başbakanın hükümetin icraatlarını anlattığı, periyodik olarak tv ekranlarında yayınlanan siyasi konuşma.

(bkz: icraatın içinden)
Doğrusunun "ümmete sesleniş"olması gereken başlık.
zamanında camilerden salya sümük yapılıp imparatorluk kurulduğuna göre,
başbakanken tvden yapılıp neler kazanılmaz olum denilerek sayısı çoğaltılan hopaaaaaa.
geçen akşam izlerken kendimi "ne güzel işler yapmışsın tayyip ağa" derken bulduğum yayın. gerçekten yolsuzlukların hiçbirinden yada elektriğe %25 zam yapılması bahsedilmemesi garip. insanların kulağına zehir gibi akıyor başbakanımızın sözleri
matrix filminde morpheus'un, zion halkına yaptığı olay.
ulusa yükleniş
(bkz: serbest çağrışım)
uluuuuuuuuus uluuuuuuuuusssss gel yavrum uluuuuuuuuuuuuus * * *
recep tayyip erdoğan'ın en iyi başardığı iş. ötesi de yok zaten. kendisi bir de çok iyi duble yol açar o kadar.
busht ile ilk buluşmasında, ayak ayak üstüne atarak "dik duran" milletimizin bir neferi olan, o ayak ayak üstüne atmasıyla milletimizin makus talihini değiştiren adam olan, recep tayyip erdoğan'ın; bush'tan araklayıp her ay periyodik halde, megalomanlık yaptığı, ülkedeki olumsuzluklardan gram laf etmediği, ülkeyi güllük, gülistanlık gösterdiği, ekonominin iyi olduğunu söyleyerek (buna ekonomi dilinde mali anestezi derler) halkı uyuttuğu, uyutmakta etkili olduğunu gören tv yöneticilerinin; masal tadında olmasını istedikleri için gece geç saatlerde verdikleri, icraatlar/cümleler/zırvalar/masallar bütünü.
ulus ta yaşayan halka muhtarın her hafta düzenli olarak yaptığı konuşmadır. muhtar kafasına göre içince halka fırça çekmekte, tüm mahalleyi zamanlı zamansız ayağa kaldırmaktadır. zavallı ulus halkı da bu muhtarı nerden seçtik yaa şeklinde kendi aralarında konuşmaktadırlar. *
(bkz: ulusa serzeniş)
ankara ulus'ta yüksek bir yere çıkılarak yapılabilecek olay. haykırın ulus'a aşkınızı..
icraatin içindenle büyüyen 80'liler neslinin geri dönen kabusu. üstelik bu tonton falanda değil.
Vatandaşın vergileriyle ramazan aylarında kurulmuş iftar çadırlarına bile kendi poster ve parti afişlerini asmaktan çekinmeyen zihniyetin elinde, andersen'den masallar tadında bir parti propagandasına dönüşmüş programdır.

(bkz: devlet parasıyla parti propagandası)
artık rte' nin yaptığı konuşmalar sırasında, arka kısmında atatürk portresinin yer almadığı seslenişlerdir. halbuki yer alması kanunda yer almazmıdır.

(bkz: ne oldu o resime)
(bkz: ümmete sesleniş)
her hareketin, her jest ve mimiğin kusursuza yakın bir şekilde yapılması, ya da yardımcılar tarafından yaptırılmasıyla, etkileyicilik açısından en iyisi istenen konuşma.
hep aynı teraneler.
bugüne kadar kim başbakanlık yaptıysa; madalyonun hep iyi tarafını halka göstermeye çalışmıştır. kimse benim iktidarımda şöyle kötü gelişmeler oldu, ekonomi kötüye gidiyor, ülke de kriz havası var diye açıklama yapmamıştır, bundan sonra da hiçbir başbakanın yapacağını sanmıyorum. hep ülkede olumlu giden şeyler söylenir. doğal olarak şu an ki başbakandan da* bu açıklamaları yapmasını bekleyemeyiz ama bu ulusa seslenişler de takıldığım bazı noktalar yok değil. başbakan bazen öyle konuşuyor ki şaşırıp kalıyorum. örnek vereyim; cumhuriyetin ilk yılların da süt üretimi, atıyorum 840 ton, biz bunu dönemimiz de ise 2240 tona çıkarttık diye başlıyor söze. iyi de zaten 84 tılı aşan cumhuriyet tarihin de elbette süt üretiminde ya da diğer ürünler de bir artış olacaktır. bu çok doğaldır. 84 yılda zaten süt üretiminin düşmesini bekleyemezsin. önemli olan o kadar uzun bir süreçte ne kadar arttığıdır. zaten nüfus artıyor, cumhuriyetin ilk yıllarında ki nüfus ile şimdiki nüfus bir mi? doğal olarak üretim de artacaktır, tüketimin artacağı gibi. tabi 5-10 yıl öncesi döneme göre de kıyasladığı şeyler de oluyor. hakkını yemeyelim ama bazen bu tür gafletlere de düşebiliyor.
malum başbakan mantığıyla, gülünse mi ağlansa mı karar vermekte güçlük çekilecek bir beyanatın şöyle verilebileceği bir garip güzelleme;

"cumhuriyet kurulduğunda ülkedeki cep telefonu sayısı sıfırdır. hal böyleyken, ülkemizde şu anki cep telefonu sayısı* 60 milyonu geçmiştir."

bu kadar ekstrem bir beyanat ulusa sesleniş formatına uygun gelse de dillendirilmesi hoş karşılanmayacaktır elbette. sormazlar mı adama; kaç tane yerli cep telefonu markası vardır?***
eskiden milli bayramlar öncesinde yapılan ancak güzide başbakanımız rte'nin kafasına estiği zaman yaptığı ; genel formatı halkı bilgilendirme , bayramını seyranını kutlamak olan hededir.
başbakanımızı son zamanlarda ekranda nutuk atmadığını gördüğüm konuşma türü. ne oldu acaba, anlatacak bir şey mi kalmadı yoksa her şey çok mu kötü gidiyor.
bugün yayınlanan ulusa sesleniş konuşması için; birkaç gün önce "ırak'ta şöyle yapıyoruz, böyle yapıyoruz, terörün kökü kazınmadan çıkmayacağız" tarzında çekilen ancak ani geri dönüş sonrasında 29 şubat 2008 tarihinde bir kez daha çekilen konuşmadır. hatta anadolu ajansı, önceki çekimi kanallara göndermiş, bugün öğle saatlerinde görüntüleri geri istemiştir.

bol bol hava operasyonu görüntüsü kullanılmıştır konuşmasında, ayrıca uykudan önce masal tadında olduğundan iyi gelir.
son zamanlarda çok sık karşılaştığım konuşmadır. başbakanımızın gözlerini hiç kırpmadan habire okuduğu yazılardan oluşmaktadır. bir bayrak ve masa üzerindeki bir abajurdan ibaret olan ortamdan atatürkün resminin kaldırılmış olması gerçekten dikkat çekicidir.
(bkz: ulusa tersleniş)