bugün
- bik bik'in balona binmesi8
- vatandaşlık farkı alan otel8
- arkadaşlar biri var23
- suriyeliler suriye'ye dönsün9
- 22 şubat 2024 sparta prag galatasaray maçı15
- anın görüntüsü19
- erkeğe ne hediye alınır32
- sözlük erkeklerinin bugünkü kombinleri14
- sırtınızı bir sözlük kızına dayar mısınız17
- nickli başlık açanlar çaylak yapılacaktır8
- adanada polisin saldırganın ayağına sıkması12
- kanınıza rengini verir misiniz15
- uzağı göremeyen insan18
- türkiyede çok abartılan arabalar21
- icardi190516
- icardi1905 silik olsun kampanyası27
- icardiyi tokat manyağı yapmak9
- futbolcu ismiyle nick almak9
- bir sözlük kızı ile yakınlaşmak19
- evlilik11
- millet açsa neden kafeler tıklım tıklım29
- 27 nisan 2024 fenerbahçe beşiktaş maçı24
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi12
- ideal duş alma sıklığı12
- integralin müfredettan kaldırılması15
- patiswiss9
- artificialintelligence11
- ak partiliyi çok fena döven chp belediye başkanı18
- 26 nisan 2024 adana demirspor galatasaray maçı51
- kültürlü entelektüel alçak gönüllü güzel kadın13
- kekeme olan biri doktor olurmu11
- arkadaşlar cumaya neden gelmediniz14
- nickini google da aratınca çıkan ilk görsel16
- seni seviyoruz insan olmaya çeyrek kala8
- bik bik moderatör olsun19
- bik bik moderatör olunca bana kız ayarlar mı10
- kent lokantası niye bedava değil demek9
- antalya'ya abartılmış şehir diyen göt11
- istanbul suriyenin başkentidir12
- nervio'nun ellerinde cenneti koklamak9
- cumaya gidenlerin çok azalması13
- pahalılıktan dolayı suriyeye dönen kadın8
- azerileri çok seviyorum ne yapmalıyım13
- genç kızlıktan teyzeliğe geçiş13
- aristoteles'in orta yolu10
- manyak olmaya karar verdim silik olsun kampanyası13
Kenan evren' e " kime paşa diyeceğimizi paşa gönlümüz bilir " diyerek Kenan evren' i dumura uğratan sanat güneşi.
Kenan evren' e " kime paşa diyeceğimizi paşa gönlümüz bilir " diyerek Kenan evren' i dumura uğratan sanat güneşi.
görsel
Mirasının büyük bir bölümünü Mehmetçik Vakfına bağışlayan Zeki Müren'in askerlik yılları.
1957/Ankara.
Mirasının büyük bir bölümünü Mehmetçik Vakfına bağışlayan Zeki Müren'in askerlik yılları.
1957/Ankara.
sanat güneşi.
--spoiler--
sırf kadın gibi giyinip boyandığı için haddinden çok fazla ilgi gören abartılmış balon bir sanatçı.
--spoiler--
şunu bir okuyun;
(bkz: zeki müren in yaptırdığı bozkurt madalyası/#37285013)
milyonlarca siyasal islamcı birleşseniz, zeki müren'in taşşağının bir kılı etmezsiniz...
sırf kadın gibi giyinip boyandığı için haddinden çok fazla ilgi gören abartılmış balon bir sanatçı.
--spoiler--
şunu bir okuyun;
(bkz: zeki müren in yaptırdığı bozkurt madalyası/#37285013)
milyonlarca siyasal islamcı birleşseniz, zeki müren'in taşşağının bir kılı etmezsiniz...
24 eylül 1996...
görsel
yağmurlu, puslu bir sonbahar sabahına uyanmıştık bursa'da...
gökyüzünde kapkara bulutlar...
rahmetli babacığımla evden çıkmadan önce sabah haberlerinde işittik sanat güneşimizi kaybettiğimizi.
sanki evimizden birini kaybetmiştik, kimsenin çıtı çıkmıyor, ağzını bıçak açmıyordu.
annem hüngür hüngür ağlıyor, babamın gözlerinde birkaç damla yaş.
henüz 20 yaşında fişek gibi bir delikanlıydım ben, ama afallamıştım.
zeki müren ölemezdi ki...o bizim gururumuzdu, en büyük bursalıydı...
her neyse, evden çıktık, evin önünde otoparkta arabaya bindim babamın gelmesini bekliyorum, arabayı çalıştırdım, bu sırada arabanın teybini almak için elimi koltuğun altına attım...
o dönemlerde oto hırsızlıkları çoktu, dolayısıyla arabalara kızaklı teyp taktırırdık. akşam eve geldiğimizde teybi söker eve alırdık, lakin her gün her gün rutine bindiği için bazen ben teybi çıkarır, koltuğun altına koyardım.
işte o gece de eve gelirken teybi yuvasından çıkarmış, koltuğun altına koymuştum, lakin sabah arabaya bindiğimde teyp koltuğun altında yoktu.
"baba baba, teybi çalmışlar" diye seslendim babama.
hi.bir şey demedi, normalde acayip fırça yemem lazımdı teybi eve çıkarmadığım için, ama sustu babam.
karakola gittik. (evet karakola, olm, teyp çok pahalıydı lan, napalım. binlerce dolar vermiştim o teybe)
babam şikayetçi olmak için karakola çıktı, bizi emniyet müdürlüğündeki hırsızlık masasına yönlendirdiler. fomara'daki emniyet binasına geldik, dışarısı tıklım tıklımdı. ben arabada beklerken, babam içeriye girdi, aradan 15-20 dakika geçti babam dışarı çıktı.
"ne oldu baba" diye sordum.
"valla tutanak tuttular, oradaki polis, abi bak bu oto teypleri bugün bulundu, içlerinden birini al istersen dedi"
"peki neden almadın baba" diye sordum.
"içlerinde bizimki yoktu ki..." diye yanıtladı. ve devam etti, "oğlum zeki müren'i kaybettik, boşver teybi, artık teyp falan lazım değil..."
o zamanlar herkes dürüst ve namusluydu, kimse hakkı olmayan şeye tamah etmezdi. o gün türkiye'nin her evinde bir cenaze vardı ve biz sanat güneşimizi son yolculuğuna uğurlamak için üzerimize düşen vazifeye hazırlanıyorduk. teyp meyp kimsenin umurunda değildi...
görsel
ha bu arada, rahmetli zeki müren, rahmetli dedem ile de tanışırdı. dedem zeki müren'i şahsen tanır ve çok severdi.
40'lı yıllarda dedem kamyon şoförlüğü yapıyormuş, zeki müren'in ailesinin de çakırhamam'ın arkasında kereste depoları varmış, dedem oradan mal çekiyormuş. o dönem zeki müren henüz 14-15 yaşlarında iken tanışmışlar. sonra tabi 1950'lerde zeki müren ünlü olunca dedem bunu sürekli anlatmış çevresine. bir gün izmir fuarına gitmişler, dedem, zeki müren'le sohbet etmiş, zeki müren dedemi arkadaşlarının yanında onore etmiş, bunu sürekli anlatırdı dedeciğim...dedemi de zeki müren'den 3 sene sonra kaybettik.
görsel
zeki müren, barış manço, kemal sunal ve diğerleri...
görsel
tek tek kaybettiklerimiz, aslında bu toplumun ahlaklı yüzleri, vicdanlarıydı.
her birini kaybedişimizde, toplumumuz biraz daha ahlakını, vicdanını, namusunu, iyiliğini kaybetti...
onlar sadece sanatçı değil, toplumun yüz aklarıydı...
görsel
işte 25 yıl önce bugün...bursa üzerinde kara bulutlar dolaşan bir şehirdi ve o gün bursa'nın yakın tarihteki en kara günüydü...
senin gibisi gelmedi, gelmeyecek...çok özledik be abi...
görsel
görsel
yağmurlu, puslu bir sonbahar sabahına uyanmıştık bursa'da...
gökyüzünde kapkara bulutlar...
rahmetli babacığımla evden çıkmadan önce sabah haberlerinde işittik sanat güneşimizi kaybettiğimizi.
sanki evimizden birini kaybetmiştik, kimsenin çıtı çıkmıyor, ağzını bıçak açmıyordu.
annem hüngür hüngür ağlıyor, babamın gözlerinde birkaç damla yaş.
henüz 20 yaşında fişek gibi bir delikanlıydım ben, ama afallamıştım.
zeki müren ölemezdi ki...o bizim gururumuzdu, en büyük bursalıydı...
her neyse, evden çıktık, evin önünde otoparkta arabaya bindim babamın gelmesini bekliyorum, arabayı çalıştırdım, bu sırada arabanın teybini almak için elimi koltuğun altına attım...
o dönemlerde oto hırsızlıkları çoktu, dolayısıyla arabalara kızaklı teyp taktırırdık. akşam eve geldiğimizde teybi söker eve alırdık, lakin her gün her gün rutine bindiği için bazen ben teybi çıkarır, koltuğun altına koyardım.
işte o gece de eve gelirken teybi yuvasından çıkarmış, koltuğun altına koymuştum, lakin sabah arabaya bindiğimde teyp koltuğun altında yoktu.
"baba baba, teybi çalmışlar" diye seslendim babama.
hi.bir şey demedi, normalde acayip fırça yemem lazımdı teybi eve çıkarmadığım için, ama sustu babam.
karakola gittik. (evet karakola, olm, teyp çok pahalıydı lan, napalım. binlerce dolar vermiştim o teybe)
babam şikayetçi olmak için karakola çıktı, bizi emniyet müdürlüğündeki hırsızlık masasına yönlendirdiler. fomara'daki emniyet binasına geldik, dışarısı tıklım tıklımdı. ben arabada beklerken, babam içeriye girdi, aradan 15-20 dakika geçti babam dışarı çıktı.
"ne oldu baba" diye sordum.
"valla tutanak tuttular, oradaki polis, abi bak bu oto teypleri bugün bulundu, içlerinden birini al istersen dedi"
"peki neden almadın baba" diye sordum.
"içlerinde bizimki yoktu ki..." diye yanıtladı. ve devam etti, "oğlum zeki müren'i kaybettik, boşver teybi, artık teyp falan lazım değil..."
o zamanlar herkes dürüst ve namusluydu, kimse hakkı olmayan şeye tamah etmezdi. o gün türkiye'nin her evinde bir cenaze vardı ve biz sanat güneşimizi son yolculuğuna uğurlamak için üzerimize düşen vazifeye hazırlanıyorduk. teyp meyp kimsenin umurunda değildi...
görsel
ha bu arada, rahmetli zeki müren, rahmetli dedem ile de tanışırdı. dedem zeki müren'i şahsen tanır ve çok severdi.
40'lı yıllarda dedem kamyon şoförlüğü yapıyormuş, zeki müren'in ailesinin de çakırhamam'ın arkasında kereste depoları varmış, dedem oradan mal çekiyormuş. o dönem zeki müren henüz 14-15 yaşlarında iken tanışmışlar. sonra tabi 1950'lerde zeki müren ünlü olunca dedem bunu sürekli anlatmış çevresine. bir gün izmir fuarına gitmişler, dedem, zeki müren'le sohbet etmiş, zeki müren dedemi arkadaşlarının yanında onore etmiş, bunu sürekli anlatırdı dedeciğim...dedemi de zeki müren'den 3 sene sonra kaybettik.
görsel
zeki müren, barış manço, kemal sunal ve diğerleri...
görsel
tek tek kaybettiklerimiz, aslında bu toplumun ahlaklı yüzleri, vicdanlarıydı.
her birini kaybedişimizde, toplumumuz biraz daha ahlakını, vicdanını, namusunu, iyiliğini kaybetti...
onlar sadece sanatçı değil, toplumun yüz aklarıydı...
görsel
işte 25 yıl önce bugün...bursa üzerinde kara bulutlar dolaşan bir şehirdi ve o gün bursa'nın yakın tarihteki en kara günüydü...
senin gibisi gelmedi, gelmeyecek...çok özledik be abi...
görsel
sanat güneşimiz, türk sanat musikisi'nin piri. kimin hayatına dokunmadı ki? kimlerin aşkını anlatmadı ki? zengini de fakiri de genci de yaşlısı da o'nu dinledi. dertli gönüllere giren de o, alkışlarla yaşayan da o, gökyüzünde yalnız gezen yıldızlarla konuşan da o, yeri geldiğinde yazılmış mektubun kahrını çeken de o. o gerçek bir virtüöz, duayen, üstat.
tabii yine de bir oğuzhan koç değil.
tabii yine de bir oğuzhan koç değil.
Türkiyenin Elton jhon'u.
sanat güneşi'miz.
Çağlar Çorumlu nun aşırı güzel oynadığı maksimum reklamına denk gelip, şarkılarına dalış yaptığım duruşu, sesi, konuşması, zerafetiyle tam anlamıyla sanatçı kişisi. Uzun zamandır dinlemiyordum. Reklam o kadar güzel olmuş ki zeki muren'i bilene hatırlatmış bilmeyen nesile anlatmış. Emeklere sağlık.
Zeki Mürende görünce gülümseten birşey var.
Zeki Mürende görünce gülümseten birşey var.
dostlarla kurduğum rakı sofralarına eşlik eden en güzel sestir. bir yerde duyduğuma göre kendi yaşamında çok ağzı bozuk biriymiş ancak konu ne zaman işine, müziğine gelse hemen ciddi birisi oluverirmiş. bu senepten saygı duyduğum isimdir.
dostlarla kurduğum rakı sofralarına eşlik eden en güzel sestir. bir yerde duyduğuma göre kendi yaşamında çok ağzı bozuk biriymiş ancak konu ne zaman işine, müziğine gelse hemen ciddi birisi oluverirmiş. bu sebepten saygı duyduğum isimdir.
aramızdan ayrılışının 26. yıldönümünde saygı, rahmet ve özlemle andığım sanat güneşimiz. Bursamızın gururu...
şimdi uzaklardasın, seni çok özledik be paşam...
https://streamable.com/0pfa62
şimdi uzaklardasın, seni çok özledik be paşam...
https://streamable.com/0pfa62
Sanat güneşi diye boşuna denmemiş kendisine. Şu icranın üzerine ne söylenebilir başka?
https://youtu.be/aj2Zzd4mUzQ
Aşkın ne olduğunu bilmeyenlere...
https://youtu.be/aj2Zzd4mUzQ
Aşkın ne olduğunu bilmeyenlere...
Yaşasa idi de hafta sonu sevdiğimizi elinden tutup gidip de baş başa dinleyebilse idik 3 duble rakı eşliğinde.
Gece gece bir seni özledim paşam bir de onu ❤️ neyse son bir gece daha onsuz.
Gece gece bir seni özledim paşam bir de onu ❤️ neyse son bir gece daha onsuz.
mavi gözlü sarışın kız gel gidelim adaya biz.
Turk sanat muzigi deyince. Akla gelen tek isim.
Bursa'da gezerken bir gün taksici abi anlatmıştı.
Arabasına yolcular binmiş ve nereye gideceklerini sormuş.
Cevap:
-zeki Müren'in türbesine.
Böyle bir zat-ı muhterem idi kendisi.
Allah rahmet eylesin, mekanı cennet olsun.
Arabasına yolcular binmiş ve nereye gideceklerini sormuş.
Cevap:
-zeki Müren'in türbesine.
Böyle bir zat-ı muhterem idi kendisi.
Allah rahmet eylesin, mekanı cennet olsun.
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar