bugün

git...
git...
git...
me dur ne olursun ... (eger seviliyor ise giden hala bu cumle kurulabilir)
başını ye inşallah.*
gitme. seven için söylemesi çok zor olmasa gerek. sokarım gururuna.
şimdi sen gidiyorsun ya, cehennemin dibine kadar yolun var.
şimdilik git, bir zaman sonra bulurum ben seni...
''hadi canım hayatta başarılar diliyorum sana. bye byeeee..''
ne uğraşacaksın kalsın diye, bir kere kafaya koymuş o, gidicek belli, kal demek anlamsız..!
senden istediğim şey;
kahrolası kabuslarımı gerçeğe dönüştürmendi sadece.
kaç kurtar kendini benden, olacaklardan korkuyorum.
gidebilirsin ama saklanamazsın.
- hüsamettin ben gidiyorum!
+ nereye lan daha sevismedik?
- senin bu konusmalarina artik tahamülüm kalmadi.
+ tamam git, ama nereye gidiyorsun?
- senin entel dantel arkadasin anguthan ile beraber olmak icin kuaföre gidiyorum.

(bu arada bu anguthan muhittin´in homosexuel arkadaslarindan birisidir.)

+ defol lan, gözüm görmesin seni, gitmezsen topsun!
(sinirliymis gibi davranip icten kahkaha basma efektleri ile)
- terbiyesiz...
sen dur, asıl ben gidiyorum.
gidersen,
yikilir bu kent
kuslarda gider. *
-aslının numarası kaçtı ya?
*
"Giden adını bilir;
Bilmelidir.
Gitmenin adını kalan bilir;
Unutmadan bilir." *
gidenlerin ardından (bkz: sensiz üşüyerek uyanıyorum sabahlara)
Bir gecedir sana doğru senden...
Geçen yaşadığındır,yaşarken anlamadan
Kalan bir gerçektir belki
Bir iğne gibi kaybolan,bir bardak gibi kırılan
Gelen sanki beklediğindir
Ve giden,en tatlı,en sıcak,en kocaman...*
bakakalırım giden geminin ardından...
atamam kendimi denize, dünya güzel.
serde "erkeklik" var, ağlayamam.... *
bir sigara yakıp arkana bakmadan rüzgara karşı yürünmelidir.
Kimdi kimdi kalan

Giden mi suçludur herzaman?

Ne zaman başlar ayrılıklar

Dostluklar biter ne zaman



Her geçen gün bir parça daha

Aldı götürdü bizden

Aynı kalmıyordu hiçbir şey

Değişiyordu herşey

kendiliğinden



Artık çözülmüştü ellerimiz

Artık bölünmüştü yüreğimiz

Birimiz söylemeliydi bunu

Ötekini incitmeden



Kimdi giden kimdi kalan

Aslında giden değil

Kalandır terkeden

Giden de

bu yüzden gitmiştir zaten
uyuduk, uyandık
sevdik, sevildik
unuttuk, unutulduk
aldattık, aldandık
terk edildik, terk ettik...

bulduk birbirimizi.

gözlerimi kapattım sen yoktun. gözümü açtım karşımdaydın. yıllardır arıyordun beni. inandım, güvendim. sana sahip olduğum en değerli hazinemi, sevgimi verdim. izin verseydin hayatımın sonuna kadar kalabilirdim yanında. bir ömrü başım göğsünde, ellerim avuçlarında geçirebilirdim.

kısacık zamana, su gibi akıp giden zamana inat üç beş haftaya sığdırdık belki de koca bir ömrü.

sığdırdık da benim mi haberim olmadı?

yok. hiçbir şey değildi yaşadığımız. koca bir yanılsamadan başka bir şey değildi. ben bendim. ben, senin ellerinde şekillenen bendim. sen...

sen sadece sendin. ben senin gözlerinin içinde sen olurken, sen bana bakmıyordun bile.

bunları okusan 'hele şükür anladın bravo' falan dersin. huyunu bilirim. o kısacık zamanda avcumun içi gibi ezberledim seni. evet fikrince belki 'sonunda' anladım. ama atladığın bir şey var...

ben senin 'hiç olmadığını' her gece unutup tekrar hatırlıyorum. canımı acıtan da bu oluyor zaten. yoksa ne suretin, ne beni unutuşun, ne kokun, ne hayalin ne de hayaletin acıtıyor beni. buna ister manyaklık de, ister delilik. ne dersen de umrumda değil.

bundan sonra istesen de üzemezsin beni zaten. en azından giderken 'aslında seni hiç sevmedim.' dediğin zamanki kadar tuzla buz olmam.

mart 08
haluk levent'in en güzel parçalarından ayrılık'ta geçen bir dize.
.
için için har gibi
kaplar bütün benliğini
bir garip olursun bunun ardından
bazı bir rüzgar gibi
eser ayrılık yeli
giden sevgilinin ardından
vefa bekleyen salaktır.
sevgili yoktur, ardı vardır artık.
beddualarla anılır. gidişin olsunda dönüşün olmasın yani aslında dönsende iyi olur yani dön ulan dön gibi kararsız cümleler kurulabilir.
başkasına gittiyse, hiçbir şey yapılmaz. sevilmeyen, başkasından daha değersiz görülen, ayakların dibine atılan ve başkasının baş tacı olduğunu bilen insan ne yapar ki? geri dönmesi ümidi mi? affetmek mi? bu durumda, "imkansız" sözü bile az kalır. giden insan, yaşarken ölmüştür kalan için.