bugün

bazı kaynaklarda olayları başlatanların çoğunun afyon içicisi oldukları belirtilmektedir.
Ankara'da Hacettepe Tıp'ta okuyan üç fırlama öğrenci sabahtan biberli, domatesli, bol yumurtalı bi menemen yapıp bunu siyah bi poşetin içine dökmüşler. Bakkaldan iki de ekmek alıp durağa gitmişler. Sabah saatleri, bindikleri otobüs epey bi kalabalıkmış. Bunlar yolcuları ite kaka arka tarafa geçmişler.
Bi'kaç durak sonra içlerinden biri yüksek sesle, "Allaaah, bu otobüs amma sallıyo yaa. Ben fena oldum. Çıkartıcam galiba" demiş. Öbür çocuklardan biri, ondan daha da yüksek bi sesle, "Amman ortalığı batırmayalım, bende poşet var" deyip cebinden menemenli torbayı çıkarmış. Midesi kötü olan çocuk "Ööörrgghh, aaargghh!" diye abartılı efektlerle poşete güya kusmuş. Zaten bu seslerden millet epey rahatsız olmuş, kadınlardan bi'kaçı hafiften öğürmeye filan başlamış.

Çocuklardan o ana kadar hiç konuşmayanı,"Bakayım mı ne çıkardın yaa? Accayip karnım acıktı valla" demiş ve poşeti evirip çevirip milletin içindekileri görmesini sağlamış. "Amma güzel görünüyo be! Ne yemiştin lan böyle sabah sabah?" deyip cebinden bi kaşık çıkararak menemeni yemeye başlamış. Diğer iki çocuk da "Dur oğlum bizde ekmek vardı" diyerek ekmekleri çıkarmışlar ve üçü birden, torbadaki kusmuğa ekmek banarak yemeye başlamış. Efsaneye göre bu sırada yolculardan çoğu şarıl şarıl kusuyomuş. Bir sonraki durakta da otobüste, şaşkın şaşkın bakınan şoförle bizimkiler hariç, bi kişi bile kalmamış
olaylar menemen'de olduğu için menemen olayı olarak da bilinmektedir. Kubilay Olayı, genç Türkiye Cumhuriyeti'nin 1925'deki Şeyh Sait isyanından sonra tanık olduğu ikinci önemli irtica olayıdır. olayların ardından menemen'de şehit kubilay ve 2 bekçi adına, üzerinde "inandılar, dövüştüler, öldüler. Bıraktıkları emanetin bekçisiyiz." yazan bir anıt dikilmiştir.
kimse zarar görmesin diye eğitimlerde kullanılan tahta mermilerle dağıtılmaya çalışılmıştır kalabalık. ama derviş mehmet bunu " görüyorsunuz ateş ediyolar ama vurulmuyorum ermişim ben " şeklinde yorumlayarak kubilay ın öldürülmesini istemiştir. istediği olmuştur..
olaylara menemen halkıda destek vermiştir. derviş mehmet insanlara "şeriat isteyen öğle vaktine kadar meydandaki yeşil sancağın altına geçsin ,geçmeyen de kılıçtan geçsin" demiş ve birçok insan dediğini yapmıştır bundan sonra binlerce kişi toplanmış ve zikr yaparak kendilerinden geçmiş bir şekilde meydanda taşkınlık yapmaya başlamıştır.
mustafa fehmi kubilay adlı bir yedek subay ise bir manga askerle meydana gelmiş ve dervişe ne istediğini sormuştur şeriat yanıtı alınca " bu istediğinizi alamazsınız" demiş ve ilk çatışma başlamıştır.
dervişin silahlı adamları kubilayı bacağından yaralamış bunu üzerine askerlerde kalabalığa ateş açmıştır ama askerler tatbikattan geldikleri için mermileri kurusukıdır.
ateş karşısında kendisine birşey olmayan derviş mehmet "işte gördünüz bana kurşun işlemyor ben mehdiyim" demiş ve olaylar çığırından çıkmıştır.üzerine çullanılan kubilay ın kafası kesilir ve sancağa ordaki esnafın birinden alınan iple bağlanır ve şehirde gezdirilir.
olaylar akşam üzeri bastırılır ve derviş mehmet ve liderler öldürülür ve olaylardan sonra atatürk menemen i top ateşiyle haritadan silin emri verir ama ismet inönü tarafından vazgeçirilir.
çevre illerde 1 ay sıkıyönetim ilan edilir sıkıyönetim mahkemeleri ile yargılanan 37 kişi aynı meydanda asılarak idam edilir içlerinde derviş mehmete ipi veren esnafta vardır.
afyon ve esrar müptelası maşalar tarafından gerçekleştirilmiş vahşet.
ocakta menemen yaparken cikan olaya menemen olayi denir. *
son danıştay saldırısının nuri ok tarafından benzetildiği cumhuriyet dönemindeki rejime yönelik isyan
http://www.milliyet.com.t...5/12/24/yazar/dundar.html
Olayı öğrendiği ilk anda atatürk'ün yüz ifadesini ve söylediği ilk cümleyi çok merak ettiğim vahşi katliam.
(bkz: cumhuriyet şehidi)
(bkz: (#1041835))
23.12.2006 tarihinde olayın 76. yıldönümü vesilesiyle olay yeri izmir in menemen ilçesinde yaklaşık 5000 kişinin katıldığı bir anma töreni düzenleniş ve türk milletinin rejime olan bağlılığı vurgulanmıştır.

http://www.hurriyet.com.t...2&srid=3431&oid=1
türkiye'nin 11 eylülü, türkiye'ye "demokrasi getirilmesi"ne yol açmış olay.
http://www.milliyet.com.t...2/29/pazar/yazdundar.html

SAMi ÖZYILMAZ
"Kubilay 'Hücum' dese hepsi süngünün ucunda kalırdı"
Eniştem bakkaldı. Sabah dükkanı açmış. 'Menemen'in etrafını 70 bin Arap'ın çevirdiğini' duymuş. Eniştem 'Gel dükkanı kapatalım' diye beni kaldırdı. Dükkanı kapattık. O eve gitti. Ben Hükümet'in (Vilayet'in) önüne gittim.
6-7 kişi vardı orada... Normal adamlardı, kafaları kasketli, omuzlarında çanta var. Birinin eli silahlı... Ellerinde bir bayrak... Musabey köyünün Çarşı Camii'nden almışlar sabah namazında... 'Öğlene kadar o bayrağın altından geçen geçecek, geçmeyen kılıçtan geçecek' diyorlarmış.
Millet etraflarını çevirmiş. Ben köşeden onlara bakıyorum. Epey durdular. Hükümet tarafından ya da büyüklerden kaymakam, hoca falan gelse, sivillere 'Yakalayın bu adamları' dese, yakalarlardı.
Ondan sonra telefon ettiler Alay'a... Bir manga asker geldi karşı sokaktan... Asker süngüyü taktı. Siviller açıldı. Orada Kubilay askere süngüyü taktıktan sonra 'Hücum' dese, hepsi süngünün ucunda kalacaktı.
Bir silah patladı. Bir tek el ateş edildi. Kubilay ayağından vuruldu. Asker geri kaçtı. Millet kaçıştı.
Kubilay önce Hükümet'e giriyor, kapılar kapalı. Oradan geri, camiye dönüyor, cami avlusundaki taşın dibinde düşüyor. Bunlar da gidip başını kesiyorlar.
Sonra askere telefon ediyorlar Hükümet'ten... Asker geliyor. Kahveden onlara makineleri tüfeklerle ateş ediyor. Hepsi esrarkeşmiş zaten. Asker hepsini vurdu, yalnız bir tanesi kaçtı, onu gördüm.
Sonra bütün cesetleri topladılar oraya... Halk toplandı, jandarmalar, subaylar geldi, ölülerin torbalarından esrar çıktı, parça parça... Ben de esrarı ilk orada gördüm. Cesetleri kamyonlarla götürdüler.
Sonra sıkıyönetim oldu. Kaçan adamı bulmak için haftalarca nöbet tuttuk. Evleri aradılar tek tek... Manisa'da bulundu. Bir oduncunun ekmek torbasını almış. Oduncu da ihbar etmiş, yakalanmış orada... 28-29 gün sonra... Mahkemeye getirdiler. Adama bizi gösterip 'Bunlardan kimse var mıydı?' diye sordular. O da bakıp 'Bu vardı', 'Bu yoktu' diyordu. 'Var' dese yandın.
Ben şofördüm. Mahkemenin emrinde akşam iki araba nöbet bekliyorduk. Adam kimin ismini söylediyse 'Getirin' diye telefon ediyorlardı. Getiriyorduk, içeride mahkeme ediyorlardı.
Onların asılacağı gün, nöbet yine bendeydi. Korkudan otomobilin dışına çıkmıyordum. Hep seyrettik, üzüldük.
Hükümet'in altında Birincieller'in evi var, önce onu astılar: Manisalı Hocazade Ahmet Efendi... Astıktan sonra önüne ismini asıyorlar. Ondan sonra geldik akasyaların altında birini astılar. Sonra Ali Efendi'yi tütün satılan barakanın yanında astılar. Adamlara mecburen cigara satan Molla Osman'ı astılar. O çok bağırdı asılırken 'Kurtarın' diye, askerler vaziyet aldı. Ondan sonra sırayla asıldı, asıldı, ta çarşının içine kadar hepsini gördüm.Kamyonlarla atıp mezara götürdüler öğlene kadar...
Bence asılanlar içinde suçlu olan yoktu. 6-7 tane sarhoşun işi... Bunlar içinde Menemen'den bir Gazozcu Abbas vardı, bir de Kubilay'ın kafasını bayrağa asmakta kullandıkları urganı elinden aldıkları çocuk...
Olaydan sonra bizi caminin önünde topladılar. Sivil birkaç kişi vardı, bir de alay komutanı paşa... Orada gözlüklü bir sivil "Menemen'i toprak halinde (yerle bir) görseydim, iftihar ederdim" dedi.
Bunlar gelmeden Menemen'de gericilik yoktu. Ama parti meselesi vardı. Serbest Fırka kazanmıştı. Onun intikamı mı, bilmem. Bildiğim şu ki Menemen'in bu işte hiçbir suçu yok. Zaten içlerinde Menemenli de yok."
6-7 gerici yobazın gerçekleştirdiği olay değildir menemen olayı.tc'nin namusuna ırzına kastedilmesidir bu olay.fakat bugün ise çok bilinçli bir şekilde o yobazların torunları daha dikkatli olarak çalışmaktadırlar.çünkü onlar da biliyor ki tc'yi ele geçirmek o kadar kolay değil.fakat şu da bir gerçek ki amaçlarına maalesef günden güne yaklaşıyorlar.
(bkz: irtica geliyorum demez)
esrarkeşlerin yaptığı iddialarına, genelkurmayın bir açıklamayla cevap verdiği olaydır.

http://www.milliyet.com.t...07/01/17/guncel/agun.html
olay soyle gelismistir dervis mehmet kubilay adli bir yedek subayin kafasini kesip bir mizraga baglamistir. cilginca bagirip ortaligi muridleriyle birlikte serait usterik seriat usterik diye birbirine katmis sakinlentirmeye calisanlari muridleriyle yerden yere vurmustur. daha sonra ogrenilen kadariyla kubilay bu canli organizmalarla anlasmaya calismis basarilli olmamistir. soylenine gore ataturk bu olayi duyunca cok sinirlenmis menemeni topcu atesine tutmayi dusunmus ismet pasa ona zorlukla engel olmustur. bu olayi yapanlar topluca idam edilmistir. devis mehmete halkta yardim etmistir bu olayda. ayrica bu da bize yobaz denilen seyin ne kadar cabuk gaza gelebilecegini hosgoru anlayis diye bir olayinin olmadigini gostermistir.
olayı gerçekleştiren yobazların başı, şuanki tbmm başkanı bülent arınç'ın dedesidir..
menemen'de muhalefet partisine destek mitinginde halka açılan ateş sonucu bir çocuğun ölmesinden sonra, çocuğun babasının muhalefet partisi binası önünde kucağında ölmüş çocuğu olduğu halde chp'yi kastederek "çocuğum feda olsun yeter ki indirin şunları iktidardan" diye bağırmasının chp kodamanlarını tutuşturmasıyla ortaya çıkan olay. bu chp kodamanları bursa'daki bir otelde menemen'i susturmak için bu mevzuyu planlamış ve para ile tuttukları 3-4 serseriye bu cinayet işini gerçekleştirmişlerdir. eylemi yapan kişilerin askerler tarafından yakalanıp götürülürken, yakalanmalarına şaşırarak "bize para vereceklerdi" şeklinde bağırmaları olayla ilgili şahit ifadeleriyle sabittir. olay esnasında binlerce kişinin galeyana geldiği tamamen asılsız bir iktidar yalanıdır. ancak olayla alakası olmadığı halde, herhangi bir kanıta gerek görülmeksizin oldukça yaşlı alimlerin bile ülkenin dört yanından zorla getirilip menemen'de yaşanan olay nedeniyle idam cezası verilerek şehid edildikleri gerçektir.

konu ile ilgili ayrıntılı bilgi için necip fazıl'ın son devrin din mazlumları kitabına başvurunuz.

vatanî görevi esnasında, kendi sorumluluğundaki bölgede asayişi korumaya çalışırken bu fitne sebebiyle şehid olan kubilay'ın ruhunun, her sene kabri başına gelip medya önünde "ah devrim şehidi, vah modern cumhuriyetin yılmaz savunucusu, gitti gittiiii" şeklinde soytarılıklar yapanlara ne cevap verdiğini duymak isterdim.
1930 tarihinde gerçekleşmiş muhteviyatı konusunda çokça görüş ayrılıkları olan olaya verilen isimdir.zira olayın bir dinci ayaklanması mı yoksa çapulcuların sebep olduğu bir olay mı olduğu konusunda halen tartışmalar yapılır.ancak bunun bir dini isyan olduğunu iddia edenlerin tezleri zaten her ders kitabından ulaşılacak kadar bildiktir.ama bununla birlikte menemen olayının esrerkeşlerin taşkınlıkları neticesinde çıkmış bir olay olduğunu söyleyenlerin sesi pek duyulmaz.

zira rejimin hala insanlarıyla, farklı düşünenlerle sorunları, devamına dönük kaygıları vardır.bu kaygılar cumhuriyetin ilk yılları düşünüldüğünde anlaşılabilir.ancak cumhuriyet kurulduktan 80 küsür yıl sonra bile insanların aynı kaygıyla kabuslar görmesinin anlanacak akılla izah edilecek bir yönü yoktur.

efendim zira bağımsız kaynaklar ve bağımsız canlı tanıklar olayla ilgili resmi tarihin ezberini bozacak çk şey söylemektedir.

özetle bu olayın esrarkeşlerin sebep olduğu bir adli vaka olduğu, 2000 nüfuslu bir kasabada 6 kişinin neden olduğu olayların asla bir rejim sorunu,bir isyan gibi algılanamayacağını, serbest cumhuriyet fırkasının bu olaylardan sonra gücünü perçinlediği gibi gerçeklerin zaten resmi tarihçe sindirilmesi mümkün değildir.

son olarak; cumhuriyet korkulardan damıttığı bilinçle ayakta tutmaya çalışıyorken bu ülkeyi, resmi tarih resmi yalan olabiliyorken inanabildiğiniz kadar inanın diyorum.
gerçekler:
http://www.zaman.com.tr/w...r/haber.do?haberno=477548
bir esrarkeşe oynattırılan şeriatçılık oyunudur.
soru : esrarkeş derviş mehmet kimdir?
cevap : bülent arınç'ın dedesidir.
kubilay isimli asteğmenin önce vurulup , sonrasında usturayla başı kesilip bir çubuğa saplanmak suretiyle sokak sokak gezdirildiği olaydır. bildiğin din istirmacılarının çıkardığı ayaklanmadır. cumhuriyet dönemi süresince sıradan hale gelmeye başlamış isyanlardan biri olan menemen olayını inkar etme sebebi nedir? sanki hiç ayaklanmıyorlar , sanki sürekli kafalarında sarık din elden gidiyor diye çığırtmıyorlar da , buna şaşırıp biz yapmadık diyorlar.
sanki din elden gidiyor deyip cihat çağrıları yapanlar yakın geçmişte dillenmemişler. yahu çığırtkanlara bugün engel olunamamışken geçmişteki olayı esrarkeşlerin çıkardığı gibi bir idda nasıl ortaya atılabilir?
insanları aptal yerine koymak böyle birşey olsa gerek.
kaldıki aynası iştir kişinin lafa bakılmaz. bugün yaptıkları ortadayken menemen olayı nasıl inkar edilir.
batman'da bez bebek yapan esnafı put yapmakla suçlayanlar geçmişte menemen olayının oyuncuları olmuştur.