bugün

5 senelik bir egitim programi süresince bu bölümde okuyanlarin cesitli ve cetrefilli dersleri almasindan ve gecmesinden sonra yapmaya hak kazandiklari meslek. bazi dersleri tip dersleri ile ortaktir, bazi dersleri de cok cok daha genistir. özellikle patoloji, dahiliye, dogum, cerrahi, mikrobiyoloji, parazitoloji, viroloji kürsülerinden alinan dersler basa beladir. hos geriyede pek anabilim dali kalmamistir. kisacasi cok zor bir meslektir. beseri hekimlik bir ic denizse, veteriner hekimlik bir okyanustur sözü ne kadar kapsamli oldugunu aciklamaya yetmektedir.
herkes, ohh goturdunuz parayi dedigi meslek. egitiminde intihar noktasina kadar geliyorsunuz. olsun o kadar.
sanıldığı gibi sürekli hayvanlarla ilgilenilmiyor maalesef, hastalıklı olan genelde hasta sahipleri oluyor ve siz okurken başlayan çıldırdığınız gerçeğini meslek hayatına başlayınca iyice pekiştiriyorsunuz. mezun olurken kep yerine huni takılması taraftarıyım.
5 yıl sonra sahip olabileceğim unvan. 6 yılda olabilir bu 7 de olabilir bölüm zor.
(bkz: mehmet akif ersoy)
hayataki tek pişmanlığım olan meslek. benim hayvan sever biri için çalışmaktan keyif alıp yorgunluk falan tanımadığım tek meslek bu olurdu herhalde.
lise hayatım boyunca olmayı kafama taktığım ama ailemin istememesi yüzünden seçemediğim,içimde uktesi kalmış olan meslek dalı.**
(bkz: baytarlık)
özellikle köpeklere hayranlık besleyen bir hayvan sever olarak zamanında olmayı düşündüğüm meslek. lakin kolunu ineğin kıçına köküne kadar sokan bir veteriner hekim gördükten sonra göründüğü gibi olmadığını anladım.
itin çakalın doktorudur.