abazalıktır.

" Anadolu nun suyuna, toprağına göz koyanlara karşı harekete geçen birçok grup, Nisan ayında Büyük Anadolu Yürüyüşü ne hazırlanıyor.

24 Ocak 2011 de Ankara da TBMM nin önünde Tabiatı ve Biyoçeşitliliği Koruma Kanun Tasarısı nı protesto etmek için bir araya gelen gruplar Nisan ayında " Büyük Anadolu Yürüyüşü " ne hazırlanıyor. "

(bkz: http://www.telgrafhane.com/basliklar/guncel/4587)

Dünya Saati 2011 de sürdürülebilir bir gelecek için dünyanın dört bir yanından milyonlarca insan ışıklarını bir saatliğine kapatacak. T.C. Ulaştırma Bakanlığı nın desteğiyle Boğaziçi Köprüsü bu sene de ışıkları kapatılacak sembolik yapılar arasında yerini alıyor.

(bkz: http://www.telgrafhane.com/basliklar/guncel/4533)

Ataol Behramoğlu'nun cumhuriyet gazetesinde yazmış olduğu güzel yazısı...

(bkz: http://www.telgrafhane.com/basliklar/guncel/4730)

35 ülke arasında son 5 ülkeden biriyiz. Utanılası bir durum.

" Dünya Adalet Projesi, ‘2010 Hukukun Üstünlüğü Endeksi’ni açıkladı. Türkiye birçok alanda en dipte çıktı. Özellikle hükümetin yetkilerinin denetlenmesi, yasaların anlaşılabilirliği ve temel haklar alanlarının üçünde de, Türkiye 35 ülke arasında son 5 ülkeden biri oldu. "

(bkz: http://www.telgrafhane.co...-adaletinbumuturkiye.html)

nerde okudum hatırlamıyorum ama, aşk-ı memnu da Beren Saat'in "Bihter" rolünü canladırmasına hitaben sunu yazmış arkadaşlar. Epey bir gülmüştüm.

-Fata Gül'ün suçu ne?
Zamanın da Bihter olması...

alerjiyi yok edelim derken vücudun su toplamasıyla alınan kilolar yüzünden bu seferde insanın piskolojisini bozup eve kapanmasına neden olabilecek bir tedavidir. Bir yanı düzeltirken diğer bir yanı çökertenlerden.

başka ve daha iyi bir sevgili olunca, hem doğum günümü kutlar hemde iyi ki ondan kurtulmuşum, diyip kutlayacagım daha nadide bir gün olur.

Sol haberde yer alan bir yazı ile yine pes dedirttirdiler adama, buyrun okuyun arkadaşlar..

" AKP hükümeti 12 Eylül referandumunun hemen ardından özelleştirme uygulamalarında gaza basacağını belli etti...

-Maliye Bakanı Mehmet Şimşek önceki gün özelleştirmelere hızla devam edeceklerini vurgulayan bir açıklama yaparak " Köprü ve otoyollar, ilk aşamada özelleştirme programına alınacak, daha sonra da diğer hususlar belirlenecek. Milli Piyango idaresi'nin hizmet alımı yöntemiyle mi, yoksa lisans devriyle mi özelleştirileceği konusunda da birkaç hafta içinde karar verilecek ve bu kuruluşun özelleştirme stratejisi ortaya konacak " dedi.

-Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız ise geçtiğimiz günlerde Türkiye'nin en büyük iki kamu kuruluşu olan Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO) ve BOTAŞ'ın halka arz yoluyla özelleştirileceğini açıkladı.

-Elektrik dağıtımı ve üretimi alanında özelleştirme ihaleleri ise referandum arası vermeden, yaz aylarında tüm hızıyla sürdü. AKP hükümeti, 2010 yılı sonuna kadar elektrik dağıtım alanını bütünüyle özel sektöre devretmeyi planlıyor. "

(bkz: http://www.telgrafhane.co...arlamaklamukellefler.html)

Yapımcılığını Sosyal Araştırmalar Vakfı'nın gerçekleştirdiği Erdal Eren belgeseli gösterime giriyor. 18 Ekim Pazartesi günü 21:30' da Beyoğlu Sineması nda gösterilecek.

(bkz: http://www.telgrafhane.co...-sonbakistakiogozler.html)

aşağılayıcı ve küfür olarak halk dilinde bir "hayvan" tabiri vardır ama, artık bu kelimenin olumsuz olarak kullanılan bu algısı kaldırılıp yerine "insan" kelimesi getirilmeli. Hayvana ne kadar iç güdüleri ile hareket edebilen bir varlık olarak da ele alsak, biz düşünen insanlardan daha akıllı ve ahlaklı davrandıkları kesin.
En son izmir'deki olay ve kimseye zararı olmayan o kedinin ezilerek öldürülmesi ve bu suçun hala anayasamızca kabahat suçuna girmesi ve sadece bir canın bedelinin 600 lira olması değiştirilmesi gereken bir durumdur artık. Direk suç kapsamına alınmalı ve para cezasından daha ağır cezalarla yaptırımlanmalılar.

Nasıl bir vicdan vardır ki bu insanlarda bu hayvanlara zarar verebiliyorlar bunu anlayamıyorum.

Arkadaş daha başlığı düzgün yazamamış.

ve bir kızla erkek yanyana kalınca ahlak mı bozuluyor?
Ki bunun laiklikle ne alakası var.. Başlığı açan arkadaş "laikliğe" laf atmak için bu yolda başlık açmaya uğraşarak kendi vasat görüşünün ne kadar geri olduğunu göstermiş.
Sokakta orada burada istedikleri haltı ailelerinden saklanarak yiyeceklerine, anne baba çocuklarına biraz arkadaşça davranıp, anlamaya çalıssa çocuklarının aşırıya kaçma ve her işi gizleyerek daha çok inadına yapma huyundan bir nevi olsun vazgeçmelerini sağlayabilirler.
Ki gayette normaldir bir kızla erkeğin aynı evde kalmaları, yaşamaları da.
Laikliğe böyle b.k atmayın kardeşim, çok komik görünüyorsunuz... ilkokul düzeyinden sıyrılın.

Hala bu adamı içimizde destekleyip baş tacı yapanlar var ki bu adam binlerce kişinin ölümünden sorumlu bir kişidir. Bakın bugunkü haberlere:
" BATMAN Belediyesi nin düzenlediği panele katılan BDP Van Milletvekili Özdal Uçar, dinleyicilerden birinin sorusuna verdiği cevapta, - Kürt halk önderi Sayın Abdullah Öcalan ın başımızın üstünde yeri var- demesiyle salonda olanlardan da epey bir alkış aldı. "

(bkz: http://www.telgrafhane.co...imizinustundeyerivar.html)

A-cıya ş-ikayetsiz K-atlanmaktır, diye okumustum bir yerde... Başlıklara iyi kelimeleri sıralamıs olsa da yorumsuz bir konu kişiden kişiye değişir. Kafa yapısına has düşünce değişikliği gibi sevgi çeşitliliği de boldur nasıl olsa.

Tarihe kaydedilen para, para, para sözü de.. savaşları kazanabilmenin tek yolunun maddiyattan geçecegini belirtmek istediği sırada sinirlenerek para, para, para diye haykırmasıydı.

Yağmur sırasında bir de çatıya vuran damlaların sesini dinleyerek uykuya dalmak kadar da güzeli yoktur.

"Kral Çıplak" açıklaması ile tek cesaretli rektörlerimizden.

" YÖK Bakanı nın açık tehdidine karşın, hukukun üstünlüğü ilkesinden taviz vermedi...
Tüm meslektaşlarının gözlerini yumduğu bir dönemde o, Kral çıplak, diye haykırdı...

Kısa bir açıklama yaptı:

Bana hiçbir kanun, üniversitede türbanı serbest bırakmam konusunda bir yetki vermemiştir, YÖK Başkanı na da vermemiştir. Yargıtay ın, kamusal alana ve üniversiteye türbanla girilemeyeceği konusunda verdiği içtihat kararları var. Anayasa Mahkemesi nin, Avrupa insan Hakları Mahkemesi nin verdiği kararlar var. Benim görevim yasalara uymaktır.

Kimsenin tek başına, Üniversitede türban serbesttir, deme yetkisi ve hakkı söz konusu dahi olamaz.
Benim görevim Türkiye Cumhuriyeti kanunlarını uygulamaktır.
O kanunları değiştirebilecek tek kurum TBMM dir... " *

*Mustafa Mutlu- Vatan Gazetesi

Değerli bir insandı ve değerli bir aydınından gene yoksun kaldı bu ülke...
Hikmet çetinkaya nın da bu usta için yazmış olduğu yazıda okunmaya değer.
(bkz: http://www.telgrafhane.co...php/basliklar/guncel/2101)

Şili deki maden kazasında mahsur kalan 33 işçinin 69 gün sonra yeryüzüne çıkarılmasını yorumlayan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer : Böyle bir kaza bizde olsaydı, madencilerimizi üç günde çıkarırdık, demiş.
Belli, madenler farklı olsada Zonguldak Karadon'da ki akibetlerini gördük...

(bkz: http://www.telgrafhane.co...php/basliklar/guncel/2098)

Eyüp bey ntv de yeni gazeteleri hakkında epey bir demeç veriyordu, yarın göreceğiz bakalım.
Hele kendisi bu kadar akp hükümetine yandaşken kalkıp bir de sonradan 400 gazeteci tutuklu bunları konuşmalıyız açıklamasından sonra kendisine şöyle okkalı bir küfür sallayasım geldi.

Ne 400 be 700e çıktı tutuklu gazetecilerin sayısı. Çoğu da akpye yandaş olmadığı için!