bugün

öğrencilik hayatında öğretmenin gözüne girilebilecek yerde oturabilme şansını ellerinden hiç bırakmayan sınıfın şanslı inekleridir.
hazırlık sınıfında sınıfın en kısası olunsa da lise 2'de durumun değişmesi*, kişiye garip bir haz ve gurur getirir...
1970li yıllarda kilisten hacettepeye kadar götürtebilen olaydır. anne baba doktorların tüm iç rahatlatıcı sözlerine rağmen tatmin olamamış, inanamamıştır 150 santimlik çocuğun uzayabileceğine. ama bir de bakmışız adam 47 olmuş, boyu ise uzun zamandır 185.*
sınıfın değil bütün okulun en kısa iki kişisinden biri olduğunuzu düşünün!?

iğrençtir, kakadır, rezilliğin dik alasıdır. sınıfta sıranın en önünde oturmak hadi neyse bir yere kadar kabullenilir ama milli bayramlarda özellikle 19 mayısta üstünüzde atlet ve şort olduğu halde bütün ilçe halkının önünden tören yürüyüşü yaparak sıranın en arkasında olduğunuzu hayal edin! sanki herkes size bakıp kıkırdıyormuş gibi gelir, o yaşta paranoyak olup çıkarsınız yani! ne ilginçtir sıranın en gerisinde bana yarenlik eden diğer arkadaşla farklı üniversitelerde aynı bölümü kazandık...bütün okuldan sadece ikimiz!
genelde sınıfın en kısa tipi sırtını çokca olan abilerine yada bi çeteye dayamış olur;buna baglı sınıfın en artisti ve en kabadayısı olur.sınıftaki uzunlarla;devede de boy var ama esseğin arkasından gidiyo yada bunun beynine kan çıkmıyo diye dalga gecerek kendi ezikliğini bastırır.
eğer aynı zamanda karizmatik iseniz basket takımında oyun kurucu mevkisi için düşüünülebilirsiniz. mamafih hem kısa boylu hem de öyle pek ahım şahım bişey değilseniz. basket maçında kızlara çekirdek taşıyan ortam oğlanı olup çıkarsınız.
sınıfın en ön sırasında oturmak, sınıf sırasında, istiklal marşı ya da andımız okunurken en önde olmak, spor müsabakalarına ya da bayram gösterilerine seçilmemek demekti. yıllar sonra sınıf arkadaşları görüldüğünde ve onlardan uzun olduğunuzu farkettinizdeyse, daha bir mutlu olursunuz.
daha kötü bir durum olamaz. özellikle boyuna uygun kız bulmak tam bir işkence halini alır. bulunan kızlarda zaten biriyle çıkıyordur.ama bulundu mu da tam bulunur.
fiziksel olarak sizinle ayni olan bi ikiz kardesle birlikte sinifin en kisasi oldugunuz zaman pek de umursanmayan durum.
"naber yere yakın ehehe" gibi hoşunuza gitmeyecek bir takım sözler duyabileceğiniz durumdur. * *
sınıfın en fırlaması olunacağının işaretidir genellikle. beden derslerinde son sırada olursunuz fakat coğrafyacı "uzun boylu biri assın bakayım şu haritayı" dediğinizde kılınızı kıpırdatmazsınız. kızlar sizi sevimli bulur, piçlik yaparak rant sağlayabilir; insanlara hoş gözükebilir ve boyunuzu unutturabilirsiniz. ama "siz ters çevirin ben kendim düşerim zaten" modundaysanız tuvalette düdüklerler allahıma.
başıma gelen hadisedir. sınıfın en kısa boylu öğrencilerinden birisiydim ama yanlız değildim. hiç bir zaman sıkıntı stres yapmadım boy mevzusunu. hala kısa boyluyum fark eden bir şey yok...
boşuna junior demiyorlar...
hep en öndeki sıraya oturturlar seni.tahtayı görebilesin diye.beden eğitimi derslerinde son sıradasındır.adam yerine koymazlar ufaksın ya bakkala gidip sigara istersin adam sana 18 yaşından küçüklere satmıyoruz der . apışıp kalırsın halbuki sen 22 yaşındasındır.daha ne denilebilir ki...
boyu değil işlevi önemlidir.*eğer efendiyseniz, delikanlı bir çocuksanız, dersleriniz falan da iyiyse, pekala güzel de futbol oynayabilir kızları kendinize hayran bırakabilirsiniz. *
(bkz: ilgi odağı olmak)
bayramlarda yürüyüş ekibine bile alınamamaktır . fındık kadar bişeydim kandırdılar ama hiç uzamadım . bırakın trampet taşımayı bayramlara dahil olamadım . oh nillova poor thing .
üniversitede de kaderi değişmeyecek insandır.sayet bunu kompleks yapıp üzülürseniz bu gerçekten bir dezavantajdır fakat olayı espriye vurup zekanızın sivriliğini cömertçe sergilemekten çekinmezseniz bu sizin için bir avantaj haline gelecektir.öyle ki koyduğunuz laflarla, ağzınızın iyi laf yapmasıyla ve herseyden öte fiziksel görünüşünüze uygun bir tarz ve tavırla bir anda lisenin karizmatik atom karıncası olmanız mümkündür. *
fakat ne yapsanız değiştiremeyeceğiniz kaderiniz de sudur: annenizin olum seneye boy atarsın diye lise döneminde aldığı kıyafetlerin cogunun hala size büyük gelmesidir.
en önde oturup "ayağa kalk olm göremiyoruz" gibi esprilere maruz kalmaktır.
okulun ilk gününde "sen şu yandaki kreşe geldin herhalde kardeş" şeklinde esprilere maruz kalmak olabilir.
zor bir dönemi de beraberinde getirir lakin genelde şöyle olur: o en kısa boylu çocuk mezun olduktan sonra böyle bir boy atar.sonra lise arkadaşlarının karşısına geçip çirkin ördek yavrusu misali hava atar.
(bkz: oradaydım)
(bkz: fitne fucur)
(bkz: ühühü)
okulun en kısası olmaktan iyi bi durumdur.
(bkz: uzada gel)
(bkz: boyun kadar konuş)
bir sene sonra boyu uzayıp okulun basket takımına girme ihtimali olan öğrencidir.
ön sırada oturma sebebidir.