bugün

(bkz: bedrettin cömert)
sanat tarihinin görevi, yalnızca geçmiş uygarlıkların sanat eserlerindeki güzellikleri arayıp bulmak değil; bu eserler arasında toplumsal, tarihsel değerler yansıtan karakterleri tespit etmektir. biçimsel olarak sanat tarihi; bir sanat eserinin, sanatçının ve eserle ilgili öteki bilgilerin incelenmesidir. *
adından da anlaşılacağı gibi sanatın tarihsel gelişim sürecini irdeleyen bilim dalı. türkiyede avrupa birliği sürecinde daha da önem verilmeye başlayan bir daldır.
uzmanlaşmak istediğim ve fakat bildiğimin bilmediklerim yanında deryada bir damla kadar olduğu alan.
lise dersidir. hernedense sadece selçuklu, osmanlı mimarisi içerikli idi.
http://www.radikal.com.tr/haber.php?haberno=224600
ülkemizde pek de önem verilmeyen bir ders olarak nitelendirilebilecek derstir.
sanatın tarihsel evrimini inceleyen bir akademik disiplin olarak sanat tarihi 19. yüzyıl almanya'sında ortaya çıkar. almanya'daki ilk sanat tarihi kürsüsü berlin üniversitesinde 1844 yılında kuruldu. 20. yüzyıl içinde tüm dünya üniversiteleri bu alanda eğitim ve araştırmalara başladılar. bilimsel bir disiplin olarak çok geç ortaya çıkmakla birlikte, daha antikite'de bile sanatın tarihiyle ilgilenildiği bilinir.
sosyoloji, psikoloji,siyaset, tarih gibi pek çok alanla dolaylı ya da doğrudan ilişkisi bulunan, zor bir disiplindir. konuya hakim olmanız için pek çok şeyi bilmeniz gerekir. çok büyük bir genel kültür deryasıdır.
lakin, mezun öğrencilerine soru olarak
- öğretmen olabiliyor musunuz siz? layık görülür.
tarih şeridini oluşturursak sırası ile şu şekildedir.

pirimitif toplumlar
nehir boyu uygarlıkları (arkaik)
antikite
-yunan
-anadolu
-roma
hristiyan sanatı (arkaik)
rönesans
maniyelizm
barok
rokoko
neo klasizm
romantizm
realizm
empresyonizm...,

daha gidiyo bu.
fen edebiyat fakültelerine bağlı bölüm ismidir. son değişikliklerle formasyon alınması durumunda öğretmenlik yapabilmektedirler. teknik çizim gibi dersler alınması durumunda mezunları arkeolojik kazılarda görev alabilmektedir .
bu sene uludağ üniversitesinde kazandığım bölümdür. sanat tarihi mezunu öğrencilerin görüşleri aşırı olumsuz olsa da bölüm hakkındaki düşüncelerim değişmemiş ve şevkim kırılmamıştır.
sanarım sanatı sadece mimari yönden inceliyorlar.
geçen yıl mezunlarına (üç üniversite buna dahil sadece)ilkkez formasyon vermiş, bu yıl da liselerde seçmeli dersten mecburi derse geçeceği söylenen bölümdür.
edebiyat fakültelerinde sanat tarihi bölümü, sadizmin akademik ayağıdır.
görsel
tarihin sanatını inceleyen bilim.
Bizans Tarihi'nden günümüze kadar olanı inceleyen bilim dalıdır.
Arkeologların buldukları yapıları, mimari eserleri okur.
Sanat tarihi, insanlığın tarihidir der selçuk mülayim. Her sanat yapıtı icra edildiği dönemin izlerini ve icra eden ustanın hislerini yansıtır. Günümüz türkiye' sinde ise sanat tarihi yeterli saygınlığı görmemektedir. Hiç unutmuyorum. Bir taşra müzesinde envanter çalışması yaparken gelen ingiliz arkeolog sanat tarihi öğrencisi olduğumu duyunca bana kraliçe muamelesi yapmıştı. O gazla gidiyoruz işte.
istanbul üniversitesinde öğrenim gördüğüm bölüm. ayrıca bu ara vizeler dolayısıyla sözlükte sık sık tematik kasmama neden olacaktır.
bir bakışta sanat tarihi;

görsel
istanbul üniversite'sinde 2 sene yan dal yaptığım bölüm. öncelikle şunu söyliyim eğer ilginiz varsa bu bölüm sizin için dünyanın en keyifli bölümüdür, ilginiz yoksa da dünyanın en gereksiz bölümüdür.

bölümde dersler genelde "avrupa sanatı ve doğu sanatı" olarak ikiye ayrılıyor. daha sonra da bunlar kendi içinde kronolojik sıralamaya göre "modern sanat, orta çağ sanatı, prehistorik sanat." gibi bölümlere ayrılıyor. bölüm size genel olarak bir sanat eserini yorumlarken dikkat etmeniz gereken noktaları ve temel sanat akımlarının altında yatan düşünceleri kavramanızı hedefliyor. eğer bu alana gerçekten ilginiz var ancak "ben mezun olduktan sonra ne iş yapacağım peki." diye düşünüyorsanız benim gibi yan dal şeklinde okuyabilirsiniz. zira üniversite hayatımdaki en zevk alarak, koşa koşa girdiğim dersler bu bölüm dersleriydi. ilginiz yoksa da "puanım yetiyor bir gireyim bakayım nasıl bir bölümmüş." diye sakın başlamayın.
liselerde olan bir ders, o derse de başka bi hoca boş zamanı olduğundan gelir o da başka bir konu.
Alman Birliğinin kurucusu olan Otto Von Bismarck diyor ki: "Birinci nesil kurar, ikinci nesil yönetir, üçüncü nesil sanat tarihi okur!"
Şimdi müsaadenizle birkaç tane soru sorabilir miyim?
Biz neredeyiz? Sanat tarihi ile aramız nasıl?
Birbirimizi yemeye ne zaman ara vereceğiz? Acaba şu anda sanat tarihi okuyabilecek seviyeye gelebildik mi? Kaçıncı nesiliz? Veya da daha kaç nesil bekleyeceğiz?
avrupa'da özellikle italya'da popüler bir bilimdir. bunda -tabiki- benito mussolininin payı büyüktür. rahmetli çok severdi bu işleri, denyolar arkasında durmadı bilemediler kıymetini.