iç anadolunun çölleşmesi

gayet doğaldır. burada da ormanlar var trakya olmasına rağmen.

insanının beyni de sanırım aynı şekilde çölleşiyor.

Son yirmi yılda milyonlarca fidan dikildi ama yeterli değil.

Eşek sikeceklerine ağaç ekselermiş aq.

selçuklu'dan sonra pek bakan olmamış buralara..

her manada çöl gibi, insanları da kurak denilebilir.

Sırf rant için bir sürü ağacı keserlerse olacağı bu.
#rantahayır

Kemal dedemin suçudur şüphesiz..

iklim krizi kendini iyice hissettirmeye başladı, dünyada artık ineklerin idrarından çıkan metan gazının bile, miktarının dünyamıza göre çok fazla olduğu konuşulmaktadır, dünya geri dönülemez bir yola girdi artık.

çöl diyosunuz da, ankara da son bir ayın 1-2 günü hariç sabah-akşam paso yağmur sel gırla geçti.

güneşi daha dün gördük !..

1000 sene öncesi 1000 sene sonrası iç Anadolu için farketmiyor ki.

iklimler değişir, insanı değişmez.

Saraca: https://www.bbc.com/turkc...berler-dunya-47280483.amp

idrarından olduğunu sanmıyorum.

Şimdi depremlerle arap leyhası, anadolu levhasının altına giriyo ya hani hah işte arapdaki petrol bize geliyo şimdi. Türküye yüzyılı derken şaka sanmadınız heralde. Swh

Araplaşmasıyla birlikte entry nick uyumu gibi bir uyum olmuştur. Bunlarda da ne cenabetlik varsa gittikleri yeri kurutuyorlar abv.

cuhape yüzündendir...

(bkz: ülke çöl olsun sünnete uymuş oluruz)
zihniyyeti yüzündendir.
(bkz: Anadolu irfanı)

Çölleşse de seçimlerde işe yarasa. Ahahhahaa.

timur ankara savaşında osmanlıyı yenerken en etkili gücü fillerdi.
timur fillerini şu an bir tane ağaç olmayan anadolu bozkırlarında sakladı ki o zamanlar (1400'lü yıllar) bu alanlar ormanlıktı.
Osmanlı arşiv belgelerinden anlaşıldığına göre, XVI. yüzyıl gibi Anadolu'da nüfusun daha hızlı arttığı bir dönemde, artan ihtiyaçlara bağlı olarak bu dönemdeki orman tahribi dikkati çekecek boyutlara ulaşmıştır

“Anadolu’nun %70’i Trakya’nın tamamı ise ormanlarla kaplıydı, polen analizleri ve tarihi bulgular bize bunu kanıtlıyor. Böyle bir ortamda diğer canlılar ve yabani canlılar da bugünle karşılaştırılamayacak kadar zengindi. Aslan, kaplan, çita ve leopar bu topraklardaydı. anıtkabir girişindeki aslanlar Hitit aslanı bu toprakların varlığıdır. Ankara’daki Anadolu Medeniyetler Müzesini ziyaret edenler bilirler, flamingo kuşları da zamanında bu topraklardadır ve çok daha zengin bir dokuya ev sahipliği yapmışızdır. M.Ö 1000 yıllarından itibaren başlayan anadolu ormanlarını yok etme, Asur – Urartu savaşlarıyla başlayan medeniyet yıkma ve yenisini yapma süreci de doğayı zayıflatmıştır. Van ve bölgesi yani yukarı Fırat havzasında “saz kadar sık ormanların” Asurlular tarafından yakılması Van ve çevresinde büyük erozyonlara neden olmuştur, hatta Mezopotamya bu taşınan topraklarla genişlemiştir."
-Tansu Gürpınar. Türkiye’nin ilk doğa korumacılarından, Doğal Hayatı Koruma Derneği’nin de kurucuları arasında yer alır-

Anadolu’nun yüzde 70’i Trakya’nın tamamı ise ormanlarla kaplıydı, polen analizleri ve tarihi bulgular bizebunu kanıtlıyor.
osmanlı ve son olarak cumhuriyetle devam eden yağma talan kültürü sonrası anadolu çöl olacak.