bugün

yerdeki efes pilsen'li oyuncuya vuranın noktayı koyduğu maç olmuştur. o tekmeyi atanla alakalı olarak ana, bacı, deliksiz üçlük, smaç, blok gibi fantezilerim var ama format işte. televizyon karşısında başımı öne eğdim lan utancımdan. o karaktersizle aynı takımı tuttuğum için kendimedir kızgınlığım.
sahaya giren kırmızılı kel kafalı adam maç sonunda efes li basketçileri döveyim derken, efesli oyunculardan dayak yemiştir. * *
"bu sene şampiyon olamazsak şubeyi kapatmayı düşünüyoruz" diyen efes pilsen idari menajeri Engin Özerhun'un muradına erdiği karşılaşma.

şimdi yok "turgay demirel varken hep fenerbahçe şampiyon olur", yok "turgay demirel aziz yıldırım'ın emrinde bik bik" diye öten gerizekalılar ne renge büründüler merak ediyorum.

sadece kaya'nın çirkeflilerine 10 dakika bile tahammül etmek mümkün değilken bütün efes takımına altı maç tahammül ettikten sonra sonunda sahaya giren seyircilere gelirsek, hepsinin eline ayağına sağlık. birinin tekmesi boşa gitti, ona üzüldüm. hele o melih'e küfür eden biri vardı ki, içimin yağları eridi valla. kimse kalkıp kendine bakmadan "fb taraftarı bik bik bik" demesin, biz bayan basket maçında sahayı ve soyunma odalarını basan rakip takım taraftarlarını da biliyoruz.
Bu sözlükte fenerbahçe çığırtkanlığı yapıp diğerlerini küçük görenlere, kendilerince fenerbahçeyi kelime oyunlarıyla fenerbahçeyi büyük gösterenlere kapak olsundur. Başta Beşiktaş taraftarı olmak üzere bazı gruplara tinerci gözüyle bakanlar bu maçta sahaya giren o denyolara,avarellere ne diyeceklerdir merak ediyorum. Bu finalde elinizde patladı. Masa oyunlarıyla kazanmaya çalışmanıza rağmen elinizde patladı. Alın, düşünün şapkanızı önünüze koyup. 2-0 dan kendi evinde seriyi verirsin, futbolda bomboş sezon geçirirsin, sonrada bir ayak oyunuyla transfer ettiğin bir futbolcuyu sezonun kupası sayarsın. Futboldada, baskette sahadışı işlerinin, ayak oyunlarının baş rol oyuncususun. Sen busun büyük değilsin. Eksileyin bu entryide hepsinide.
fenerbahçe gladyatör dürzüler ekibinin kılıç kalkan şovu yaptığı maç sanırım. boşuna demiyoruz fenerbahçe'nin kültürü bu, işte bunu yarattılar. bir basketbol kalmıştı içine etmediğiniz, yuh ulan.
efes pilsenin haklı olarak kazandığı şampiyonluğu ilan ettiği maçtır. maç sonu çıkan olaylara gelince; bunun olacağı gün gibi açıktı. zira serinin 5.maçında benzer olayları fenerbahceli basketçiler çıkartmış,hakemlerin üstüne yürüyüp küfürler savurmuş, masalar tekmelemişlerdi. bunun üzerine fenerbahce kulübüne ve oyuncularına verilen ceza olayların yanında çok komik kalmıştı. eh bunu gören taraftardan da başka bir davranış bekleyemezdiniz zaten. efes pilsene hayırlı olsun.
şampiyonluğa sevinen efesli basketçilere pembe t-shirtlü bir ayı saldırmış ancak kerem gönlüm'ün yumruğunu kafaya yiyince yere kapaklanmış yine o sırada sahaya dalan yaşlı bir adamsa o hengamede yere düşen chris'e tekme atmıştır o yaşlı adamı da polis yaka paça götürmüştür. fenerbahçe taraftarının hazımsızlığı bir kez daha kanıtlanmıştır. çarşı'ya tinerci diyenler tineri fazla kaçırmışsınız.
(bkz: 1 60 boyunda olup kaya pekeri dovmeye calısmak)
basketbol gibi güzel bir spora bile holiganizmin girdiğini kanıtlayan maçtır. şampiyonluk falan önemli değildir. yıllar önce; ülker-efes pilsen gibi iki ezeli rakip varken bile bu denli büyük boyutlarda olay çıkmamıştı hiçbir maçta. o zamanlarda basketbol taraftarları bilinçliydi ve izlemekten zevk almak için basketbol maçına giderdi ve hiçbir şekilde ülker-efes taraftarı arasında kavga çıkmamıştı, hiçbir taraftar grubu sahaya inip oyunculara saldırmamıştı. evet belki iki takım taraftarları birbirini sevmezdi ama her zaman nezaket içinde bir arada maç izleyebilirdi.

şimdi gelinen nokta ise; taraftar açısından şimdiye kadar tertemiz kalabilmiş sporların başında olan basketbolun da holiganizme kurban gitmesidir.

o güzel günleri gören bir basketbol taraftarı olarak, basketbolsever olarak gelinen bu durum oldukça üzüntü vericidir.

(bkz: basketbol keyfimize dokunmayın)
sahaya giren fenerbahce taraftarlarından birinin formasında başak yazması da cok manidardı.
(#5365635)

öncelikle seri 4-2 biter ve 7'nci maça uzamaz tezimin ne yazık ki gerçeğe dönüştüğü ve sonucunda da hakedenin yani efes pilsen'in kazanarak beko basketbol ligi şampiyonu olduğu karşılaşmadır. maç sonunda da yaşanan olaylar ise gerçekten çok üzücü ve saçma. keşke yaşanmasaydı diyeceğim ama yaşandı bitti saygısızca. * fakat bence bu tepkinin en büyük sorumlusu fatih söylemezoğlu denen insan müsveddesidir. ama elbette yaşanlar kabul edilemez. özellikle de söz konusu basketbol gibi elit bir spor olunca. sonucunda yaşananlar düşünüldüğünde taraftarı olduğum ve büyük bir aşkla bağlı olduğum kulübümün bize verilecek her türlü cezaya en ufak bir itiraz dahi etmemesi gerekir. ederlerse ayıptır. bu vesileyle sözlükteki çakma olmayan hakiki efes pilsen taraftarlarını şampiyonlukları için tebrik eder, euroleaguede başarılar dilerim.
lakers orlandonun önünde kupasını aldı dakikalarca sahanın ortasında sevindiler, kutladılar. bizim ülkemizde de maç bitti küfürler, sandalyeler. ülkemize laf atmayı sevmem de harbiden almamız gereken yol var. ha bir de fener taraftarı gözünden bakarsak. seri 2 0 dan 2 4 e gelmiş. hem de 3maç üst üste kendi evinde yenilmişsin. fenerbahçenin büyük! taraftarına az da olsa hak vermedim değil. bunun üstüne gece bi kasa efes içilir yani.
fenerbahçe'nin temiz bir ayar yediği serinin son halkasıdır. kendi evinde kaybettiği 3. maç aynı zamanda. helal olsun vallahi efes'e temiz giydirdi fener'e. oynayarak kazandılar. fakat izlerken şu konu çok dikkatimi çekti. spiker ve yorumcu. ikisini de yanlı olduğu 5 yaşından gün alan yeğenim ilayda bile fark etti. mesele efes pilsen üst üste 3. hücüm ribaundu aldı ve yorumcu:
inanılır gibi değil. üst üste 3. hücum ribaundu.
böyle yorum mu olur. dokuz köy öteden belli yorumun kalitesizliği.
hele ki melih şendil in fenerbaçe'nin sıradan hücümlarını coşkuyla anlatmaya çalışması ve efes pilsen'in takdire şayan hücumlarını ölü ses tonuyla anlatması hiç kaçmadı doğrusu. sanki fenerbahçe euroleague maçı oynuyor da rakip yunan takımı.
maç biter bitmez başlayan pet şişe yağmuru ise cabasıydı. nasıl kaçtılar soyunma odasına göremedim. helal olsun vallahi.
"salonda efes pilsen taraftarı varken" fenerli bir yöneticinin (ismi lazım değil baş harfi ali koç ) arkasına 500 kişilik bir grup fenerli alıp,salon içinde semt serserileri gibi elini kolunu sallaya sallaya bir oraya bir buraya gezebildiğini görmemizi sağlayan bir karşılaşmamsı.. sorun kökünüzde kökünüzdee!
olaylı sonuçlanan karşılaşmadır.
yinede izlemesi gayet zevkliydi.
(bkz: saliverin kücük enisteyi)

aziz yildirim bunu shumpert i transfer ederek telafi eder.
adam olmamiz icin federasyonun belki de fenerbahce'ye önümüzdeki sezon tüm ic saha maclarini (play off'lar dahil) seyircisiz oynama cezasi vermesi gerektigini göstermis olan mac.
(bkz: şampiyonluk yarınlara kaldı)
efes pilsenin tebrik edilmesi gereken, maçı isteyip almak nasıl olurmuş sorusunun yanıtı niteliğindeki maçtır. helal olsundur.
Bazı insanların hala futbolun, basketbolun bir oyun olduğunu öğrenemediğini gösteren maç olmuştur. Sonuçta kazanmanın da, kaybetmenin de bu oyunda var olduğunun bilincinde olmak gerekiyor. Bir Fenerbahçeli olarak Efes Pilsen'in daha iyi oynadığını ve şampiyonluğu hak ettiğini düşünüyorum. Onları tebrik ediyorum. Fenerbahçe yönetiminin seyircisi adına Efes Pilsen'den özür dilemesi gerekiyor.

Bu olayların hiç bir haklı nedeni olamaz. Kaya'nın tahrik edici hareketleri, Efes Pilsen teknik adamının ilk maçlardaki hakem hakkındaki açıklamaları, ardından bir önceki maçta hiç uygulanmayan bir hakem kararın uygulanması, ortamın fazla gerilmesine neden olan diğer hareketler vs... Bunlar ister haklı ister haksız nedenler olsun, bu olayları çıkaranları hiç bir şekilde haklı çıkarmaz.

Bu maçta olayları çıkaranların içlerindeki nefret bu olayların nedeni iken, sözde olayları eleştiri kılıfı altında bir takımın (Fenerbahçe'nin) tüm taraftarlarına ve tüm kulübe hakaret edilmesi de, başka bir nefretin sonucudur. Bu da bir tür holiganca davranıştır.
Fenerbahçe amigolarının boynunda akreditasyon kartının olmasının dikkat çektiği karşılaşma.
olayları çıkaran, birkaç kendini bilmez diye geçiştirilmeye çalışan maç. evet maç bittiğinde sahada birkaç kişi vardı ki yer kalmamıştı orda duracak, inemiyorlardı tribünlerden!
birkaç kendini bilmez'in aslında sayıca ne kadar fazla olduğunu bizlere gösteren karşılaşmadır.

ayrıca ülker'in bu seriden sonra oturup ciddi ciddi düşünmesi gerekmektedir. firmanın adı böyle olaylarla anılmaya devam ederse zaten soru işaretli olan imajları daha fazla zarar görür.
Fener'in futboldan sonra baskette de husrana ugradigi mactir. kupa alamasalar da nur topu gibi topuz'lari oldu. onunla avunurlar birkac ay.
fenerbahçe taraftarının artık efes değil tuborg içeceğine delalet maçtır.*