bugün

cemal süreya ne diyor? ne diyor cemal süreya?

hiçbir şeyim yok akıp giden sokaktan başka
keşke yalnız bunun için sevseydim seni...

bir tür hastalık aslında "kaybedecek hiçbir şey yok" gibi hissetmek. birtakım sebepler var bu hastalığın başa gelmesi için. ne mesela? düşünün, herkes hayatının bir döneminde hissetmiştir bu duyguyu herkes bilebilir o yüzden.

kaybedecek hiçbir şeyim yok...

benim olan hiçbir şey yok...

uzun süredir düşünüyorum birtakım psikoloji kitapları karıştırdım bu duygu yüzünden. diyorum ki "ben ya ben olum ben lan nasıl hissetmişim böyle şeyler"...

neyse efendim diyorum ya işte var sebepleri.

mesela ergenlik diye bir şey var dayımın "bir de ergenlik çıkardılar şimdi bizim zamanımızda yoktu böyle şeyler yaşıyorduk gidiyordu işte" diyebildiği olgunluk döneminde kullanılacak zekanın çocukluk sonra en fazla geliştiği dönem bu ergenlik. ama önemli nokta bu değil tabii...

herkes 17 yaş aşkını düşünsün mesela...

düşünün...

düşündünüz mü?

diyor ki kitaplarda 17 yaşında insan karşı cinsinden en çok kimi düşünüyorsa ona aşıktır. anlayabilip anlayamaması kişinin aşka bakışına ve bulunduğu durumun koşullarına bağlıdır. sonrasında ömrü boyunca 17. yaşının aşkını arayacaktır. bunu kabul etmişse açık açık arayacaktır eğer etmemişse kendi bile farkında olamayacaktır bu arayışın.

yorumum nedir peki?

17. yaşın össye hazırlık dönemi olduğunu düşünürsek 17 yaş gençlerinin bir bölümü sınava hazırlanıyordur ve bunu farkedecek durumda değillerdir. hele üniversiteye bir kapağı atalım da orada ne kızlar/erkekler vardır düşüncesindelerdir...

diğer bölüm össye falan çalışmıyordur. umurlarında değildir zaten. ergenliğin başlarından beri 11/12 yaş kız/erkek kovalamışlar ya da kur yapmışlardır. 17. yaş aşklarını o arada farkedemeden yitiriverirler. yitirdiklerini anladıkları anda "ulan bu sefer öncekilerden çok koydu neden ki la" diye bir ses yükselir içlerinden.

cevabı da kendileri verirler.

"büyüyoruz lan"

18-20-25-30 ve bilimum yaşlarda hiç o 17. yaştaki kadar koymadığını farkettiklerinde iki cevapları vardır

1)o zaman ilkdi ondan öyle olmuştum herhalde (kızlar için de erkekler için de aynıdır)
2)hayat kısa değmez bir kıza abi öğreniyoruz yavaştan (kızlar daha yumuşatılmışı)

evet efendim bu kadar ergenlik açıklamasından sonra gelelim "kaybedecek hiçbir şey yok gibi hissetmek"e

en çok ergenlikte 17. yaş ve civarları döneminde hissedilirmiş. neden acaba?

toplumsal tabular; oğlum/kızım bırak şimdi erkekleri/kızları hem ayıp günah daha yaşın kaç?

bireye yüklenen sorumluluk; oğlum/kızım derslerine çalış bak senin için çabalıyoruz bu kadar...vs.vs.vs

17. yaşını ıskalamış birey "hiçbir şeyim yok ulaaan" diye düşünüveriyor sonra. ya da bir çift için 2 kişi gerekiyor haliyle biri buluyor o kişilerden ama öteki bulamıyor bulanı.

sonra benim gibi ehliyetsiz halde araba kullanıyorsunuz mesela ne de olsa kaybedecek bir şey yok ya abanıyorsunuz gaza. sonra aklınız başınıza gelince yemin ediyorsunuz ehliyetsiz araba kullanmayacağınıza sonra korkup ehliyet alamıyorsunuz vs. vs. vs...

derim ki 17. yaş önemli. bırakın kulak vermeyin size söylenenlere. herkes bir şey söyler çünkü o dönemde. anne, baba, dershane hocası, okul hocası, en yakın arkadaş. cevabınız çok basit olsun;

siktirin gidin bir daha bu yaşıma girmeyeceğim...ciddiyim...

siz bulun aşkınızı ve sevin ve hiçbir zaman hayatta hiçbir şey olacağınızı düşünmeyin. herkes kendi hayatının başrolünü oynar. oynayın. repliklerinizi unutun bazen, bocalayın, yorulun, ağlayın ama oynamaya devam edin. sakın atlamayın sahneden aşağı. unutmayın show must go on. sizin kaybedeceğiniz şey sizsiniz...
depresyona girmeye hazır olmak demektir. her insan ara ara hisseder. ama aslında gerçek değildir. her insanın kaybedeceği birşey vardır bu dünyada.
hiçbir şeyi sahiplenmemektir.
geçici bir histir, bunalımlı zamanlarda ortaya çıkar. gerçekten bir şeyi, bir insanı veya bir değeri kaybedeceğinizi anladığınız anda jeton düşer ve elinizdekilerin değerinin farkına varırsınız.
canını hiçe saymaktır ölmeden bir salise önceki histir tamamen teslim olma hissidir.
kaybedilecek şeyler çoktan kaybedilmişse geriye yapacak birşey kalmaz ve doğal olarak insan böyle hisseder.
kaybetmek korkusu kaybetmekten daha kötüdür bazen.
bir nevi, yeni başlayan psikolojisi.
bazen en güzel şeydir aslında.Hayattan sorumluluklar yok üzüntü acı yok ama kendi başına yetmekte zordur.
sabah uyandığına havanın yeni yeni aydınlanmış olduğunu gördüğünde, yatağın sıcağını bırakıp gitmek zor geldiğinde, aklına seni bekleyen kimsenin gelmediğini anlamanla başlar bu his. bütün günü boş geçirirsin. her yaptığım kendim için diye bencilce yaşamaya çalışırsın. eylemlerimin sonucu sadece beni ilgilendirir kimsenin ne dediği umrumda değil diye düşünürsün. bugün, yarın için aldığın ve kenara koyduğun şey sadece senin kullanım alanlarına giren şeydir. telefonu az kullanmaya başlarsın. arayıp sormak istediğin insan kalmaz çünkü. değer verdiklerinin değerinin azaldığını farkedersin. yavaş yavaş yok olup gitmişlerdir hatta. sadece ertesi sabah erken uyanabilmek için uyursun. aynanın karşısına geçmenin tek nedeni kendini güzel hissedip motive olmaktan ibarettir. sevmek istediğin kimse yoktur. sevildiğini hissettiren kimse yoktur. ve sen yolda karşıdan karşıdan geçerken bunları düşünmekten etrafına bakınmazsın. tam o anda bi araba burnunun dibinde durur. ve sen korku harici saçma bi duygu hissederek gülümsersin işte o kaybedecek hiçbir şey yok gibi hissetmektir. kim bilir belki yolun krşısında bizi bekleyini görmediğimiz için.
her şeyini çoktan kaybetmiş olmaktır.
aslında her şeyini kaybetmiş birinin kendini kandırmasından başka bir şey değil.
aslında çok şeyi kaybedeceğinin farkında olup, bundan rahatsızlık duymamaktır. çünkü asıl kaybedilecekler kaybedilmiştir.
şu an içinde bulunduğum durumdur.. Harbiden lan..
'koy götüne nasıl giderse gitsin' moduna geçmeden önce duyulan hissiyat.
çok atarlıdır bu genç. herkese siktir çekebilir bir anda. dibe vurmuşluğun bir göstergesidir kendisi. ama insana kendini güçlü de hissettirir.
aslında kaybedecek hiçbir şeyi olmayan insan eylemidir. kaybedilen sadece yıllar da değildir, kaybedilenlerin içinde daha çok kaybede kaybede kendinizi de kaybetmenizdir. yokmuş gibi yaşayın, varmış gibi oynayın. koyverin gitsin!****
elde kalanların bir işe yaramadığını anladığın anda hissedilen durumdur.
--spoiler--
"kaybedecek hiç birşeyin yoksa özgürsün demektir"
--spoiler--
dövüş klübü
özgürlük idesine yakın bir adım atıldığının delaletidir.
Kafasi güzel olan bir insanin hissi.
boşlukta kalmış düşüncedir. oysa kaburgamızdan başka kaybedecek neyimiz var ki?
kazanacağın sonsuz şey var gibi hissetmekten öncesidir.
genellikle depresyon belirtisidir.
gece onda birden yüreğinize yerleşip sizi salya sümük dışarı atan his. bunalım sebebi. acilen bir amaç belirlenmelidir.