bugün

ayazda kalmış bekçi s.ki olmak gibi bir şeydir, çaresiz olursunuz, mal olursunuz ama buda geçer uşaklar üzülmeyin, kimse sizden daha değerli değildir.
çığlık atmak isteyip atamamak,
gogsunuze saplanan bıçağa engel olamamak,
yutkunamamak,
engel olamamak,
gidişi izlemek,
çare bulamamak,
nefes alamamak,
o şarkıyı bidaha dinleyememek,
bir köşeye oturup ufalmak,
sessiz kalmak,
konuşamamak,
kahve ve sigara ile devam etmek,
içmek... içmek... içmek,
yasamak değil, hayatta kalmaya devam etmek,

ve en son acısını basklarından cıkarmaktır.
bok gibi bir durumdur. hele ki senin hiçbir suçun yoksa, sadece bencil bir erkek arkdaşın hevesinin kaçması, götüne rahat batması, ya da senden umduğunu bulamaması gibi hallerde yaşanır. ve o kişi bşlarda çok ciddidir biz saf kızlr kanar o ciddiliğe masum duygularla sever ama çocuk için bir hevessin aslındaa...birgün gelir ayrılık günü tabi o gün gelmeden öncede size zaten hep soğuk davranır o şahıs...

ve işte geldi o gün siz hla sabırla beklersiniz sevgiliniz düzelecek sizi anlayacak eskisi gibi olacak. naaaaaaaaahh hiçbirşey eskisi gibi olmaz o çoktan planlamıştır hatta kız avına bile çıkmıştır, boşta kalmamak için... daha sonra bir yerden patlak verdi mi tamam artık kimse durduramaz o çocuğu. siz artık önünüzdeki hüzünlü günleri nasıl geçireceğinizi düşünmeye başlasanız iyi edersiniz. çünkü bitti...

yılların feda edildiği o masum ilişki bitti..niçin? bir hiç uğruna erkeği bahanesi çok, zaten bahanesi olan erkek sevmiyordur. doğruları söyleyecek kadar acizdir de... sadece sorun bu. hee birde şu umursamaz tavırları ukala hallerde terkettim ben seni üstünlüğü falan. ve kız anlar ki hayatından bir hödük çıkmış oldu. sen kıyamadın, cesaret edemedin ilşkinin bitmesine hep sabrettin ama onun körelen sevgisi, hevesi o ilişkiyi bitirebildi. öyle acımasız insanlara BRAVO insan kendi kişiliğinden soğuyor. niye ben sabırlıyım, niye ben dürüstüm. ve diyor ki keşke kötü davransaydım ona da o zaman en azından terkedilmeyi hakettim derdim.

neyse diyeceklerim bu kadar...
terk etme beni çok üzülürüm
nasıl olsa bende bir gün ölürüm..
aşkımızı birlikte sonsuzluğa götürürüm,
sevgisiz kalmış yüreğini düşünüp üzülürüm..
bu dönemdeki acının büyük bir kısmını benlik oluşturur. insanın egosu zarar görür. ihtiyaç duyulmamak insana dokunur çünkü. bir diğer büyük kısmını ise sizi terk eden kişinin başkasıyla beraber olacağı düşüncesi. geriye, kişiye göre bir miktarda aşk kalır...
bir şahsın sizi bırakıp gitme durumudur.
bu bir kadınsa ve üstüne üstük hala da seviyorsanız rezil bir durumdur. ilk önce şaşırırsınız,''aa nasıl olur, yok canım nasıl olsa barışırız'' avuntusuyla bir kaç gün geçirirsiniz.
-- egonuz tabandadır!

yemek yemeyi kesersiniz, daha doğrusu iştahınız birden gider; yemekten, içmekten kesilirsiniz. tüm gün boyunca sadece çay-su-bir dilim ekmekle akşamı edersiniz.
-- egonuz tabandadır!

kabullenemezsiniz önceleri, kendi kendinizle çelişirsiniz, suçu hep kendinizde ararsınız.'' acaba şöyle yapsaydım, daha mı iyi olurdu, acaba şurda şunu demeseydim olur muydu ki...'' gibi düşüncelerle döversiniz kendinizi.
-- egonuz tabandadır!

kimseyle görüşmezsiniz, evden dışarı adım atmazsınız. sadece ev-iş aralığında gününüzü geçirisiniz. aklınızda hep ''o''. ve hep aynı nakarat...''niye ben?''
-- egonuz tabandadır!

biraz zaman geçer, terk eden sevgiliyle konuşursunuz arada yine. her kelime ok gibi deler kalbinizi, her cümle bıçakla kazınır beyninizde.
-- egonuz tabandadır!

günler bir türlü geçmek bilmez, kilo verirsiniz, yürümeye haliniz kalmaz hatta. terk eden kişiyse ohh ne ala hayatına devam eder ama bir güzelce. sizse o girdaptan çıkamazsınız, battıkça batarsınız.
-- egonuz tabandadır!
....

birgün güneşin doğduğunu fark edersiniz, gözleriniz kamaşır da bakamazsınız önceleri. kolay mı aylardır güneşsiz karanlıklara mahkum etmişsinizdir kendinizi, birden o ışık yakar gözlerinizi.bir adım atarsınız önce, sonra diğer adımınız, sonra diğer...
hayata tekrar baştan başlamaya, kurgusunu tekrar tekrar beyaz bir kağıda yazmaya çalışırsınız. gözleriniz acır, yaşlar akar, kalbiniz yine de ''o''nu ister, her şeye ve herkese inat hala ''o'' dersiniz, ama ''terk edildiğiniz''i anımsarsınız... kalp susar... gözler kurur... dil kelimeleri unutur.
terk edilen bir kadının ilk kaybedeceği şey; kadınlık gururu ve egosudur. ama terk edilen bir kadının yine ilk kazanacağı şey;

kadınlık egosudur!
terk edilmek koymaz.. sevdiğini görememek koyar.. ki bakınız rakılıyken söylüyorum bunu..sevgiyi anlamak çok zordur.. hatta anlayanı yoktur diyebilirim..
takılıp kalmayın sahte sorunlara.. karşınızdaki aşk kölesine bakın.. köleyim ben sevginin kölesi..
artık iyice kendinden geçer o caanım sevdicek.. daha rahat bırakır.. köleyiz ya bir kere.. delikanlıyız ama yürek bilmemkaç okka! söyleyebiliyorum var mı bir başkası!
bugün gittin ya benden anlamadı kalbim anlamadı zihnim durdu sanki zaman durdu ve baktı bana , acıdı halime oysa ben sustum bugün sustum ve sadece izledim içerimde haykırsamda sevdiğimi diyemedim gitme kal diye bugün bir sessizlik çöktü üstüme derin bir sensizlikle beraber..bugün sustum ben sustum bıraktım sigaramın dumanı anlatsın diye içimdekileri...
Aramızda uzak mesafe vardı. Bunu reddedemem. Ama çok seviyordum. Gelecekte onunla hayatımı birleştirmeyi düşünme seviyesinde..

Bir gün ben gonca. ayrılmak istiyorum diye bir mesaj. Hiç bir neden yok. Herhangi bir sebep vs. hiç birşey. Zaten olamazda. Çünkü çok sevdim.

Pardon doğru ya çok sevmek üzendi zaten hep insanı..
zannımca aldatılmak kadar insana koymayacak durumdur.
sonra ki ilk bir ay sarhoş gezmenin sebebidir.*
nereden baksan bir başka ızdıraptır.
o an itibariyle elizabet durumuna düşmektir.
ve aklıma hep şu tümce gelir; benim sağdık yarim elimdir. onu aldatsanda hep senledir, kalbini kırsanda. onun için elinizdir sağdık yariniz.
terk etmenin zemini hazırlar. intikam yemini ile yanıp tutuşan bünyenin anlamsızca yanlışlara sürüklenirken büründüğü et kemik hali.
o değil de daha 3-4 gün önce bana, kıyamam sana diyordun.
var mıydı öyle adamı yarı yolda bırakmak?
Gece olur sol tarafında bir ağrı,Yatarsın uyumak için,sabah oldu zanneder gözlerini açarsın daha 15 dakika bile olmamış.tele sarılırsan çalar ma cevap verilmez,Başına birşeymi geldi dersin hala onu düşünüyosundur.Sonra sabah olur herkes şöyle der boşver...Tamam boşvereyimde neyi onumu kendimimi dersin.Herkese ondan bahsedersin,beni seviyor dersin,Ulaşamazssın bir türlü.Ulaşınca karşı taraf artık sertleşmeye başlar zaman geçer.Sonra bir insan bir insanı neden terkeder sorusunun cevabını bulursun.Senden iyisini bulmuştur yada bulam ihtiamli vardır...
"major depresyon" sebebi..
Allah yaşatmasın yanımda ağlayan çok arkadaşım oldu.
ne zaman terk edilsem, terk ettiklerim gelir hep aklıma. kendi kendime ; ' ulan etme bulma dünyası işte sen yaparken iyiydi ya ' derim.
-sercan seni terk ediyorum.
-bunu beyan etmesen de anlayabilirdim ben.
Ayrılık akşamları zordur. Bitmez geceler sizi bekler. Bütün şarkılar sanki size özel yazılmış gibi gelir. Göz yaşları vardır birde sizi bir türlü bırakmayan. Gece yarısı durmaksızın çalan kapı, size onsuzluğu getirmiştir. Yüzünde kocaman bir gülümsemeyle. Sırada yalnızlık vardır alışılması gereken. Alışırsınızda zamanla.. Zaman her şeyin ilacı değilmiydi.. Çevrenizdeklerde böyle söylemiyormuydu zaten. içinizdeki kanayan yaraya beyninizin en dip köşelerinden gelen son sözleri tuz basar. Küçük bir çocuğun annesini kaybetmesin diye tutuğu eteği, pişmanlıklar tutar bu sefer ve ardından keşkeler kovalar. Aslında kocaman bir teşekkür borçlusunuzdur ona sizi kendisinden kurtardığı için. Sizi yarı yolda bırakan biriyle , tüm hayatınızı birlikte geçirecektiniz yoksa.Bardağın dolu tarafından bakmak gibi bir şey bu .Ya da yeni yetme ergenlerin dediği gibi "giden beni kaybetmiştir" sözüyle mutlu olmak Acılar geride kalmıştır artık. Tek bir isteğiniz var son kez onun gözlerine bakıp beni senden kurtardığın için teşekkür ederim demektir. 'Aşkına daha fazla sürüklenmeyip, beni tek başıma bıraktıgın için.. Teşekkür ederim sevgilimm!'
gözlerin ağrır , kalbin ağrır , miden ağrır , oynak bir şarkıda bile zırıl zırıl salya sümük ağlarsın. boş boş bakarsın. herkes zamanla geçer der ama asıl sana geçiren zaman olur. çünkü bir süre geri gelir diye beklersin. boğulursun zamanla. ama yinede zamanla geçer...
ayrılalım denilince karşındakinin "tamam sen bilirsin" lafına nazaran sineye çekilebilir bir durumdur. en azından gurur yaparsın bir daha barışmayı düşünmezsin.
mükemmeldir. acı çekmeyi seven bünyeler için doya doya bu durumu değerlendirmek, sarhoş olmak için bir bahanenin bulunmuş olmasıdır.
bunun dışında kimi insanları duyarsız, ruhsuz, kalpsiz biri haline dönüştürecek olan lanet bir durumdur. hele evlenmeyi düşündüğünüz kişi ise terk eden, ölümdür ölüm.