bugün

hasan şaş'ın zenci ve afro saçlı simüle edildiği oyundur. ayrıca

(bkz: ertugrul rövasata)
bugün hiçbir futbol oyununda atamayacağınız golleri çok rahat atabileceğiniz oyundur. yani fifa 1008 de kalecinin üstünde atlamak ne mümkün. klavyede elinize kramp girer. ama 99 da q ye bas denk gelmese bile kaleci affallıyor ani bir şut ve gol, yoksa ara pas falan iş yapmıyor pek bu oyunda.
cd kapağını o dönemin yıldızı dennis bergkamp'ın süslediği enfes oyun.
roberto carlosla kendi kalenizden 2 saniyede rakip kaleye girdiğiniz oyun. hz. musa'nın kızıldeniz'i yarması gibi adam da sahayı yarıyodu gidip kaleye giriyordu.
fifa serisinde w'nun hızlı koşmaya yaradığı son oyundu.
geçen hafta hasretine daha fazla dayanamayıp ayıplı yollardanda olsa sonunda bulup, indirip anında dream league'e galatasaray'ı seçip oynamaya başladım. neden bu kadar abarttığımızı, 10 yıl sonra peşine düştüğümüzü şimdi daha iyi anlıyorum. oynanıyor arkadaş bu oyun hala. starcraft gibi, half-life gibi hatta need for speed II gibi... katiyen sıkılmıyorsunuz. hemen transflerlere dalmalar, barındırdığı bir sürü özel hareket ile adam geçmeye çalışmalar, yanlışlıkla q tuşuna basmalar, akabinde kırmızıları görmeler, menü müziklerinin asla sıkmaması... buldum seni bir kere. artık hayatta kaybetmem.
ilk oynadığım fifa oynu.Hala orijinal cd'sini saklarım.Ayrıca dönemim en kaliteli en iyi oyunlarındandır.
(bkz: o bir efsane)
99 yılında cıkan bu efsanevi oyun benim gibi bir çok kişiyi bilgisayar bağımlısı yapmıştır.
Dream League diye bir turnuvası vardı ki, bünyesinde bulundurdugu Galatasaray ile bizleri mest ederdi oynarken.
Hey gidi hey...
tüm fifa'ların ağasıdır, candır.
fifa serisinin en güzel oyunudur.şuan ki 23 yaş ve yukarısının o dönemde zevkle oynadığı oyundur.ve fatboy slim'in o unutulmaz müziği hala kulaklardadır.

(bkz: q ya basarak kırmızı kart görmek) *
manchester united'dan fenerbahçe kurduğum, tunus'tan da sırf bayrak benzerliğinden dolayı milli takımı yaptığım zamanının ötesinde olan oyun. databaseinde olan o zamanlarda fenerbahçe'ye ait tüm futbolcular teker teker aranır ve bulunur; olmayanlar da manchester'daki efsanelerin isim değiştirilerek fenerbahçe'ye uyarlanmış hali olarak takıma kazandırılır.
beşiktaş da gerçekten de adı soyadı isminde 22 numaralı bir kalecinin olduğu, stadyum seçeneklerinde istanbul ali sami yen'in de olduğu, galatasaray ın dream league takımları arasında bulunduğu oyun.
easy mode da kaleciyle gol atmayı çok sevdiğim ultra eğlenceli bir klasik. hala saklarım orjinal cdsini ama çalışmaz o ayrı.
kaşı karşıya kaldığın zaman pasla (S) her seferinde gol atabileceğimiz oyun.
en hızlı fifa oyunuydu kanımca.
(bkz: funk soul brother)
tanım: fifa serisinin efsanevi oyunudur.

sözlükte alışılmadık olan ve benim de nefret ettiğim eylemi eyliyor, bu başlığı açan ve entry girenlere beni yüzyıllar öncesine götürüp nostalji aleminde yaşattıkları için teşekkür ediyorum..

efenim kendisi fifa yolculuğumun ikinci durağıdır. oyun olarak tanımlamak ona bir hakarettir, zira klişe haliyle fifa 99 bir fenomendir. ve şu dünyada ecnebi milletini sevmemi sağlayabilecek yegane bir şey varsa fifa 99dur.

hatırlıyorum üzerinden tam 10 yıl geçmiş o uzaktaki günlerin. bilgisayarı yeni almış bi çocuk haliyle sevinçten uçarken tanıştığım fifa99un karşısında saatlerce sıkılmadan otururdum. ne hızlı koşma tuşu olan w ya klavyeyi delercesine basarken yorulan bedenim, ne de yaz ortasında bilgisayarın da katkı sağladığı 5000 dereceye varan hava sıcaklığı engelleyebilirdi bu heyecanı..

şimdi duygulanıyorum.
ne abartılmış derecede müthiş grafikler, ne de orijinalini zorlayan yapay zeka vermiyor o lezzeti.
hey gidi günler..
şampiyonlar ligi maçlarının belli başlı şehirlerde oynandığı oyundur. ayrıca uzatmalar fazlasıyla saçmadır. hayır yani öyle böyle değil. oyun hiçbir şey için durmamışken, ilk yarının sonunu tam 9 dakika oynadık. ss bile almıştım ama paint'e yapıştırınca siyah acayip bir şey oluverdi, uyumsuzluğundan mıdır nedir bilemedim. bildiğin tam 9. 45+9. inandırıcı olsun diye küsürat verseydiniz bari ibneler. aynı maçın sonunda da sadece 56 saniye oynandı kayıp zaman olarak.

kaleciler de çok şerefsizdir bu oyunda. celtic'ten 17. dakikada gol yiyorum, 1-0 geriye düşüyorum. 25'te bir şut çekiyorum, kaleci kurtarıyor. oyunu başlatsın diye bekliyorum. o da ne? arkadaşlarına "gidin la gidin" dercesine el kol hareketleri yapıyor ve 2 dakika kadar zaman çalıyor it oğlu it. neyse 2-1 koyduk akılları yerine geldi. o değil de madrid'i yenemezsek gruptan çıkamıyoruz lan.
hala üstüne oyun tanımayanları vardır.
(bkz: a wonderful save by taffarel)
stres atmak için oyundaki q tuşu birebirdir. olsa da oynasak türündeki futbol oyununudur.
tekrar oynamak ve tekrar yaşamayı çok istediğim bir oyun. böyle de bir puşt oyun.
hızlı koşmak için w tuşuna basılı tutulmasının yeterli olmadığı, onun yerine senkronize ve hızlı bir şekilde bu tuşa sürekli basmak gerektiren, şuta ne kadar basarsanız o kadar fazla vurur diye bir mantık içermeyen, şutun seviyesini kafaya göre ayarlayan, yatarak müdahale ile 3 metre uzakta top süren oyuncudan rahatlıkla top çalınabilen, efsane, unutulmaz futbol oyunudur. belki de en iyisidir.