pose

malzemeyi sıvı içinde, kaynama derecesine yakın bir noktada, fakat kaynatmadan pişirme tekniği.

çiftedeki gibi iki namlunun yan yana değil, üst üste konumlandırılmış şekildeki tüfektir. bu çifteye göre nişan almayı kolay kılar. süper pose, trap pose gibi çeşitleri vardır.

second life te sağ tıklayınca çıkan menu den çeşitli animasyon seçenekleri veya oturma gibi sabit duruşları sunan toplar.

ingilizce de poz vermek, tehlike oluşturmak, soru sormak* gibi çok farklı anlamları olan kelime.

moda ile ilgili sıkı bir sosyal ağın ismidir.
http://pose.com/

daddy yankee'nin çok güzel bir şarkısı.

http://www.youtube.com/watch?v=dn28nlMOYfg

''POSE'' dizisinde 1987 New York'unda LGBTQ bireylerin, hem toplum piramitinin en üstünde olan hetero erkekler tarafından el altında tutularak, onların her istediklerini yapmaları beklenirken bunun yanı sıra gözden de uzak kalmaları istenmektedir. Tüm bu ayrımcılıklar arasında bu bireyler bir özgürlük alanı olarak kendilerine balo dedikleri bir oluşum kurup kendi camialarını ve eğlence anlayışlarını yaratır. Bu yeraltında kaynayan kültür Popun Kraliçesi Madonna'nın bile dikkatini çeker ve Vogue isimli şarkısını yapar, danslarını klibine taşır . Vogue onların balolarda yaptıkları danstır. En iyi Vogue Yapan Erkek, En Realistik Kadın, En iyi Yüz Güzelliğine Sahip Kadın vb. bir çok alanda yarışmalar bu balolarda düzenlenir. Kazanana ödül verilir.
O dönemde cinsel kimliği sebebiyle evinden ayrılmak zorunda kalan parkta orda burda geceleyen kimselere gönüllü olarak anne gibi sahip çıkan kadınlar topladıkları bu çocuklarla bir hane oluşturur. Bunun erkek versiyonları da vardır. Balolara bu hanelerle katılırlar. Aile sana verilen değildir demektedirler. Kendi seçtiğin birbirinize değer verdiğiniz insanlarla kendi aileni oluşturabileceğine inanmaktadırlar.

final sezonu da netflix'de yayınlanmış başyapıt (iki gözümün çiçeği).

--spoiler--
angel, lil papi ile evleniyor ve papi'nin eski manitten olan oğluna annelik yapıyor. elektra mafya ile işbirliği yapıp zengin oluyor. blanca kendine doktor kociş buluyor.

ve evet, pray tell ölüyor. aslında yaşama ihtimali olan pray, katıldığı ilaç denemesinde iyi sonuçlar alıyordu. ancak biricik exi ricky'nin durumu kötüye gitmeye başlayınca, ölümü göze alıp ilaçlarını bir bahane ile ricky'e verir (hiv +). ve bir balo sonrası evinde yatar, sabaha kalkmaz (gözü açık gitmiştir).
--spoiler--

"yaşa, çalış, poz ver" (org. "live, werk, pose")
unutursak zall'ın cüzdanı kurusun pray reis!