bugün

fenerbahçe maçı kazanmayı haketti. beşiktaş sezon başı toplam 10 milyon euro'ya 2 stoper aldı ama hala toraman ve gökhan zan oynuyor yine dökülüyorlar. orta saha ve forvet güçsüz ve bitik adamlarla dolu. tello,delgado,serdar özkan ve bobo gerçekten kötü durumda. nobre'nin bu kadar aranabileceğini düşünmezdim.

mustafa denizli'de hatalarında ısrar etti.toraman-zan ikilisine güvenmesi, orta sahada stoper bozması sivok'u oynatması, delgado ve serdar özkan'a sabrı bursa ve fenerbahçe maçlarındaki kötü oyunu getirdi.

beşiktaş ilk 6'daki hiçbir takımı yenemedi. artık sezonu kapamış yarısı eksik fenerbahçe yenilgisi son nokta oldu.

beşiktaş, fenerbahçe ve galatasaray'ın tarihlerinin en kötü olduğu sezonda bile şampiyonluğu haketmiyor. beğenilmeyen sivas
bursa,fenerbahçe,galatasaray ve trabzon'u eze eze yendi. bir beşiktaşlı olarak yazıyorum sivas şampiyonluğu çok daha fazla hakediyor.

beşiktaş'ın şampiyonluğu kaybetmesi ağır sonuçlar doğuracaktır. beşiktaş kesinlikle futbol rekabetinden silinir.

tabii ocak 2010 kongresinde yıldırım demirören yeniden seçilecek mi. seçilirse zaten beşiktaş herşeyi hakediyor demektir.
fenerbahçe'nin haklı bir galibiyet aldığı müsabaka. Kanaryalar sakin, inançlı ve şaibe söylentilerinden ötürü rahatsızdı, söylemek istedikleri tek şey;
'En kötü Fenerbahçe'nin, en iyi Bjk'yi yenebileceği' idi.
ben de besiktasliyim, ben taraftarim, eger futbolcu olsaydim, herhalde bu taraftara cektirdigim bu izdiraptan utanirdim. bu besiktas biraz zor sampiyon olur kardesim. fener iyi oynadi hakkiyla kazandi helal olsun fenere, icabinda bu sivasspor´da sampiyon olsun, biz bu besiktas´i gözümüzde fazla büyütüyoruz, iyice bir oyunla fener yenilebilirdi, atla deve degildi, rakibin oynamasina müsaade edersen rakipte oynar, ona müsaade etmezsen, o da oynayamaz, besiktas hem böyle oynamayip, meydani fener´e birakirsa fener de oynar tabii.

bugünden itibaren ki maclari seyretmiycem- zaten mesgulüm, besiktas sampiyon olursa da, bu havayla artik, aa nasil olmus o öyle, de derim gercekten. ayip besiktas ayip, utan carsidan.
sivasspor puan kaybetmişken, ligde havlu atmış fenerbahçe'nin beşiktaş'ı "uff" yaptığı maçtır.

(bkz: şampiyonluk yarınlara kaldı)
(bkz: mor ulan!)

edit: Guiza'nnın gol attığı maç olma özelliği de vardır.
+ holosko da attığı golle tebriği hak etmiştir.
beşiktaş ın şampiyonluğu hiç haketmediğini gösteren maç. şimdi yenemeyeceksin de ne zaman yeneceksin yahu. kupayı da rüyada görecekler bu gidişle. eh be fenerim neredeydin bunca zaman.
ilk kez, galatasaray dahil ligteki 16 takımın fenerbahçe'nin kazanmasına sevindiği maç olmuştur. trabzonlulardan biraz şüpheliyim.
şampiyonluğu beşiktaş'ta yürekten isteyen tek futbolcu holosko'nun golünden sonra, acaba dedim olur mu bu gazla 3-2? burdan verir miyiz maçı? flulaştı maç birden.

sonra serdar özkan'ı gördüm kenarda, aydınlandı herşey, arkama yaslandım ve keyif sigaramı yaktım.
hiçbir yorumu okumadan yazıyorum. bugün sivasspor yenilince etraftan duyduğum yorumlar genelde fenerim in maçı satacağı yönündeydi inanmasamda acaba bıraktı bende. lig benim için kapanmıştı desemde izlemekten kendimi alıkoyamadım ve izledim maçı. bu kadar keyif aldığım bir maç çok az oldu bu sezon gerçekten tebrik ediyorum. maçla ilgili öncelikle emre belezoğlu' nu gerçekten sevmiyoruz ve kabul edememişiz hem gs hem biz fenerbahçeliler olarak bunu gördüm bugün. şampiyonluk olmadan bu mutluluğu yaşadık umarım kupa maçında da aynı sevinci yaşarız teşekkürler diyebilirim sadece.
fenerbahçenin güzel gollerle, güzel futboluyla kazandığı karşılaşmadır. ve şüpheye gerek yok trabzonsporlular da sevindi şuan tekrardan şampiyonluk için planlara başlayacaklar umarım da olurlar.
öncelikle; (bkz: ben böyle makus talihe sokayım)

fenerbahçe'nin hakederek, güzel olmasa da etkili futbol ortaya koyarak kazandığı maç. beşiktaş'ımızdaki isteksizlik ve motivasyon eksikliği maçın ilk dakikalarında dikkatimi çekti. bir türlü ayağa pas yapamayan, fenerbahçe'yi sahasına hapsetmeyi bırakın sahasına kısmen hapsolan bir beşiktaş izledik. zaten ilk yarının sonlarına doğru verilen istatistikte topla oynama yüzdeleri yüzde 69'a 31'di *. bu istatistik beşiktaş'ın ne kadar aciz bir futbol ortaya koyduğunu gösteriyor.

kişisel kanaatimce mustafa denizli'nin mağlubiyette önemli payı var, bir kere sivasspor öğlen kaybetmiş, bizim maça en az 4 saat var, lan bir motive et futbolcuları, hadi aslanlar zirve bize göz kırptı ne bileyim bir elimiz kupada filan *. yok arkadaş son haftaların formda ismi yusuf şimşek 11'de yok, delgado sahada ama topla alakası yok. ibrahim üzülmez'den bile büyük hayal kırıklığı ise serdar özkan oldu. ibrahim'in daha kötü oynayacağını bekliyorduk çünkü, serdar oyuna dahil olduğu andan maç bitene kadar sol çizgiye resmen hapsoldu. mustafa hoca ikinci yarıya hızlı başlayan, oyunu yavaş yavaş kontrolüne almaya başlayan takımının en etkili oyuncusu ernst'i kenara alarak hayati hatayı yaptı bence. ayrıca ikinci yarının başında oyuna soktuğu yusuf, forvetlerin arkasına geçip milimetrik pas denemeleri yapacağına sol çizgide serdar-tello ikilisi ile hoş ve boş bir trio oluşturdu. bu nedenle ikinci yarı boyunca sağ kanadımız resmen follo godoş oldu. sivok beşiktaş adına aslanlar gibi mücadele eden, hırsıyla ve azmiyle göz dolduran isim oldu. fenerbahçe'ye yenilmemizden çok korktuğumun olması guiza'nın gol atması beni üzdü. o kadar dua ettim allah'ım bizi bunlarla imtihan etme diye, olmadı işte olmadı, kezman ve anelka'da olduğu gibi yine kofti forvetler bizi avladı.

beşiktaş bu maçı kaybetmiş olabilir ancak şampiyonluk şansı hala çok yüksek, sivasspor'la arasındaki puan farkının değişmemiş olması olumlu, teşekkürler gaziantep. tüm fenerbahçelileri tebrik ediyorum, kırmızı kartların uçuşmadığı, küfürün olmadığı *, güzel bir maç oldu. unutmadan holosko feci koydu. söz sende erdoğan arıca.

napalım (bkz: çok sevdik be abi).
fenerbahçenin beşiktaş taraftarını dondurma kıvamına getirdiği maç olmuştur. swh
fenerbahçe'nin gaziantepspor gibi şampiyonluğa oynayan rakibini iyi oyunla 2-1 yendiği ve sivasspor'un şampiyonluk ihtimalini yükselttiği maç. bu haftanın galibi şampiyonluk ümidini yeniden yeşerten ve beşiktaş'ı yeniden baskı altına alan trabzonspor'dur. beşiktaş ta son haftalardaki iyi oynamayıp puanları topladığı bir periyodu bitirmiştir.
feneri, galatasarayı, sivası yenemeden gelen şampiyonluğun ta .mına koyayım denilesi derbi maçı.
guiza'nın uzun aradan sonra gol attığı maçtır.
fenerbahçenin rezil bir sezondan sonra, derbi galibiyetleriyle namusu kurtardığı maçtır. iyi ki varsın beşiktaş..
üst üste alınan iki yenilgiye (ankaragücü, ankaraspor) kahrettiren maç. bu iki maçtan 6 puan çıksaydı şimdi başka şeyler konuşuyor olacaktık mnkym.
tanım: üzen maçtır.

--spoiler--

*numaralıdan bilet alsın diye babayı arayıp durmanın bedeli: * 19.00 tl
*babanın numaralıdan bilet alması: 300 tl
*bir gece önce arkadaşta kalındığı için aceleyle eve taksiyle dönülmesi: 35 tl
*takside unutulan yüzük: 119 tl
*evden beşiktaşa yine taksiyle gidilmek zorunda kalınması: 45 tl
*hava soğuk olduğu için kartal yuvasından alınan sweat shirt: 47 tl
*beşiktaşın attığı tek golde sevinçle zıplama sonucu kafadan düşüp kırılan gözlük: 35 tl
*eve dönüşte arabanın kapısını otoparkta vurmak : 150 tl

+
____________________________________________________________________________________________

toplam 750 tl

yine de beşiktaş'ımızın birinci olma umudu---paha biçilemez
--spoiler--

(bkz: oysa bir umuttu hep gönlü besleyen)

(bkz: yensek de yenilsek de) * * * * *

sevgili csi inceliğinde olay yeri araştıran yazarlarımız için zorunlu edit: giderken taksiyle gidip dönüşte ailemin benden önce doğurduğu xy kromozomlu şahısın arabasıyla dönüp kapısını kapa parantez şekline dönüştürmüşümdür.

kendim için zorunlu edit: beşiktaşım uğruna kazandıklarım kaybettiklerimden daha fazladır.
fenerbahçe adına belki de koca sezonun en iyi maçı olarak gösterilebilecek bir derbi maçı.. insanın aklına ister istemez ''be kardeşim madem oynayabiliyordunuz bu oyunu sene başından beri nerdesiniz?'' sorusunu da getirmektedir..

kaybeden taraftan bakacak olursak; bugünkü sivas mağlubiyeti beşiktaşlı oyuncuları inanılmaz germiş.. koca bir ilk yarı ben beşiktaş'ın çizgiden çıkan bir top dışında iki pas üst üste yapabildiğini görmedim.. elleri, ayakları bağlanmıştı sanki.. takımın en büyük kozu olarak addedilen ve artık iyiden iyiye gitmesi gerektiğine inandığım delgado yok, sol kanadın etkili ismi tello yok, golcü denen bobo yok! bir tek holosko bir şeyler yapmaya çabaladı ve neticesinde de muazzam bir gol attı.. ama yine de yetmedi beşiktaş'a.. bu maçla birlikye şu da gözler önüne serilmiştir ki; beşiktaş kadrosu yeterli değildir..

kazanan ekip fenerbahçe ise gerçekten de müthiş mücadele etti.. gökhan stoper, ali bilgin sağ bek oynadı ama ancak bu kadar oynanabilirdi herhalde.. çok başarılıydılar.. dünkü barca - real maçından sonra bunun çok az da olsa bir benzeri pas trafiğini görmek, hem de kendi takımımın bunu yaptığına şahit olmak beni ziyadesiyle memnun etti.. geç gelen deivid değişikliğinin gecikmesinin tek sebebi takımın pas trafiğindeki en etkili ismin deivid olmasıydı.. onun oyundaki varlığıyla fenerbahçe bu kadar başarılı paslar yapabildi.. ama maçın genelinde tabii ki performansı gene yetersizdi..

bir kelam da emre belözoğlu'na etmek istiyorum.. canım kardeşim, sen bu geceki maçın en iyi adamıydın.. geldiğin günden beri sürekli üstüne koyarak oynuyorsun ama şu sinirlerine azcık hakim ol lütfen.. sonuna kadar haklı olabilirsin, sen canını dişine takıp oynarken brezilyalı bir vatandaş yan gelip yatabilir buna da eyvallah ama bu sinir ve agresiflikle olmaz diye düşünüyorum.. sahanın ortasında yapılacak şey değil! elbette deivid'in kabahatı vardır lakin böyle davranarak haklıyken haksız durumda buluveriyorsun kendini..

netice itibari ile fenerbahçe, fark yer denen, maymun olur denen fenerbahçe inönü'de beşiktaş'ı devirmesini bildi.. nihayetinde koskoca kulüplerin şike yapmayacağı da ortaya çıkmış oldu.. derbi maçlarının nasıl bir havada oynandığı daha net anlaşılmış oldu..

her iki takım oyuncularının da tebrik edilmesi gerektiğini düşünmekle beraber, bize bu mutlu geceyi yaşatan fenerbahçeli futbolculara teşekkürlerimizi borç biliyoruz..
(bkz: aziz yıldırım ın zengin kalkışı)
fenerbahçeli futbolcuların; rahat yeneriz düşüncesindeki beşiktaşlılara, kupa maçı fener'in lig maçı beşiktaş'ın diyen galatasaraylılara ve hatta takımından ümidini kesen, inşallah fark olmaz diyen fenerbahçeli taraftarlara kapağı taktığı maç olmuştur. alex, lugano, edu yok, aragones yine uçmuş, sağ bek ali bilgin, stoper gökhan gönül, sivas yenilmiş, beşiktaş yense lider, beşiktaş'ın nobre dışında eksiği yok, hava güzel, maç inönü'de ve fenerbahçe kazanıyor. şu tabloya bakıp beşiktaş adına hakemden önce, futbolculara, mustafa denizli'ye söylenmesi gereken çok şey var. ancak beşiktaş için hiç bir şey bitmedi. 2 ankara deplasmanı belki beşiktaş'ın hayrına olacak. inönü'de oynuyorlarda ne oluyor.
yıllardır izlemekten bıktığımız bir inönü klasiği daha. sonuçta şampiyonluk yine yarınlara kalmışır...

(bkz: şampiyonluk yarınlara kaldı) * *
fenerbahçe'nin beşiktaş'ı perişan ettiği mücadeledir.

neresinden bakarsanız bakın beşiktaş hücumda ne yapacagını bilmeyen, dersini çalışmamış, savruk ve saçma sapan futbol oynamıştır bugun. buna o sacma defansif oyunu da eklenince fenerbahçe yenilgisi kacınılmaz olmuştur.

fenerbahçe'yi oynadığı iyi futboldan dolayı tebrik ederim.

önümüzdeki maçlara bakacağız...
beşiktaşımızın şampiyonluğu falan hak etmediğini dosta düşmana gösterdiği karşılaşmadır.

maç başlıyor, takım baskı kuramıyor. ernst adamın içinden geçemediği için yunus yıldırım düdüğünü öttüremiyor. halbuki orada ernst adamın içinden geçmeliydi, pozisyonun devamında rüştü her zamanki abzürt itiraz refleksiyle topu ve oyunu bırakınca gol geliyor ardından gökhan zan başta olmak üzere garip bir itiraz. ofsayt desen ofsayt değil, faul desen faul değil neyin itiraz çözemedik. meğer semih ile mücadelesinde faul yapılmışmış gökhan'a... öyle pozisyonlara faul diyeceksen ben sana "hasktir" derim.

koca ilk yarı pozisyonsuz geçiyor. delgado adındaki 10 numaralı topçumuz en fazla 10 metre uzağındaki adamlara yan ve geri pas yaparak vakit geçiriyor. ülker'den bonservisini alanlara yeri gelmişken bir kez daha neyse hukuku zorlamayalım. ikinci yarı denizli değişiklik yapıyor hadi "tamam" diyoruz. 2. gol evlere şenlik, adamlar ceza sahası çevresinde rahat pas yapıyor bir tane adam basmıyor. mücadele etme isteğinde olan yok ve bir orta ve rüştü üstüne gelen topu alıyor. golün göstere göstere gelmesi tuhaftı. arkasından bir değişiklik yapıyor ki, maçı izleyenler "ne alaka? neden?" sorularını soruyorlar. ben de diyorum "ernst'in yapamayıp, serdar özkan adlı topçumsunun yapabildiği ne var?" bu sorunun cevabına "şu var" diyemedim. sen top çalan, araya giren, mücadele eden dahası dikine pas atan tek adamı oyundan alıyorsun ve "ben kazanmak istemiyorum" diyorsun ısrarla.

velhasıl maç 2-1 bitiyor. demek ki; alex, lugano ve edu olsaymış fener 5 atacakmış.

ha fenerbahçe aman aman top mu oynadı? hayır. beşiktaş o kadar kötü, o kadar silik, o kadar mücadeleden uzaktı ki, fenerbahçe'ye kazanmak için bir şey yapmaya pek gerek kalmadı. bu fenerbahçe'yi yenemeyen takım da, teknik adam da şampiyon falan olacağız demesin. başta mustafa denizli, rüştü, serdar özkan ve delgado olmak üzere ruhsuz ve mücadele gücünden uzak topçu topluluğu eserleriyle gurur duysunlar...

beşiktaş'a sivasla oynadığı karşılaşmada, bursa ile oynadığı karşılaşmada ve fenerbahçe karşılaşmasında 3 defa liderlik altın tepside geliyor ama beşiktaş kibarca reddediyor.

sivas'ı yeneme, galatasaray'ı yeneme, fenerbahçe'yi yeneme, trabzon'u yeneme, bursa'yı yeneme ama de ki, "ben şampiyon olacağım" bırak denizli... kritik maçlarda fantazi yapma sevdanla kaybettiğin puanlara umarım yanıyorsundur.

sonuç alarak, bu takım şampiyon falan olmasın arkadaş... o fahiş fiyatlara rağmen o stadı dolduran, gırtlak patlatan taraftara yazık. karaborsadan 70 liralık bileti beşiktaş aşkı için 200 liraya alan adama yazık. yunanistan'dan, bulgaristan'dan, almanya'dan, adana'dan, izmir'den, maraş'tan gelen taraftara yazık.

delgado'ya bir çift lafım var, sana verilen para burnundan fitil fitil gelsin diyorum arkadaş! 1 tane büyük maç kazandır, 1 tane maçta maç al ya!

serdar özkan'a da diyorum ki, kendine 2. lig'den bir takım bul ve def ol!
bir ders maçıdır aynı zaman da,
beşiktaş'tan otobüsle geçtim bu gün, yine otobüslere saldırmalar, içeridekilere küfür etmeler falan, ne oluyo lan, küfür etmeyi marifet mi sayıyorsunuz? kadıköy'e geldiğiniz de zavallı taksicilerin aynalarını kırdığınız da bunu kahramanlık saydığınız gibi. cevabı aldınız işte, hem de inönü de, 4 yıldır olduğu gibi. bu maçı kaybedecekmişiz de kupa da siz bize yatacakmışsınız da falan filan. o otobüstekilerin ahını aldığınız sürece yenilmeye mahkumsunuz ulan. halkın takmıyız demek kolay da, peki ya öyle davranmak?

olmayan saygıları da yitirmek iyi bir şey değil bilesiniz, top oynamadı beşiktaş, fenerbahçe'de oynamadı belki de ama bu kadroyla en iyisi buydu, bu size ders olsun, ya da olmasın boşver, yoldan geçen otobüslere saldırmak nefsinizi köreltir belki.
http://www.uludagsozluk.com/e/5109200/

Dedigim ve hakli ciktigim mactir.

Deli ibo ve Ernst haric diger Bjk takim oyuncularina sevgilerimi(!) yolluyorum.