tebrik edilip el üstünde tutulmaları, güne başlarken alkışlarla uyandırılıp akşam yatarken tezahüratlarla uğurlanmaları uygun bir davranış biçimi olabilir.

kışkırtma ve kin, nefret duygularını güçlendirmeye yönelik ifadelerden biridir. nitekim faşizm kendi iç dengeleri olan ve avrupa toplumların yapısına göre oluşturulmuş bir ideolojidir. kemalizm ise sosyal demokrasinin anadolu koşullarına uyarlanmış halidir.

ancak kemalizm'i sosyalist yalanlardan okuyup öğrendiğini sanmış ve faşizm ile ırkçılığı dahi aynı şey sanacak kadar sığ düşüncelere sahip kişiler tarafından bu çeşit yargıların kurulması olasıdır. bu kişilerin genel söylemlerine bakıldığında çözüm sunmak yerine kendinden olmayanı karalama unsuru ağır basmaktadır.

molotofkokteylinin başka bir söylenişi olarak kullanılabilecek ifadedir. türkiye koşulları için bu gerekli iğnelemeyi barındıran uygun bir ifade olacaktır.

güzel anadolumda yaşayan ve her fırsatta barış ve demokrasi ruhunu pekiştirmek amacıyla kaldırım taşlarını sökmek, genç kızları otobüs içinde yakmak, baskıya direnmek adına polise taş atıp sivillerin kafasını yarmak gibi erdemli işleri yapan arkadaşların sıklıkla kullandığı ölümcül demokratik araçtır?!

ilk ilişkilerde yoğunlukla er kişinin başından geçen olaylardır. nitekim çok sevdiğiniz ve emek verdiğiniz halde cinsel karşılık alamazsanır. ardından bir bakarsınız ki sizden ayrılınca çıktığı havalı elemana iki ayda vermiştir.

2. filmin son sahnesinden sonra bir an önce ıron man ile birleştirilmesini beklediğim filmdir. elemanın kasları çoğu kadının olmasa bile çoğu erkeğin rüyasına giren cinstedir.

dünyanın en berbat yaşam tarzlarından birine bodoslama dalmaktır. çünkü bir fırsat çıktığında sevgilisi olan birisindir. ancak sevgililiğin temelini oluşturan cinsellik yaşamından uzaktır. bu sayede kendini bir kızı mutlu etmeye adamış erkek bir pollyyanna'ya dönüşür kişi. dünya'da mevcut tanımı ile sadece türkiye'de yaşanan durumdur.

gerek replikleri, gerek karakterleri, gerekse çekim tekniği ile özgünlüğünü ve kalitesini ortaya koymuş bir filmdir. yaratıcılarından oyuncularına ustalar geçidi gibidir.

kışkırtma ve kin, nefret duygularını körükleme amaçlı olarak art niyet ile öne sürülmüş bir varsayımdır. nitekim her ideolojinin bir amacı ve hedef kitlesi vardır. siyasi bir kavram olan ideolojiyi benimsemiş bir siyaset dışılık düşünmek mantıksal tutarsızlık içinde olunduğunun kanıtıdır.

akkor ampül olmakla birlikte günümüz koşullarına artık uyum sağlayamayan bir modeldir. nitekim artık floresan ve ledler modadır.

an itibariyle hayatın acımasızlığı, her boşluğu doldurmak gerekmediği gibi şeyleri anlayan ve ertesi güne cinsel kimliğini geride bırakmış bir filozof olarak başlayacak kimsedir.

zor hayat şartlarında kadının tutunabilmek için geldiği son noktadır. kimi zaman bireysel seçim ancak genellikle zorunluluğa boyun eğiştir. bir ileri aşaması felakettir.

kimi zaman seçimler öncesinde güzel anadolumun en alakasız yerlerinde bulunan, ancak her ne hikmetse bir türlü çıkarılamayan fosil yakıttır.

okan bayülgen'in justin bieber'a mektubundan sonra daha bir güzel olmaya başlamış programdır.

pelin batu'nun gidişiyle önce biraz sıkıcı olmaya başlamış ancak artık ilber ortaylı ile çok daha iyi olabilecek programdır.

hattuşa'yı yağmaladıktan sonra bu şehrin iskanını yasaklayan ve göğün fırtına tanrısı adına lanetleyen hitit kralı. bunu yapmasında şehrin istihkamının kuvvetli ve alınmasının zorluğu etkili olmuştur.

doğal seçilimin bir parçasıdır. zenginlik güç demektir. ve insanın tarihöncesi zamanlarından bu yana bildiğimiz kadarı ile daha güçlü olan daha fazla seçim şansına sahiptir.

özgür görünümlü sömürge ülkeleridir. bu ülkelerin toplumlarının özgür iradeleri de yoktur. psikolojik harekatlar sonrasında halk genellikle kendi düşünceleri sandıkları başkalarının düşüncelerini paylaşır ve savunurlar.

dil ve tarih coğrafya fakiltesinde türk dili ve edebiyatı, tarih, bilgi ve belge yönetimi bölümlerinde okuyan öğrencilerin aldığı ya da diğer bir ifade ile kaldığı ders-dildir. öğrenilebilmesi için arap alfabesi bilmek yeterli değildir. ciddi düzeyde arapça ve farsça ifadeleri de bünyesinde barındıran dildir. tarihsel dönemlerde kullanılışına göre üç ayrı şekli vardır:

-eski osmanlıca (eski anadolu türkçesi): 11. yüzyıldan 15. yüzyılın sonuna dek
-klasik osmanlıca: 16.yüzyıldan 19. yüzyılın ikinci yarısına dek
-yeni osmanlıca (enver paşa imlası): 19. yüzyıldan 1928'e dek

eski osmanlıca'da sesli harfler kullanılmaz sesler hareke ile ifade edilirdi. klasik osmanlıca'da sesli harf kullanımı belirli kurallara bağlı idi ve hareke kullanılmıyordu. yeni osmanlıca'da ise sesli harfler "elif, vav ve ye" sesleri ile gösterilmiştir.

"tarih nerede okunur?" sorusunun yanıtı olan "tarih, dil-tarih'de okunur!" ifadesinde yer bulan fakültedir.