bugün

couplingden beri çekilen en kaliteli ingiliz komedi dizisidir.izleyin izletin.
+18 fantastik komedi macera dizisi.
on numara dizi, izlemeyenlere tavsiye ederim, tavsiye ettiklerimde gitsin kendi arkadaşlarına tavsiye etsin..
horror punk konusundaki üstünlüklerini hala koruyan grup.
misfits denince artık dizi anlaşılmakta.

yaşlandığımızın kanıtı taş gibi grup.
heroes'dan daha iyi, anlatmak istediğini "gençlere yönelik" olmasından dolayı daha etkili bir şekilde verebilen ingiliz yapımı dizidir.
bırakın amerikan yapımları ingilizler aslında bu işte çok daha iyi. tek eksikleri görsellikte biraz geri olmaları onun dışında doğallık ve etkileyicilikte abd'ye 10 basıyorlar. sezonların 3-6 bölüm olup kasmaması da cabası. (daha uzun olsa yine izleriz o ayrı konu)

diziye gelirsek; kahramanlık dizileri hayranı olarak daha önce nasıl keşfetmediğime bir türlü anlam veremediğim dizidir.
bi kere karakterler hem çok klişe hem çok orjinal. (tamam garip bi tanım oldu ama öyle)
ingiliz ingilizcesinin dayanılmaz çekiciliği ise beni benden alıyor valla. özellikle kelly'nin konuşması, süper lan *
ayrıca müzikleriyle de garip bi şekilde uyum içinde.
1. sezon finali çok iyiydi mesela, hem de her anlamda, hele nathan'ın çatıdaki konuşması işte içimizden geçenler bunlar dedirtiyor insana...
son olarak: bekle beni ikinci sezon.
şansa sohbet ettiğim bi insanın kolunda dövmesi olan grup. neden yaptırdığını sorduğumda ise ismi güzel demişti. die die my darling diye bir şarkıları vardırki baya güzeldir.
Bir ingiliz dizisi oldukça eğlenceli ve müstehcendir izlenmelidir.
die die my darling şarkısının yaratıcısı. Şarkıları süper sahne performansları komik bir grup.
3. sezon çekimlerine başladığını duyunca mutlu eden, fakat dizide ki nathan karakterini canlandıran robert sheehan'ın olmayacağını görünce üzen dizidir. zaten dizinin kendiside bu türlü zıtlıklar bütünüdür.*
yeni sezonda nathan yoksa neden yaşıyoruz ki?
(bkz: hadi ölelim)

kesinlikle izlenmesi gereken bir yapım diyebilirim.
sınıfınmdaki çoğu kişiye başlatmışımdır ve müptelasıyızdır.

türk televizyonlarında oynaması ancak hayal olabilecek şekilde küfür ve cinsellik içermektedir.
diziye dün başladım bugünde bitti. gayet izlenebilecek bir dizi. hatta direk izlenilmesi gerekir. dizide bazı yerler oldu ki oralarda gülmekten ciddi anlamda ölüyordum. bu arada dizinin müzikleri cidden çok güzel. yeri geliyo indie koyuyolar yeri geliyo dubstep duyuyosunuz. ingilizler cidden müzikten anlıyor diyesiniz geliyo.

--spoiler--
1x2 de nathan rose'la sevişirken rose'un tekrar yaşlı haline döndükten sonra, "i'm comiiiing" diye bağarışı paha biçilemez. yani gülüyorum ama rüyama giricek sahne. yine de izliyorum öyle efsane.

genel olarak kelly'nin konuşması zaten komik. "am fokin lov yaa" aynen bu şekil. duymanız lazım.

bide bazen çok sikko ama komik güçlerle karşılaşabiliyorsunuz. azdırma, süt ürünlerini kontrol etme gibi. o komik özelliklerle ciddi işler yapılmaya başlanıyo sizde kaptırıyorsunuz. sonradan olayı nüksedince bi gülümseme oluşuyo.

alisha simon'a dokunur. simon: i wanna piss on your tits diyerek saldırır hatuna. sadece epik bir sahne.
--spoiler--
görsel
zamanında e4' te yayınlanmış ingiliz dizisi. ingilizcenin ingiliz aksanının ne kadar itici olduğuna tanık oluyorum şahsen. harfi bırak heceyi; hatta tüm kelimeyi yutar biçimde konuşuyollaa. ikinci sezonu izlemeye yeni başladığımdan kaç sezon olduğuna bakmadım bilerek. dizinin konusuna hafiften değinirsem:

nathan, alisha, curtis, simon, kelly dizinin esas karakterleri. yasalara aykırı hareketlerinden ötürü toplum hizmeti cezası almışlar ve bir toplum eğitim merkezi (tam olarak böyle değildi merkezin adı)nde sosyal sorumluluk projeleri gerçekleştirerek bu cezalarını çekmekteler. günlerden bir gün bir fırtına kopmakta, düşen yıldırımla beraber de bir kısım insana doğaüstü güçler hasıl olmakta. gençlik dizisi olduğundan mütevellit sex, uyuşturucu, ana babaya dik başlılık, şiir tadında küfürler, her türlü itlik uğursuzluk var ecnebi gençlerde. birisi de demiyor ki lan ne pis insanlarız diye. neyse işte olaylar gelişiyor böyle. yüksek beklenti beslemeden çerez niyetine izlenebilir fikrimce.

--spoiler--

s01e06' da nathan piçinin çatıdan aşağıdaki kalabalığa çektiği nutuk da yurtdışı için best of kategorisinde yer alan "aga 18 yaşından sonra atıyolarmış evden, ne bok yerse yiyomuş elemanlar" geyiğini haklı çıkarttı.

--spoiler--

ne pislik bi zihniyetiniz varmış lan sizin ecnebi gençlik.

medreseden bildirdim..
dizidir. robert sheehan dizinin izlenmesini sağlar canlandırdığı nathan karakteriyle. güzeldir hoştur.
ingiliz dizilerine antipatik bakan şahsımın keyifle izlediği dizidir iwan rheon patlayıp gider gibi geliyo.
soundtrack parçalarının herbirinin harika olduğu sizi. dizinin kendisinin de harika orası tartışılmaz. sevgili barry nam-ı diğer simon üçüncü sezonda kendini aşıp, dünyayı kurtarmaya soyunacağını düşünüyorum. ha diğerleri de yardım edebilir ya da kendi yollarını çizerler, orasını bilemem.
15 eylul de nathan karakterinin online episode ile veda edecegi dizidir. uzmustur. robert sheehan sinema kariyerine yogunlasmak istiyormus. rudy adinda yeni bir karakter ekleniyor diziye. bakalim nolcak? gerci izler miyim bilmiyorum.
dizideki ana karakterlerin tekrar turuncu tulumlu günlerine geri döneceklerinin haberini aldığım dizidir. nedenini yeni sezonda öğreneceğiz.
--spoiler özel bölüm--

nathan o kadar aptal ki bir zarda 7 rakamının olamayacağını bilmiyor.

--spoiler özel bölüm--

yine de güldürdü ibne.
ekim ayında 3.sezonu başlayacak olan harika bir ingiliz dizisi.

amerikanların fantastik yapımlardaki klişelerini aşmış, süper güçlere sahip olmalarına rağmen "küçük düşünen"* insanların hikayesinin anlatıldığı bir yapım. hiçbir abd dizisinde herif gidip süper gücünü parayla satmaz. o süper gücüyle muhakkak dünyaya çarpacak olan bir meteoru ya da kötü amaçlı uzaylıları durdurur, hiç olmadı teröristlerin işlerini bozar, ulusal güvenliği sağlar falan filan. ama misfits'deki kahramanlar kendi kıçlarını kurtarmaktan başka bir "ulvi" amaç taşımıyorlar. bu da diziyi izlenebilir ve eğlenceli kılıyor. yani sürekli epik bir üslup yok, onun yerine nathan'ın sapıklıkları, saçmalamaları vs. var.

dizide çalan şarkıların şükela olduğu zaten herkesin malumu, bunun üzerine güzel bir site bile var;

http://www.misfitsmusic.co.uk/

üçüncü sezon için beni düşüncelere gark eden tek şey nathan'ın yokluğu. nathan'sız bir misfits neye benzer tam olarak tahayyül edemiyorum.
ingiliz mizahından beklenmeyecek kadar güzel bir dizi. kesinlikle orjinal yapısı içinde tahmin edilemez sonlara çıkıyor her bölüm. nathan kaybı baya kötü oldu ama bu dizi başrol oyuncusunu kaybetse bile toparlayabilecek kadar güçlü. kendini bozmadan daha fazla bölüm çıkararak devam etmesini istiyoruz.
kelly karakterine aşık olunan dizi. o nasıl bir aksandır öyle.
--spoiler--

bomba gibi dönmüş dizidir. 03x01 kesinlikle harikaydı. bir önceki mesajımda "nathan'sız bir misfits neye benzer tam olarak tahayyül edemiyorum." demiştim. gördüm ki nathan olmadan da misfits kaliteli olabiliyor, yarabiliyor, yardırabiliyor. evet nathan efsaneydi ama açık konuşmak gerekirse yeni giren eleman "rudy" de hiç fena değil.

rudy ile nathan benzeri bir karakter yapmışlar. yapanın ellerine sağlık, şükela olmuş. dadından yenmiyor. harbiden rudy, hiç beklemediğim kadar iyi bir karakter olmuş. nathan'ın yokluğunu dolduracağa benziyor. ekip hakkında yorum yapmıyorum, hepsine puanım dohuz ganga.

ama bu ekibin içinde "kelly"ye ayrı bir sempati besliyorum. yeni süper gücüyle bir "roket bilimcisi" olan kelly diğer iki sezonda olduğu gibi yine harika. özellikle son bölümde brunch hakkındaki konuşmalarıyla yarmıştır. aksanına kurban olayım;

http://www.youtube.com/watch?v=lItCFahmJTE

bu arada ekipteki elemanların yeni güçler kazandıklarını en boktan gücün de curtis'in olduğunu söylemeyi görev addediyorum. arkadaş "kadına dönüşmek" diye bir süper güç mü olur allasen?

--spoiler--
ilk sezonu 6, ikinci sezonu 7, üçüncü sezonu 8 bölüm olan dizi.
--spoiler--
2x03 te gelecekten gelen simon karakteriyle bomba gibi bir diziye dönebilir, aman diyeyim. bir de o tarih ve saatler ile oldukça lostvari bir şeyler olabilir.
--spoiler--