yalnızlığın anlaşıldığı anlar

bir erkek için yalnızlık, mutfaktaki dağ gibi bulaşığı hatırladıkça hissedilen çaresizliktir.

gece yatağa girdiğinde düşünecek kimsenin olmaması.

komik bir olay yaşadığında anlatacak kimseyi bulamadığın andır.

Canınız sıkıldıysa hemen ortaya çıkar.

üç gün önce üzerinden çıkardığın gömleğinin halen bıraktığın yerde beklemesi.

yalnızlık her kimliğe doğuştan yazılı tek uğraşıdır. insanın bir yaşama sırasında tek sermayesi sahip olduğu tek şeydir kıymetini bilmelidir.
yalnızdır;hep kalabalıklara karışma telaşesi bundandır. kalabalık yalnızlıklar, yalnız kalabalıklar oluşur şehir şehir ,ülke ülke . kalabalık arttıkça artmaktadır yalnızlık .
insan bir ölümü istemez bir de ondan beter yalnızlığı. ama ikisi de muhakkak gelir başına bir yalnız yaşama sırasında.
ölümün değil ama yalnızlığın tek bir çaresi vardır. tek çaresi aşktır bir yalnız yaşama sırasında nefes almanın.
aşkta zaten iki yalnızlığın ortak bir yalnızlıkta buluşmasıdır.
aşık olun gösterin birbirinize yalnızlıklarınızı. nasılsa ayrılık insanın kendi tek kişilik yalnızlığını özlemesi. sade ölüm değil ayrılıkta yaşamın emri...

(bkz: bana bir şeyhler oluyor)
(bkz: yılmaz erdoğan)
(bkz: altan erkekli)

bu repliği okuduğumda, dinlediğimde yalnızlığımı anlamasam dahi yalnızlığa anlamlar yüklüyorum...

nesnelere, insanlarai gidişlere gelişlere göre anlar insan. bir yerde, evet. lakin belli başlı kalabalıkta bir başına düştüğünde anlamazsın yalnızlığı aslında, anlamlandırırsın sadece. çünkü sonradan kazanılmaz, hep yanıbaşındadır. görmemişsindir,duymamışsındır.
yaz çocukları bilir..

artık kendi fotoğrafınızı kendiniz çekiyorsanız yalnızsınızdır.

telefonun 2 aydır çalmadığını fark ettiğin zaman.

uzun eşek oynuyacak eşeklerin olmamasıdır. daha kötüsü deve güreşi yapacak develerin olmamasıdır.

Turkcell'den gelen mesajlarla dolu bir cep telefonu görmek, her sabah akasya duragı, doktorlarla uyanmak gibi anlar.

bütün gün sigara çay ikilisine takıldıktan sonra, arkadaşları aramak bir umutla ve hepsinin meşgul olduğunu duyduğun andır.

üç saniyede bir telefona bakmaktır, bakarsın bakarsın hiçbir şey yok. yalnızsındır, anlarsın.

kapı açık çiş yapmak.

hey gidi yalnızlığım.

düğünlerdir.
böyle acayip bir his kaplar taa derinden.
ezik ama gururlu arası bir şey.

tek basına gidip the smurfs izlemek.

(bkz: noluyo lan bana)

Sarjınız hala fulldür.

(bkz: $uan)

tek başına (bkz: trivial pursuit) oynanılmaya başlandığı an.

herkes otobüse arkadaşlarıyla biner ve bu gruplar konuşup şakalaşırken senin kulağında kulaklıklar varsa ve son ses müzik dinliyorsan yalnızsındır.

(bkz: belki alışman lazım bu yalnızlığa)

hiç konuşmadığın insanlarla kanka muhabbeti yapmaya başladığında anla ki orada bir şeyler ters gidiyor.

mutlu olmadan yaşanan her an.

klavyenden çok mouse'unu kullanıyorsan yalnızsın.

melankolinin dibine vursanızda, kimse gelip o elinizi tutmaz öyle kalmaya devam edersiniz bu dank ettiği zaman yalnızlığın geçici olmadığını ve hayatın hiç acıması olmadığını anlar insan.

2 günden fazla telefonunuzun şarjı kalıyorsa yalnızlıktandır.