bugün

“satranç” ı hala okumadıysanız size bir iyilik yapacağım. okan bayülgen’in sesinden dinleyiniz.
hayatın mucizeleri kitabındaki bir öyküde.. savaş mağdurlarını değilde, öldürmek, işkence etmek için orduya göreve çağırılan alman birininin hissetiklerini anlatmıştır. dolayısı ile savaş bakış açıma farklı bir perspektif katmıştır. inanmadığın birşey uğruna öldürecek olmak da ölmek kadar zor.
"insan sabahtan akşama kadar bir şey olmasını bekler ve hiçbir şey olmaz. Bekleyip durur insan. Hiçbir şey olmaz. insan bekler, bekler, bekler, şakakları zonklayana dek düşünür, düşünür, düşünür. Hiçbir şey olmaz. insan yalnız kalır. Yalnız, Yalnız..."
dünyayı çok erken terkeden, yazı yeteneğinin sınırı olmayan büyük usta.
Bilinmeyen bir kadının mektubu, bir kadının hayatının 24 saati gibi kitaplarını okuduğum takdir edilesi bir alman yazardır. Tavsiye ederim herkese.
çalıştığım iş nedeniyle her gun istisnasız yüz yüze geldiğim yazar.
severiz kendisini.
satranç, bilinmeyen bir kadının mektubu, dünün dünyası gibi kitapları olan avusturyalı yazar.
"bütün yalnızlar gibi özgür ve bütün özgürler gibi yalnız" sözünün sahibi zat, büyük insan, büyük yazar.

intihar mektubunda; "artık güneşin doğmasını bekleyecek gücüm kalmadı ama siz yeni doğacak güneşi mutlaka bekleyiniz" demiştir üstad.
görsel
Savaş karşıtı yazdığı yazılar ile nazilerin tepkisini çekmiş, nazi ve gestapo'nun baskısına maruz kaldığı için karısı ile birlikte intihar etmek zorunda kalan kalbi güzel, değerli yazar. Daha sonra 2. Dünya savaşını kaybeden Hitler de karısı ile birlikte intihar etmek zorunda kalmıştır. ''Etme bulma dünyası'' sözünü bir nebze olsa da realist kılan bir hadisedir.

--spoiler--
Yazar intihar etmeden önce son bir kitap yazıyor, kitabın adı ise satranç. Bu kitap da nazileri rahat rahat eleştiriyor. Öykü bir gemide geçiyor ve yıllarca satranç oynamamış bir adamın, satranç dünya şampiyonunu nasıl alt ettiğini anlatıyor. Kitabı değerli kılan sebeplerden biri ise yazarın intihar etmeden hemen önce yazmış olması. Bir Solukta okunabilecek kısa bir öykü.
--spoiler--
Güçlü kalem vesselam.
Psikolojiyi yalayıp yutmuş, gelmiş edebiyata kusmuş(!)..

intihar edişiyle de hayat verdiği karakterler arasına katılmış başka bir evrende kimbilir...
Avrupa’nın vicdanıdır.
satranç kitabını bir çırpıda bitirdiğim, diğer kitabına da * yakında başlayacağım efsane yazar.
Birbirinden güzel eserleri kaleme almış yazar.

‘Acımak’ romanı, beni en derinden etkileyen eseridir. Okuduğum yayınevinin çevirisi de güzeldi. 6 sene oldu romanı okuyalı, hala olay örgüsü olduğu gibi hafızamda.

Kitapta bir subaya aşık olan kötürüm bir kızın hikayesi anlatılıyor. Ama olay bu kadar basit değil.

Kitapta geçen ‘size göre sevmek sadece sağlıklı ve yakışıklı/güzel insanlar içindir. Kötürüm ve çirkin bir insanın sevmeye hakkı yoktur.’ Benzeri cümleler ve hem öncesinde hem sonrasında olan olaylar insanlara olan bakış açınızı oldukça etkiliyor.
Ilk realist roman araba sevdasının yazarı. Severiz.
Tamamen "iş Bankası Yayınları"nın satış politikası ile gündemde bu kadar tutunmuş bir yazar. Ha yanlış anlaşılmasın kötü bir yazardır, overrated vsvs demiyorum Allah çarpar ki zaten 1-2 kitabını okudum sarmadı çok ama hoş, akıcı, zamanınız için ideal.

Fakat asıl mesele şu ki: bu adamın kitapları önceden de basılıyordu ama böyle tek tek değil, toplu haldeydi genelde. Mesela 1 kitap içersinde 4 5 öyküsü, hikayesi vardı 350 300 sayfa tarzı bir şeydi ve daha ucuzdu ama Türk milletinin 200 sayfa yukarısına ilgisi olmadığı için de pek ilgi çekmemişti. Aynı hikayeleri, satırları ayrı ayrı kitaplara basınca herks "hurra" dedi.

Edebiyatla aranız orta düzeyde ise ya da yeni yeni kitap okumaya başlayan kişilere okumayı sevdirmek istiyorsanız idealdir zweig kitapları. Ama tabii ileri düzey bir felsefi, sosyolojik, metaforik öğeler beklemeyin.Hoş, akıcı, tatlı.
Kitaplarının güzelliği dışında hayatı ve ona son verişi de derinden etkileyen yazar. Herkeste bu cesaret yoktur, amk dünyası yüzünden gidiyor böyle güzel insanlar.
Kitapları piyasadaki en ucuz ve ince kitaplardan olması dolayısıyla çok okunan bir yazar öyle olmasaydı kimsenin okuyacağı yok kısacası overrated bir yazar.
Bir kadının hayatından 24 saat kitabı ile satranç kitabı yarışır nazarımda.eşiyle ölümü de efsanedir.
Betimlemeleri ile fazlasıyla begenimi kazanmıs kadınları erkek gozuyle cok guzel anlatabilmis efsane yazardır.
Kitaplarında büyük insanları anlatmakla büyüklüğün kitabını yazan yazar.
Şitafın zıwayg" diye okunur. Sitefın zivey" olarak uğurlanır.
birkac kitabini okudugum kadariyla kisa hikayelerle hayatin gerceklerini anlatan yazar. bilinmeyen bir kadinin mektubu'nu bitirdigimde aglamistim.

(bkz: bilinmeyen bir kadinin mektubu)
Oldukça güzel sözlerin sahibidir :

"Sen, beni asla, asla tanımayan, bir su birikintisinin yanından geçercesine yanımdan geçip giden, bir taşa basarcasına üstüme basan, hep ama hep yoluna devam eden ve beni sonsuz bir bekleyiş içerisinde bırakan sen, kimsin ki benim için?"
Eğer ölüyorum diye üzülseydin, ölemezdim!

Ölmüş olan biri artık hiçbir şey istemez, sevilmeyi de, kendisine acınmasını da, teselli edilmeyi de istemez.