gundelikci

-günlük olarak eve gelen,
-evlerini temizlemekten aciz insanların evine çeki düzen veren,
-bazılarının evde kimsenin olmamasını fırsat bilerek gün boyu seda sayan,kadının sesi vs.izlediği,
-bazılarının aldığı parayı haketmek için arı gibi çalıştığı,
-türk filmlerinde tacize uğrayan,gerçek hayatta olmaması umulan,
-%100 bayan iş gücü ağırlıklı,
-temizliğe gidilen evin büyüklüğüne göre aldıkları ücret değişen günlük temizlik elemanlarıdır.
-en bilineni yasemin yalçın'ın tiplemesi olan kakılmış'tır.

saygi duyulasi insanlardir.malesef sigortasiz guvencesiz calismaktadirlar diger bircok is kolunda oldugu gibi.haberlerde okumaktayiz, zaman zaman cam silmek ugruna canlarini feda edenlerdir.ama ne de olsa gundelikcilerdir vede gazetelerde gunun icinden bolumunde bir iki satir yer bulur, bu hayattan gocer giderler.

Kapitalizme başarıyla uyum sağlamış kadınlardır. Kocaları inşaatlarda yarı fiyatına çalışırken, bu kadınlar * üniversite mezunundan fazla para almaktadırlar. Nedir bu kadınların hizmetini bu kadar pahalı yapan şey anlamış değilim.

Ayrıca pek çoğu işine saygı göstermemekte ev sahibi de evinde yoksa seda sayan eşliğinde temizlik yapmaktadır. Bu gündelikçinin gelmesinden hemen önceki gün evin anne tarafından temizlenmesi de ayrı bir olaydır.

gündelikleri 70 ytl olan temizlikçi ablalarımızdır. annemin eve her çağırdıgında paraları bosu bosuna sokaga attıgını dusunmeme sebep olan, evin içindeyken bu sebeple devamlı bir denetleme, işini iyi yapıyor mu acaba, ya evden bir şey çalarsa endişesiyle buhran yaratan insanlar.

ev sahibelerinin kocalarından para isterken yarın "temizlikci kadın" gelecek deyip ismini bile hatırlamadıkları fakat yüzüne filanca hanım hadi bi kahve yap da sekerli olsun da icelim de fincanları yıka da ben de cok yoruldum da sen de su halıyı da siliver ondan sonra git de ay bizim bey fazla para bırakmadı bu hafta bununla idare ediver de deyip her seferinde kekledikleri her zaman hakettiklerinden az kazanan ve her zaman anlaşılandan daha cok calıştırılan,evine daima gec dönmek zorunda bırakılan,emekci kadınlardır,çalma cırpmayla işleri olsa kimsenin bokunu temizlemeden de yaparlar o işi,yalnız iyi halı cırparlar,kırılacak manikürlü tırnakları yoktur cünkü..*

çok büyük kısmı sömürülmekten ziyade sömüren kişilerden oluşan meslek grubuna dahil kimse.
neredeyse tamamı kadınlardan oluşan bu meslek grubunda esas nedir, kendi içlerinde ne gibi kuralları vardır, çok fazla bilemiyorum. ama gittikleri evin hanımını kendilerinden çok çalıştırmak en büyük meziyetlerindendir. kendimizden örnek verecek olursak, "of!" deyip bir defa olsun evini temizlemenin yükünü azaltmak isteğiyle yardıma birini isteyen çevremdeki bütün kadınlar, gündelikçi evedn çıktıktan sonra hoşaf vaziyette bulurlar kendilerini. çünkü kadın senin dikkat ettiğin gibi dikkat etmez evine. üstelik akana kokana da takılmaz öyle çok. bezini sıkar, damlata damlata salonun bi başından öbür başına yürür delirirsin, koltuğu çeker parkeyi çizer kafayı yersin... ğstğne aldıkları paranın içinize oturacak meblağı bile bir kaç sefer katladığını da sayarsak tam bir çin işkencesine dönüşüyor durum.
bir kaç denemeden sonra tamamen vazgeçip evini kendi temizlemeye ve helak olmaya devam etme kararı alan ev kadınları için bir can kurtaran yok mu? var tabi. o da şöyle ki; (bkz: temizlik şirketleri)

gündeliğine 70 ytl alan kadınlardır. annemin deyişiyle yalapşap temizlik yapan bir sürü gündelikçide vardır. iyi bir gündelikçi bulundumu hemen haftanın 3 günü bağlanır. ben ne kadar 'anne be 3 gün çok fazla haftada bir gün gelsin şu kadıncağız yazık bu kadar paraya' desemde haftanın 3 günü rahatımı bozar. odamdan cıkartır. salona mutfaga gıtmemı engeller. hafta sonları sabah sabah makıne(elektrikli süpürge) sesiyle kafamı s.kerdi. artık bunları duymuyorum. hiç sevmezdim ama artık özlüyorum o günleri. (bkz: insanin buyudugunu anladigi an)

emekçinin şahıdır.

evlerin kraliçe arısı, olmazsa olması, başımızın tacıdır.

(bkz: insan pazarı)