sonunda deniz ve boğaz getirilmiş şehir.
görsel
https://youtu.be/sYzAW1hoOo4 kadir abimizin mütevazı mütevazı bir şekilde anlattığı şehir.
istanbuldan sonra en iyi yasanılabilir yer.
Bu başlığa daha önce nefretle yazmışımdır kesin. 9 yıl yaşadığım, üç sene önce makus kaderine terkettiğim şehir. Ara ara özlüyorum evet.
tam şu an kalenin tepesinden izlemek istediğim şehir. keşke daha güvenli olsa da yapabilsem.
Kendine has bir terbiyesi bulunan şehirmiş.

Sabah sabah güldüm amk.

görsel
içinde bulundurduğu 10 km2 alanın 783.562 km2 alanı yönetmesi gibi bir garipliğin olduğu yer. memur sayısının çok olması nedeniyle okumuş insanların çok olduğu bir yerdir. eskiden bütün yolların kızılay ve ulus'a çıktığı şimdi ise karmaşanın içinde olan kent. müze sevenler için ise her tarafta müze olan yer. ayrıca bir çok yerde park vardır. gençlik parkındaki suyun yıllardır dolmadığı garipliği ise ayrı bir konudur. ama ordaki lunaparkta eğlenmek de ayrı bir olaydır. akşam aoç'de kokoreç yemeden ankara'dan gidilmemesi gerekir.
Tatilden dönüşümü 1 gün erteledigim sehirim.
Bayramda cok guzel olan şehir.
depresif ve melankolik.
Birinin ağustos ayının bittiğini artık bu sıcağı kesmesi ve serinliğini hissettirmeye başlaması gerektiğini hatırlatması gereken şehir. Uyuyamıyorum geceleri ve bu sinir bozucu olmaya başladı.
Kızları güzeldir.
Kezban dolu net. Alayı deli amk.
Serin ve ağaçlık bir yeri bile 35 derece suan. Merkez 40 vardır herhalde.
Türkiye'nin en gereksiz memleketi.
Anıtkabir'i çıkar gerisi çöp.
Atamın en büyük hatası.
veganın çok güzel bir şarkısının adıdır. aynı zamanda ikamet ettiğim güzel şehirdir.
Sevmediğim, sevemediğim ve sevmeyeceğim şehir.
Kıymetlilerimin değerlilerimin sehri. Payi taht kendileri.
Gittiğim, sevdiğim, özlediğim şehir.
Bi saatten sonra hakikaten çekilmeyen bir şehir.

Faydası oluyor mu oluyor, güzel insanları var mı var, sosyal mi sürekli bara kafeye gidiyorsan evet. Fakat sıktı dostum, çok sıktı hem de. Beni bu şehre bağlayan bi şey yok, kalmak zorundayım sadece.
Yine ne oldu deyip frame de neden pörtlediğini merak ettiğim şehir.
Göya başkent, doğmadığım ama doğmuş gibi yaşadığım şehir.

Grileşmeye başlayan şehir, vakit geldi beyler. Birazdan sövmek için damlar şehrin düşmanları.

Ben yavaş yavaş yol alayım..
Soğuk arkadaşlar, çok soğuk.

Deniz kıyısından gelen bir insan olarak şimdiden “ Ben kışı nasıl geçireceğim ya!? “ diye düşünmeye çalıştım.

Ankaralı olan arkadaşım da hala terlik ve kısa kollu ile dolaşıyor işte...
barış bıçakçı kitapları ile tanıştığım gri şehir. bir de vega'nın o meşhur şarkısında geçen şekerli kar kokusunu merak ediyorum.
winter is coming.
12 derece diyor bu ney lan.