bugün

bugün sabah makale yazarken, geri planda da şokopop - "seren serengil- gülben ergen kavgası"nı dinliyorum, boş boş ses olsun, diye...

bir baktım, bizim yazarlardan biri, fiilen seren serengil'i temsil ediyor.. ruh halinin de aynı olduğuna tüm hissiyatımla inanıyorum..

hayret edip, güldüm..

gerçekten de, sözlük yazarları birer ünlü olsaydı, acaba kim, kim olurdu...

başlık olarak tutar mı bilemem, ama açmaya üşendim..
bu ülkede en ucuz olan şey insan hayatıdır ve insanın değeri yoktur.

alkollü ve ehliyeti olmadan araba kullanıyor. Sürücü isa Eyice'nin kullandığı araçla kavşakta hız kesmeyip, ayrıca yola başka bir aracın gelip, gelmediğini de kontrol etmeden, geçiş üstünlüğü kuralına uymadan kavşağı geçiyor.

bir motosiklete çarpıyor.
istatistiklere yaralı olan geçen basit bir trafik kazası. Kazadan sonra gözaltına alınıp, adliyeye sevk edilen hafif ticari araç sürücüsü isa Eyice, serbest bırakıldı.

zurnanın zırt dediği yere gelelim.




https://www.ntv.com.tr/tu...mi,Iu0M7q2Qn0KB7k0eqT-R_w

çarptığı motosiklette yaralanan Solunum cihazına bağlı ve bilinci kapalı olan Aldanoğlu, 7,5 ay hastanede tedavi gördü. Aldanoğlu'nun sonrasında tedavisine evinde devam edilmeye başlandı. yatalak ve ölene kadar evde solunum cihazına bağlı olarak yaşayacak ki devamlı yatması hareketsizlik ile fazla da yaşayamaz. basit ve acı gerçeği nasıl örneklesem bilemem ama sadece ölülerde çürüme olmaz, hareketsiz ve devamlı yatağa bağımlı solunum desteği ile yaşayan beden de çürümeye başlar ki bunu izleyen aile bireylerini düşünemiyorum.

alkollü olup ehliyetsiz olarak araç kullanan, trafik kurallarına kavşakta geçiş üstünlüğüne sürat vb dikkat etmeyen, çarpma olay yerinde fren izi bile bulunmayan, bir insanı yatalak hale getirip ölene kadar yatağa mahkum eden ve solunum cihazı ile yaşamaya mahkum eden kişi tutuklanmıyor bile ve bu insan için hazırlanan
iddianamede istenen ceza (bilinçli taksirle birden fazla kişinin yaralanmasına yol açma suçundan) 4.5 yıl.
4.5 yıl hapis istenmesinin nedeni de "Taksirle yaralama fiili mağdurun iyileşme imkanı bulunmayan bir hastalığa yakalanmasına veya bitkisel hayata girmesine neden olmuşsa suçun temel şeklinde öngörülen cezaya göre 1 kat fazla cezaya hükmedilir. (TCK 89/3-a) maddesine göre" en ağır ceza 4.5 yıl istenmiş.

mahkemede iyi hal vs indirimi ile alacağı ceza tahminen 3 yıl civarı olursa sevinin. eğer 2 yıl falan olursa da hapis bile yatmaz. en ağır ceza istenen cezayı alsa bile 2 yıl sonra serbest kalır.
bırakın alkollü ehliyetsiz araç kullanıp trafik kuralları geçiş önceliği vb durumlara uymamayı, birinin hayatını yok etmeyi, yatağa bağlı solunum cihazıyla yatalak hale getirecek kaza yapmayı bırakın; bu halde araç kullanana kaza yapmasa yaralama olmasa hukuk devletinde verilecek ceza 4.5 yıldır. hele bir insanı yatağa bağlı hale getirecek kaza yapanı maddi manevi çok ağır cezalara ve tazminata mahkum ederler.
amerika'da bu insanları vurup gebertiyorlar ki; kullandığı araba insan hayatını yok edecek silah olarak kabul edilerek bu insanlar dur ihtirana uymasa çocuk yaşlı kadın sarhoş uyuşturucu kullanmış vs ne olursa olsun vurulup öldürülüyor.

https://www.youtube.com/watch?v=UE_DN8fCcr8
Elimde bir iş ile çalışmayınca kötü boş teneke gibi hissediyorum lan nasıl radara yakalanmayan uçak yapıyorlar diyorum benim ne eksiğim var aq çok zamana harcıyorum burada gibi sinirleniyorum.
Alıştığım ödevimi yapmayınca küçük bir çocuk gibi mutsuz oluyorum.
Ekşi sözlükte yazınca konuşmaktan mi acizsin yazıyorlar kısa kesiyorum sonra başlıyor nerede yaşıyorsun yatıyorsun sanane aq neredeysem nereye,
Benmişim zaten atanmak istiyorum canım Nisan ayımda gitti zaten kaç dk sürdüyse artık.
Kıskançlık duygum depreşiyor.
Elime aldığım herşey bozuluyor zaten aq neyi soruyorsun sayfa kayıyor burada kayıt ederken aşağıdan geri çekiyorum.
Sevilmek istiyorum. Çıkarsız, amasız, fakatsız.. Dümdüz sevilmek işte.
eksi ruyalar
Gözüm ısırıyor bir yerden.
Bazı kişiler olurdu.

Aynı yere gidecek olsa da farklı yolları kullanırdınız.
Aynı kitabı okur farklı cümleleri alıntılardınız.
Belki aynı hikâyeye bile gülmüştünüz ancak güldüğünüz noktalar farklıydı.
Çiçekler sizler için en güzel şeydi ve o kasımpatı, siz begonya severdiniz.
ikiniz de daima gülümserdi ama siz ona ve oysa bir başkasına gösterirdi bunu.

Bazı kişiler olurdu işte; benzer ve bir o kadar da farklı olup aynı şeyleri yapıyor ve seviyor olmanın bile yetmediği.
Bu böyleydi.
Ne yazık ki bu, böyleydi.
Ülkede sorun görmekten yıldım. Sorun yokmuş gibi konuşan sorun çıkarıcılardan bıktım. Sorunu başkasına atan omurgasız görmekten tiksindim. insan olmaktan bu kadar yorulduğum bir başka zamanı hatırlamıyorum. Zirve yaptı.
Bi dönem çok ağır hastalıklarım vardı. Günlük işlerimi yapmak, işe gelmek, işte çalışmak çok zor geliyordu. Aldığım serumlar ve rahatsızlığımdan dolayı sürekli şiş ve solgun görünüyordum. Zamanla ameliyat oldum sağlığıma kavuştum. Cildim, yüzüm, saçım sağlığa kavuştu ve tipim değişti. Spora başladım zayıfladım. Şimdi daha mutlu, giydiği yakışan biri oldum. Ben hastayken benimle kilo yarıştıran benim fiziksel yapımla içten içe eğlenen bir arkadaşım vardı. Ben 1 yılda çok değiştim ama o aynı hımbıl halinde kaldı. Şimdi bana hasetle bakıyor ve bu beni çok mutlu ediyor. insanlar hastalanabilir iyileşebilir şişmanlayabilir zayıflatabilir bunlar geçer şeyler önemli olan kalptir ve bu kalp hiçbir zaman değişmiyor.
Doğum gününü kutlamayı isterdim ama yapamam.. bu sefer olmaz.
bunaldım da valla. boguldum bogdunuz bogdular. cümleten ananızı seveyim gidip rahat hisset cayımı icerek recep ivedik 3 izliyim. kendimi bi gün asayım da görün siz.
gülmek öyle bir eylem ki hiç görmediğin, neye benzediğini bilmediğin birisine bile cok yakışıyor. onun güldüğünü bilmek içinin erimesine, anının renklenmesine yetiyor.
bir bok yedim sanmıştım, ama çok şükür sandığım gibi değilmiş.
resmen omzumdan yük kalktı.
iş yerinde gece saat 9’da, takım elbisen artık üzerinde zıplıyorken, seni boğmaya çalışan kravatını yeni çıkarmışken ve masanda ancak bu saatte yemek yerken; şu anda yazlıkta olabilirdim, mangaldan yeni kalkmış olabilirdik ve annem çay demliyor olabilirdi, diye düşünmek…
Dün hemen önümde karşı yoldan bir araba uçup tarla yoluna girdi. 50 metre önde olsaydım üstüme uçacaktı. Hayat gerçekten bazen pamuk ipliğine bağlı.
kırmak ve kırılmak istemiyorum. sadece huzur istiyorum. buna sahip olman için savaşırım, sen de bana saygı duy. teşekkür ederim.
Bir kadın olsun istiyorum hayatımda...

- Yaşlandığımda Onun kollarında ölmek istiyorum.

- Beraber içki masası kuralım, fasıl yapalım istiyorum.

- Yılda 2 kez yurt dışına çıkalım istiyorum.

- Beraber kitap okuyup o kitabı tartışmak, beraber film izleyip o filimi tartışmak istiyorum.

- Balkondan boğaz'a bakıp birlikte sigara ile kahve içelim istiyorum.

- onunla konserlere gitmek istiyorum.

- tiyatroya gitmek istiyorum.

- sinemaya gitmek istiyorum.

- Uzun yola çıkmak istiyorum onunla. Sağ koltukta otursun, isterse arabayı kullansın fark etmez... Yol boyunca sohbet edelim istiyorum.

- Ülke meselelerini konuşalım, Şarkı söyleyelim istiyorum.

- Kafamızın estiği yerde durup yemek yiyelim istiyorum.

- Tarihi yerleri görelim istiyorum.

- Beraber denize girelim istiyorum.

- Sosyalist ve hümanist bir kadın olsun istiyorum hayatımda.

- eylemlere katılalım istiyorum.



Ne çok şey istedim değil mi?

Muhtemelen hayatımda böyle bir kadın olmayacak.
Uyuduğumu görüp asla aldırmayan, uykum bozulunca ruh sağlığımın da bozulduğunu defalarca izah etmeme rağmen anlamayan aile üyelerine sahibim.

Söyleyecek bir şey bulamıyorum.
şayet muhalefet kazansa, hükümeti destekleyen para babaları geçmişte olduğu gibi ülkeyi daraltır. temel gıda maddelerini stoklar, medyada müthiş baskı görür, borsayla oynarlar falan. yeni hükümeti 6 ayda tarumar ederler gibime geliyor.

korkuyorum patron.
Ülkemizdeki mültecileri siktir ettikten sonra zencilerle alem yapıp kafayı bulacam.
Zenciler adamdır! Surilerin, pakilerin ve de afganların mk...
Az önce yumurta tokuşturdum. Ne yapalım macera aksiyon ruhumuza işlemiş duramıyoruz.

görsel
Her pazar kahvaltısında millet ne yemek istiyor, ne hazırlayayım diye düşünmekten bıktım. Pazar sabahlarını delete etmek istiyorum ömrümden.

Yok işi bıraktım pazartesi sendromu yakamı bırakmadı.
Büyük bir hediye istemiyordum ondan.
Güzel sözler sarf etmesini de.
Seni seviyorum da demesindi.
Yüzüme de bakmasındı.

Sadece o kötü sözlerini saklasındı.
Bir de birazcık sarılıp beni bıraksındı.
bak, hala kırdığın şekilde duruyor kalbim. hiç dokunmadım. toplamadım. ama parçalarının seni kanatmasını da istemem.
Keşke hiç beraber olmasaydık desem
O güzel günlere yazık olacak
iyi ki yaşandı desem
Bu acıları nereye sığdıracağız?
güncel Önemli Başlıklar