bugün

cep telefonumda zar zor bitirdiğim oyundur. telefonda bile kasıyordu.
sonunda tüyleri diken diken eden bir ubisoft başyapıtı. kesinlikle bir oyundan çok fazlası. ayrıca, müzikleri de muazzam.
ezionun daha çaylak, çapkın ve haylaz olduğu dönemleri oynuyoruz bu oyunda.
harikulade bir oyun, ubisoft yapımı.

dikkat: yazının bu kısımdan sonrası ağır spoiler içerir.

oyuna, 15. yy'ın floransa'sında başlıyoruz, kahramanımızın adı ezio auditore; çok çapkın, genç ve tabiri caizse piç bir karakteri yönlendiriyoruz arkadaşlar oyunda. bir de abimiz, ufak kardeşimiz, kız kardeşimiz, haliyle anamız babamız da var, yani esasen piç değiliz. velhasıl kelam, oyunda ipin koptuğu ve ezio'nun templar'ların anasını sikmeye başladığı nokta, pazzi ailesi denen şerefsiz işbirlikçi orospu çocuklarının, ailemize bir grup tapınakçı ve onların başındaki -figlio de puttana- rodriga borgia ile komplo kurması ile başlıyor.

borgia ve pazzi olacak ibneler, ailemize komplo kurup, babamızı, 2 erkek kardeşimizi taksim meydanında sallandırır gibi sallandırıyorlar. e tabi ezio da buna müdahale etmek istiyor ama nafile. sonra, evsiz barksız, mülksüz kalan anası ve kızkardeşi ile emicesi mario'nun yanına gidiyor. ezio, ilk önce ailemizin dostu gibi görünen fakat esasen bir ibnetor olan uberto alberti'yi kasap gibi deşiyor. ondan sonra pazzi ailesini de bir güzel sikerttikten sonra, yolumuz venedik'e düşüyor. buraları biraz özet geçeceğim, venedik, bir ailenin tekeli altında; barbarigolar. bunların hepsinin tepesine biniyoruz, bir tanesi laf dinliyor, 'tapınakçıları atacam, onlara katılmayacam' falan diyor.

sonrasında, atamız, ilk oyundan da tanıdığınız altair'in codex denen parşömenlerinin peşine falan düşüyoruz.

onları bulduğumuz zaman, bir bakıyoruz ki, rodrigo borgia papa olmuş, üstüne de alexander adını almış. bu su katılmamış orospu çocuğunu vatikan'da yakalıyoruz. tam anasını sikecekken, vazgeçiyoruz. oyunda ezio'ya sövdüğüm nadir anlardan biri bu arada bu an, bıraksalar ben geberteceğim borgia olacak yavşak oğlu yavşağı. bu borgia olacak ibnenin kendisini tanrı'yı yok edecek güçte falan sandığını ekleyelim.

sonra, desmond olarak animus'tan falan çıkıyoruz, bir bakmışız, ilk oyundaki psikopat doktor bizi adamlarıyla basmış, adamlarını vs. öldürdükten sonra doktora bir gözdağı verip, siktiri çekiyoruz. ve ondan sonra assassin's creed, brotherhood başlıyor.

not: borgia sülalesini dölleyen orospu çocuğu, senin 7 göbek sülaleni sikeyim.
bundan 1 hafta önce evden satin almak icin yola ciktigim oyun. 1. oyunu henuz bitirmisken can sakintisina dayanamayip hem de gezinti olsun diyerek attim kendimi sokaga. bendeki de nasil bir cenabetlikse berlin'de iki tane saturn bir tane de media markt dolastim. tam oyunumu bulmusum kasaya gidiyorum. oyunun 16 yas siniri varmis. kimlik istediler. 20 yasina gelmisim, annem evde kaldim diye dert yaniyor, adamlar benden kimlik istiyor. tabi bu durum beklenmedik. benim de kimlik yok yanimda. belki diyorum alman kasiyer akbil'i yer. soruyorum gecer mi diye. gecmezmis. sinirden köpürmek üzereyim. bir de basindan savmak ister gibi kahpe hatun firlatiyor kutsal oyunumu kasanin altina. icim gitti be sözlük ahalisi. neyse ciktim dükkanin önüne tam eve gidicem ulan diyorum sikerim böyle askin izdirabini alacagim lan bu oyunu!! yoldan gecen bir cift var o anda. adama kimliginin yaninda olup olmadigini soruyorum. adam gonullu gibi de yanindaki yelloz kari herhalde nikahi falan basicam sandi adami cekistirip duruyor. kariya kil kapip "neyse sizin aceleniz var sanirim" diyip vazgeciyorum. aklima daha iyisi geliyor. tekrar giriyorum dükkana. cikiyorum oyun bölümüne. oyuncunun halinden oyuncu anlar. bahaneyle yakisikli bir yigidoya yavsarim hem umutlariyla tekrar geziniyorum reyonlarin arasinda. oyunu ikinci kez bulduktan sonra bakiniyorum etrafa. o an orada bir tek benim yaslarimda oldugunu tahmin ettigim nur yüzlü bir kiz cocugu. neyse diyorum yigit delikanliyi brotherhood'a saklayayim. su an oyunu almaktan daha baska bir arzum yok. yanasiyorum kiza. he diyor. olur diyor. aliyor oyunumu. simdi mutlu mesut bir yandan dondurma yalayip ,bir yandan entry giren ,bir yandan bademcik ameliyati yuzunden aldigi 1 haftalik izninin nasil ezio ile birlikte mina koyacaginin hayalini kuran bir kiz cocugu var bu ekranin diger tarafinda. oyunu bitireyim tekrar dönücem ben size
serinin en iyi oyunudur. revelations dan sonra geri dondum. flashback etkisi ile oynuyorum.
sırf bu oyun yüzünden uyku düzenimi sikmiş ve kendimi öldü sandırtmıştım. Hatta telefonlara bile cevap vermiyordum bu oyun yüzünden. Millet ise beni öldü sanmış.

Ahh o francesco pazzi'yi öldürürken onun yandaşlarının söylediği=Liberta! Liberta! Liberta! Popolo la liberta! sözleri hala kulağımdan silinmemiştir. O tırmandığımız kiliseler hala aklımdan gitmemiştir. Ezio'nun gençlik hallerini görüp ardından embers'te babasının idam edildiği yerde bir bank'ta kalp krizi geçirerek ölmesi bana koymuştur. Ah ulan ezio... assassin's creed 2'de ki kiliselerden Revelation'ta ki camilere kadar tırmanmadığım bir yer varsa söyle ezio. Orayada tırmanalım.
hikayesiyle, atmosferiyle, müzikleriyle ve oynanışıyla, kısacası hemen hemen her şeyiyle oyuncular üzerinde kalıcı etkiler bırakan bir oyun. oynarken ezio'yla bütünleşirsiniz, oyundaki karakterlerin acılarını, sevinçlerini ve öfkelerini paylaşırsınız, öyle de sizi içine çeker bu şaheser.
içerisinde bir oyunun bulundurabileceğinden çok daha fazla giz bulundura oyun. ki aravideolarda beliren hex kodlarından tutun da, şu "hakikat"ın simgelerini çözerken beliren yine aynı şekilde hex kodları, resimler, cümleler.Örneğin bu "hakikat" simgelerini çözerken isa'nın çarmıha gerilmiş bir resmini incelediğimizde resmin tam ortasında "Onu Aldılar" yazdığı görülebilir.Tabi ki bu kadar basit şeyler değil.
ubisoft'un ürettiği başarılı serinin 2. Oyunudur. Rönesans dönemi avrupa'sında geçer. Ezio baş karakteridir.
bıraksanız satırlarca yazarım, ama saygısızlık olur. 93 yılından beri video oyunu oynayan birine, " oynadığım en iyi oyun , yeni nesil sanat dalının ilk meyvası" dedirtebilen bir oyun.
(bkz: assassin s creed 3) ten kötüdür.
assassin's creed 3'ün yarışamayacağıdır. karakterler güçlü olduğu kadar çok da iyi işlenmiştir. oyunda rönesans havası verilebilmesi için o dönemin tablolarında kullanılan renkler kullanışmıştır. gerçek olaylarla harmanlanarak oluşturulan harika truth bulmacalarına söylenecek laf yoktur.

uzun lafın kısası serinin en iyi oyunudur. hikayenin açıldığı, bizi içine çektiği bölümdür. ezio auditore de firenze'nin doğuşudur.
oynadığım en iyi action rpg oyunu.bu devirde böyle oyun bulmak çok zor hele ezio nun oyunun en sonunda söylediği söz çok güzeldi.

--spoiler--
Hiçbir şey doğru değildir her şey mübahtır
--spoiler--
bütün serilerini oynadıgım oyunun 2.sürümü.

1 deki buglar giderilmiş gibi duruyor. mesela altairle ilk oyunda karsı karsıya duran nöbetcilerin birini öldürünce digeri mal mal bakıyodu. ya da yanyana duran muhafızları öldürünce saldırmıyodu. 2 de bu hata giderilmiş ve anında sıze kılıc cekebilmekteler. bence diger sürüm brotherhood ve en son cıkan assassın s creed 3 den bile daha güzel. özellikle altairin zırhını alınca cok güzel görünüme ve acayip saglam bır zırha sahip oluyorsunuz. oyunun konusuda cok güzel. assassin s creed serilerinin revelationsdan sonraki en güzel sürümü bu oyundur zannımca.
Assasins oyunun dibibir. Oyunun en hasıdır. Grafikleri süperdir. Konusu gerçeğe dayalıdır. içinde gerçek insanlarda vardır.(Leonardo Da Vinci Niccolo Polo vs. )

Konusuna gelince Ezio nun babasının suçsuz yere hapse atılmasıyla başlıyor diyebiliriz. Babasını kurtarmak için biraz hiperaktif olan gencimiz babasının söylediklerini yapar ama asılmasını engelleyemez.Kardeşi ve abisi de babasıyla birlikte asılır. Oyunun zevki bundan sonra çıkıyor. Ezio babasının intikamını almak için suikastçi olur. Oyunda bundan sonra kaçıp, kovalamaca oynayacağız. Daha sonra elma denilen birşey ortaya çıkacak. Ve diğer oyunun konusu ortaya çıkacak. En uzun Assassin s oyunudur 2.

Bu oyunu oynamayan erkek ılıktır.
ilk oyunun eksiklerinin giderildiği, 20 saat oynanış süresine sahip oyun.
Karakter ve kıyafet anlamında Çok güzel bir oyun.
ac serisinin en iyi soundtrack lara sahip oyunu.
(bkz: assassin s creed), (bkz: assassin s creed 2), (bkz: assassin s creed brotherhood), (bkz: assassin s creed revelations) ve (bkz: assassin s creed 3) oynamış biri olarak, kesinlikle en iyisi. ezio karakteri harikaydı gerisi hikaye.ağırdan alıyorum flag'a geçicem bakalım ne olucak.
Birçok kişiye göre serinin en iyi oyunudur. Ama bence brotherhood dur, orası ayrı. Doğru, 1 e göre tamamı ile farklıdır. görevleri olsun, gizlilik unsurları olsun, dinamikleri vs.

oyunu ps3 te oynadım, bitirdim, plat. trophy açtım(oyundaki tüm başarıları açılınca gelen hede) kitabını aldım artık gına geldi bu dönemden, zaten tarih derslerinde de en sevdiğim dönemdir bu rönesans reform işleri.

yani demek istediğim şu ki, evet, serinin açık ara en yenilikçi oyunudur. ama bence bi brotherhood değildir.
şu "9 vekili öldür" görevi ile beni çılgına bağlatan oyun. geçilmiyor amk görevi.
Assassin's creed serisinin en baba serisidir.
karakter ve şehir modellemeleri, adeta bir film senaryosunu andıran hikayesi, leonardo da vinci, niccolo machiavelli, lorenzo de medici gibi italya rönesansına damga vurmuş isimleri, komplo teorileri, soru işaretleri ile dolu bulmacaları ve büyüleyici müzikleri ile birlikte tüm serinin en iyi oyunu.

bu oyunu akıcı bir şekilde oynamak için ilk defa bilgisayarımın bütün parçalarını değiştirmiş, oyun konsollarına 2 ay önceden çıktığı için her ne kadar spoiler yemek istemesem de kendime hakim olamayıp günlerce oyun içi videolarını izlemiştim.
nothing is true everything is permitted.
Hayatımda oynadığım en güzel 5 oyundan bir tanesi. Oynanışı ve soundtrackleri inanılmaz güzel şeyler hissettiriyor, 100 kere oynasam yine sıkılmam, duygulanıyorum bu oyunu oynadığım zamanları düşününce.
güncel Önemli Başlıklar