bugün
- mehmet şimşek'in türk milletine yerel halk demesi8
- 18 nisan 2024 fenerbahçe olympiakos maçı38
- uludağ sözlük discord grubu12
- kadın ayağı kokusu8
- yazarların en rum özelliği15
- sözlüğü günlük olarak kullanmak8
- evlenmek istememek ama yalnızlıktan da sıkılmak10
- erkeklerin bir kere küsünce geri barışmaması18
- türkiyede bütün yiyecek fiyatları aşırı fahiştir14
- flörtlerinizin ortak özellikleri21
- sexting haram mıdır17
- anın görüntüsü18
- eybırın manyağı kıskanması13
- beni seviyor musunuz8
- annem baban uğur dündar dedi8
- erdoğan'dan sonraki başkan14
- görümceniz sizi engellese ne yaparsınız13
- çok fazla çirkin erkek olması11
- anksiyete psikolojik değil fizyolojik bir sorundur11
- bacaklarımdan tahrik olan kız olduğunu sanmıyorum14
- yazarlardan parfüm önerileri14
- letthe8
- ups boobss nerelerde ramazan da bitti8
- altıncı filoya karşı namaz kılmak10
- manyak olmaya karar verdim9
- motorcu fırlama hafif demir demirkan tarzı yazar9
- ebbırı top gibi sektirme yarışması19
- sokakta kadın döven araplar12
- sözlükteki fosiller24
- netflix'in pkk lıyı başrol yaptığı dizi11
- 56 yıldır hiçbir kadınla iletişim kurmayan adam12
- arda güler14
- nervio'nun kedileri sokağa salmak10
- ekonomi kötü diye güzellikleri yok saymak11
- artık kızlara bakmıyoruz kampanyası25
- kitaplarda geçen can alıcı cümleler8
- mastır çeşitleri8
- 17 nisan 2024 manchester city real madrid maçı11
- icardi1905 silik olsun kampanyası9
- fatih ürek ile elti gelin görümce13
- fındıklı belediyesinin banyosu11
- kuva'i milliye ne ise hamas da o dur11
- selefi11
- mühendislerin memur olmayı düşünmemesi24
- başıboş köpek sorunu34
- evleneceği adama evi üzerime yapalım diyen kız11
- yeşil gözlü erkek22
- türkiyenin artık sefalet listelerinde yer bulması34
- yakışıklı motorcu müzisyen sempatik karizmatik11
- bik bik pilavı13
ders içeriği:
Dilbilimsel analizin temel kavramları; farkındalık yaratma, dil öğrencilerinin verileri üzerine yanlış çözümlemesi, durum çalışması ve karşılaştırmalı anadil ve yabancı dil analizlerinin yardımı ile dilin doğasına, yapısına ve kullanımına ilişkin kavramlar; bir sistem olarak dilin bileşenleri; dilbilimsel edinç ve edim, dilbilimin alt dalları, dilbilgisi türleri, dil evrenselleri, dilsel yaratıcılık, dilbilimsel nedensizlik, işaret dilleri, yapay diller ve canlılar arası iletişim; beyin ve dil, yanallaşma ve ellilik, dilin evrimi, insan dili işleyiş modelleri, dil kullanımı ve dil bozuklukları ile ilgili araştırmalar (örn.: eş zamanlı dinleme testi, bölünmüş beyin, WADA testi); sesbilgisi, akustik, duyuşsal ve söyleyiş sesbilgisi, konuşma organları, sesbirim, ünlü ve ünsüz harfler, uluslararası sesbilim alfabesi, çift ünlü, üçlü ünlü, söyleyiş şekli ve yeri; sesbilim, ses örnekleri, benzeşim, benzeşmezlik, bağlama, ünsüz harf kümeleri, sessiz harfler, parçalarüstü, vurgu ve ezgi; anlambilimi, anlam bileşenleri çözümlemesi, anlamsal ilişkiler, anlamsal ilinti, anlam ve gönderme, eşdizimlilik.
Dilbilimsel analizin temel kavramları; farkındalık yaratma, dil öğrencilerinin verileri üzerine yanlış çözümlemesi, durum çalışması ve karşılaştırmalı anadil ve yabancı dil analizlerinin yardımı ile dilin doğasına, yapısına ve kullanımına ilişkin kavramlar; bir sistem olarak dilin bileşenleri; dilbilimsel edinç ve edim, dilbilimin alt dalları, dilbilgisi türleri, dil evrenselleri, dilsel yaratıcılık, dilbilimsel nedensizlik, işaret dilleri, yapay diller ve canlılar arası iletişim; beyin ve dil, yanallaşma ve ellilik, dilin evrimi, insan dili işleyiş modelleri, dil kullanımı ve dil bozuklukları ile ilgili araştırmalar (örn.: eş zamanlı dinleme testi, bölünmüş beyin, WADA testi); sesbilgisi, akustik, duyuşsal ve söyleyiş sesbilgisi, konuşma organları, sesbirim, ünlü ve ünsüz harfler, uluslararası sesbilim alfabesi, çift ünlü, üçlü ünlü, söyleyiş şekli ve yeri; sesbilim, ses örnekleri, benzeşim, benzeşmezlik, bağlama, ünsüz harf kümeleri, sessiz harfler, parçalarüstü, vurgu ve ezgi; anlambilimi, anlam bileşenleri çözümlemesi, anlamsal ilişkiler, anlamsal ilinti, anlam ve gönderme, eşdizimlilik.
Dilbilim (linguistique), dil ediniminin (le langage, türkçemizde sadece "dil, lisan" olarak kullanılır) incelenmesi konu alan bir disiplindir. Kendi içerisinde 3 ana katman altında incelenebilir;
1) Fonoloji (phonologie)
2) Sözcük Bilgisi (Lexicologie)
3) Söz Dizim (Syntaxe)
1) Fonoloji
Kelimeleri bir araya getiren sesleri inceleyen alandır. Bu seslerin (phonème) sayısı, dilden dile farklılık göstermekle birlikte türkçemizde ortalama 28-29 ("ğ" sesinde tartışmalar devam etmektedir), fransızcada ise ortalama 36 birimciktir.
2) Sözcük bilgisi
Kelimelerin yapı (Morphologie) ve anlamlarını (sémantique) inceleyen alt disiplin dalıdır. Kendi içerisinde 2 alt katmanda incelenebilir;
- Monème Lexical (Kelime Kökü) *
- Monème Gramatical (Son Ek) *
Örnek: Yarın okula gideceğim.
Bu tümcede "gid-" monème lexical olup gitmek eylemine, "-eceğim." ise Monème Gramatical olup 1. tekil şahısın, gelecek zamanda yapacağı bir eyleme atıfta bulunur.
* Türkçeleştirilmeleri şahsıma aittir. Terminolojisinde bir karşığını bilen uyarırsa, mutlu olurum.
3) Söz dizim
Sözcüklerin dilin belirli kuralları çerçevesinde bir araya getirilmesidir.
Türkçemizde özne-nesne-eylem olan bu dizim, fransızca ve ingilizcede özne-eylem-nesne temel sıralaması üzerindedir.
1) Fonoloji (phonologie)
2) Sözcük Bilgisi (Lexicologie)
3) Söz Dizim (Syntaxe)
1) Fonoloji
Kelimeleri bir araya getiren sesleri inceleyen alandır. Bu seslerin (phonème) sayısı, dilden dile farklılık göstermekle birlikte türkçemizde ortalama 28-29 ("ğ" sesinde tartışmalar devam etmektedir), fransızcada ise ortalama 36 birimciktir.
2) Sözcük bilgisi
Kelimelerin yapı (Morphologie) ve anlamlarını (sémantique) inceleyen alt disiplin dalıdır. Kendi içerisinde 2 alt katmanda incelenebilir;
- Monème Lexical (Kelime Kökü) *
- Monème Gramatical (Son Ek) *
Örnek: Yarın okula gideceğim.
Bu tümcede "gid-" monème lexical olup gitmek eylemine, "-eceğim." ise Monème Gramatical olup 1. tekil şahısın, gelecek zamanda yapacağı bir eyleme atıfta bulunur.
* Türkçeleştirilmeleri şahsıma aittir. Terminolojisinde bir karşığını bilen uyarırsa, mutlu olurum.
3) Söz dizim
Sözcüklerin dilin belirli kuralları çerçevesinde bir araya getirilmesidir.
Türkçemizde özne-nesne-eylem olan bu dizim, fransızca ve ingilizcede özne-eylem-nesne temel sıralaması üzerindedir.
umut sarıkaya'nın, naber dergisinin 2. sayısında (2015.02) yazdığı şöyle bir yazı mevcuttur.
###
dilbilimciler
kelimeler ne işe yarar? bir objeyi, bir duyguyu ya da bir durumu karşımızdakine anlatmaya yarar. yani sonuçta amaç kelime değil, karşımızdakinin ne hakkında konuştuğumuzu anlamısıdır. mesela "kırmızı" dediğim zaman neden bahsettiğimi anlarsınız ya da "elma", "yorgunluk", "kadın" vs... iki kişi düşünelim ve bu iki kişinin aralarında bir dil oluşturduklarını farzedelim. bunlar "kırmızı" kelimesi yerine "a", "elma" kelimesi yerine de "b" demeyi kararlaştırmış olsunlar. biri diğerine "ab" dediği zaman, diğeri "kırmızı elma"dan bahsettiğini anlar. onlara gidip "neden 'kırmızı elma' demiyorsunuz, bu yaptığınız çok yanlış." diyebilir miyiz? sonuçta iletişim kurulmuş, dil işlevini yapmıştır. dil için kelimeler amaç değil araçtır. dil her zaman kelimelerden bağımsızdır.
bir kaç hafta önce eski bir arkadaşımla buluşmak için sözleştik. "Cihangir'de Kaktüs Kafe diye bir yer var, oraya gelsene." dedi arkadaşım. "Cihangir'i çok iyi bilmediğimi, tarif etmesini söyledim.", "ya kime sorsan gösterirler, çok bilindik bir yer" dedi arkadaşım.
bir taksiye binip "Abi Cihangir tarafına gideceğim. Orada kaktüs kafe diye bir yer varmı. biliyor musunuz?" diye sordum. "buluruz." dedi. semte girdiğimiz halde bir türlü bulamadık. aynı kafelerin önünden bir kaç defa geçince "abi birine mi sorsak acaba?" dedim. yol kenarında yürüyen tam cihangirli tipli bir adam vardı, kulağında kulaklıkla köpeğini gezdiriyordu. taksici korna çaldı, el etti, adamı çağırdı. adam kulaklığını çıkarıp, istemeyerek taksiye yaklaştı. taksici "yaa buralarda kaptüs kafe diye bir yer varmış biliyor musun?" diye sordu. adam sinirlenerek "NE!!" diye sordu. Taksici "kaptüs kaptüs!" diye tekrar etti. "Kaktüs diyeceksin be adam. Kak-tüs! kak-tüs!" diye azarladı taksiciyi adam. "nerede ora?" diye sordu taksici. "sol, sol yapıp sağa gideceksin, görürsün." dedi adam ve yoluna devam etti.
yolda giderken taksici bana dönüp "ha kaptüs, ha kaktüs! ikisi de aynı şey! anladın işte, ne uzatıyorsun .mcık söylesene." dedi. aman allah'ım benim haftalardır düşündüğüm şeyi iki dakikada özetlemişti taksici. kendimi tutamayıp "biliyor musunuz ünlü dil bilimci vitgenştayn da öyle düşünüyor?" dedim "Aynen öyle... ben de onların hamına koyayım abi" dedi. "Efendim abi?" dedim. kafelerde oturan insanları göstererek "ünlü filimciler hep bu genşleri düşürüyor. ben de böyle genşliğin taaamına koyiii" dedi.
###
dilbilimciler
kelimeler ne işe yarar? bir objeyi, bir duyguyu ya da bir durumu karşımızdakine anlatmaya yarar. yani sonuçta amaç kelime değil, karşımızdakinin ne hakkında konuştuğumuzu anlamısıdır. mesela "kırmızı" dediğim zaman neden bahsettiğimi anlarsınız ya da "elma", "yorgunluk", "kadın" vs... iki kişi düşünelim ve bu iki kişinin aralarında bir dil oluşturduklarını farzedelim. bunlar "kırmızı" kelimesi yerine "a", "elma" kelimesi yerine de "b" demeyi kararlaştırmış olsunlar. biri diğerine "ab" dediği zaman, diğeri "kırmızı elma"dan bahsettiğini anlar. onlara gidip "neden 'kırmızı elma' demiyorsunuz, bu yaptığınız çok yanlış." diyebilir miyiz? sonuçta iletişim kurulmuş, dil işlevini yapmıştır. dil için kelimeler amaç değil araçtır. dil her zaman kelimelerden bağımsızdır.
bir kaç hafta önce eski bir arkadaşımla buluşmak için sözleştik. "Cihangir'de Kaktüs Kafe diye bir yer var, oraya gelsene." dedi arkadaşım. "Cihangir'i çok iyi bilmediğimi, tarif etmesini söyledim.", "ya kime sorsan gösterirler, çok bilindik bir yer" dedi arkadaşım.
bir taksiye binip "Abi Cihangir tarafına gideceğim. Orada kaktüs kafe diye bir yer varmı. biliyor musunuz?" diye sordum. "buluruz." dedi. semte girdiğimiz halde bir türlü bulamadık. aynı kafelerin önünden bir kaç defa geçince "abi birine mi sorsak acaba?" dedim. yol kenarında yürüyen tam cihangirli tipli bir adam vardı, kulağında kulaklıkla köpeğini gezdiriyordu. taksici korna çaldı, el etti, adamı çağırdı. adam kulaklığını çıkarıp, istemeyerek taksiye yaklaştı. taksici "yaa buralarda kaptüs kafe diye bir yer varmış biliyor musun?" diye sordu. adam sinirlenerek "NE!!" diye sordu. Taksici "kaptüs kaptüs!" diye tekrar etti. "Kaktüs diyeceksin be adam. Kak-tüs! kak-tüs!" diye azarladı taksiciyi adam. "nerede ora?" diye sordu taksici. "sol, sol yapıp sağa gideceksin, görürsün." dedi adam ve yoluna devam etti.
yolda giderken taksici bana dönüp "ha kaptüs, ha kaktüs! ikisi de aynı şey! anladın işte, ne uzatıyorsun .mcık söylesene." dedi. aman allah'ım benim haftalardır düşündüğüm şeyi iki dakikada özetlemişti taksici. kendimi tutamayıp "biliyor musunuz ünlü dil bilimci vitgenştayn da öyle düşünüyor?" dedim "Aynen öyle... ben de onların hamına koyayım abi" dedi. "Efendim abi?" dedim. kafelerde oturan insanları göstererek "ünlü filimciler hep bu genşleri düşürüyor. ben de böyle genşliğin taaamına koyiii" dedi.
(bkz: etimoloji)
her alanı, her dibi köşesi ayrı zevkli sosyal bilim dalı. ingilizce dili üzerine yapılan çalışmalar açısından artık ciğerlerime, böbreklerime kadar işledi.
en aydınlatıcı idallarından biri için;
(bkz: toplumdilbilim)
en aydınlatıcı idallarından biri için;
(bkz: toplumdilbilim)
güncel Önemli Başlıklar