bugün

futbolla birlikte dünyanın en güzel sporudur.

zevkler ve renkler tartışılmayabilir ama buz hokeyinin mükemmel bir spor olduğunu reddedenler sallandırılmalıdır. ulan o kadar tembel adamım, sırf buz hokeyi takımı var diye üniversiteye gitmeyi düşünüyorum. eheh. gerçi olmasa da zke zke gideceğim de, işin motivasyon kısmı buz hokeyi.

heyt be. aslan buz hokeyi be. bunun heyecanı, gazı hiçbir yerde yok be. bir futbol bir buz hokeyi. yaşamak için sebep ulan. şu gün şu sporların yapılması yasaklansın, önce yasaklayanı sonra kendimi öldürürüm. yaşayan insanlara da acırım amk.

ps: brynäs gävleliyim.
sürpriz bahiscilerin cok sevecekleri spor.

neredeyse her macta en düsük oran 2'dir. iki mac yazsaniz dahi köseyi dönersiniz. biraz takiple, analizle isabetli tahminler yapmaniz mümkün. oranlar yakin diye kafaniza göre oynarsaniz babayi alirsiniz. ha bir de en cok sürprizin yasandigi spordur buz hokeyi, bu da dogru. ama son 2 günde oynadigim 2 mac(ki oranlari 2.00) 7-1 ve 6-2'lik skorlarla sona erdi.

biraz dikkat, biraz takip parayi getirir haci.
Kanadalıların bulduğu, amerikan kanada ortak yapımı NHL ile karakterize bir popülariteye sahip, stick denilen sopalar aracılığıyla puck denilen kauçuk disk ile buz üzerinde iri insanlarca en az 20şer dakikalık 3 periyod boyunca oynanan spordur. NHL'de normal sürede eşitlik olması durumunda altın gol misali bir uygulamayla 5er dakikalık iki Overtime (bkz: OT) oynanır. Hala eşitlik bozulmadıysa, bu durumda penaltı misali shootoutlara geçilir. Önce iki takımdan 3er kişi puckı kaleye sokmaya çalışır. Eğer hala bir eşitlik söz konusuysa, bu kez birerli shootoutlara geçilir. Shootout bir hokey oyuncusunun, kocaman kaleciye oranla minicik kalan kaleye, puckı nasıl sokabileceği konusunda yeteneğinin yanında ayrıca ne kadar yaratıcı ve zeki olduğunu da gösterir. Stickhandlerların bu konuda daha başarılı oldukları da bir gerçektir. Ve bu başarılarını, basketboldaki fake'in hokeydeki karşılığı olan dekelerine borçludurlar (bkz: datsyukian deke)

Maçı ne şekilde olursa olsun kazanan takım 2 puan alır. Overtime ya da Shootoutlarda kaybeden takım 1 puan alırken, normal sürede kaybeden takım hiç puan alamaz. Bir takımın gol yemeden maçı kazanmasına shut-out denir ve yapan takım ve kaleci için oldukça onur verici bir durumdur. Aynı şekilde oyuncular için de puanlama sistemi vardır. Her gol 2 ve her asist 1 puan değerindedir. Gol atılmadan önce, pucka dokunmuş son 2 oyuncu hakemlerin de insiyatifine bağlı olarak, asist alırlar. Bazen 1 oyuncuya asist yazılırken bazen hiç kimse asist yapmamış da olabilir. Bir diğer nokta da, her maçın ardından en iyi 3 oyuncu seçilir. Bu seçimde ve maçın oyuncusu seçimlerinde maçı kazandıran golü atmak, diğer faktörlere oranla çok daha önemli ve belirleyicidir. (bkz: game-winning goal) (bkz: GWG) GWG atan oyuncu, maçı kazanan takımın en son öne geçtiği durumdaki golü atan kişi demektir.

Buz üstünde 1 kaleci, 2 defans, 1 center, 1 left winger ve 1 right winger olmak üzere 6şar kişilik iki takım yer alır. Ayrıca her takımın her maç için 2şer defanstan oluşan 3 defansif, 3er ofanstan oluşan da 4 ofansif kadro oluşturabilecek 6 defansif 12 de ofansif oyuncusu vardır. oyun sırasında buzda 6 oyuncudan fazla kişi olmayacak şekilde istedikleri zaman ve istedikleri kadar bu kadroları oyuna sürebilirler, hatta kadroları karıştırabilirler. Genel olarak kaleci değişikliği olmasa da, özellikle 4ten fazla gol yenildiğinde ya da sakatlık durumunda, kaleciler de oyundan alınır. Ayrıca özellikle son periyodun son dakikasında, 3ten az sayıyla geride olan takım, kalecisini çıkarıp yerine bir ofansif oyuncu daha sokma hakkını kullanır. Ve kale boşken uzaktan vuruşlarla gelen goller sebebiyle hokey maçları genellikle tek sayı farkla bitmez. (bkz: istisnalar kaideyi bozmaz)

Oyuna basketboldaki hava atışının hokey versiyonu diyebileceğimiz, genellikle iki center'ın stick sticke pucka müdahale edip puckı arkadaşlarına aktarma mücadelesi olan face-off ile başlanır. Oyunun herhangi bir sebeple duraksadığı her durumda oyuna face-off ile başlanır. Kalelerin sağında ve solunda bulunan face-off noktaları savunmada yer alan takımların korkulu rüyasıyken, kazananlar için de önemli bir gol fırsatıdır.

oyun kurallarına aykırı bir davranışta bulunan oyuncular minor veya major penaltılar alırlar ve oyuna belirli bir süre için giremezler. Kalecilerin pentaltılarıysa başka bir oyuncuya yazılır. 2, 4, 5 dakika ve hatta tüm maçtan atılmaya kadar varabilen sürelerde, penaltı kulubesine giren penaltı almış oyuncu veya oyuncuları olan takım, maça 1 veya en fazla 2 oyuncu eksik olarak devam etmek durumunda kalır. (bkz: short-handed) bu durumda eksik olan takım, oyuna defansif açıdan güçlü oyuncularından oluşan 3 veya 4 oyuncudan oluşan 2 short-handed kadrosundan birini sokar. penaltı kazanan takım için de power play söz konusudur ve bu durumda ofansif açıdan güçlü, 4 veya 5er oyuncudan oluşan iki kadronun sırayla oyuna girmesi gerekir. power play kazanan takım gol atarsa ve rakip oyuncu(lar) minor penaltı almışsa, kazanılan tüm oyuncu avantajları kaybedilir ve rakip takımın penaltı süresi sıfırlanır. Ancak major penaltı durumunda ya da short-handed olarak gol atılması durumunda, böyle bir şeyden söz etmek mümkün değildir. aynı şekilde iki takım da aynı anda eksik oyuncularla oynayabilir. ancak kaleci dışında oyunda yer alan oyuncu sayısı 3ten az olamaz.

Oyunda 2 hakem, 2 linesman ve 3 temel çizgi bulunur. Ve bunlar oyunun en can alıcı kurallarına ek olarak icing ve offsideı belirlemekle yükümlüdür. Ortada bulunan face-off çemberinin ortasındaki face-off noktasından geçen ve sahayı ikiye ayıran kırmızı bir orta çizgi vardır. Bu çizginin hemen ilerisinde birer mavi çizgi bulunur. (bkz: offside çizgisi) bu mavi offside çizgilerinin biraz ilerisinde de, kaleyi sağ ve sol cepheden gören iki face-off çemberi ve bu çemberlerin ilerisinde kalenin iki direğini birleştiren gol çizgisinin uzantılarıyla elde edilen birer kırmızı çizgi daha bulunur. Ve puck, bu çizgiyi kalenin içine girmemek koşuluyla geçtiği zaman, oyun durmaz aksine tüm hızıyla devam eder. Ancak çizgiler sadece orda dursunlar diye çizilmemiştir.

Rakip yarı sahadaki mavi çizgisinin ilerisine oyunculardan önce puckın geçmesi gerekir. Bir başka değişle, puck daha bu çizgiyi geçmemiş ya da herhangi bir sebeple tekrar bu çizginin gerisine geçmişken, mavi çizgisinin ilerisinde takımın herhangi bir oyuncusu varken, puck bu çizginin ilerisine geçer ve bu oyuncu(lar) çizginin gerisine daha gidemeden aynı takımın daha önce çizginin neresinde olduğunun önemi olmayan herhangi bir oyuncusu pucka dokunursa offside olur. ve rakip takım, karşı yarı sahada face-off kazanır. Ancak puck rakip oyuncudaysa ve karşı sahada baskı yapan bir oyuncu puckı bu oyuncudan alırsa offside olmaz.

Icing konusunda avrupa ve NHL'de farklı uygulamalar vardır. Pucka, ortadaki ve karşı kaledeki iki kırmızı çizgi arasında herhangi bir oyuncu tarafından dokunulmamış ve puck kırmızı kale çizgisini geçmiş ise, avrupa ve uluslararası müsabakalarda icing olur. NHL'de ise puck bu çizgiyi geçtikten sonra, savunmadaki takımın kalecisi dahil herhangi bir oyuncusunun, ofansif bir oyuncudan önce pucka dokunması gerekir. Bu durumda icing yapan takımın kalesinin dibinde face-off yapılır. Short-handed durumundaki, yani eksik oyuncusu olan bir takım, penaltı süresince icingten muhaftır ve puckı dilediğince kalesinin dibinden rakip kaleye gönderebilir. Aynı şekilde icing kriterlerini taşıyan durum, face-off sonrası müdahale ile olmuşsa ya da puck kaleye girmiş ve gol olmuşsa, icing geçerli değildir.

NHL'de lig, doğu ve batı konferansı olmak üzere 2 temel konferans ve her konferansta her biri 5'er takımdan oluşan 3'er divisyondan oluşur. Sonuç olarak her konferansta 15, toplamda da 30 takım bulunur. her takım kendi divisyonunda yer alan 4 takımla 6şar, kendi konferansında yer alıp diğer 2 divisyonda bulunan 10 takımla 4'er, diğer konferanstaki 15 takımın 12siyle 1er ve kalan 3üyle de 2şer, yani 41i kendi sahasında 41i de rakip sahada olmak üzere toplamda 82 maç yapar. Normal sezonun sonunda, tüm ligi en yüksek puanla bitiren takım presidents' trophyi kazanır. Ve sonrasında play-off'lar başlar. Her iki konferansta da, ilk üç sırayı divisyon birincileri alacak şekilde 8er takım play-offa kalır. Yani kendi divisyonunu birinci tamamlayan bir takımın puanı her ne olursa olsun konferans sıralamasında ilk 3te olması garantidir. Konferans sıralamalarına göre, 1-8, 2-7, 3-6, 4-5 şeklindeki konferans play-off çeyrek final eşleştirmeleri olur. Her seride hedef 4 galibiyet almak ve üst tura çıkabilmektir. Bu da en az 4, en fazla da 7 maç sonunda serinin tamamlanacağı anlamına gelir. ilk 4 maçın ilk 2si normal sezondaki sıralaması üstte olan takımın sahasında, sonraki ikisi de diğer takımın sahasında oynanır. Sonrasında ise gerek duyuldukça; önce üstteki takımın, sonra alttaki takımın ve son olarak da tekrar üstteki takımın sahasında oynanarak seri tamamlanır. Buradan çıkan sonuç 7 maçlık serilerde, normal sezondaki sıralaması üstte olan takımların, saha avantajlarının olduğudur. Konferansında play-off'u birinci bitirip, Stanley Cup finaline kalan takımlardan, doğudaki prince of wales trophy, batıdaki ise clarence s. campbell bowl ile ödüllendirilir. Ve sonrasında tüm sezon ve play-off boyunca uğruna haftada 4 maça varan tempolarda 100 kadar maç yaptıkları, ligin en değerli kupası Stanley Cup'ı kazanmaya çalışırlar...

Oyuncular için de gerek centilmenlik; gerekse atılan gol, kazanılan toplam puan veya en iyi defansif hücum oyunculuğu özellikleri olsun, hemen hemen herkese ve her çeşit oyuncuya hitap eden ödüller vardır. Ödül törenleri de, özellikle rus oyuncuların ödül almalarının ardından sahneye çıkıp, o güzel ingilizceleriyle yaptıkları teşekkür konuşmalarıyla oldukça renkli geçmektedir.
`
Kısmen objektif, kısmen de subjektif bir bakış açısıyla, En iyi takımın detroit red wings ve en iyi, en yaratıcı, en zeki oyuncunun da pavel datsyuk olduğunu söylemem, pek de yanlış olmaz diye düşünüyorum.

(bkz: original six)
(bkz: salary cap)
(bkz: detroit red wings)
(bkz: new york rangers)
(bkz: montreal canadiens)
(bkz: toronto maple leafs)
(bkz: boston bruins)
(bkz: chicago blackhawks)

(bkz: vancouver canucks)
(bkz: washington capitals)
(bkz: pittsburgh penguins)
(bkz: san jose sharks)

(bkz: pavel datsyuk)
(bkz: sidney crosby)
(bkz: alexander ovechkin)
(bkz: evgeni malkin)
(bkz: henrik zetterberg)
(bkz: joe thornton)

(bkz: nhl winter classic)
oynaması fena değildir. ama izlemek işkenceden ibaret. asla diski göremezsiniz. ben şahsen oynadığım halde sahadayken bile bazen göremem. kısacası zordur . hokey boşverin sadece buzda kayın. daha eğlencelidir .
türkiye'de bir ligin olması halinde müthiş bir zevkle izlenebilecek spordur.
bu sene üniversiteler arası buz hokeyi turnuvasının izmir'de yapılcağı söyleniyor. Eğer bu söylenti gerçekse tüm sporcuların başta ben olmak üzere kıçını başını dağıtcağını düşünüyorum. Ayrıca burdan okuyanlara da sesleniyorum: izleyebilceğiniz en güzel sporlardan biriyken bu ilgisizlik neden? Gidin canlı canlı izleyin. Bana hak vereceksiniz.
XVII. yy.da Kuzey Amerika yer-lileri karın üzerinde, eğik çomaklarla ve bir küçük tahta topla oyun oynarlardı. Daha sonra, Kanada’lı askerler bu oyundan esinlenerek buz hokeyini icat ettiler ve oyun, sonradan Kanada’nm millî sporu oldu. Çetin ve gösterişli bir *spor olan buz hokeyi, kuvvet olduğu kadar us: talik ve dayanıklılık da gerektiren bir oyundur. Ayaklarına paten giymiş, altışar kişilik iki takım halinde oynanır. 1,35 metre uzunlukta ve uçları kıvrık çomaklar yardımıyla oyuncular, 7,62 santim çapında, çok sert “kauçuk bir disk olan puck veya kaydırağı birbirlerinden almağa savaşırlar. Her takım, bu kaydırağı, karşı ta-kımın kalesine göndermek için çaba harcar.

Kaynak: http://www.yeniansikloped...buz-hokeyi/#ixzz2ORJSDgha
en ilginç olayı; iki kişi kavgaya tutuştuğunda kimsenin ayırmaması ve kavga sonunda yerde olanın ceza almasıdır.

bu yönüyle, kavga etmeye değil dayak yemeye kızan babalara benzer.
Buz Hokeyi, adından da anlaşılacağı gibi buzun
üzerinde iki takımla oynanan bir spor veya
oyundur. özellikle amerika ve rusya'da meşhur olan bir oyundur. amerikanlar bayılır bu oyuna. açıkcası türkiye'de pek fazla seveni olmayan bir oyundur. saha içinde fazla görülen olaylardan bir tanesi de, yumruk yumruğa dövüştür.
Zevkli bir buz sporudur.
keyifli bir spor.
bol darbeli, keyifli spor. türkiye de yaygınlaşsa belki amerikan futboluyla birlikte basketbolun önüne geçebilir. futbolu geçemez ama halkımızın kimliğini her ikisi de çok yansıtmaktadır.
maçlardan çok filmlerinin zevk verdiği spor dalı.
not: güzel çalışma olmuş.
http://abcspor.com/index....keyi-ice-hockey-filmleri/
sırf kavgaları için bile seyredilmeye değer spor dalı.
kavganın serbest olmadığı spor dalı. nhl için kavga seyirciyi gaza getirme/ego tatmini içindir ve bi taraf yere düştüğünde kavga sonlanır, her iki oyuncu da 5 dk ceza alır. türkiye'de ise kavga tamamen yasaktır.

(bkz: detroit red wings)
türk milli takımımız afrikayı yenerek şampiyon olmuş ve klasman atlamıştır bu spor dalında.

http://www.cnnturk.com/sp...piyon-oldu-klasman-atladi
izlemekten zevk aldığım spordur.
Slav ülkelerinde en popüler spor dallarından biridir. Amerika kıtasındaki Kanada da çok sevilen bir spordur.
çok hard ve seksist bir spor dalı, birbirine girmek çok rastlanır.
Oldukça zor oynanan ve kültürünü amerikadan alan spor oyunudur. Evet.
Toronto maple leafs ve Chicago black hawks arasında 1962 senesinde oynanan karşılaşmada, oyuncular ve hakemler, hokeyci jack evans'ın kaybolan contact lensini hep beraber ararken:

görsel
görsel
3 tarafı denizlerle çevrili ülkemde bir yüzücü bile çıkaramamışken buz hokeyi niye gelişmiyor sorusu bence bunun yanında abes kaçıyor.

Kanada,baltık ülkeleri vb.. soğuk ülkeler daha çok seviyor bu sporu. Biz akdeniz insanı olduğumuz için genetik olarak da uzağız bence.
iddaa'da bahisleri açılmış olan spor.
yüksek sopa koordinasyonu ve yüksek efor gerektiren hızlı spor dalı.

Bursa gibi kış sporları merkezi olan sporcu birikimi yüksek şehrimizde de gelişmesi beklenmektedir. Gelişecektir.

A. B. D.'lerin de en yüksek burs olanağı sağlayan ilk iki spor dalındandır, diğeri eskrim'dir.