayınlamıştır. Eser papalık tarafından yasaklanmıştır.
Montesquieu, hem toplumu hem bireyi karmaşık ilişkiler içinde bir bütün olarak ele almıştır. Demokrasi, din, yasaklar, yönetim, devlet biçimleri, ülkelerin coğrafyalarının toplumsal yapıya etkisi gibi konulardaki çalışmalarıyla siyaset bilimcilerin öncüsü olmuştur. Eseri Türkçeye de çevrilmiştir.
*
ESERLERi:
Kanunların Ruhu Üzerine
iran Mektupları
siyasette karşılaştırma gibi bir teorisi olan siyaset bilimci.

kuvvetler ayrılığının kuvvetli bir savunucusudur.
eseri : (bkz: Yasaların Ruhu)
"Bir tek kişiye yapılan haksızlık, bütün topluluğa yönelmiş bir tehdittir" sözünün sahibi.
(D:1689 - Ö:1755) Devlet idaresinde "Kuvvetler ayrılığı prensibi"ni ilk defa ortaya koyan Fransız politikacı. iran mektupları, Romalıların yükselmesi ve çöküşü, Kanunların ruhu adlı eserleriyle ünlüdür.
"insanlar ne kadar az düşünürlerse o kadar çok konuşurlar" cümlesinin sahibi.
zavallı bir düşünür. cemil meriç'in ''bu ülke'' adlı eserinde de belirttiği gibi bu şaşkın toprak ağasının hakkımzdaki türrehatı şöyledir ; '' türkler dünyanın en çirkin insanları idi. karıları da kendileri gibi kaknemdi. rum dilberlerini görünce akılları başlarından gitti. başladılar kız kaçırmaya. zaten ezelden beri hayduttular.''v.s.''"türkler eşek olacak öbür dünyada. yahudileri sırtlarında cehenneme taşıyacaklar. bütün kavimlerin en cahili... türkiye'de tebanın servetine, hayatına, haysiyetine kimse aldırış etmez. anlaşmazlıklar çabucak karara bağlanır. şöyle ki: paşa davacıları dinler, sonra falakaya yatırır herifleri, bir âlâ döver ve böylece davayı neticelendirir."
kısacık bir isme sahiptir(!) (bkz: Charles-Louis de Secondat, baron de La Brède et de Montesquieu)
"Başarılı olmak için çaba gösterirsen şans seninledir. Tembeller için şans diye bir şey yoktur" sözünün sahibi.
" Bir ülkede yalakalığın getirisi, dürüstlüğün getirisinden fazla ise o ülke batar. "
cemil meriç e göre doğu yu anaokul bebesi kadar tanıyan, bize de büyük politik düşünür diye yutturulan siyasi hayvan. türkler hakkında dedikleri hele...
"On beş dakikalık okumanın gideremediği kederim olmamıştır. "
yaygın kanının aksine, kuvvetler ayrılığını vurgulamamış; daha çok soylu ve aristokrat sınıfın yargıya dair meselelerde, yine soylu ve aristokratlar tarafından sorgulanmasını istemiş, krala bağlı kimseler tarafından yargılanırsa yasama/yürütme ile yargının iç içe geçeceğini ve zulüm ortaya çıkacağını belirtmiştir.

derdi soyluların soylular tarafından yargılanmasıdır, kuvvetleri ayırmak değildir. ama yazdıkları öyle de değerlendirilebildiğinden, genellikle kuvvetler ayrılığının ilk kuramcılarından sayılır.

kuvvetleri en kral ayıran adam için: (bkz: james madison)
Despotizmi anlatırken Çin, iran ve Osmanlı devletlerini örnek gösteren Fransız düşünürdür. aşağı yukarı 300 yıldır bu ülke halkları tarafından haksız çıkacağı gün beklenmektedir.