lisedeki tarih derslerinin yetersizliği

liseye gelmiş, en iyi bilmesi gereken şey kendi tarihi olması gereken bir insana verilen rezil tarih dersleridir. bir çok okulda hem öğretmenler dersten soğutur hemde müfredat hep yetersizdir.

kitaplarda başta asya hun devletinden şöyle bir bahsedilir sırasıyla göktürk ve uygurlar anlatılıp bir anda karahanlılara geçilir. abi sen katlettin bi tarihi. avrupa hun batı hun ve ak hun'u direk atladığın yetmiyor birde anlattıklarınında aslında hiçbişeyini anlatmıyosun. bir tek adını öğreniyoruz. göktürkerlin iki defa kurulduğundan, kürşad ihtilallin den bahset biraz da. olmaz anlatırsa allah günah yazar.

uygurlardan da sonra bir anda kendimiz türk-islam devletlerinde buluruz. kardeşim hani nerde hazarlar, peçenekler, kıpçaklar, oğuz yabgular?

sonra sanki dünyadaki tek türk devleti bizmişiz gibi yalnızca osmanlı ve sulçuklu anlatılır. ne harzemşahlardan ne de safevilerden bahsedilir...

milli mücadelenden sonrada bir ünite de çok rahat diğer türk cumhuriyetleri anlatılabilecekken anlatılmaz. insanlar türkmenistan bayrağı hangisi, kazakistan bayrağı hangisi bilmeden büyürler.

yazık.. çok yazık bu gençliğe.. bu nesile..

türk ırkı sağolsun!

lisedeki tarih dersi güzel bir hikayeden ibarettir.
idealize bir türk tipi, hep kötü ve hain düşmanlar falan.
her şey çok hoş.
hikaye dedim ama masal daha uygun sanırım.

tarih dersleri not kaygısı taşımaktadır. türk genci tarihini not kaygısıyla değil atalarının yaptığı büyük işleri ve hatalarını görmek amacıyla öğrenmelidir. kültür amaçlı öğrenmelidir.

felsefe dersini not kaygısıyla değil düşüncesini genişletmek amacıyla görmelidir. dil anlatım dersini dilini öğrenmek için, edebiyatı edebiyat için okuyup gelişmek için öğrenmelidir.

bu dersleri not kaygısına bağlayanlar utansın.

ben ilkokula başladım, sosyal bilgilerde taş devriyle hayatıma girdi, lisede nerede bıraktığımı hatırlamıyorum. o derece karmaşık. binlerce yılı bana topu topu 10 yılda vermeye çalışıp verim bekleyenlere de selam olsun tabi. he bunu nota dayandırınca çocuk aklıyla "geçeyim yeter" düşüncesi de cabası. zevkli geçmezdi ki arkadaş tarih dersleri hiç. mendebur bir hoca gelir, anlatır giderdi. hatırladığım tek şey bu. birde kadına feribot derdik. sebebini söylemeyeyim artık.

Beyin yıkama sisteminin bir parçasıdır lise tarih eğitimi. Sade tarih mi bence hepsi.

Mesela göğsümüzü gere gere anlatırlar 16 imparatorluk kurduğumuzu ama bunların kaçını batırdığını sana anlatmazlar, sordurmazlar bile hödükse hocan.

Memlükleri yıktığımızı gururla anlatır hocan halbuki o memlük ki orta doğu' da haçlı seferlerini durdurup ağızlarının payını vermiş bir türk imparatoruğuydu ve cumhurbaşkanlığı forsunda yahudileşmiş hazarlar kadar yeri var mıdır bilmem.

Almanya yenildi diye yenildi sayılan bir tarih metodun var senin ülkende. Katerina olmasaydı kırım türkleri satmasaydı viyana bizde olacaktı iddiasını taşıyan, tatarlar satmasaydı timur bizi yenemeyecekti diye bahane üreten, her yenilgini iç isyanlara ya da yeniçeri uyumsuzluğuna bağlamış daha dogru düzgün neden yeniliyoruzun incelemesini yapamamış bir tarih öğreticiliği var.

Gerçek şu ki osmanlı şanlı tarihi diye anlatılan avrupa' nın kendinin farkına varamadığı üfürme tarihtir. Şanlı değildir, osmanlı olarak türk devletlerini de yıktık biz şanı nerede bunun. Avrupa' da şanlı osmanlı tarihi diye övünmeye kalkarsak yüzümüze tuhaf tuhaf bakmaları boşuna değildir.

Sonuç olarak osmanlı son 250 yıl avrupa' ya karşı giriştiği hemen hemen tüm savaşları kaybetti. Rusya ile yaptığı hiç bir savaşı kazanamadı. Avrupa bir yandan rusya diger yandan şamaroğlanına döndük. Şansımız o ki sovyet ihtilali çıktı da sağlam bir müttefiğimiz oldu yoksa bu ülkeyi de bize bırakmayacaktı öve öve bitirilemeyen avrupa.
Saygı ve sevgi ile değerli kardeşlerim.

(bkz: dünyaca ünlü tek bir türkün bile olmamasi) başlığının açılmasına sebep olur.

Yetersizdir. Ayrintiyi bilmek gerekir ki olayin mantigi anlasilabilsin.

yakın tarihteki dersim katliamı, struma olayı, 6-7 eylül olayları, 27 mayıs darbesi, talat aydemir-fethi gürcan'ın darbe girişimleri, 68 gençlik hareketleri, 12 mart muhtırası, pkk, 12 eylül darbesi, 28 şubat süreci, hayata dönüş operasyonu, uludere katliamı gibi olaylara hiç değinilmediği düşünüldüğünde açıkça görülebilen yetersizliktir.

yetersizdir. iyi anlatılamaz genelde. lisedeki tarih hocam gibi hocalar sayesinde ilgi çekici bir ders haline gelebilir sadece. bir de lisede bu dersin yetersiz olduğunu belli eden noktalardan biri ise, bu eğitimin tamamlanmadığını düşünüp, üniversitelere tarih dersinin verilmesidir. ve birçok öğrenci için sadece yüksek not alabilecekleri bir ders olarak görülür.

lisede öğretilen tarih eğitimli türklerin beyninde yeni bir tarih anlayışı inşa etmeyi güder. geçmişiyle bağları koparılmaya çalışan, kimilerinin düşman olarak gösterilmeye çalışıldığı, eksiklerle dolu, türk tarih kurumu gibi saygıdeğer! bir kurumun yönetiminde empoze edilmeye çalışılan bir tarih anlayışı. ama inanıyorum ki artık geçmişteki kadar saf değil bu ülke evlatları. okuyan, sorgulayan, tarafsız insanlar var.

not : lisede öğretilen tarih yetersiz değil, yanlıştır. keşke anlatınların hepsi doğru olsa da eksik olan bilgiler olsa.

'lise' yeterli mi ki, 'lisedeki tarih dersi yeterli olsun' sorusunu akla getiren başlıktır.
düşünün ki osmanlı türkçesi, daha yeni yeni yaygın olarak öğrenilmeye başlandı.

belki de tarih öğretmenlerinin kâhir ekseriyeti 'osmanlı türkçesi'ni bir hazine anahtarı olarak değil, bütünlemede verilecek bir ders olarak görmüşlerdir. dileyelim ki aynı tarih öğretmenleri, meselenin künhüne vakıf olup, öğrencilerini bu alfabeyi öğrenme konusunda teşvik etsinler. aksi taktirde teknolojinin kölesi olmuş bir toplum koşar adım yaklaşıyor.

matematik dersinin yetersizliği yanında solda sıfır kalır. eşit ağırlıktım ve lise 2 de haftada 2 saat matematik görmüştüm. *

pagan türklerin, başta arap ordularıyla, sonra hem araplarla, hem de müslüman türklerle tam 350 yıl süren savaşlarını "efendim talas savaşı akabinde herkes koşa koşa müslüman oldu" diye özetleyen tarih derslerinin yetersizliğidir.

350 yılı bir cümleyle özetlemek!... iyiymiş!...

öğretmen kaynaklı bir durum.lisedeki öğretmenimiz hiçbir konuyu atlamadan anlatırdı.onun sayesinde öss de tarihten hiç soru kaçırmamıştım.memleket sandıklar ve vakanivüs kelimeleri hala aklımda.gerçekten detaycı ve iyi bir öğretmendi.

Liseye kadar verilen eğitimler gireceğin sınavlardan yeterli not alabilmen için. Kimse sana tarih dersi vermiyor. Soracağımız sorulara cevap ver diyor.

Bizim tarih derslerimiz genelde boştu. Hoca 15 dk sonra geliyordu. 5 dk bilgisayarla uğraşırdı. 5 dk muhabbet. 10 dk anlat birşeyler yarısı muhabbet kızlara yavsama. Sonra bugün çok ilerledik yeter. Ders saati yeterliydi bence ama dersi islemezsen yetmez tabi.

Benim ortaokulda bir hocam vardı.
Tarih hocam..
Belki de hayatta bana en çok bilgi katan hocalarımdan.
O dört saatlik bir tarih dersinin 1.5 ders saatini ancak kullanırdı.
Ama hepimiz onun anlattıklarını öyle bir anladık ki notumun 90 dan aşağı olduğu bir günü hatırlamıyorum.
O derdi ki bir öğrencinin maksimum dinleme süresi 15 dakikadır. 15 den sonra ne yaparsanız yapın anlamaz öğrenci.Evet o dersi anlatırdı ama detaya boğmadan genel olarak. Ama öyle bir anlatırdı ki sorulan herşey hakkında yorum yapabilirdiniz. Genelden detayı bulurdunuz yani.
Dersi böyle güzel anlatabilmesinin püf noktası ise test sorularını tarayıp bir dönem hakkında ona göre defter tutturmasıydı. Bir dönem hakkında yazdırdığı yazı 5 maddeyi geçmedi hiç. O tutturduğu defteri ortaokulda da lisede de üniversitede de kullandım.
Yani öğretmenlik hakkında konuşmak haddim değil ama öğrenci olarak konusabilirim. Gerekirse ders anlatmayın. Püf noktayı verin öğrenciye.. sınavı klasik yapın ama test tekniğine göre verin herseyi. Sınavda o çıkacak çünkü ve yorum. Yani bir öğrenciye ne kadar az görünen çok bilgi verirseniz o kadar çok öğrenci kazanırsınız. Ve motivasyon edin onları. Hiçbir öğrenci tembel değildir sadece sizin onlara değer verdiğinizi göstermeniz gerekiyor. Ben mesela hiç sözlüye kalkmadim. Parmak kaldırmazdım. Ama tembel değildim hiç. Sadece çekingendim. Ama bunun için lisede tarih hocamdan "sindirilmiş ev hanımı" lafını bile duydum. Umarım ikisi arasındaki farkı anlatabiliyorumdur. Her sözlüye kalkan alemin zekisi olmuyor. Lisedeki tarih hocam şimdi isterse dünyanın en güzel ders anlatan tarihçisi olsun. Sallamam! Önce öğrenci psikolojisini anlamalısınız. Motive etmelisiniz. Bunlar tarihten çok daha önemli. Teşvik etmeniz çok daha önemli.

Sanırım bu yetersizlik birçok derste olduğu gibi, ders kitaplarından kaynaklanıyor. bu tip derslerde ders kitaplarını kullanıyorlar, kitaplarda da birçok yanlış ve eksik bilgi bulununca. Hocada bilmeyince öğrenci yanlış eksik öğreniyor. Kısır döngü halini alıyor. Bu sorunların çözülmesi lazım, allah yardımcımız olsun

sadece lise bazında düşünülmemesi gereken tespit. lisedeki tarihin yeterli olmadığının yanına ek olarak ülke olarak birinci çeviri kaynakların bulunmamasını da ekleyebiliriz. cumhuriyet öncesi kaynaklar doğrudan türkçeye çevrildiği için anlam ve arşiv kayması oldukça fazla.

keşke farsça ve leh osmanlıcası bilsek de gerçek tarihi öğrenebilsek.