kavak yelleri

kavaklar yellenebiliyormuymuş diye sordurtan dizi.

yapacağım yorumun kurtlar vadisi versiyonu için;(#3984535)

iyiden iyiye yaprak dökümüne bağlamış dizidir.

küçük kızın, ailesinin ölümünden, onların mezarları başına gidince haberdar olduğu sahne ağlatmıştır. küçük kızdan da şakır şakır göz yaşı akması ona eşlik etmemeniz için sebebinizin kalmamasına neden olmuştur. aşk ilişkilerinin çarpıklığı hala devam etmekte ve enteresandır her iki kız tarafından reddedilen deniz artık seyircinin gözüne o kadar da yakışıklı gelmemektedir...

kim kiminle belli olmayan bir dizidir.

garip bi dizidir. bazı toplumlar gavat yelleri'de der.

atakan'ın geçmişte şişman olması ve şişman bir sevgilisi olmasına mine ve aslı'nın kıkırdadığı dizidir. uyuz etmişlerdir. bir insan şişman olmaz mı? şişman bir sevgilisi olmaz mı? şişmanlar insan değiller mi? ben o seti basar mine ve aslı'yı mekanına gömerim. dellendirmeyin beni. ayrıca atakan'ın geçmişte şişman olması ilerleyen bölümlerde bu konuyla alakalı sosyal mesajlar verileceğine dalalettir...

--spoiler--
asuman silinir su kalır.
--spoiler--

bu sene kendisini izleyip de öss'ye girecek olan öğrencilerin kombinasyon sorularını kaçırmamalarını sağlayacak dizi.

o değil de şu deniz'e düşen kız... var mı böyleleri lan? hem tam diyecektim ki kokar lan bu sokakta yatıp kalkıyor senaristte benim kafadan yıkattı kızı. bu özgür kız zengin oğlan geyiği de bir yerlerden tanıdık gelecek ama hadi hayırlısı.

efil efil kabak tadı yelleri estiren diziymiş. ben bilmem. böyle şeylerle vakit kaybetmem. oturup izleyenler izlemeye devam ediyor ama kabak tadı alabiliyorlar ne hikmetse.

karakterlerin rahat rahat öpüşebildiği tek türk dizisi. öyle ki top outa çıkmıyor.

ara sıra karşılaşıldığında bakılan ve hiç sarmayan türk dizisi.
son bölümünde deniz isimli delikanlının yanında özgür kız ayaklarında antipatik ötesi bir tipleme görülmüştür. bir restoranda çocuğun cüzdanını denize atıyor rahat rahat. deniz denen şebelekte peşinden gidiyor o kızın buna rağmen. bütün kimliklerin, kartların, paraların denizin dibini boylayacak, aç kalıp simite talim edeceksin, sonra o kızın peşinden koşacaksın. tek yapması gerekenin o haddini bilmez kıza sağlam bir osmanlı tokatı attıktan sonra hızla olay mahalinden uzaklaşmak olan başrol oğlanımızda nasıl bir abazanlık hali vardır ki deli olduğu saniyede anlaşılan böyle bir tipin boynuna tasma takmasına izin veriyor, o macera senin bu macera benim polisçilik oynuyor. hele bir de parasız kaldıktan sonra vapurda şarkı söyleme ve dilenme sahnesi vardır ki, televizyona saldırmak, "hayııııırr" diye naralar atmak istedim. kanal değiştirene kadar geçen süre ömrümden ömür aldı götürdü. hala kulaklarımda " evlerinin önüüü boyalı direeek" diye bağıran o kızın suratı var. bu mudur macera anlayışınız birader? orjinal versiyonunda da kimin eli kimin cebinde, çarpık ilişkilerle dolu bir durum söz konusuydu ama hikaye vardı, karakter vardı, oyunculuk vardı. bir bölüm olurdu gözlerin dolardı, kendine şaşardın. yapıyorlardı en azından. bu versiyonunu görmeseydikte öyle kalsaydı aklımızda herşey.

(bkz: dallas bile daha namusluydu)

artık iyice saçmalamaya başlamış dizidir. yakında efe ile mine sevgili olur. bu durumda deniz efemine olur. su denen kız zaten tarzı bozdu iyice , biz onu öyle tiki tanımamıştık. sert ve asi idi. şimdi sevgilisinden ilgi ve öpücük isteyen bir manyağa dönüştü. aslıyı saymıyorum o kuru fasülye. bütün dizi yakında tren yapar zannımca. hatta yayında ve yapımda emeği geçen herkes girer olaya.

kimin eli kimin cebinde belli değil diye haksız yere eleştirilen dizi. denizoğlanla su, mine'yle efe arasında hiç bir şey geçmedi ama herkese bu kadar garip gelen efe ile su'nun, aslı'yla da mine'nin hala arkadaş olması galiba. * *

cesaretin var mı aşka dizisinde de oynayan yeni, şirin, ada isimli karekterin gelmesiyle dizinin eskisi gibi güzel, şirin ve eğlenceli olacağının sinyallerini veren dizi.

herkes yermesine rağmen, yazılarındanda anlaşılacağı üzere izliyor. herkesin dizideki olaylardan bir yarası olacak ki böyle gocunuyorlar...

bir kızla bir erkeğin asla dost kalamayacağını , eninde sonunda birbirlerine karşı niyeti bozacaklarını ispatlayan bir gençlik dizisi.

deniz ve babası dizide tren yapmışlardır. götürmedikleri dişi sinek kalmamıştır. mahalle tren halinde oradan oraya koşmaktadır.

deniz'le babasının tren grubuna almancı kızın dedesini de dahil etmeleri istenen dizi.

kadrosuna özge özpirinçci'yi katan dizi. uzun süre önce izlemeyi bırakmıştım, ama reklamlarda onu gördükten sonra izlemeye tekrar başlarım sanırım.

edit: başladım bile

özenti gençliğin özenti dizisi
dawson's creek

sosyal mesajlarla donatılmış dizi.

(bkz: yeni baslayanlar icin menopoz)

ilk kez izleyen biri için oldukça karışık olan bir dizidir. kimin eli kimin cebinde belli değil, filmin teması sanırım.

(bkz: sweet november)