bugün

Sonbahardır, hep bitişleri anlatan. insanın içine garip bir hüzün salıveren. Nedense sevmem pek. Sanki hep ayrılık vardır.
Serinliği uzun bir aradan sonra hissetmek, ve kışın kokusunu bir nebze olsun tatmak bana hayat veriyor. Sonhabarın güzelliği, kışın ise asaletine aşığım.
ankara için havanın kapanması demektir.
yusuf ölmeyeydi keşke be.
Alper Özcan yönetmenliğinde 2008 türk yapımıdır. Birçok dalda ödül almıştır.
Dizinin sonundaki ağıt, muhteşemdir.

http://www.youtube.com/watch?v=LGmzhxCtUYs&list=LL3T7Htugma0ylA9Fvru7FHQ
sessiz sakin, kaliteli bir filmdir. müzikleri ve hopa nın doğal güzelliği muhteşemdir.
ülkenin en güzel yerlerinden hopa, çamlıhemşin ve kemalpaşa'da çekilmiş "bol ödüllü" -benim bildiğim 11 adet-
2007 yapımı güzel film. başrolünde ise onur saylak yer almaktadır.
filmde Türkçe, Hemşince ve Gürcüce dilleri konuşulmaktadır.
film:
genç bir üniversite öğrencisi(22 yaşında) olarak girdiği cezaevinde ölüm orucuna giren ve
10 yıl sonra özgürlüğüne kavuşan Yusuf’un çocukluk ve ilk gençlik yıllarının izini sürerek geçirdiği
son iki ayının öyküsünü anlatmaktadır.

filmin ingilizce afişi için:

http://upload.wikimedia.o...%2C_2008%29_afi%C5%9F.jpg

(bkz: ölmeden izlenmesi gereken filmler)
(bkz: net)
izlediğim en iyi türk filmidir. Konusuyla çekilen yeriyle oyunculukla mükemmel bir yapıttır.
(bkz: da im yusuf orti)
tanrının insanlığa bir jesti olabilir. iyi bir ressamın elinden dökülmüş olsa gerek. gerçi artık pek yaşayamadığımız bir mevsim kendisi. bayramları falan bilmem ama eskiden sonbaharlar güzeldi.
2008 senesinde gösterime girmiş olan, özcan alper'in başyapıtı. özcan alper'in yakaladığı muhteşem görüntüleri yalnızca basit ve anlamsız bir kartpostal karesi olmaktan çıkarıp, elleriyle işleyip, hakkını sonuna kadar vererek bir sanat eserine dönüştürmesini izliyoruz filmin başından sonuna dek. en önemli özelliği de film bağırıp çağırmıyor, tokat atıp seni kendine getirmiyor, sessiz sessiz ağlıyor. üstelik belki de türkiye sinemasındaki en etkileyici final sahnelerinden birine sahip. oyuncular da mükemmel ama canımız ciğerimiz serkan keskin sade oyunuyla aradan sıyrılıyor.
hüznün sonbahar kahvesine büründüğü, kimimiz için bir ömür sürecek olan zaman.
sebebini bilmiyorum ama insanlar hüzün mevsimi diyorlar; oysa bana en umut veren mevsim.
doğadaki o değişimin en güzel olduğu mevsimdir ayrıca.
ben sonbaharda ölmek isterim; madem insanlar için hüzün mevsimi, beni de aradan çıkarıp başka bir mevsimde tekrar hüzünlenmesinler diye. yapraklarla beraber düşeyim toprağa diye...
Yansımalar grubunun güzel eserlerinden biridir.
sevdiğim bayıldığım bir mevsim. bol yağmurlu bir nevi doğanın uykuya daldığı bir mevsim. Bir de onur saylak'ın baş rolde oynadığı insanı hüzne sürükleyen filmdir.
yansımalar grubunun insanı en karmaşık ve hoş duygulara sürükleyen eseri. o ne güzeldir ki ney'e aşık eder!
burak kut'un en depresif parçası.
http://fizy.com/#s/1ahsca

--spoiler--
farkında olmadaan sana alıştıımm..
--spoiler--
türk sinemasının protest filmlerinin modern temsilcisi olan, son yıllarda izlediğim en iyi türk filmi. senaryo, kurgu, oyunculuk gerçekten çok kaliteli. kesinlikle tavsiye edilir.
köpek gibi bir yalnızlığı üzerime salar her geldiğinde. yalnız gelmez. beni yalnız bırakır ama o hiç yalnız gelmez. özellikle eylül'de yapılan tüm eylemlere bir anlam yükler. daha fazla cem adrian dinletir. daha fazla sigara bitirtir. hatirlamaya zaman buldurtur. ama en fazla eski esyalara sarilabilirsin... ne birini arayabilirsin ne de kendini sevebilirsin. artik belki de arayamiyorsundur birilerini...
En sevdigim mevsim. dogustan bagliyiz sonbaharla. bu mevsimde dogmusum. bu mevsimin cocuguyum. en guzel anilarim, en mutlu oldugum zamanlari bu mevsimde yasadim cogu zaman. seviyorum o hüznünü o masumiyetini. seviyorum doganin sarinin ve kahverenginin tum tonlarina burunmesini. dökülen yapraklari seviyorum, hafiften baslayan yagmurlarini, o yagmurda islanisimi. daha bir seviyorum yürümeyi sari sari yapraklarla kapli yollarda. cam kenarinda ictigim bir kahvenin, cayin daha bir anlami oluyor. yazin o hareketliliginin yerini suskunluga, sessizlige birakisini seviyorum. hafiften esen rüzgarini seviyorum, topragin o farkli kokusunu seviyorum. dalip gitmeyi seviyorum cocukluguma. yapraklari yerlerden avuc avuc alip havaya firlattigimiz yapraklardan yagmurlar yaptigimiz zamanlar geliyor aklima. ilkokulda ozene bezene kara kalemle cizmeye calistigim sari yapraklari dusunuyorum. ögretmenimin cok begenip sergiye yolladigi. kardeslerim geliyor aklima. agaclari sallayip dusen yapraklarin altinda gözlerimizi kapattigimizi düslüyorum.

seviyorum sonbahari. hatirlattiklariyla, yasattiklariyla. yeni baslangiclar geliyor aklima. ben gibi sonbahar, birbirimize benziyoruz. ne de olsa ben bir sonbahar cocuguyum.
şu sıralar biran önce gelse de şu sıcaklardan kurtulsak dediğim mevsim.
En çok sevdiğim mevsimdir. doğum günümün de içinde bulunması sebebiyetiyle bir an önce gelsin istiyorum.
gelmesini istemediğim mevsim. ayrılık, hüzün hatırlatır bana nedense.
sonbahar rüzgarı götürsün tüm kırıntılarını ayrılıkların sarı solgun yapraklarla ve kuş göçleriyle beraber uçsun özlenen güzel anılar ki tertemiz başlangıç umutlarına bıraksın yerini kırgın kalpler ... Çünkü hüzün temizleme mevsimidir aslında sonbahar olmasaydı niye yağsındı deli yağmurlar...
ülkemiz için çok ilginç geçecektir.
gezi direnişinin iki katıyla büyüyeceğini tahmin ediyorum bunun etkileri neler olur bilinmez tabi...