bugün

entry'ler (137)

ben bu yazıyı anneme yazdım

bana biçilen ömrün yarısını seni güçsüzlükle suçlayarak geçirdim. hiçbir şeyi terk etmesini bilmiyor ne babamı ne beni dedim. babama söyleyemediklerimi ağız dolusu suratına savurdum defalarca. her fırsatta senin gibi olmayacağım dedim en acımasız tavrımla...

anneler kızlarının kaderlerini yaşarlar derler. ben seni koca bir evliliği terk edememekle suçlarken üç beş ay tanıdığım adamlara koala gibi yapıştım bırakamadım...

bugün seni anlıyorum ve sen benim yanımdasın -olan her şeye rağmen.

giriş ve gelişmemiz zayıf olsa da sonuçta iyi bir anneydin. seni seviyorum, teşekkür ederim...

babama mektup

--spoiler--
gerçekte iyi yürekli ve yumuşak bir insandın; gelgelelim bir çocuğun söz konusu iyiyürekliliğe ulaşana dek aramasını sürdürecek kadar sabır ve cesareti yoktur.

benim gibi otuz altı yaşına varmış bir kimsede artık zarar görebilecek sağlam bir yer kalmamıştı.

bir diktatör gibi tıpkı; o da bir yol ülkesinin dışına çıktı mı, zulmünü gittiği yerde sürdürmek için neden görmez ve en değersiz insanlarla bile iyi kalplilikle görüşüp konuşabilir.

--spoiler--

kafka - babama mektup

kafka benim sevgilim olsaydı onu ne kadar sıkıcı bir insan olduğuna ikna edip intihara sürükleyebilirdim sanırım. 110 sayfa boyunca babasına derdini anlatmaya çırpınıp mektubu göndermemiş bile. gönderse de babası okumazdı sanıyorum. yalnız kafka'nın üç günde yazdığı mektubu bugün binlerce insanın eser olarak okuması müthiş.

sözlük yazarlarının yalnızlık seviyesi

iki üç işemede bir sifonu çekiyorum, atık su bedelinden tasarruf ediyorum.

ben bu yazıyı sana yazdım

ikimiz de belamızı bulduk, tam olarak istediğim gibi.

dişe dolgu yapılırken hapşırmak

tehlikelidir. özellikle matkap gibi aletle dişin içi temizlenirken hapşırmak.

finaller

sen finalden sonraki yedi makaleye daha çalışırsın ama hoca sadece finalden önceki üç makaleden sorar. allahsız bir tane vize sonrası sormadı lan.

vize reddi

genellikle evrakların eksik/hatalı toplanmasından kaynaklıdır.

korumaya muhtaç çocukların fuhuşa sürüklenmesi

koruma değil korunmaya muhtaç çocuklardır. sosyal olaylar çok yönlü ele alınmayı gerektirir. 'haber' olması için yazılmış birkaç satırdan bir kanıya varmak yanlıştır. öncelikle bu çocuklar ilgisizlik nedeniyle fuhşa sürükleniyorsa bunun birkaç nedeni vardır. ya var olan sosyal servis elemanları çocuklarla ilgilenmiyor ya da sayıca yetersiz ve evrak işleri yapmaktan çocuklarla ilgilenemiyorlar. son yıllarda sıkça dillendirilen ve sonucunda alan dışı atamayla bu yetersizliği kapatmaya çalışırken daha da artıran devletimize bakılırsa ikinci şık daha olası.

çocuklar madde bağımlısı değilken madde bağımlılarıyla bir tutulması neden olabilir? acaba yer olmamasından olabilir mi?
cinsel taciz/istismar hassas bir olaydır ve en ufak bir şüphe dahi olsa titizce incelenmelidir. umarım böyle bir olay yaşandıysa sorumluları gereken cezayı alır.

bütün bunlar gösteriyor ki hükümet sosyal politikalarda çok eksik. kadının adı bakanlıktan atıldığından beri artan kadın ölümleri bir tesadüf olabilir mi?

sevgi evleriyle cinsiyetlerine gören ayrılan ve kurum bakımındaki gibi toplumdan izole edilmeyi onaran ancak zıt cinsiyetten izole edilmeyi artıran bu politikada art niyet yok mu?

olayları çoklu değerlendirmeli, eleştirmeliyiz. sadece küfür ederek bu işler olmaz.

dişe dolgu yaptırmak

korkutucudur. küçüklüğümden beri sürekli dişçiye gitmiş, hiç korkmamış bir insanım. kanal tedavisi, tel takılması, çıkarılması.... yıllarca onlarca defa dişçiye gittim ve toplamda on iki dişim çekildi. dişçiden korkmaya üniversitede başladım. kendisine dişçi denmesi uygun görülmüş adamın biri dişime iki dakikada kanal tedavisi uyguladı ve ardından günlerce ağrı, antibiyotik sonunda uğruna o kadar acı çektiğim dişi daha çok acı çekerek çektirmek zorunda kaldım. şimdi de azı dişime dolgu yaptırmam gerekiyor ve maddi imkansızlıklardan ötürü özel hastanede yaptıramayacağım. uykularım kaçıyor sözlük iki gündür uyuyamıyorum daha on gün var dolguya.

yalan söylemek

hastalık boyutuna ulaşabilir. merak ediyorum da bu kadar aşık olduğum ve bana aşık olduğunu söyleyen adam bu yalanları söylemesem bana aşık olur muydu? söylediğim yalanlar yüzünden onu reddetsem ve altı aydır başkasıyla beraber oluyor olsa bu beni ilk günkü kadar kahreder miydi?

--spoiler--
seni uzaktan sevmek... aşkların en boktanı...
--spoiler--

taytsizkral

taytı popişinden araya kaçıp kaybolan yazar nicki.

jennifer lopez

porto riko kürdü.

şizofrenik duygulara sahip olmak

ergenliği atlattıktan sonra geçecek duygulardır. tünelin ucu daha bombok bir yere çıkıyor zira.

muhteşem üçlüler

yazar-annesi-başka bir yazar.

barda çalışmak

kadınsan hangi barda çalışırsan çalış aşağılayıcı bakışlara maruz kalırsın ve ellerin büyür. gerçekten de bir ayda ellilik bira taşıma kapasitenle elinin genişliğinin artması doğru orantılıdır.

caysevmeyen

adeta göz açtırmayan yazar. (bkz: #19575241) bu nasıl bir entry sokması öyle ay oturamıyorum. karne günü de yaklaşıyor eğlen bakalım gönlünce.

sözlükte kız avı için başlık açan kişi

amazon sözlük kadınlarının tepkisini almıştır. biz erkeğimizi kendimiz avlarız, ötede kumda oynayın gidin.

erkeklerin namusu

tabii götleridir. erkeğin ibnesi namussuzdur. götünü parmaklatanı orospudur. bu nasıl sorudur?

nickten kişilik tahlili yapmak

a change is gonna come: anket dolması.

şapka kanununa muhalefetden tutuklanmak

yazım hatası belirtilince rahatladığım başlık. kasım kasım kasılan karnım rahatladı.