bugün

(bkz: antalya) (bkz: kumluca)
olympos a göre epeyce pahalıdır. ayrıca genç kesim pek tercih etmediğinden bazen can sıkıcı da olabilir. yaklaşık 15 km. yakınındaki olympos daha bir cıvıl cıvıl daha bir hareketlidir. burada ne bir eğlence ne bir atraksiyon vardır. ben kitabımı, mp3 çalarımı alırım, denizime girer kafamı dinlerim diyorsanız süper tercihtir.
ayrıca yolları çok bozuktur. sağlam arabanızı tatil sonu sanayii ye çıkarmanıza vesile olur.
antalya'nın kumluca ilçesine bağlı belde. diğer adı çavuşköy'dür çevresi çam ağaçları ile kaplı ilginç bir koya sahiptir. olympos'un komşu koyudur aynı zamandır. olympos'tan daha sakindir, kafa dinlemek için birebirdir.
Türkiyenin belkide en güzel ve temiz sahilene sahiptir denizide harikadır pek kalabalık olmaz sakindir yani pek eğlenceli bir yer değildir kafa dinleme yeridir fiyatlar normaldir görülmesi gereken yerlerden biridir.
adrasan ismi rumca'dan gelir.
çavuşköy olarak türkçeleştirilmiştir. bu isimle de tanınır.
olimpos'a pek yakın olan ama ruhu itibariyle bambaşka tatil mekanı. daha sakin, sahili daha temiz, daha dingin...
akdeniz sahillerinin en güzel koyuna sahiptir. sırtı Beydağlarına kadar uzanan ağaçlarla kaplıdır. sığ, pırıl pırıl bir deniz ve balıklar. üzücüdür ki balık avı turları düzenlenir. buna rağmen hala çok sakindir. henüz kirletemediklerimizdendir.
koyun üstüne güneş doğarken izleyin burayı. batı tarafına çıkan toprak yola girip 50-60 metre kadar gidin sağa kıvrılan bir virajda oturup izleyin. güneş doğarken orada iseniz nereyi tarif ettiğimi şıp diye anlayacaksınız zaten.
Her şey dahil mezbeleliğinden uzak, huzur dolu bir tatil geçirmek isteyenlerin mekanıdır. Muhtelif efsaneleri mevcuttur, mesela en favori efsane "20 yıldır her sene buraya gelen bir alman ailesi var" şeklinde olanı. Esnaf bu efsaneyle epey övünüyor ama bu aile Nerede kalıyor diye sorduğunuzda herkesten farklı bir yanıt alıyorsunuz...

Caretta carettalar ile birlikte yüzmek gibi bir deneyim yaşıyorsunuz. Denizde her an bir caretta caretta bokusu size doğru minik dalgacıklar yaya yaya yaklaşabilir, korkmadan sessizce uzaklaşın yeter...

1980'li yılların sayfiye yerlerini hatırlatıyor adrasan genel olarak. Bir uçtan bir uca yavaş yollu yürüyüşle 45 dakikada mesafe alabilirsiniz. Olimpos tarafında köye giden uyol üzerinde çok sayıda tesis yer alıyor. Bu tesisler içerisinde en dikkate değer olanı Aybars... Dere üzerindeki masaları ile farklı bir akşam yemeği ambiansı yaşayabilirsiniz... Odaları da temiz ve düzgün...

Sahil tarafındaki tesislerin tamamı nisbeten eski. Bu tesislerde odalarda klima dışında hiçbir şey yok. Buzdolabı ve TV yok mesela. ama zaten adrasandasınız, TV'yi ne yapacaksınız ki... en azından bir buzdolabı fena olmazdı ama...

Olimpos tarafından diğer tarafa doğru yürüyünce uzunca bir boşluk var. Atıcı hotel'e dek süren bu alana bir de Akdeniz Üniversitesi plaj alanı inşa ediyor.

Atıcı otel ise 2 tane. Hizmet kalitesi vasatın altında, kahvaltı "lütfen" veriliyor, akşam yemekleri de pek başarılı değil.

Sonrasında Jandarmadan itibaren pek çok bakkal, restaurant, ve otel (daha doğrusu motel) var.

adrasanda tatil yapanlar genellikle aynı yüzler. Yani otel sahipleriyle zamanla oluşmuş ahbaplıkları var. Otel sahipleri de kendilerine her sene aynı fiyatı üç aşağı beş yukarı aynı fiyatı veriyorlar. Ben yine de kendilerine "alışık oldukları tesislere gitmeden önce küçük bir pazar araştırması yapmalarını salık vereceğim. Zira bir eski müşteri "yıllardır orada olduğunu, oteli evi olarak benimsediğini" söylerken kişi başı 100 TL gibi indirimli fiyata kaldığını söyleyerek hava atıyordu geceliği 70 liraya kalan ben denize...

daha profesyonel olan tesisler ise denize oldukça uzak, ben antalya sıcağında 400-500 metre yürümenin pek makul olmadığını düşünüyorum odaya eklenecek 37 ekran bir TV için...

adrasanda tekne turuna gidecekseniz Sulu ada ve olimpos olmak üzere 2 güzergah var. Ben olimposa gitmenizi öneririm. Sulu ada öle pek aman aman yer değil, yani eksikliğini duymazsınız en azından...

Meltem Motel, Ön Hotel, aybars önerilebilecek tesisler... Chill house'da enfes salatalar yiyebilirsiniz. Bu sene başlayan yamaç paraşütü de denenebilir. Paaarlık etmeyi unutmayın...
olimposla arası sadece 5 km olan ve fakat ne güzel ki henüz olimpos gibi kirlenmemiş tertemiz sahili olan antalya koyu.
yüzmeyi seven her tatilcinin aklının bir köşesinde bulunması gereken bir tatil yeri gibi duruyor.

http://www.adrasan.com.tr//index.php
bu sıralar en güzel zamanlarını yaşayan şirin tatil beldesi.
kalmak için küçük bir otel olan paradise otel önerilir.
şu sıralar özlenendir. kafa dinlemek ve pırıl pırıl sularda yüzmek için ideal adrestir.

taş dolu kumsallara takmayıp, olabildiğince denize açılmak isteyenler için önerilir.
saklı cennet nedir sorusunun net cevabıdır. o sokak, o deniz, o dağlar, o ormanlar, tekneler... eksiksiz.
hele bir hazal motel var ki, işletmecileri of allahım. mükemmel müzikler, şahane bir mekan yaratmışlar.

adam resmen üniversiteli rakçıların gençlik hayalini yaşıyordu.
gidin.

ayrıca, deniz olarak kumsal olarak olimpostan çok daha sağlamdır.
yeni keşfettiğim, en kısa zamanda gideceğim saklı cennet.
Büyük ihtimalle kundakçılara kurban giden antalya'nın en tatil yapılacak o yeri. Belirlemelere göre piknikçilerin sebep olduğu bir yangın imiş! O piknik yapanların da, rant peşinde koşun güzelim koyun a.ına koyanların da a.ına koyayım. Evet, ilk defa küfür ediyorum bu sözlükte. Hak edilince ediliyormuş demek ki. Gitti güzelim yer.
öylece bırakılmaması gerekirse sivil toplum örgütleri gidip yeniden ağaçlandırma çalışması yapmalıdır.
piknikçi işi ise inşallah ciğerin yanmıştır arkadaş. orada yalnız ağaç değil orman habitatı yandı.
otel çevirelim oraya puştluğu ise; oteller g.tünüze girsin.
hiç bana bakmayın sanki otele gitmiyorsun der gibi. gitmiyorum çünkü.
dün çıkan orman yangını sonrasında 5 otelin tamamen yandığı belde. hava karardığı için bir süre sonra havdan müdahale edilememesi de etkisinin artmasına neden olmuştur.

can kaybının olmaması güzel ama 4-5 otel de zarar görmüştür bu arada. umarım tarihi köşk gibi bunu yapanlar da bulunur ve içeri atılırlar. gerçekten bizim insanımıza hiçbir şey layık değil!

allah bin türlü belasını versin bu şerefsizlerin!
bayram haftasında kamp attığım bölge. insanı çok iyi, öyle ki hareket etmeyen bir aracın şoförüne rica ederseniz sizi çadırınızın yanına kadar götürür.
yıldızlarını izlemeyi, gece kayalıklardan inen kedisini sevmeyi ve gününe uyanmayı o kadar özledim ki.
bu sene gittiğimde ufukta savaş gemilerini görmüştüm. insanları çok iyi, daha çok aile yeri. denizi ılık girmeden bile alışılır.
Çok güzel bir yer ama ne yazık ki Otel yapmak için ağaçları yakıp doğasını bozuyor bazı serefsizler.
Muhteşem bir sahile ve doğaya sahip tatil yeriydi. Sakin ve kafa dinlemek için ideal pansiyonlar da öyle aman aman pahali degildi. insallah kaybetmeyiz böyle bir cenneti.
26 haziran 2016 itibariyle, 150 hektarlık ormanını kaybetmiş beldedir. Yangının nedeni belli olmamakla beraber , 20 saatte ancak kontrol altına alınmıştır. Olympos da dahil çevre beldeleri boşaltıp, yaya ve araç trafiğine kapatmışlardır.

http://www.hurriyet.com.t...di-7-ev-kul-oldu-40122437
Ortam deniz falan güzel de 3 günden fazla kalınca sıkılıyorsun. Aktivite yok.
Geçtiğimiz yaz akdeniz turumda uğradığım gerek doğasıyla gerek sakinliğiyle sevgimi kazanmış koy.