bugün

zeytindalı harekatı

Genel anlamda kuzey Suriye’deki bölücü unsurlara karşı yürütülen askeri harekatın ismi. Neden bu isim verildiği defalarca söylendi o yüzden tekrar değinmeyeceğim.

Peki ölü ele geçirilen terörist sayıları gerçekçi mi?

Bu tarz askeri operasyonlarda ölü ele geçirilen terörist sayısına tabiri caizse icraat gözüyle bakılır. Operasyon neticesi hiyerarşik bir silsile yoluyla üst makamlara aktarıldığından ve bu üst makamların sıklıkla diğer istihbari kaynaklardan da neticeyi tesbit etme imkanı olduğundan ölü ele geçirilen terörist sayısının net olamayabileceği durumlarda muhtemel en düşük rakamlar belirtilir. Örneğin açıkta 3 unsurun bulunduğu bir düşman Karargah mevzisi imha edilmişse içeride başka düşman unsurlar bulunması kuvvetle muhtemel olsa dahi bu sayı 3 olarak kayıtlara geçer.

Peki örgüt neden bu kadar çok kayıp veriyor?

Bunun iki nedeni var. Birincisi operasyonel tecrübeleri yok. Örgüt içindeki Avrupadan gelen asker eskisi yabancı savaşçılar dahi her ne kadar kendilerince elit birliklerde bulunmuşlarsa da kabiliyetleri ancak almış oldukları eğitimle sınırlı. Çoğusu sıcak çatışma yaşamamış tipler. Buna karşın bizim kendi unsurlarımız yakın tarihte Hendek olaylarından dolayı meskün mahal tecrübeleri var. 81 ilden özel harekat polisleri afrin’e gitti. Somut bir örnek vermek gerekirse Bingöl pöh Marmaris’te mak timlerini canlı yakalayan, Nusaybin’de, idil’de, Cizre’de, sur’da pek çok başarılı operasyonlar gerçekleştiren bir grup. Buna karşın ypg militanları teknik olarak üniforma giydirilmiş milislerden öte değil.

Peki bu operasyon gerekli miydi?

Bırak huduttaki askeri birliklerimizi Suriye sınırındaki şehirlerimizi, batıdaki metropollerimizin dahi güvenliği bitmiş bir durumdaydı. istanbul, Ankara’daki patlamalar ve Doğu illerinde kamu kurumlarına yapılan Silahlı eylemlerin pek çoğusunun faili suriye kaynaklıydı.

Peki neden öso?

Örgüte karşı bir öfkeleri var? Bu öfke ideolojik olmaktan öte örgütün geçmişte kendilerine karşı olan eylemlerinden kaynaklanıyor. Ayrıca Suriye’nin içinde önemli bir klavuz rolü görüyorlar.

Peki savaştan sonra ne olacak?

Fırat Kalkan’ıyla örgütten kurtarılan sözde kanton pek çok kimse farkında olmasa da şu an 82. Bir vilayetimiz gibi. Hastanesi, postanesi, karakolu filan var. Suriye’yle ilişkimiz normalleşmese dahi sınırımızın ötesinde dost bir bölge ticaretten tutun da turizme kadar en basit anlamda bize bir nefes alma sahası olacak.

Peki kuzey ırak bölgesine de benzer bir harekat düzenlenir mi?

Barzan aşireti Peşmerge’nin maaşlarını dahi ödeyemiyor o yüzden sesini çıkaramıyor.

Özetle Kürdistan rüyası içte ve dışta kabusa döndü. Umarız Kürdistan diye sayıklayanlar bu uykudan uyanırlar.