(#7061539)

bir de bir aralar buranın da yazarı olan benjcev'in şu entry'si var, ekşi sözlük'te(ki 2009'un en beğenilenleri'ne girmişti);

http://sozluk.sourtimes.o...kerk%C3%BCk%2F%2315702432

ee? n'aber? n'apıyon?

edit: silmiş. bu entry'nin bire bir aynısını yazdığını ekleyeyim ben de.

kitap okumak güzeldir hakikaten. yazdığın herhangi bir yazıya başlık atmayı da öğretir falan...

herkes okusun, en içten dileğim...

------gelişmeler------

dünya üzerinde gelmiş geçmiş en büyük birkaç insandan biri olan isaac newton'un doğum gününü kutluyoruz.

------gelişmeler------

ahhahaha lan ben böyle de ciddiyetsizlik görmedim he! gelişmeler'den newton ha? noel baba gibi gülüyorum ulan... yaran gelişmeler ıvır zıvırı... açın bu başlığı! daha sonra bu yazı bir şekilde oylamaya açılıp haftanın en beğenileni olacak oğlum, o kadar! yakarım.

hala gülüyorum hee bu arada.

uludağ sözlük'ün durumu, yılbaşında en "popüler" mekanın taksim meydanı olması gibi bir şey.

00/00/00, 10:30 - edward murphy ile söyleşi

duyuru: edward murphy'nin geçirdiği talihsiz kaza sebebiyle, kendisiyle bugün yapılacak söyleşi iptal edilmiştir. özür dileriz...

(hassiktir?)

pis bir fakirin boktan tespitine kurban gitmiş kişi.

(bkz: pis fakir)*

ekşi sözlük'ten aşina olsak da**, detay ara'ya yeni eklenmiş bir arama fasilitesi. bence güzel.

ilk entry'sini girip "sözlüğe hoş gelmiş yazar" derdim ki, demiyorum. neden? daha önce zilyon tane zibidinin denediği bir yoldan, "kutsal"lara dokunmak suretiyle şunu yazmış şimdi;

(#6898382)

o değil de, kimdir nedir diye baktım, camel'la ilgili 20 civarı entry'sinin çoğu. valla hem şu entry'yi yazıp, hem de camel'a hayran oluyorsan bir bok anlamamışsın demektir. ya da bahsettiğim yolun daimi yolcularındansan o zaman hiçbir bok anlamışsın demektir.

hadi bakalım, hoş geldin.

edit: derken bakınız'ını verdiğim son entry'si dışındaki 20 entry'sini de silmiş. ne yapmaya çalıştığını merak ediyorum. takibinde olduğum yazar kişisi asdfasdfas...

mythbusters "running or walking in rain?" başlığıyla konuyu irdeleyip, koşanın daha çok ıslanacağına kanaat getirmişti. jamie* fok balığı olmuştu hatta aynı bölümde.

(bkz: ağzından girip burnundan çıkmak)

http://www.youtube.com/watch?v=SIHhY4-7l-U

2:00-3:00 arasındaki steve vai bölümünden görülebilir.

elzem. ilgili oy butonuna defalarca basıp "hasss..iktir" şeklinde s'leri artırabilirsek hele... sözlükten çıkmam lan.

çevirisindeki adı renklerden moru olan pulitzer ödüllü roman.

bir ya da birden fazla... var böyle manyaklar he, kaçtır dikkatimi çekti. geliyor açıyor bir başlığı, bodoslama dalıyor önündeki entry'lere, artısız geçmiyor... taşaklı bir bakınız mı, uzuncana bir fikir yazısı mı... hiç önemi yok. misal bugün (bkz: voodoo) başlığına abanmış. inanmıyorsan bakarsın. daha rastladığımda bu başlıktan nereye dadandığını ifşa ederim bu ipnelerin.

bir-iki hafta önce buraya tanım niyetine nispeten uzunca bir entry yazdım, "diğer sözlük yazarları ile polemik/tartışma konusu olabilecek entry'ler silinir" gerekçesiyle uçurulmuş geçen gün. hatta işbu gerekçeden çaylak edilmişim falan... şu nick altı yazılarının hem yazarı hem de yazılanı açısından yanlış intibalara mahal verebileceğinin farkında olarak aynı entry'yi ufak bir değişiklikle tekrar giriyorum. yazmazsam "n'oldu lan? niye sildin? ne döndü?" falan der bu mesnetsizler...

***

her entry'si aynı, her entry'si ofsayt... her hareketi format'a aykırı... (bkz: bellemiş)

dikkat çekmek babında her yolu mübah görenlerin bayrak taşıyanı; -hadi bileceğin bir örnek vereyim- ajdar'dır, ha bilesin!

moderasyonu bir kere yazdığının(tek bir şey yazıyor lan, başka bir şey yazmıyor asdfadfads) formata uygunluğuna ikna etmiş mi n'apmışsa artık, herkes koyvermiş, böyle gelmiş böyle gitmiş. kimsenin gıkı çıkmıyor. hee oldu!

madem götümüzden uydurduğumuz ve kendimize patentlediğimiz bir sloganı entry niyetine her başlığa döşeyebiliyoruz, bundan gayri benim sloganım; "sikerim formatı" falan olsun... itirazı olan moderatör mesaj atar.

her entry'm bu olacak lan bundan sonra. ay ne zevkli.

***

abi içimde kalacak, çatlarım, uludağ sözlük yazarıyız lan açılın...

şimdi dün gece "bgielle" nick'li bu yazar ulusal bir kanalın canlı yayında "sanat ve sanatçı" bağlamlı çeşitli söylemlerde bulunmuş, hazırlıksız bir konuşmayla kendince fikir beyan etmiş ve hatta ötesinde bir sanatçıyla tartışma sınırları dahilinde bulunmuştur. gerek baktığımız kadarıyla canlı, gerekse de online ortama düşen video'lardan gördük, takip ettik. bu fikirlerin tamamına yakınını benim de saçma bulmam konusuna hiç girmeden bir şeyler söyleyeceğim tamam mı? hiç girmedim! şu anlık bu yazarın o gün orada ne söylediği, ne ettiği önemli değil benim bahsedeceğim konu dahilinde. anlaştık bence.

gelgelelim, bu bazı ortamcı zirve elemanları(malum!) yine sahnelerde işte... paragraflar dolusu yazılarla gerek bu başlık altında gerekse de ilgili diğer başlıklarda kraldan çok kralcı olma yoluna yine gitmişler, yine beklentileri boşa çıkarmamışlar görüldüğü gibi. öyle ki; kimisini okurken doğrudan, birinci şahıs bgielle'le muhatap olmuş hissine kapılıyorsun hatta. "sen konuşaydın, seni göreydik?!" falan... uvv... argümanını siktirtme lan zirve şöforü! sen ne ayaksın da bi' aynı ortamda bulundun diye bgielle nick'i adına cevap verme yetisini kendinde görüyorsun asıl?

öte yandan asıl muhatabımız bgielle de, tüm bunların akabinde, zirvenin hemen ardından yazdığı entry'sinde oldukça naif bir üslupla "tüm eleştirilere eyvallah arkadaşlar", "canlı yayında mikrofon elde konuşmak zor anlarsınız ki...", "bıcırık rocker gibi gözükmüşüm maalesef" minvalli açıklamalarla bence haddinden fazla yumuşak tavırlar sergilemiş, hakarete varacak eleştirilere bile eyvallah'ını eksik etmemiştir.(ben olsam dağıtırım ortalığı, o ayrı. kimsin ki oğlum sonuçta, aynı sözlükte yazı yazıyoruz diye kişiliğim üzerine ağzına gelen lafı sarfetmeyi kendine hak olarak görüyorsun?) uludağ sözlük adına hiçbir temsil vasfı ya da sorumluluğu olmamasına rağmen yine de üzgün olduğunu açıkça belirtmiş bi' de. böyleyken, hala, bu ortamcı sözlük mahlukları mevzubahis şahsa getirilen her eleştiriye umarsızca kendilerini siper etmekte, bu hususta nick altı çalışmalarına ve doyumsuz ortam muhabbetlerine kaldığı yerden devam etmekteler, aha görüyoruz. ben tiksindim, siz tiksinmezsiniz. neticede, yazar herkese "eyvallah"ını çekmiş, hadiseyi bir devlet meselesi haline getirmeden yeterli ciddiyetle gerekli izahatı yapmış, olayın üstünü kapatmış diyorum; sana daha ne bok yemek düşer ki bu noktada a ortamcı 'yazar kişisi'? de bi'!

- biz zirvelerde "sanatın ne için yapılması gerektiği"ni tartışıyoruz.

diye bir cümle duydum bir uludağ sözlük yazarından ki... ya neyse lan ben bir şey demiyorum... asdsadasdd

güzel güzel... yazıları, nick'i...

tuttum!("takibinde olduğum yazar kişisi"nin bence'si)

pinch harmonic mevzusu dahilinde ders niteliğinde bir reçete, profesör'den...

adama "edit" ne diye sorarlar da, peşin peşin döverler ha!

peşin edit'miş!

önce bi' yazdığını oku anla da sonra edit'lersin a oğlum, a yavrum.

hadi bi' siktir şimdi karşımdan!