bugün

entry'ler (39)

disko kralı

bu geceki ukalalığını çok özlediğimi farkettiğim ve yıllardır izlediğim okan bayülgen programı. hatta kimi zaman eposta atmışlığım da vardır kendisine programla ilgili tepkilerimi falan, okudu mu okumadı mı bilemem. geçenlerde bir defasında çalıştığımız şirketin (onun eskiden program yaptığı tv) tuvaletinde karşılaştık yanyana geldik ama utancımdan merhaba bile diyemedim. ulan şimdi vay baba naber dersem ne kadar yavşak lan diye düşünecek diye. o cool ben cool bir biçimde işedik birbirimize bakmadan. ne kadar salağım. ulan senelerdir izlediğin adam bir merhaba desen n'olur. olmaz işte görgüsüzlük olur. rahatsız ederiz diye düşünürüz biz.

son zamanlarda en fazla izlediğim programı muhabbet kralı. geçen hafta alışveriş konulu programda kendisiyle anlattığı bazı konular kafamı kurcaladı ve moralimi bozdu bile diyebilirim. insanların büyüdükçe ve çok para kazanmaya başladıkça paralarını neye yatıracaklarını şaşırdığını, mesela prodüksiyonla ilgili bir iş yapıyorsa bi kamera bi kamera daha ve hatta bi kamera daha aldığını ve muhasebecisinin harca oğlum harcaman lazım demesiyle ilgili bir takım kelimeler sarfetti.

içim cız etti sözlük. çünkü ben bu yaşıma kadar sadece iki tane kamera sahibi olabildim. ikisi de amatör kamera. ilki elime aldıktan 2-3 ay sonra benim olmayan bir borç yüzünden icraya gitti. oysa yeni doğan bebeğimi çekecektim be sözlük ilk yürümesini, ilk konuşmasını falan. ama kısmet değilmiş. şimdiki ise kısıtlı imkanlarımla alabildigim yapabilecekleri gayet kısıtlı amatör bir kamera.

bir kamera bir kamera daha ve bir kamera daha... ne kadar trajik bir cümle benim için. şimdiki idealim bir 5D veya 7D alabilmek ama ev kirası, çocuğun okul masrafları, su, elektrik doğalgaz, evin geçim derdi vs vs. her ay kenara atabildiğim para o kadar az ki. mutlaka bir başka adrese gidiyor. hatta çoğu zaman olmuyor bile. of be hayat ne kadar da adaletsizmişsin sen.

bir kamera bir kamera daha ve bir kamera daha... hem de sanırım bu bahsettiği kameralar profesyonel falan. çok fena çok. nasıl adaletsiz bir dünyaymış lan bu.

sagopa kajmer

myspace deki blog köşesinde yazdığı yazıları az önce büyük bir şok içerisinde okuduğum mc.

özellikle yılbaşı kutlamaları ile ilgili yazdığı bölümler ve cübbeli ye övgüler düzdüğü satırlara dumur oldum. Gözündeki sürmeyi peygamberinin sünneti diye savunan bir zihniyet olduğunu yine aynı şok içerisinde hazmetmeye çalışıyorum. benim açığımı arıyorsanız giydiğim adidas lara laf edin gibi talihsiz bir cümle kurmuş ve kendisinin bile kendisinden rahatsız olduğunu açık etmiştir.

benim de iki çift lafım var sana Yunus;

ne gözüne sürdüğün sürme ne de giydiğin adidaslar zerre kadar umrumda değil. benim tek umrumda olan bir insanın bu canım ülkede ikiyüzlü davranışının göz göre göre nasıl prim yaptığıdır. hicri takvim kullanmıyorlar diye amerikancı biçiminde laf ettiğin insanlara albüm yapıp satıyorsun ama müzik olarak tamamen amerikan kültürünün göbeğinden çıkmış bir tarzı seçmişsin bu biiir!!

ikincisi ateşten gömlek şarkına çektiğin klibi youtube dan izledim. yine myspace sayfanda demişsin ki:

'belki videoda geçen askerler arap askerleri olmasaydı iş lehime dönerdi ve bu klip gösterilirdi lakin ben arap tarafını tutuyorum * '

bu nasıl bir cahilliktir yunus! kendini sanatçı diye gören bir insan nasıl olur da insanların ırkları, renkleri, milliyetleriyle ilgili açıklamalar yapar. bu tip bir cümle kuran insan sanatçı olabilir mi sence?

gerçekten iki tane kıçıkırık melodinin üzerine duygu sömürüsü barındıran depresif söz yazarak sanatçı olunabilineceğini mi düşünüyorsun?

dahası bir şarlatanı alim diye belleyip önünde diz çökerek sanatçı olunabileceğini mi düşünüyorsun?

senin isyankarlığın sadece yazdığın kıçıkırık satırları dinleyen ortaokul yaş ortalamasıyla sınırlı kalır yunus.

akşam vaazda cübelli'nin önünde diz çökmen, sabah radyoya yayın yapmaya gittiğinde patronuna el pençe davranman belli ki bünyende büyük bir şizofrenik hadiseyi barındırıyor.

ateşten gömlek klibinde gösterilen görüntüleri,oradaki çocukların katledilişlerini hiçbir aklı selim insan savunamaz. amma din adına değil, insanlık adına savunamaz. arap tarafını tutuyorum ne demek! Böyle bir katliamda arabı, türkü, israili, çeçeni olur mu?

radyodaki patronunda yahudi bildiğim kadarıyla. onun da bir takım sözleri olmuştu basında. bütün savundukların karşısında hiçbir hayranın çıkıp 'abicim ne işin var o işyerinde, hemen istifa et eğer gururun varsa, yoksa sus!' demiyor mu? (#1803674) veya bu açıklamalardan sonra gidip patronuna iki laf edebildin mi? Yoksa her zamanki gibi el pençe mi durdun önünde?

bir yandan gazze de yaşananlar, diğer taraftan cübelli nin vaazları, öte taraftan yahudi cemaatinin önde gelen patronlarının birinden her ay maaş alıp masana ekmek koyabilmen. aslında içindeki şizofreniyi anlıyorum be yunus. ama sen 20 li yaşlarında çok daha temiz bir çocuktun. Keşke seni gerçekten hiç tanımamış olsaydım.

dizel

az parayla fazla posta çalışan ve sürümden kazanan güzel eskort kız.

noter huzurunda çekilen reklamlar

o kadar parayı bana verseler ben de huzurlu olurdum ve benim huzurumda da çekebilirlerdi dediğim reklamlardır. binlerce dolar almış noter huzurlu olmaz mı allasen.

cenk erdem

keşke aralardaki o bayan sesi power fm in müzik direktörü olan burçin acer in eşi olmasaymış. ulan herkes eşini, karısını, kızını, dostunu bir yerlere yerleştirmeye çalışmaz mı bir ülkede! yazık beeee.

bay j

güzel espriler yapıyor. akşamları eve dönerken ilaç gibi.

gecenin bir yarısı sütlaç getiren seksi komşu kızı

böyle bir kızla karşı karşıya kalırsanız hemen sütlaçın üzerine bakın. eğer tarçın varsa amacı kati suretle sevişmektir, eğer tarçın yoksa o kaseyi gerçekten annesi göndermiştir ve amacı bir şekilde kızı size kakalamaktır. evlenip çoluk çocuğa karışmak istemiyorsanız kapatın kapıyı.

not: tarçın miktarı ile kızın abazanlık durumu doğru orantılıdır. (bkz: tarçın abazanlık eğrisi)

yetenek sizsiniz türkiye

evet evet adı sebebiyle cumhuriyet başsavcılığına şikayet etmek istedigim program. ne demek lan yeteneksizsiniz turkiye! hani kimileri yaptığı işlerle anılır ya hayat boyu, acun da benim için bundan sonra yeteneksizsin acun dur. haydi kal sağlıcakla, bir dahaki turda görüşürüz ben hayır diyorum. nerde lan buralarda bi yerde bi buton olacaktı.

adriana lima yı tanımayan erkek

driverları tam olarak yüklenmemiş erkektir. misal ben bu tipleri otomatik olarak tanıyorum.

sikiyönetim planı

fazla sayıda ve plansız cinsel birleşmelerden sonra kapılabilecek cinsel hastalıklar akabinde acil olarak uygulanması gereken plan.

ereksiyon haldeki penisi kesmek

beynin emiriyle tüm kanın acil olarak o bölgeye hücum edeceği aktivite.

oral seks yapmanin zararlari

aletin büyüklüğü ile doğru orantılı olarak konuşma bozukluğu, küçük dilini yutma, kısa süreli pelteklik, uzun vadede ise s harflerinin patlaması, mikrofonlara karşı daha duyarlı olma gibi yan etkiler bu zararlardan başlıca olanlarıdır. tövbe tövbe

lily allen

tuğçe kazaz lan bu!
http://www.lilyallenfans....wallpapers/LilyAllen1.jpg

emel müftüoğlu

türkiye de ilk fuckboston lı şarkıyı söyleyebilme cesaretini gösterebilmiş takdir edilesi sanatçı. (bkz: faka bastın)

spermler arasındaki diyaloglar

- hacı acayip ağrım var sana tutunabilir miyim?
- olm bi siktir git!

ismail yk nın şarkılarının çok anlamlı olması

aslında gerçek hayattan bir konuya parmak basmış olması, genel anlamda pop müzikte kullanılan ve artık çok kişi tarafından bıkkınlıkla karşılanan kelime öğelerine alternatifler üretmeye çalışması takdire şayan bir hadisedir. ancak arkadaş o götü otomatikman sallatan ritm yok mu, kendimden şüphelendiriyor olm beni. arada arkama falan bakıyorum, oynuyor hacı oynuyor! o olmasa tamam diycem ama neyse.

illegal müzik indirenin adsl aboneliğini kapatmak

fi tarihinde üç tane beste yapmış ya da ordan burdan aparmış birkaç yeteneksizin medet umduğu olaydır zira yeni grup ve sanatçılarda bu tip kaygılar olmadığını onların myspace ve last.fm sayfalarından görebiliyoruz. zamanında nazım yazdığı şiirleri üniversitelerde hoca ve rektör olan arkadaşlarına elden iletirmiş daha fazla kişie yaysınlar diye. hey gidi nazım, hey gidi yunus, hey gidi mevlana. siz nerdesiniz bunlar nerde.

ilk insanin topraktan yaratilmasi

dincilerin hemen hemen her tartışmada altına girdikleri şemsiyedir.
- peki o zaman açıklar mısın insan vücudundaki bilmem kaç tane element ve mineral topraktaki ile neden aynı?
- toprakta yetişen ürünlerden yediğin için olabilir mi acaba?

islam ı doğru anlamak

televizyonlarda veya kendilerine tahsis edilmiş gazete köşelerinde ahkam kesen dinci yazarlarla saatlerce tartışmak istediğim konudur. sonradan devşirme arapçanla sen mi daha iyi anlayacaksın islamı yoksa kendi diliyle indirilmiş kitaptan okuduğunu uygulayan ve o kültürle yetişmiş arap mı?

1988 doğumlu kızların genelde çirkin oluşu

1988 den önce insanlar çok fazla anadolu dan avrupa ya veya avrupa dan anadolu ya geçmezdi çünkü sadece boğaziçi köprüsü vardı. velhasıl kelam evlenme veya halvet olma hususunda çok seçici davranırlardı, özellikle istanbul dan bahsediyorum. bu sebeple çok seçici davranan ve özellikle dış görünüme, güzelliğe ve yakışıklılığa önem veren çiftler daha fazla olduğundan doğal olarak bu tarihten önce doğan misal 1987 veya 1986 doğumlu kızlar dikkat edin taş gibidir.

1988 de ise fatih sultan mehmet köprünün açılmasıyla iki yakanın insanları daha rahat ulaşım nedeniyle cinsel anlamda birbirlerine saldırmaya başladılar ve doğal olarak o eski seçicilik bir anda kayboldu ve ne yazık ki olan o sene rahme düşen embiryolara oldu, sadece kızlar degil, erkekler de aynı talihsiz cinsel birleşmelerden dolayı tipsiz olma nasibini almıştır.

gelgelelim, daha sonraki yıllarda gerek köprü fiyatlarının sürekli pahalılaşması, gerek durdurulamayan enflasyon oranları gerekse eskiden uzak sayılabilecek yerleşim birimlerinin şehre yakınlaşması diyebileceğimiz nüfus kaymalarıyla birlikte güzel kadınlar sadece güzel erkeklere birlikte olmaya başladılar ve bu tipsizliği bir nebze de olsa önleyebildiler, 90 sonrası doğan kızlar bunu bize kanıtlıyor.

90 dan sonra özel televizyonların hayatımıza girmesiyle birlikte güzellik yarışmalarının cılkının çıkması ve güzellik kavramının alt beynimizde içten içe değiştirilmeye başlanması ise başka bir konu, moderatör süre verirse o konuya da değinmek isterim.