bugün

(bkz: geldik gördük)
(bkz: kuyumcu ali riza emmi)
"en iyisi başlamadan geldiğiniz yere geri dönün" uyarısıyla karşılaşılacak durum.
besevler ankaray ego gisesi ndeki teyze'den indirimli ego kartı almaya çabalamayın, vermiyor. bu uğurda savaş verenler gibi sinirlerinizi bozmayın*.
denizi olmaması nedeni ile özellikle istanbul ve izmir insanı tarafından sürekli aşağılanan , samimi, sakin, güven veren başkentim.
ankara'nın iyi veya kötü olması size bağlıdır.
1- ankara yeni gelen birisi için aştidir. aşti ne zaman normal bir yer olarak görünürse ankara o zaman başlar.
2- tanıdık birilerinin olması çok iyi olabilir. çünkü ankara'da yol iz öğrenmek çok kolaydır. eğer kimse yoksa kolej-kızılay arasında ilk gelindiğinde metro kullanmak gayet doğaldır.
3- ankara genel olarak kızılay'dır yeniler için ama hep öyle de kalabilir size bağlı. kızılay'da yürürken en üç kez tanıdık birini veya gözünüze farklı gelen kişileri görmeniz mümkündür.
4- ankara'daki öğrenciler için en önemli sorun pasodur. paso isteyen alabilir. ama karşı çıkanlar indirimli bilet almak için büfe büfe gezmek zorunda kalabilir. bu aralar indirimli biletin kalkacağı hakkında söylentiler var kalkarsa boyle bir sorun da olmaz tabi.
5- ankara'da ekonomi yapmak gerçekten kolaydır. metroya binmeyip okula yürüyerek gidilip gelebilirsiniz ve bu nedenle formunuz korunur efendim.
6- ankara'da gece hayatı bir kaç yerde yoğunlaşmıştır. eğer piizi seviyorsanız ve öğrenciyseniz bu yardıma sakarya caddesi koşabilir. yok para bende diyorsanız o zaman tunalı* ve 7.cadde sizin
mekanınız olabilir.
7- ankara'da cadde isimleri söylenmez. sakarya caddesi sakarya'dır izmir caddesi izmir'dir. memlekete döndüğünüzde geçen sakarya'da içiyoduk şeklinde bir cümle kurduğunuzda karşı taraftan da sakarya'da ne arıyodun oğlum ne zaman gittin adam bir haber verir gibi karşılık gelebilir hazır olun.
8- odtü'ye girmek gerçekten kolaydır nasıl girileceğini bildikten sonra
9- soğuk memlekettir. soğuk zamanlarda en güzel yer ankaray ya da metrodur. adam hiç inmek istemez. kışın ikiside güzelken yazın sadace metro güzeldir, çünkü ankarayda klima sistemi yoktur.
10- aktarmalı kart alırsanız 45 dakika içinde ikinci kez kullandığınızda *bir kez kullanmış sayar ve bu da ufak işleri hallettikten sonra yürümemek için çok iyidir.
11- ankara hakkında daha çok bilgi verilebilir.
(bkz: arjantin caddesi)
Bu kadar insanın neden Ankara'yı sevdiğini anlamadan *
gecen yillardan sonra
bu kadar insanın neden Ankara'yı sevdiğini anladiğim yer.

yeni baslayanlar icin tek lazım olan zamandır. belki de sonrasinda özlenen de yine o zamandır.
daha once hic turkiye haritasi gormemis iseniz soylemekte fayda var, ankara'nin denizi yok. bunu bile bile geldikten sonra ankara hakkinda ne dusundugunuz soruldugunda "denizi yok" demeyin bu bi dusunce degildir zira, alay konusu olursunuz.

yaz sicaklarinda bunaldiginizda eger arabaniz yoksa ve alisveris yapmak durumundaysaniz/istiyorsaniz ankamall'u tercih edin, aradiginiz her seyi ve daha fazlasini bulabileceginiz bir alisveris merkezidir. ayrica kis ayazinda da soguktan korunmak icin iyidir.

ankara buyuksehir oldugundan aradiginiz her seyi bulabileceginiz alternatif mekan/semt coktur. -kizilay, tunali, bahceli, karum, ankamall/migros avm, galleria, bilkent vs-

yapacak hicbir sey bulamadiginizda ya da kafa dagitmak isterseniz kendinizi kizilay'a atin, binbir cesit insani gozlemleyip onlarin hal ve hareketlerini izleyerek vaktin nasil gectigini unutabilirsiniz. ya da oralarda dolasirken baska bir yere gitmek istediginizde kizilay ankara'nin merkezi sayildigindan ulasim sorunu yasamazsiniz.

caniniz sikildiginda yalniz kalmak istediginizde kulaginiza kulakligi takip yuruyus yapabileceginiz kadar yesildir. yani sandiginiz kadar gri degildir aslinda. her semtte alternatif gidilebilecek park ve bahceler bulunabilir. -seymenler, dikmen vadisi, kurtulus parki, eymir, golbasi, mogan golu, altinpark, meclis parki, botanik bahcesi vs-

ankara'yi tepeden seyredebileceginiz manzarasi en guzel mekan atakule degil camliktir.

ankara'da bir semtte -misal bahcelievler- sokaklar eger numaralandirilmissa kat'i suretle aradiginiz adresi mantik yuruterek bulmaya calismayin, yolunuzu uzatirsiniz. sokaklarin neye gore kime gore numaralandirildigi henuz kesfedilememistir.

asla bir ankarali'nin yaninda ankara hakkinda kotu konusmayin, sayet sizden daha az seviyorsa bile ankara'sina laf soyletmeyecek dahasi size cephe alacaktir. aman diyim..

yabancisi oldugunuz yerlerde kucuk cocuklara adres tarif ettirmeyin, yazik olur. kendinizi gitmek istediginiz yerin yuruyus mesafesiyle yarim saat uzakliginda bir yerde bulabilirsiniz. bufe, market gibi yerlerden yardim alin. unutmayin taksiciler de para kazanmak icin size gideceginiz yerin yurunemeyecek kadar uzakta oldugunu soyleyebilirler.

kucuk sehirlerden ya da yerlesim birimlerinden geliyorsaniz, komsularinizdan pek fazla vefa beklemeyin. zira komsuluk kulturu yok olmaya yuz tutmustur. tabi o biraz da sizin yeteneginize kalmis..

geldiginiz sehri ozlediginizde ankara'ya bok atmayin. duydugunuz ozlemin ankara'yla uzaktan yakindan alakasi yok, karayip adalarinda da uzun sure kalsaniz memleketinizi ozlersiniz.

eger denize kiyisi olan bir sehirden geliyorsaniz ve disiyseniz ayni rahatlikta kiyafetler giymemeye ozen gosterin, buranin insani pek alisik degil oyle baldiri ciplak durumlara. basiniz agrimasin..

eger erkekseniz, ankara kizlari hakkinda iyi kotu hicbir sekilde onyargili olmamaya dikkat edin. feci halde dumura ugrayabilirsiniz. her turlu..

yeniden hatirlatmakta fayda goruyorum, ankara'da deniz yok. bu gercegi once benimseyin sonra biletinizi alin. ve on lafinizdan dokuzu ankara'da deniz yok olmasin. baydiniz.
hiç boşuna heveslenmeyin denizi yoktur.
--spoiler--
zwht
--spoiler--
hani derler ya " su yolunu bulur " , bırakın kendinizi siz ankara'ya o size kendisini muhakkak sevdirir , farkında bile olmazsınız .
kızların büyük çoğunluğu bıyıklı ve favorilidir, korkmayın, cidden dişidir onlar...
dolmuş'a bindiğinizde asla "bir öğrenci alır mısınız?" demeyin. dolmuş ücretleri tek tarifedir. öğrenci, tam ayırımı yoktur.

bu sebeple şoföre "ama ben hep öğrenci veriyorum" diyerek üstelemeyin, kendinizi hırpalatmayın.
mümkünse yeni başlamayın.
Türkiye'nin en güzel kızlarının bu şehirde olduğunu fark edip "abi Ankara'nın kızları ne güzelmiş izmir'de yok böylesi" gibi tespitlerinizi Ankaralı yeni arkadaşlarınızla paylaşmayın. Zira sizin tam bir abazan olduğunuzu düşünür ve sizden uzaklaşırlar. Alışıncaya kadar soğukkanlı ve ilgisiz görünün; bir süre sonra geldiğiniz şehirdeki yakınlaşma stratejilerini kullanabilirsiniz.
- ankara'da deniz yoktur bunu öncelikle kabul edin,
- trafikte dikkatli olun yavaş araba kullanın, önünüze birden cumhurbaşkanı, genelkurmay başkanı, başbakan, abd başkanı fırlayabilir temkinli olun.
- ucuz elektronik eşya almak istiyorsanız kapanan maltepe pazarını açmak üzereler bir kaç hafta sonraya erteleyin alış verişinizi ve oradan alın ihtiyaçlarınızı. herşey 3te 1 fiyatına
-ankara da deniz yoktur. deniz aramayin

-tunali hilmi caddesi demeyin.
ankaralilar -muhtemelen hilmi nin guzel bir isim
olmadigini dusunuyor olduklarindan direkman tunali derler.
siz de tunali diyin.

-en populer bulusma mekanlari olan kizilay gima yi ve
dost kitabevini ni ogrenin.

-ogrenciyseniz, kendi evinizde kalacaksaniz, bir sekilde
itfaiye meydani na gidin, dibine kadar arastirin, az parayla super
ev nasil dosenir gorun.

-cincin mahallesi denilen yere gece gitmeyin. gunduz de
gitmeyin. illa gidecem ben gezerim gorurum hoplarim ziplarim diyorsaniz,
en fiyakali, en pahali giysilerinizi giyin, telefonunuzu boynunuza asin
ole gidin.
- karum taraflarına yolunuz düşerse oradaki mendil satan çocukla konuşun. her türlü limit - integral sorunuzu cevaplar. siz onu bulamasanız da o sizi bulur.
- kızılayda buluşma için temel noktalar vardır. karanfildeki dost ve ykm önü. ancak, dost kitabevi olarak konur sokaktakine, ykm olarak da izmir caddesine bakan tarafta beklemeyin zira kastedilenler karanfildeki dost ve güvenparka bakan ykm tarafıdır.
- güvenpark civarlarında pek dolanmayın. yanınıza gelip para isteyen çok olacaktır.
- bahçelievlerdeki meşhur 7. caddenin diğer adının aşkabat caddesi olduğunu bilin.
- pasonuz yoksa öğrenci bileti almanızın şansa bağlı olduğunu ve metro görevlilerinin acımasızlığını bilin. lakin üzülmeyin, metrodaki insanlar (diğer yolcular) en ufak bir olayda dahi size arka çıkarlar.
- ankuvaya, bilkent üniversitesi ringleriyle beleşe gidebileceğinizi unutmayın. ring nizamiyede durduğunda paşa paşa inin ki kimse çakmasın. bilkent öğrencisiyseniz sorun yok zaten.
- büyük migrosun ankamall demek olduğunu öğrenin. zira ankaralılar hala ankamall lafına alışamadılar.
- ulusta bir otelde kalmayı düşünmeyin.
- tunalı, arjantin, 7. cadde tarafları tiki doludur. bu insanlara tahamülünüz yoksa bu yerlere uğramayın. ama ankaranın eli yüzü düzgün yerleridir buralar.
- aşağı ayrancı ve yukarı ayrancı yakındır deyip birbirlerinin dolmuşlarına binmeyin. zira pek hoş sonuçlar doğmayabilir sizin için.
- bir konser varsa, saklıkentte olması için dua edin. saklıkent = 18 yaş sınırı demektir. bu da rahat bir konser olur sizin için.
- serdar ortaç, teoman vs vs görmeyi unutun. görecekleriniz rahşan ecevit, deniz baykal gibi isimler olacaktır.
dolmuşa binin bentderesinde inin. ilk indiğiniz yerde yoldan geçen birine bentderesi mektebini sorun. bu tarihi okulu mutlaka görün.
ankara ne kadar büyük gözükürse gözüksün esasen tek bir caddeden oluşur.keçiöğren'in üst taraflarından başlayan cadde ulus sıhhiye kızılay çankaya'a kadar devam eder.önemli binalar ,yerler hep bu caddenin etrafındadır.
istanbul'dan geliyorsanız ulus'u istanbul'daki adaşı gibi hayal etmeyin.
ankaray'a bol bol binin. güzel bir şey...
aştiye bir bilet uzaklıktasınız, aştiye dönün atlayın otobüse ve gidin. ben karamsarlığı severim, akmayan hayatlar tercihimdir derseniz o ayrı.
eğer istanbuldan ankaraya ilk defa geliyorsanız tamamiyle şaşıracağınız şehirdir ankara...

ve eğer uzun zamandır görmediğiniz çocukluğunuzdan yetişkinliğe sizin yanınızda olan dostlarınızın yanına gittiyseniz en büyük anlamları yükleyeceğiniz şehirmiş ankara...

üç günlük kısa bir yolculuğu ve geçen dakikaları ölümsüzleştirmeyi istediğiğim şehir ankara...

Muavinin Nerde ineceksiniz sorusuna terminal dediğimde, "Aşti mi? " diye bana sorduğu soru sonucu o nedir ki diye gülümsememle başlayan yolculuğum, beni bekleyen sevdiklerimin Aştiden beni almasıyla başlamıştı...

Başlamıştı başlamasına da Ankara şaşırtan bir şehirdi, düzensiz olan, kuralları sevmeyen ben , hayatımda ilk defa gördüğim bu düzenli şehir karşısında gülümseyip şapkamı çıkarmaktan başka bir yol bulamamıştım...

insanlar bir düzen içinde yürüyor, arabalar insanlara yer veriyordu, gülümsüyordum bu gördüklerime çünkü eğer istanbuldan geldiyseniz bu hayatınızda göremeyeceğiniz anlardan biriydi...

Otobüslerde cam kenarını seçen yaşlılara yer vermeyen gençlerin yerini, bırakın yaşlıları her bayana yer veren yetişkinler almıştı...

Bahçelisi, kızılayı, tunalı hilmisi geceleyin yazlık mekanlarda özgürce ve korkmadan yürüdüğüm anları hatırlattı...

HErkesin önünde buluşmayı seçtiği yenikaramürseli, dost kitabevi sevinçle sevdiklerimle buluştuğum anları hatırlattı...

Ankarada iti kopuklar vahşetçiler sokakta dövüşen insanlar yoktu, sakin bir şehirdi ankara, en çok sakinliğiyle bana gülümsemesini sevmiştim...

Ve içinde düzgün insanların yaşadığı, adına yakışır başkentti...

Bugün burda nefes almamızın nedeni olan Başönderin Defnedildiği Şehir Ankara ve yürürken zorlandığım,kalbimi zorlayan anıları içine hapseden anıtkabirin Şehri Ankara...

Ankara ...

Ankara...

gitmesi heycanlı,

dönmesi hüzünlü Şehir ... *
ankara'da uzun *universite yillarini gecirmis birisi olarak acizane izlenimlerim şöyle.

-alisveris: ankara'da cadde alisverisi cok fazla gelismemistir, mesela izmir konak, gibi sokakta alisveris yapma imkaniniz sinirlidir. cogunluk alisveris merkezi seklindedir. alisveris merkezleri ise genis bir dagilim gosterir. en buyuklerinin sadece onemli yanlari soyledir;
ankamall: benim gibi eski iseniz * bilirsiniz ki bir zamanlar sadece o vardi, simdilerde hala populer ve gezmesi keyflidir rahattir. massimo dutti, cafe home store*, lacoste, tommy hilfiger, imax sinemasi, guess, boyner, m&s, bimeks en buyukleri olmak uzere cok sayida magaza ve restoran vardir. ayrica bir kac tane kaliteli gozlukcu vardir. (tag heuer gozlugumun defalarca* kirilan camini tanesi 100 liradan degistiren optikcime selam ederim)
armada: asti den rahatca gorulur. gezmesi kisa yollar ve cok katlar dolayisiyla zahmetlidir. ankara'daki tek vakko* buradadir, onu ozel kilan dort magaza vardir, vakko, beymen, remzi kitabevi, greenwich.
bilkent center-ankuva: iki tane restoran haric ozel hic bir sey yoktur.
cepa: eskisehir yolu uzerinde bilkent'e sapmadan hemen once. dallmayr cafe, birkac pizzaci, toni&guy kuafor, ck jeans disinda ozel bir tarafi bulunmaz. yaninda yasam merkezi olarak insa edilen kentpark'in buranin eline verecegi soylenir.
karum: en eski alisveris merkezi. sadece gormek icin girin cikin, sahte urunleri almayin. ama karsininda brandroom, yaninda da beymen ve papermoon vardir.
antares: kecioren'de electro world, real, ve guzel bir bowling-bilardo salonu, ali gur kuafor* disinda ozel bir yeri yoktur.
forum: outlet olarak guzel deniliyor, bauhaus, beymen, untim outlet varmis. sehrin disindadir.
panora: en guzel alisveris merkezi denilebilir. spor salonu, guzel restoranlari vardir. beymen, brandroom, dkny jeans,guess, numnum, l'occitane, sushico, paris kuafor*, nuxx bir seferde sayabildiklerim.
bunu disinda kucuk avmler ve outletler de mevcuttur.

-ulasim: kaybolmaniz zordur, kizilay'a her yerden gidilir. adres sormaktan cekinmeyin ama istanbul'da ki gibi tatli bir sekilde adres tarif eden azdir. ogrenci karti ile tam kart arasinda fark azdir, tam kart alin pasoyu gostermek icin ugrasmazsiniz. otobusler ve dolmuslar insan tasir gibi surmezler. atakule'ye gidecekseniz yurumeyin, gorundugu kadar yakin degil, illa yuruyecekseniz cinnah caddesinden degil segmenler parkindan yuruyun. araba kullanirken cok garip durumlar ile karsilasabilirsiniz. dolmuscular ve taksiciler yolu uc serit kapatabilir, aniden kirabilir dikkat edin onlara dokunmayin. otobus soforleri duraktan cikarken arkasina bakmaz. yolcuyu goren taksi en sol seritten direkt saga kirar. resmi dairelerin calisma saatlerini bilin cunku mesai bittiginde ozellikle askeri yerlerde duzine ile yesil-mavi otobus trafigin icine eder, bu saatlerde o civarlarda dolanmayin. sabah 7:30-8:45 arasi isiniz yoksa trafige cikmayin. ogrenci iseniz daha erken cikip rahat rahat oturarak gidin. araba ile giderken sik kullanilan yerlerde ara sokaklari bilin. koprulu kavsak cok oldugu icin bazi merkezi yerler haric anayollar akici olur. agresif sofor coktur. 06 ah plaka clk200 gorurseniz kornaya basmayin iyi kullanir elinize verir. protoklden dolayi yollarin kesildigi nadirdir. ama kesinlikle ambulansin arkasina takilir gibi protokol konvoyunun arkasina takilmayin vurmazlar ama goturebilirler, ayrica plakaya ceza gelir hem cep telefonunuz cekmez. fahri mufettis coktur hatali park pahaliya patlayabilir*. arac giris kartiniz yoksa universiteye giris zor olur.

-yeme-icme ve eglence: starbucks cok yerde vardir. cafe olarak benim takildiklarim kavaklidere taraflarinda papermoon cafe, ankamall da cafe home store, cepa da dallmayr, cukurambar big chefs. bunun disinda bahceli, emek, kizilay'da cok daha fazlasi mevcut. eglence olarak cepa da adini hatirlamdigim bir yer guzelmis, ayrica kizilay, tunus, tunali ve arjantin caddesinde cok sayida yer mevcut. kale washington, sushico, armada keklik* guzeldir.
bu kadarcik mi? demeyin. daha cok var bunlar benim sevdiklerim.

ruzgari adamin .mina kor. denize aliskin iseniz yapacak bir sey yok ama guzel spor klupleri mevcut. kitap almak icin tunali d&r en buyugudur, remzi kitabevi baskadir, tabiki dost kitabevi de guzeldir. gezilecek yerleri olarak; anadolu medeniyetleri muzesi, anitkabir, atakule, cankaya kosku, ankara kalesi, estergon kalesi sayilabilir. disneyland da gelecekmis.

hasili ankara alisirsaniz guzeldir. ama bazi noktalari da cekilmezdir.