bugün

(bkz: johann wolfgang von goethe)
--spoiler--
werther karakterinin kafasına sıktığı yazar.
--spoiler--
18. yüzyı doğumlu dünya edebiyatının en önemli romantik yazarlarından. ama isminden dolayı türkiyede prim kaybediyor.

(bkz: romantizm)
Bir ara Türk olabileceği konusunda asparagas haberler çıkmış alman yazar. Faust adlı tiyatro kitabı en bilinen eseridir.
Yine sana geldik.
peşinde koşmadığımız yıldızlar,

keyif verir yücelikleriyle bize.
Dünya hassas kalpler icin bir cehennemdir diyor ya hani. Ne güzel diyor.
Kendine ait küçük bir ev
Ve karakterli bir eş;
Dünyanın bütün altın ve
incilerine bedeldir" demiş. iyi demiş, doğru demiş.
dünya güzeldir, ama bir şairin gözüyle daha da güzel olur.
anamdan ve babamdan daha fazla sözüne saygı duyduğum büyük şair.
“Hiçbir şey çoğunluktan daha mide bulandırıcı değildir; çünkü birkaç gürbüz öncüden, kendilerini onlara uyduran üçkağıtçılardan, kendilerini onlara benzetmeye çalışan zayıf insanlardan ve ne istediklerini hiç bilmeksizin arkalarında dolanan yığınlardan oluşur.”
ister kabul edin ister boyun eğmeyin dünyanın en büyük şairi, tabi Shakespeare amca ayrı bir konu, burada araç başka güzergahlarda yol alır çünkü. goethe'i büyük yapan sadece şiir yazmış olması değildir, şiir hakkında da bolca konuşmuş olmasıdır aynı zamanda. yok yok homeros, milton ya da ovidios'u unutmadım. ayrıca şunu da eklemek zorundayım, faust'u öteki yayınevinden okumuşluğum var, bilin istedim.
"Faust" okumadan goethe okudum dememek gerek, kişisel fikrim.
" Kendini beğenmeyen bir genç kendini nasıl yetiştirebilir? bomboş bir tabiat,hiç olmazsa kendine bir dış görünüş vermeyi becerecektir ve gayretli insanda az sonra kendini dıştan içe doğru yetiştirmeyi bilecektir."

yakışıklılığım da Goethe üstadın dediği gibi içime vurmuştur, evet.
bazen bir an için kalkıp gitme, bağları koparma cesaretini buluyorum kendimde, keşke nereye gideceğimi bilsem! herhalde giderdim. demiş büyük insan
Genç wertherin acıları'nda şöyle bir cümlesi geçmektedir.

bazen bir anlığına beni yerimden sıçratıp kendime getiren bir cesarete kapılıyorum, o an nereye gideceğimi bilsem, koşa koşa gideceğim.
"der sinnliche mensch lacht oft, wo nichts zu lachen ist. was ihn auch anregt, sein inneres behagen kommt zum vorschein."

"mantıklı insan sık sık gülünecek bir şey olmadığı halde güler. onu kışkırtan her ne olursa olsun, verdiği tepki kendi iç huzurunu ifade eder."

goethe okumam entelektüel seviyemin bir göstergesi değil, tamamen çaresizliğimin kanıtıdır. kaç insan goethe okuyabilecek kadar uzaklaşmıştır hayattan?
türkçe telaffuzu nedeniyle sıkıntılı anlar yaşamamıza neden olan alman arkadaştır.
çok büyük kafa. insanın hayran kalmamak için hiçbir nedeni yok...
Toplumu intihara sürüklüyor gerekçesiyle kitabı yasaklanan yazar. (bkz: genç wertherin acıları)
Okunması gereken kitaplar listenize 3. Sıraya ekleyin derim.
2. Sıraya ise faust'u eklemenizi öneririm. Zira büyülü bir yazardır sayfalar arasında kaybolduğunuzu kitap bittiğinde kendinizi bulunca anlıyorsunuz.
"...Siz insanlar. Herhangi bir şeyden söz ederken, 'bu yanlıştır, bu doğrudur, bu iyidir, bu kötüdür...' diye kestirip atmadan yapamazsınız bir türlü. Bu ne demektir? Herhangi bir olayın asıl nedenlerini araştırdınız mı hiç? Bu olayı doğuran, önüne geçilmez hale koyan sebepleri arayıp buldunuz mu? Eğer bunu yapsaydınız, hükümlerinizde bu kadar aceleci olmazdınız..."

(Genç Werther’in Acıları - Johann Wolfgang Von Goethe)
esrar ile yakalanmıstır.
drang zur erkenntnis demis rahmetli...
goethe geldik.
1797'den olumune kadar almanya weimar'daki herzogin anna amalia bibliothek'in mudurlugunu yapmistir.