bugün

ne demiştim lan ben (bkz: #6060192)
Bazılarının hakikaten zenci sevdiğinin anlaşıldığı maç. Adı neydi? Makukala'mı?
maçın kısa bir özetini izledikten sonra ferrari nin haci murat a döndüğü karşılaşma olmuştur.
zira, beşiktaşın yediği golde, önce ilk orta yapıldıgı sırada ofsayti bozan futbolcu, ardından topu tam anlamıyla uzaklaştıramayan, ve yapılan 2. ortadada yine ofsaytı bozan oyuncu olmuştur.
bu takım 2 değil 5 forvetle de oynasa gol mol atamaz kardeşim. denizli kafasında bitirmiş, havlu atmış.
maç sonları dalga geçer gibi açıklamalar yapıyor. takımın özgüveni sıfır. topa vururken bile inanmıyorlar.
bobo'nun sol açık oynamayacağını, kaş'ın bu takımda şu haliyle oynamayacağını, tabata'ya beşiktaş formasının
bir numara büyük geldiğini görmek için iyice bu takımın dibe vurması mı gerekiyor. medium beden adamlara
x large verirsen böyle olur. toplam transfer maliyeti bu sezon 59 milyon euro. sonuç: verim alabildiğin
tek adam ferrari. o da süper bir oyuncu değil. ayrıca kayseri takımının fazla yorulduğunu sanmıyorum bu maçta.
zira 90 değil 60 dakika top oynadılar. geri kalan 30 dakika mı? yeşil çimler üzerinde bir güzel yatıp, piknik
yaptılar..
(bkz: o değil de bir beşiktaş vardı noldu)
beşiktaş'ın çok kötü oynadığı karşılaşma. isabetli orta yok, şut yok, pas yok. bir tek nihat'ın direkten dönen topu var.

üzülmesin beşiktaşlılar. neyse ki gelecek haftayı 3 puanla kapatıyorlar. * çünkü haftaya fikstürde görünen rakip ankaraspor.
yarınkı gazete manşetlerini görür gibiyim sanki: beşiktaş bayram arifesinde ariza*'ya uğradı...
(#6090714)
maçın ikinci yarısını justin den izledim. zaten donuyordu benim bilgisayarın yerlerde sürünen kalitesine uyarak.
bu şartlar altında bir yirmi dakika bakabildim bu maça.
aklıma gelenler:
küfür, bünyamin gezer, yıldırım demirören, yeter, sahaya ineriz yatanları.., mustafa denizli'nin kötü giden maçtaki çiçek olma durumu, tabata, sekizmilyonyuro, forvet......
falan filan.
bir beşiktaşlı değilim ama şampiyonluktaki en büyük rakiplerimizden birinin bu hallerde olması gerçekten içimi acıttı ne yalan söyliyim.
kayseri de deplasmanda oynaması gerektiği gibi oynadı hani.
son şampiyonun ligdeki 540 dakikada 3 gol atabildiğini gördüğümüz karşılaşma. maç başına ortalamaları 0.5 gol. fenerbahce'yi ve galatasaray'ı bu haftaki maçlarında gol atamayacak farzedersek - ki bu neredeyse imkansız - beş maçlık ortalama onlar için sırasıyla 2.2 * ve 3.2 *.

(bkz: beşiktaş yokum diyor)
bazı beşiktaş taraftarlarını hala hakemi suçlayabildikleri maç.kardeşim her başarısız dönemde aynı şeyi yaptığınız için istikrarlı olamıyorsunuz bir türlü. ama bir grup taraftarın jetonu düştü de sonunda okları yönetime çevirebildi.
amacım beşiktaş'ın mağlubiyetine gölge düşürmek değil zira bileğinin hakkıyla söke söke mağlup oldular orada bir hemfikir olalım.

ancak 21. yüzyılda bir avrupa ülkesinin 1. liginde böyle rezalet bir taktik uygulanmaz. kayserispor'un serbest vuruş-taç-korner-kale vuruşu kullanırken çaldıkları ve sakat olma numarasıyla en az 20 kez geçirdikleri zamanları toplasan orada bir maç daha oynarsın. kayserispor'un çaldığı zamanlarla bir dünya kupası düzenlenir. o kadar iğrendim ki bu gün sözlük geri dönüşüm zor olur artık türk futboluna. elini vijdanına koyan herkes söylesin, şu kayseri'nin yaptığı iş mi allah aşkına. zaten sabaha kadar oynansa maç beşiktaş sana gol falan atamıyacak, ne diye kendini böyle rezil ediyorsun.

20 senedir profesyonel olarak futbol maçı seyrediyorum, bu kadar rezil bir takım görmedim. kayserispor'dan bahsediyorum. beşiktaş'ın rezilliği oynadığı futbol ancak kayseripor'un yaptığına bir isim koyamıyorum. samimi söylüyorum ben bir futbolcunun 10 dakika içinde 4 kere sakatlandığını görmedim. bu sadece 1 futbolcunun yaptığı zaman hırsızlığı artık toplamını sen hesap et. böyle maç, böyle mücadele, böyle futbol olmaz olsun. beşiktaş'ın yenilmesine değil, kayseripor'un kazanmasına kahroluyorum. böyle bir taktikle ancak zaten beşiktaş gibi ruhsuz oynayan bir takım yenebilirsin, o da bünyamin gezer'le.
(bkz: ıhh ıhh gayseri)
edit medit: pek sevgili bjk taraftarı arkadaşlarım. eksileyin derdim o değil de bu güzide repliği anmadan geçsem canım burnuma gelirdi. bu deyim de buraya pek uymadı galiba ama olsun, sonuçta sonuç nedir? otusseez gayseri. amaan bana ne lan.
türkçe anlamayan yıldırım demirören'e buradan ingilizce seslenmeme sebep olan maçtır, 'hey geri what s goin on?'.
önümüzdeki maç denizlinin uçup uçmama maçı olacaktır.
maç sonu olası denizli beyanatı: her şeye rağmen daha 27 maç var ve beşiktaş'ın şampiyon olma şansı çok yüksek.
gazeteci: peki maçla ilgili yorumunuz nelerdir. haftalardır gol atamıyorsunuz evinizde?
denizli: arkadaşlar bu sorulara cevap vermeyi çok isterdim ama, maça gelirken kargama yemini vermeyi unutmuşum, acilen eve gitmem lazım. * *
beşiktaş'ın gol yollarındaki becerisini bir kez daha kanıtladığı maç olmuştur.
taraftarları dışarı çıkarabilmek için stad yönetimi ışıkları kapatmaya başladı...

yönetim istifa sesleri çıkmaya başladı... çok olmuştu çarşı'nın gidin artık dediğini duymayalı..
Aziza Makakula'in besiktaş'liları üzdüğü karşılaşma, ayrıca besiktaş bu maç ile seriye devam ederek 5 maçlık gol atamama istikrarını korudu.
beşiktaş'ın evinde 3 maçtır gol atamama istatistiğini yakalamayı başardığı maç. belkide 4 oldu.
bünyamin fener in zaten beşiktaşa alerjisi olduğunu bilmeyenlerin, kayseri ile birlikte kafasına göre takılmasına şaşırdığı maç. geçen sene kupa finalinde soyadı fener olarak tescillenmişti, uydurduğu penaltıyı nerdeyse kendi kullanacaktı. neyse konu o değil de, denizli zaten istemeye istemeye kaldı takımda. tek temennimiz bir an önce tüpçüyle birlikte uzaklara gitsin. allaha yakın, beşiktaşa uzak bi yere.
(bkz: game over)
0-1 sonlanmıştır.
beşiktaş'ın gerçekten de nasıl bi balon oldugunu gözler önüne seren maç. iki ezeli rakibini 12 puan farktan yakala da göreyim ben senin büyüklüğünü.
(bkz: çilingir yusuf)