bugün

1970 lerini istanbulu gibidir, eski model arabalar , tamvaylar , yüzde altmışı istiklal caddemiz gibidir. Gidilesi görülesi yerleri : (bkz: kalemegdan) (bkz: TRG)

domuz etine karşı korunma amaçlı et yememeniz önerilir , çünkü hemen herşey domuz etidir.
(bkz: belgrad ormanları)
1500lü yıllarda kanuni sultan süleyman tarafından feth edilmiştir. 1689, 1716, yıllarında avusturya işgaline maruz kalan kent 1739da geri alındı. 1787-1791 avusturya-rusya osmanlı devleti davaşlarında geçici bir süre işgal altında kaldı. 1806'da kara yorgi önderliğinde başlayan sırp ayaklanmasının merkezi oldu. 1812'de özerklik kazanan sırp devletinin başkenti oldu. 1829'da özerklik kapsamı genişledi. osmanlı egemenliği yerini rus etkisine bıraktı.1867'de kentdeki son osmanlı birlikleride çekildi. fakat türk bayrağı doksanüç harbine kadar dalgalanmaya devam etti. birinci dünya savaşında sırp ve avusturya birlikleri arasında bir süre el değiştirdi. ikinci dünya savaşında nazi egemenliğine geçti. titonun kurduğu yugoslavya birliği dağılınca 1995'de sırp-hırvat-boşnak savaşında nato tarafından, 1999'da kosva savaşından bizzat amerika tarafından sert bir şekilde bombalandı.
eski yugoslavya başkentidir.
beyaz sehir demek kendi dillerinde.
bazi avrupa tarih kaynaklarinda ismi singidunum olarak gecer.
sırbistanın baskenti olan sehir. *
aynı isimde futbol takımı olan şehir.
eski osmanlı sancak larından biridir.
abartılacak bir şehir değildir. çirkinliğini makyajla kapatarak güzelleşen kadınlara benzetilebilir. özellikle gece gözünüze daha güzel gözükmesinin nedeni budur. osmanlı'dan kalma ne kadar cami varsa kiliseye çevrilmiştir. türklere beden olarak en çok benzeyen balkan ülkesi denebilir. bana göre en fazla 1 günlük bir şehirdir belgrad. yaklaşık 180 türk yaşamaktadır. türk konsolosluğuna sorarsanız türk dönercisinin yerini göstereceklerdir. en azından yemek konusunda sıkıntı çekmezsiniz. zaten gezilecek ve görülecek yerleri kale meydanı, tuna nehri kıyıları ve birkaç katedraldir. asıl ismi beograd yani beyaz şehirdir.

biraz daha tanımak için okunmalı
beo beyaz grad şehir demektir.

şehrin ismi belgrad'ı çevreleyen kalelerin beyaz olmasından gelir.

ha o kaleler mi? o kaleler bir zamanlar kanuni'ye dayanamadı. o ayrı tabi.

şehir balkanlar'ın çok stratejik bir yerinde.ydi bir zamanlar...

günümüzde ise teknolojik ilerlemeler, kara trafiğinin, hava trafiğine yenilmesi gibi sebeplerden dolayı o stratejiklik kalmadı tabi.
günümüzde sırbistan'ın başkenti olma özelliğine sahip şehirdir.
doğu avrupa'nın önemli merkezlerindendir.
osmanlı devleti geçmişte bu şehri orta avrupa'nın kapısı olarak görmüştür.
karlofça antlaşması ile belgrad, avusturya- macaristan imparatorluğuna bırakılmış ve osmanlı devleti doğu avrupa'da bulundurduğu üstünlüğünü kaybetmiştir.

görsel
sırbistan'ın başkenti.
sakin, huzurlu bir doğu avrupa şehridir. bazı yönlerden istanbul ile çok benzediğini gözlemlediğim bu şehirde kalemegdan en ünlü buluşma merkezidir. şehirin dışında doğru çıktığınızda ise gecekondular, çarpık yerleşme gözünüze çarpar. oldukça güzel kızlara sahiptir belgrad, ve türkiye hakkında çok fazla bilgiye sahipler. ayrıca birçok avrupa şehirine göre daha ucuz bir şehir olduğunu belirtmeliyim.
bir günlük tatilin adresi. akşam yemek yer dönersin,ötesi yok. gecesi güzeldir ama. trenle gidebilirsiniz. vize uygulaması yoktu en son ne oldu bilmiyorum.
Gezilecek yerlerinden biri de:
Aziz Mikail Katedralidir.
St. Michael's Cathedral.

Sırp patriğinin patriklik görevini icra ettiği, Belgrad'ın yıllardır simgesi olarak kullanılan katedraldir. Kalemeydanın hemen altında kalır ve Zemun'dan bakınca, tüm güzelliğiyle boynunu uzatır.

Bu kilisenin hemen karşısında, kilise görünümlü bir başka mekan daha vardır. Orası kilise değil, müze: Sırp ortodoks kilisesi tarihi müzesi.

Sırplar buraya Saborna crkva derler. Saborna crkva = Ortodoks kilisesi demek.

Bu kilisenin önünde misiniz?

Şimdi sırtınız kapısına dönün; sola bakın; beyaz bir konak göreceksiniz.

O konak, prensesin konağıdır; ziyarete açıktır ve Sırplardaki Osmanlı terbiyesinin belgesidir.
Görülmesi gereken bir başka yer:
Muzej Nikole Tesle
(Nikola Tesla Museum)
Tesla müzesi...
-------
Amerika'da ünlü olmuş, Edison'u alt etmeyi başararak dünyaya alternatif akımı egemen kılmış; elektrikle oynayan, elektriği oyuncak eden, müzmin bekar, belki de eşcinsel, şair, uçuk kaçık, bilim kurgu hayalleri kuran bu efsane adamın müzesini görmemek olmaz. Parlamento binasının önünden, Taşmeydan'a doğru yürüyün; yolun sağında tabelasını göreceksiniz.
Terazi meydanı:
Hemen Knez Mihailova, yani Belgrad'ın istiklal Caddesi'nin başlangıç noktası. Moskova otel, Balkan otel ki, şehrin iyi otelleridir; burada! - Ayrıca bir de Mc var!

Cumhuriyet meydanına komşu meydan. Buradan gösterişli Parlamento binasına, Cumhuriyet meydanındaki müzeye ve şehrin en lüks alışveriş caddelerine - biri Mihailova, öbürü Kral - geçebilirsiniz.
Cumhuriyet meydanı:

Türkleri Belgrad'dan çıkartan Sırp prensi Mihailova'nın parmağıyla istanbul yönünü gösterdiği mekan: Türkleri istanbul'a kadar kovalayın arkadaşlar, demiş...

Bazı Türklerin, istanbul'u gösteren Mihailova'nın heykel parmağını kıvırıp kıvırıp .... yapmak istedikleri mekan!

Büyük müzenin olduğu mekan: Heykelin tam arkasında kalır... Heykel ne pis yeşillenmiş; Knez (Prens ya da Dük anlamında) sanki suratı lekeli adam gibi olmuş...
St. Sava Temple
(Hram Svetog Save)
Sava katedrali...
--------
Burası aslında katedral değil, çünkü Sırbistan patriğinin makamı değil. Ama çoook büyük diye öyle kabul görüyor. Sırpça isminde tapınak (hram) olarak anılıyor. Sırpça'da hram = kilise.

Sava, 1000'li yıllarda yaşamış bir kral evladı Sırp. Azizlik mertebesine yükseltilmiş. Ve iddiaya bakılırsa, Osmanlı Paşası Sinan Paşa tarafından cenazesi 1595'te bu katedralin olduğu yere gömülmüş.

Ha, gelelim en önemli konuya. Siz, kiliseyi TARiHi zannedebilirsiniz; ama yanılırsınız. Post komünist dönemde, yani son 20 yılda yapılmıştır. Bitiş tarihi - hala bitmemiş ama - 1989 verilir.

Oldu olacak ölçülerini de vereyim: Kuzey güney doğrultusu 81, doğu batı doğrultusu 91 metre; yükseklik 70 metre; kubbe 18 ayar altın kaplama; ünlü Avusturyalı çan imalatçısı Grassmayr'ın yaptığı 49 çanı var.
Kalemeydan:
Belgrad'ın en görülesi yeri. Osmanlı izlerinin en net görülebildiği mekan. Türkçe'den Sırpça'ya geçmiş 10 bin kelimeden birinin işaret ettiği coğrafya parçası. Sırplar kiril alfabesi kullanırlar. Eğer latin alfabesi kullanmak durumunda kalırlarsa bu meydanın adını şöyle yazarlar: Kalemegdan.
Bak şimdi, bu fotoğrafta gördüğün şey, sırtını Terazi meydanındaki çeşmeye verince göreceğin manzara.

Caddenin sonunda bir kubbe görüyorsun. işte orası, Belgrad'a gidince mutlaka görülmesi gereken 10 yerden biri kabul edilen Aziz Sava katedrali:
http://galeri.uludagsozluk.com/r/belgrad-442821/
Tito'nun evi
Kuca cveca
---------------
Sırplar buraya çiçekler evi diyorlar. Tito'nun konutunun serasına, çiçekliğine gömmüşler onu. Neredeyse tüm komünist liderler tarihin çöp tenekesine atıldı; ama geriye Tito kaldı: hala sevenleri var. Yugoslavya'nın 7 parçaya bölünmesinden ızdırap duyanlar, liberal düzenin bırakınız yapsınlar bırakınız etsinler çarkından nefret edenler, boşalmaya buraya koşuyor. Görkemli bir yeşili var.

insan, Belgrad'ın yeşilliğini görünce kıskanıyor; bu nasıl güzel bir yeşillik böyle; bizim yeşil Bursa'mız bile bu kadar yeşil değil!
Tito'nun evinin ve müzesinin yanında bir park var; adı Hajd Park.
Anladınız siz onu!!
Görülmeye değer bir park:
https://tr.foursquare.com.../4d935476b053b60c6fef8bcb
Belgrad'a gidince görülmeden gelinmemesi gereken 10 yerden biri...
-------------
ADA Ciganlija

Türkçeye birebir çevirince çingene adası anlamına gelen yer. Çingene deyince, Emir Kusturica filmlerini hatırlayınız lütfen.

Ulan, yoksa Yılmaz Büyükerşen, Eskişehir'e PLAJ yaparken, Sava nehri üzerindeki bu düzeni mi örnek aldı acaba diye insanı meraklandıran yer.

Bu nasıl bir 'dere' ki (Sava), içinde ada var, adada PLAJLAR, kano ve kürek yarışları, golf - fıtbol - tenis sahaları!

Belgrad, iki nehrin tam kesişme noktasında kurulmuş; bir tarafta Sava var öbür tarafta Tuna. Bu ada Sava üzerinde. Sava, Tuna'ya dökülüyor. Şehirde 7 tane köprü var; 6 tanesi Sava üzerinde.

Ulan bu Sırp ırkı hakikaten, akrabaları Ruslar kadar (Hepsi Slav ırkı) güzel ırk dedirten görüntülerin yaşandığı bir ada burası: Baklava göbekli sırım gibi delikanlılar; sütun bacaklı, küçük popo genç kızlar.

Bu ada, diyelim Seyhan üstünde ve Adana'da olsaydı, maganda mekanına dönüşüp, toplu 31 manzaralarının yaşanacağı bir mastürbasyon yuvası olabilirdi. Allah Seyhan'ı ve Adana'yı korumuş!

Belgrad halkının en güzel kızları ile en yakışıklı delikanlılarının bir arada bulunabileceği - görülebileceği, Ada! Aslında gün boyu burada kalmak lazım...

http://www.adaciganlija.rs/
güncel Önemli Başlıklar