bugün

sevdiği entry'ler

zara indirimi

olum olay fiyatı değil zaten ürünler dandik. o paralara daha kaliteli seyler var. ulan hiç efektif değilsin dininiz imanınız para olmuş.

sözlük yazarlarının bayramda gideceği yerler

Seni gidiiiiiii, sonrası;

Diktiği elbiseyi denetmek mi çeyrekcim? Ahahah.

Evet

ben bu yazıyı anneme yazdım

Nasıl da çabuk geçiyor yıllar. "Yaşayamam , nefes alamam " denilen zamanlar nasıl da mazide kalıyor. Sen gideli bugün tam tamına 23 yıl oldu. 23 gün gibi sanki daha dün gitmişsin gibi, üstünden 23 asır geçmiş gibi, sanki hiç gitmemiş hep var gibi, bazen hiç olmamış gibi. Senin annen gittiğinde sen 48 yaşındaydın, benim annem gittiğinde ben 27.. Anneannemin ardından ağladığını ve seninle kavga ettiğimi hatırlıyorum ergenliğimin son deli demlerinde. Sen 48 yıldır onunlaydın, o'na doydun oysa ben daha 18im ben anneanneme doyamadım diye basbas bağırmış, hatta böğürmüştüm danalar gibi deli olanlarından... Sen gittiğinde ben 27ydim, şimdi anlıyorum ki annenin gitmesi her yaşta insana büyük koyuyormuş. O gün sana öyle bağırdığım için özür dilerim. Anne yokluğunu bilmiyordum, keşke hiç bilmeseydim. Aniden, birdenbire, hiç sebepsiz , ellerinin ellerinden kayıp gittiği an ... Çok saçma cümle tamamlanamıyor. Tıpkı bizim yarım kalmışlığımız gibi. 27 sene sonra yine bugün dilimde bı sefer başka bir şarkıyla sabah oluyor. Bundan beş sene sonra hayatta olırsam eğer "hem sarhoşum hem yastayım, anamın öldüğü yaştayım "diye söyleyeceğim o şarkıyı.
Pazar günü yanına gelecektik, lastik patladı, sinir harbi oldu, lastikli ararken sürekli taner'in etrafında gez indikten sonra e hadi anneme gidelim diyemedim. Velhasıl gelemedik. Bu sigarayı için uyumaya çalışacağım, belki de denize giderim kim bilir. Hala bazı şeylerin hiç değişmedi ki bu değişmeyen şeyler insanların genelde bende sinir oldukları şeyler. Dağınıklığım mesela.. O kadar alıştırmışsın ki sürekli kıçımı toparlamaya, sen gittiğinden beri ben kendimi de, kendi kıçımı da toparlayamadım. Toplasam ne olacak ki zaten hayat darmadağın etmişken her şeyi.
Seni özledim, hem de çok. Seni seviyorum. Umarım orada anneannem ve teyzemle buluşmuşsunuzdur. Hepinizi çok özlüyorım ayrı ayrı. Ve hepinize kocaman sarılmak istiyorum içimdeki çocukla birlikte...

karga tarafından kovalanmak

demek ki motorcu muzisyen falan filansan kargalar bile pesinde kosuyorahshzsx.

eksi ruyalar için diktiğim tulum

sen kamuflajsın eksi o ibne zalberte dikti çaktırma.

bugün yaşadığınız en üzücü olay

Az evvel işten eve döndüm. Neden bilmem eve her girişimde bir süre mutfak penceresinden öylece bakarım. Genelde aynı manzara karşılar beni. Üst kattaki ailenin iki küçük kızının evin önünde havası inik bir topla oynama çabaları ve buna eşlik eden komik sohbetleri... Kızların daha küçük olanı çirkef, kurnaz, huysuz fakat nedense onu daha çok seviyor gibiyim. Ablasını ayakta uyutuşunu görebilseniz... Günün yorgunluğunu bu sıpayı izleyerek bir nebze unutur gibi oluyorum. Neyse... apartmanda çoğunlukla orta halli insanlar yaşıyor. Yirmi metre ötemizde ise havuzlu bir site var. Havaların ısınmasıyla sitede yaşayan çocuklar soluğu havuzda alıyor tabii. O çocuklar kahkahalar atarak havuzda eğlenirken bizim minik çirkef çatık kaşlarını gizlemeye gerek duymadan, önce terini tişörtüyle sildi sonra eğilip yerden bir taş aldı, gören var mı diye civardaki evlerin pencerelerini hızlıca kontrol etti ve beş karış boyundan beklenmeyecek bir güçle taşı havuza doğru fırlattı. Havuzdaki çocukların hiçbiri fark etmedi bunu. Fakat benim minik çirkefin işi bitince pencereyi açtım ve "neden?" diye sordum ona göz kırparak. "Havuzları var diye kendilerini bir şey sanıyorlar." dedi hınç ve kıskançlık dolu bir sesle. Havası inik topa ayağıyla hafifçe vurdu. Terini bir kez daha sildi. Anlayamadığım birkaç cümleyle söylendi bir süre daha ve gitti. Aklı başında bir yetişkin gibi davranıp uyarmaya dahi kıyamadım. içimden de gelmedi.

iyi geceler sözlük

sana da iyi geceler..

sözlüğün en iyi 10 yazarı

Gerçekler alttaki nicklerdir ve sözlüğe yön veren yazarlardır bunlar.
007
True
Erecto
Frank lucas
Bi derdim var
Nihavend
ismet gürbüz
Kedi Memduh.
Albay kemal.
Cano (kafir cin)
Travel
Aykolik
Elissa.
Karton toplayan çocuk.
Küresel ıkınma.
Hoppili GiLLiNi ( SARACA)
D VARANK DEDE
DONUZCU ABBIR (iCARDi)
BEZ BEBEK NANA
Bik bik
MASKLAVi
ADVSTSN.
PARA ÇOK HUZUR YOK
KLARNET ÇALAN ŞARAPÇI
iREMGA
Sarı civciv
MANYAK OLMAYA KARAR VERDiM.
insan olmaya çeyrek kala.
Milas 16
Kamos.

ana

Maksim Gorki'nin 1906 yılında yazdığı "Ana" romanı, Rus ve dünya edebiyatının en önemli eserlerinden biridir. Bu eser, yalnızca edebi değeri ile değil, sosyal ve siyasi mesajlarıyla da dikkat çekiyor. "Ana," sosyalist gerçekçiliğin en güçlü örneklerinden biri olup, dönemin işçi sınıfının mücadelesini, yoksulluk ve adaletsizlikle savaşını etkileyici bir şekilde yansıtıyor.
"Ana," Rusya'nın küçük bir köyünde yaşayan işçi sınıfı bir ailenin hayatını ve devrimci mücadelesini anlatır. Romanın merkezinde Pelageya Nilovna, yani "Ana" ve oğlu Pavel Vlasov vardır. Pavel, Rus işçi sınıfının kötü yaşam koşullarına karşı bilinçlenmiş ve devrimci hareketin aktif bir üyesi olmuştur. Pelageya, oğlunun mücadelesine başlangıçta mesafeli durmasına rağmen, zamanla onun ideallerini ve mücadelesini benimseyerek devrimci hareketin bir parçası olur.
Pelageya Nilovna, romanın en önemli karakteridir. Başlangıçta oğlunun siyasi faaliyetlerine karşı endişeli ve korkak bir tutum sergileyen Pelageya, oğlunun azmi ve kararlılığı karşısında değişir. Pelageya'nın bu dönüşümü, okuyucuya bireyin sosyal bilinçlenme sürecini ve değişim kapasitesini gösterir. Pavel Vlasov ise, annesinin gözünde sadece bir oğul değil, işçi sınıfının sözcüsü ve devrimci hareketin sembolüdür. Pavel’in idealleri ve mücadelesi, roman boyunca birçok karaktere ilham verir ve onları harekete geçirir.
Romanın en iyi ve önemli kısmı hakkında bilgi vermek istiyorum: Sosyal ve Siyasi Mesajlar.
"Ana," sosyalist gerçekçilik akımının öncülerinden biri olarak, işçi sınıfının sorunlarına ve sosyal adaletsizliğe güçlü bir vurgu yapar. Roman, yoksulluğun, sömürünün ve baskının ortadan kalkması için işçi sınıfının birlik içinde mücadelesi gerektiğini savunur. Gorki, devrimci düşüncenin ve kolektif hareketin önemini vurgularken, bireysel fedakarlık ve cesaretin de altını çizer. Pelageya’nın oğlunun mücadelesini benimsemesi ve onun izinden gitmesi, toplumsal değişim için bireylerin rolünü ve katkısını gösterir.
Üslup hakkındaysa: Gorki'nin üslubu, sade ve etkileyici bir dille karakterize edilebilir. Olaylar ve karakterler, realist bir yaklaşımla betimlenir ve okuyucunun duygusal olarak bağ kurmasını sağlar. Gorki, doğrudan ve yalın anlatımıyla okuyucuyu içine çeker ve onları romanın bir parçası haline getirir(bu yönünü gerçekten çok seviyorum. genel olarak bir hikaye, roman ya kitap okurken buna çok dikkat ediyorum). Gorki'nin betimlemeleri ve diyalogları, karakterlerin iç dünyalarını ve psikolojik durumlarını da ustalıkla yansıtıyor.
Bu kısımdan sonrası benim kendi görüşlerimle ilgili: Maksim Gorki'nin "Ana" romanı, benim için hem edebi anlamda hem de duygusal ve ideolojik anlamda çok değerli bir eser. Karakterlerin derinliği, sosyal ve siyasi mesajlarının gücü, Gorki'nin gerçekçi ve etkileyici anlatımı, romanı unutulmaz kılan unsurlar benim için. Dönemin zorluklarını ve adaletsizliklerini gözler önüne sererken, bireylerin değişim ve mücadele kapasitelerini de yüceltiyor. Her ne kadar bazı zorlukları olsa da, "Ana," okunmayı ve üzerinde düşünmeyi hak eden bir başyapıt. Roman ne kadar iyi olsa da, bazı eksilerini anlatmak istiyorum: Roman, 20. yüzyıl başlarının Rusya'sındaki toplumsal ve siyasi olayları anlamadan tam olarak kavranamayabilir. Dönemin tarihsel bağlamına aşina olmayan okuyucular için bazı bölümler karmaşık gelebilir ( aslında bu okuyucuyla ilgili bir eksi, romanla ilgili değil. bilgi sahibi olmak gerekiyor). Romanın bazı bölümleri, olayların yavaş ilerlemesi nedeniyle sabırsız okuyucular için ( örnek: ben) sıkıcı olabilir. Ancak, bu yavaşlık karakterlerin ve olayların derinlemesine incelenmesine olanak tanıyor, bu da genel olarak eserin kalitesini yükseltiyor.

sözlük yazarlarının söylemek istedikleri

işte böyle yıllar geçip gidecek ve sen hiç yaş almayacak, her zaman gencecik kalacaksın. : ) seni çok seviyorum babacım.. babam.. iyi ki doğdun..

ahmet uğurlu

Ahmet Uğurlu askerlik arkadaşımdı. Hem acemilikte, hem ustalıkta. Onu ingilizce çalıştırırdım. Tiyatrocu ya, replik ezberlemekten olsa gerek, çabuk ezberleyen, çabuk öğrenen, iyi dinleyen, iyi gözlemciydi. Çamurda bataklıkta eğitim yapardık, postallarında gram kir yok, pırıl pırıl. Yaw yanında bez boya fırça mı taşıyorsun diye sorduğum oldu. Bizim elbiseler batmış, adamınkiler ütülü, lekesiz. Tüfek desen, toz yok. Ben iki kere makineli kırmışım. Her sabah kalkıncca koğuşu o uyandırır, komiklikler yaparken çaktırmadan ses çalışırdı. ismimle değil, soy adımla hitap eden tek kişiydi. Minik çakısıyla zeytin dallarından objeler yapardı. Çok yedik, çok içtik. Askerlikle birlikte arkadaşlık da bitti. Dedim ya, asker arkadaşlığı. Tiyatrocuysa, ayrı değerliidir, duydum, üzüldüm, omurilik kanseri de ne yaa, yakışmadı, bir yıldız daha söndü, rahmeti bol olsun.

sokak hayvanları uyutulacak

bence mesela, merhamet gibi kavramlar çok yönlüdür..

köpeğe gösterilecek merhameti, kızının kafa derisi köpekler tarafından ısırılarak koparılmış babaya anlatabilmek lazım..

o ikna olursa, ben savımı geri çekeceğim..

ben aslında, çıkarılan kanunun sulandırılmasından da endişeliyim..

sen bunun sorumluluğunu bütünüyle belediyelere bırakırsan, belediye seçimle gidip gelen bir yapı... ben açık konuşuyorum, neredeyse hiç bir chp'li belediye bunu uygulamaz...

ben, kontrolün tarım bakanlığı'nda olması, belediyelerin uygulamacı ve istişare mekanizması şeklinde, sınırlı irade ile süreçte yer alması gerektiğine inanıyorum..

hatta, bu işe başlamadan afaki köpek sayıları bölge bölge tespit edilmeli, belediyelere kota koyulmalı ve uyulmama durumunda garantili geçiş sistemi gibi adet başına ceza kesilmeli..

çok üzgünüm sözlük

Bundan sonra nasıl yapmayacağını öğrenmiş oldun.

Ya pişirme kağıdı kullan ya da tepsiyi iyice yağla.

Alt üst rezistans pişirme ayarıyla dengeyi düzenle.

Altı yanıp üstü çiğ kalmasın. Üstü yanıp altı çiğ kalmasın.

insan olmaya ceyrek kala

kötü niyetli ve havalı olduğu halde yanlış tanınıp desteklenmesi üzmüş olan yaman troll. saygılar...

insan olmaya ceyrek kala

bana bir seksi gece kostümü falan yapsana. gelecek 14 şubatta sevgilime hediye ederim. ucuza kapatırım işi dsds.

günaydın sözlük

biz dallama pardon sallama çay içelim insan olamayan canlı köpüklü kahve içsin.

günaydın millet cumamız mübarek olsun.

bugün hangi kadın yazara ne diksem

sakın vatan millet hayrına 1 ağaç dikme aman...

anca karıya kıza yıldırım mayruk tribinde elbise dik.