bugün

Ingilizlerin sistematik yok etme politikasına maruz kalmış topluluk.
görsel
Insanliktan nasibini almamış ingilizler kellerinden koleksiyon dahi yapmışlar.
(bkz: haka dansı)

Savaş öncesi yaptıkları danstır bu.
islam'ın tüm halklara peygamber gönderildiği iddiasına rağmen, kendilerine peygamber gönderildiğine dair hiçbir işaret olmayan halklardandır (bkz: peygamberlerini katleden hain halklar).
1280 civarında yeni zellanda'ya cook adalarından gelen deniz gezgini polinezya yerlilerinin zaman içinde diğer tüm polinezya topluluklarından farklı hale gelmesiyle meydana gelen kültür ve milletin adı. Dilleri Hawaii, Tahiti, Rapa Nui vs gibi Pasifik Okyanusunda yaşayan diğer tüm Polinezya halkları ile göreceli olarak aynıdır, tıpkı Türkçe-Azerice ilişkisi gibi. Gelgelelim Bu adamların kültürlerinin bu kadar farklı olmasının bambaşka sebepleri var:

Polinezyalılar Yeni Zellanda'ya ilk ulaştıklarında sözkonusu 2 ada milyonlarca yıl boyunca izole kalmış olup adada foklar haricinde memeli hayvan da bulunmamakta idi. Bu izolasyon neticesinde evrim teorisinde yer alan "island gigantism"(Ada devliği) olgusu tüm yerel faunayı oluşturan kuşları etkilemiş ve dünyanın bilinen en büyük ve garip kuşları burada meydana gelmiştir: kakapo, Haast kartalı ve tabi ki bunların en ünlüsü moa gibi. Moa, devekuşuna benzeyen ama onun 2 katı büyüklüğünde bir kuş, genetik olarak en yakın akrabası güney amerika'da yaşayan tavuk büyüklüğündeki tinamou kuşu.

Moa'lar bu kadar iri, etli ve sayı olarak bol olunca adaya yerleşen barışçıl ilk polinezyalıların besin zincirinin temeline oturdular ve bu ilk Maori'ler moaları sürüler halinde çukurlara doğru kovalayıp orada kıstırarak endüstriyel seviyede avladı. Tabi yılda sadece 2 yumurta bırakan ve yavaş büyüyen bir kuş için bu devasa sayılarda avlanma, yaklaşık 200 yıl içinde moaların soyunun tükenmesine sebep oldu. Ana besin ve protein kaynağı tükenen maoriler, bundan ötürü kültürlerinde muazzam ve yıkıcı bir değişim yaşadı ve azalan kaynaklar için kabileleşerek birbirleri ile çatışmaya ve daha sonra da savaşmaya başladı. Ve bu savaşlar akabinde de çok kısa bir süre içinde bir savaşçı kültürü meydana geldi ve büyüdükçe büyüdü. Bu da yetmedi, yine az olan et kaynakları dolayısıyla maori kabileleri esir aldıklarını yemeye başlayarak yamyamlığı da benimsedi.

Abel Tasman yeni zellanda'da ilk ayak bastığında 4 adamı, maorilerin "mere" denen armut şeklinde kenarı sivri olacak şekilde yontulmuş taştan yapılan el silahları ile öldürüldü. Bu adamların barbarlığını gören Tasman da vazgeçip geri döndü.

maorilerin bir kolu 1500'lü yıllarda doğudaki Chatham Adalarına giderek orada tamamen barışçıl, pasifist ve savaş karşıtı, maorilerinkinden farklı bir kültür olan moriori halkını meydana getirdi. Ancak aradaki 300 yıl içinde savaşçılaşan ve barbarlaşan maoriler 1830'da 2 gemi dolusu 500 adam ile buraya gelelek 2000 kişilik halkın yarısına yakınını birkaç hafta içinde öldürüp yedi, geri kalanları da ya kurban etti ya da köleleştirdi. 1862 itibarıyla sadece 101 moriori kalmıştı, sonuncusu da 1931'de öldü. Moriori soykırımı tarihin en unutulmuş soykırımlarından biridir.

tüm bunları okuduktan sonra gel de şimdi haka dansı yap.
yeni zelanda'nın yerlileri olan değişik halk. maoriler savaşı bir sanat olarak görürler ve ona göre şekillendirirler. bugün dünya çapında bilinen haka dansı maorilerin düşmanlarına korku salmak amacıyla yaptığı bir danstır.
haklarında ne söylenilse söylensin onlarda artık 21 yüzyılın oyuncağı olmuşlardır para için artık onlarda her şeyi yapabilirler.
ekmek parası ne yapsınlar.
Misafirlerini hongi diyerek karşılayan ve burun sürtüşerek selamlayan yerliler.
Hakarete uğradıklarında ya da içlerinden birisi öldüğünde,büyüyle öldürüldüğünde amok'a doğru koşarlar.ve yol süresince gördükleri her insanı öldürür yorulana kadar da öldürmeye devam ederler.amok onlar için katletmektir.
'kemik tutma' adetleri vardır bir de.karşısındakine büyü yapmak isteyen kişi kemiği karşısındakine doğru tutar şarkılar ve birkaç anlamlı söz söyler.sonra kemiği bir yere gömer.büyülenen kişi yatağa düşer,ya da hemen o an ölür.kişiyi ölümden kurtarmanın tek yolu hastanın sevdiklerinin büyücünün sakladığı kemiği bulmalarıyla mümkün olur.eğer kemik bulunamazsa kişi telkin yoluyla ölür.
yeni zelanda topraklarına ilk yerleşen kabilenin adıdır. yer tanrı, gök tanrı, güneş tanrı gibi dinlere inanmışlardır. ancak avrupalıların bu topraklara ayak basmalarıyla misyonerlik faaliyetleri başlamış ve maorilerin %80'i hristiyanlaşmıştır. şimdi yeni zelanda'nın %15'lik kısmı maorilerden oluşuyor. bu toplam nüfusun 600-700 bin civarına denk geliyor. ancak avrupalı medeniyetini göstermiş ve ingilizce ile beraber maorice'yi de resmi dil yapmıştır. maorilerin kendi dillerinde yayın yapan bir çok televizyon kanalı, gazeteleri ve anadilde eğitim veren okulları vardır.
çok aç kaldıklarında insan eti yiyebilen bir topluluk.
ingilizler tarafından sistematik bir soykırıma maruz bırakılmışlardır.
bir dövme çeşidi aynı zamanda.
takas usulü yaşamlarına devam eden toplum.yalnız bu takas usulünde takas edilen malların denkliği kıstas değildir.esas alınan nokta toplumda devinimin sağlanması ve bireylerin ihtiyaçlarını karşılayabilmeleridir.bu yüzden metaları sayısal ve ya miktar olarak karşılaştırmazlar.
(bkz: maori dini)
(bkz: mario)
(bkz: haka dansı)
yeni zelanda yerlilerine verilen isim.