bugün

(bkz: dünyanın bütün işçileri birleşin)
(bkz: komünizm)de işçi sınıfına verilen ad..komünizmde bu grup hep haklı,masum,ezilmiş,hakkı yenilmiş,çok daha iyilerine layık vs.dir..
işçi sınıfını temsil eden kelime
ilk cagrisimi (bkz: 1984)
yalnızca emeklerini satarak gelir sağlayan sanayi işçilerinden oluşan ekonomik ve toplumsal sınıf.
sermayesi çok az olan ya da hiç olmayan ve emeğiyle geçinen herkesi, tarım işçilerini kapsar.
(bkz: proleter)
mançurya yakınındaki devlet
Marksist görüşe göre, kapitalist toplumda burjuvazi tarafından sömürülen, emeğinden başka satacak hiçbir şeyi olmayan emekçi sınıf. Kendisini sömüren mülkiyet düzenini yıkacağına ve yalnızca kendisini değil, fakat tüm insanlığı kurtaracağına inanılan evren­sel ihtilalci sınıf.

Bu bağlamda, kapitalizm içinde, orta sını­fın yok olup, işçi sınıfının bir parçası haline gelmesi sürecine proleterleşme; Ortodoks Marksizmin iddiasına göre, proletaryanın, kapitalist devleti yıktıktan sonra, sosyalizme geçişi hızlandırmak ve üretim araçlarını sos­yalleştirmek amacıyla kuracağı rejime prole­tarya diktatörlüğü adı verilir.
latince olan proles sözcüğünden türemiştir... proles çocuk demektir... eski roma'da sadece çocuk doğurmakla veya doğmuş çocuklara süt vermekle mükellef olan zümrenin adıdır...
işçi sınıfının sosyalist jargondaki ismi. latince proles kelimesinden gelmektedir. romada sadece çocuk doğuran yani iş gücünü ortaya çıkaran zümreye verilen zümrenin ismidir. bu tanımdan yola çıkılarak işçi sınıfına da bu isim verilmiştir. çünkü işçiler modern dünyanın ücretli köleleri olarak görülmektedir sosyalistler tarafından. üretim ilişkilerinde üreticiyi, emeği ortaya çıkarana verilen isimdir. marksizme göre kapitalist düzeni yıkacak tek devrimci sınıftır. çünkü marksizmin felsefesine göre (bkz: diyalektik materyalizm) gelişen ve üreten sınıflar devrimcidir. bu yüzden işçi sınıfına-proleterlere- devrimci gözüyle bakılır marksist ideolojide. emeğini satarak geçimini sağlayan bu grup çelişkiyi kaldırabilecek yegane sınıftır.
marx''ın komünist devrimi yapacağına inandığı bilinçli ve gözü pek işçi sınıfı. *
Karl Marx ile literatüre girmiş olan sınıfsal topluluk.
Proletarya (Latince proles (döl) kelimesinden gelir) alt sosyal sınıfı tanımlamak için kullanılan terim, bu sınıfa mensup kişilere proleter denir. ilk olarak oğullarından başka malı olmayan insanları tanımlamak için kullanılan aşağılayıcı bir kelime iken, Karl Marx`tan sonra işçi sınıfını tanımlamak için kullanılan sosyolojik bir terim halini almıştır.
Marksist teoride proletarya üretim araçlarına sahip olmayan sınıfın adıdır. Proleter ücret alan işçidir. Proletarya, Feodalizmin çözülmesiyle mülksüzleşen insanların, Emek gücünü belli bir ücret karşılığında satmaktan başka yaşam seçeneği kalmamasıyla ortaya çıkan, üretimdeki konumları itibariyle belirli bir grup oluşturan kesimin sınıfsal olarak tanımlanmasıdır.

Marksizm proletarya ve burjuvayı (kapitalist sınıf) birbirinin zıttı iki pozisyona koyar, örnek olarak fabrika işçisi ücretini olabildiğince fazla almak isterken patron sayılan üretim araçlarına sahip insanlar da olabildiğince az vermeye çalışır. Bunun da ötesinde, her iki sınıf, üretimdeki yerleri ve toplumsal yaşamdaki konumlarıyla tamamen çatışma halindedirler. Bu çatışma geçici ve aşılabilir değildir aksine, ancak sınıfsız topluma geçildiğinde bitecek bir çatışmadır. Proletaryanın sınıfsal çıkarları, Marksist teoriye göre, mevcut toplumsal sistemin tamamen aşılmasını ve bir sınıf olarak kendisinin de ortadan kalkmasını gerektirmektedir, oysa burjuvazi kendi varlığını bu sistemin devam ettirilmesin bulur.

Marksizm`e göre kapitalizm işçi sınıfının burjuva ("kapitalistler", üretim araçlarına sahip olanlar) tarafından sömürülmesine dayanır. Bu sömürü şöyle gerçekleşir: işçiler, kendi başlarına üretim araçlarına sahip olmayanlar, hayatlarını sürdürmek için bir iş bulmak zorundadırlar. Bir kapitalist tarafından işe alınırlar ve onun adına çalışmaya başlayarak ortaya çeşitli ürünler koyarlar. Daha sonra bu mal/ürünler kapitalistin kendi malı olur ve kapitalist bunları pazarlayarak/satarak gelen paranın hepsine el koyar. Kazanılan paranın bir bölümü işçinin "yevmiye"sine ayrılırken, diğer kısım (artı değer) giderler çıktıktan sonra kapitaliste kar olarak kalır ve döngü böyle devam eder. Bu yüzden Marksistlere göre, birileri ortaya konan ürünün karşılığını tam olarak alamamakta birileri de emek harcamadan ürünün karşılığını hak etmeden almaktadır.

(bkz: http://www.wikipedia.org)
işçi sınıfı. düzenli bir iş kolunda çalışıp emeğini satarak para kazanan kişi. en korkulasılümpen proleteryadır, ama bunu proleterya ile karıştırmamak gerektir, ikisi birbirinden çok farklıdır.
(bkz: işçi sınıfı) bir işverene işgücünü satarak aldığı ücret karşısında yaşamını sürdüren insanların oluşturduğu toplumsal sınıf. işçileri, tarihte daha önceki dönemlerde ortaya çıkmış ve sömürülen sınıflardan ayıran temel özellik, özgürleşmiş emek olmalarıdır. bu 'özgürleşme' iki boyutludur. Birinci boyut, emeğin kölelik veya serflik bağımlılığından kurtulması, emek gücünün meta haline gelmesi ve böylece özgürleşmesidir. ikinci boyut ise, üretim araçları mülkiyetinden özgürleşmesi, kopmasıdır. (bkz: Mülksüzleşme)işçi geçimini sağlayabilmek için işgücünü satmaktan başka yolu olmayan ve ayrıca işgücünü satabilme özgürlüğüne sahip bulunan *ve üretimi kendi başına sürdürebilecek başka olanaklara sahip bulunmayan ücretlidir. *
değil devrim yapmak mevcut düzeni anlamakta bile zorluk çeken, marx'ı sosyolojik açıdan yanıltarak, filozofun tahmini aksine gün geçtikçe genişlemeyen, daralan sınıftır. (marx proleteryanın orta sınıfı yutacağını öngörmüştü, oysa orta sınıf proleteryayı yutmaya başlamıştır)
bir değil, beş değil, bin değil, beş buçuk milyar olan, kovmak ile gitmeyen, her diyarda olan, bir gün çalışmazlarsa çarkların dönemeyeceği, örgütlülükleri ile dünyayı cennet yapabilecek sınıf. ama bu ancak örgütlülüğü ile olabilir. ne demiş bir düşünür; örgütlü bir halk her şey iken, örgütsüzken sadece bir köle ordusudur.

(bkz: vur ulan köpek dölü)
yarını ellerinde tutan sınıf...
demografik çoğunluğun ekonomik azınlık olabileğinin en büyük kanıtıdır bunlar. proleterya dediğin nedir ki, üç beş lumpen işte..

lisede bütün dünyanın emekçilerinin birleşemeyeceğini anlayınca bıraktık proleter sevdaları biz...
(bkz: işçi sınıfı ve emekçi yığınları)
şüphesiz ki vatanları tüm dünyadır.

edit: hak ettikleri vatan
Burjuvazi adı altında toplumsal üretim araçlarının sahibi olan ve ücretli emeği sömüren modern kapitalistler sınıfı karşısında , kendilerine ait üretim araçlarına sahip olmadıklarından yaşayabilmek için emek güçlerini satmak zorunda olan modern ücretli işçiler sınıfıdır. (Engels, Marx-Engels Eserler , cilt 4, sf.462 , Alm.)

Proleter sözcüğü Latinceden gelir. " Proles " aslında " zürriyet " anlamına gelir.Ancak bir vergi sınıflandırması sonucu anlam daralmasına uğrayarak zürriyetleri dışında bir varlığa sahip olmadıklarından en alt sınıf yurttaşları için " proletarius " tanımı kullanılmaya başlanmıştır. Çin'de böyle bir kavram bulunmadığı için Engels tanımına uygun olarak
" wu-ch jieji " - üretim araçlarından yoksun sınıf - olarak çevrilmiştir. (Özgürlük Dünyası , Mart 2008 , sf.50)

Kişisel tanımım , ücretli emeği kapitalist burjuvalar tarafından sömürülen mavi yakalı işçiler ile beyaz yakalı işçiler arasındaki emekçi dayanışmanın sınıfı ve kapitalist sermaye sınıfı karşısında emek cephesini temsil eden insanların bilinçli örgütlenmesidir . Bir kişi doğal biçimiyle proleteryaya ait olsa dahi kendisini proleter olarak görmeyebilir , sadece prolet olarak kalabilir . Proleterya örgütlü ve sınıf bilinci taşıyan emekçi ve işçi sınıfıdır.
bugün kapıya konulmuş broşürde okuduğum ( 1 mayıs vs) işçi sınıfını temsil ettiğini öğrendiğim kelime.

broşürün özetinde işçi ezilen, masum, aç, hakkı her zaman yenilen, protest olarak nitelendiriliyor. tamam da (çevremden biliyorum) hiç de ezilmemiş(hakkını çatır çatır aramış), herkes kadar masum olmayan, bir o kadar da gül gibi geçinen (aç olmayan), dünya düzenine * protest olmayan kişiler var. bunlar işçi ama herhalde başka kol olsa gerek.

demek istediğim bu bildiriler daha anlamlı yazılabilirdi. sosyalizm, komünizm gibi kelimeler insanları korkutuyor, maalesef başka anlamlar çıkıyor. herkese hitap eden bir dilde yazılmayıp, belli bir görüşü şiddetle savunan nitelikte olması 1 mayısı amacından çıkartıyor. dünya nın çok büyük bir kısmında işçiyi destekleyen partiler başa geçerken biz de ise bu gibi uygulamaların neticesinde (bana göre) bu partiler nal topluyor.
kimseyi desteklediğim falan yok, bunu bir netleştireyim. son olarak evimin içine kadar girebilen bir bildiri... yaşasın bilmem ne yaşasın şu bu... gibi nidalarla yazılmış olması hoş değil, hiç de uygun değil. okuyana saygılar.
kelime anlamı: çocuklarından başka hiç bir varlığı olmayan insan
kullandığımız anlamı hepimizin bildiği gibi: işçi sınıfı
.......Çünkü proletaryanın zincirlerinden başka kaybedeceği bir şey yok diyerek sonuna gelinir komunist manifestonun.
Halbusuki proletarya 600 küsür liralık asgari ücretinin kaybetmemek için canla başla çalışmaktadır garibim
marx'a göre...kapitalist düzeni yıkacak, gerçek devrimi gerçekleştirecek sınıftır.