bugün

kimse görmez çünkü, kimseye hesap vermek zorunda kalmazsın. doya doya, hıçkıra hıçkıra boşaltırsın içindeki bütün yaşanmışlıkların acısını. başını yastığa koyduğunda aklına ilk gelen kişinin aslında en çok nefret ettiğin ve hayatın boyunca sevdiğin tek kişi olması karmaşası içinde isyan edersin ona. haykırırsın gözyaşlarınla ama kimse duymaz. düşünmeden edemezsin acaba nasıl, mutlu mu diye. bizim şarkımız olsun dediği şarkı çıkar radyoda ve ona sarılarak dinlediğin bu şarkıyı şimdi ona isyan ederek, dişlerini sıkarak dinlersin. başkasıyla evli olsa bile mutlu olmasını dilersin diğer yandan. birlikte kurulan hayaller vardır geçmişte, mutlu olmak dilenmiştir, hatta emin olunmuştur. ama o seninle kurduğu hayalleri bir başkasıyla gerçekleştirmektedir. deli gibi kıskanırsın, engel olamazsın kendine... bu duygu karmaşasında akar gözyaşların, akar akar... uzun bir uykuya dalarsın ve o vardır her zamanki gibi rüyalarında...
bu aralar sıkça başıma gelen durumdur.

içinde bir sıkıntı vardır kişinin. uyku tutmaz, yatağında döner, kulağında tıngırdayan müzik artık fazla gelmiştir ve kalkar yataktan kişi. salona pencerenin karşısına gider. sonra bir sandalye çeker ve oturur karşısına manzaranın. düşünür... düşünür... neyi düşündüğünü bilmeden, karmakarışık düşünceler dolanır aklında kişinin. derken çok başka şeyler gelir aklına. eski sevgili, karşılıksız aşk, korkuları... derken bir de bakar yalnızdır kişi. büyük ihtimalle ailevi problemleri de vardır ve bu sefer kulağında tıngırdayan müzik kalbine dokunur. garip yapar içini ve gözleri sulanır, dudakları titrer. ve derken 2 damla düşer gözlerinden. ne olduğunu anlayamadan. lanet bir düşüncenin sonucudur bu iki damla.

aslında her şeyin başlangıcıdır bu iki damla ve bütün gece, ve sonrasındaki günlerde de devam edecektir bu durum. her gece aynı sandalyede, aynı pencerenin karşısında ve aynı manzaraya bakarak... kafasında sürekli aynı salak düşüncelerle başlayacaktır bu seanslar ve hep aynı şekilde sona erecektir. izlediği bir film, söylenen bir söz ve yaptığı bir hata onu hayata küstürmeye yetecektir bundan sonra. ve bir insanın çöküşü sadece "2" damla yaşla başlayacaktır.

bu sebepten yapılmaması gereken eylemdir.
Sabahına pörtlek gözle uyanmanızı sağlar fakat iyidir, rahatlatır.
çaresizliği saklamaktır.
Çok gururlu ve güçlü görünmeye çalışan insanların gözyaşlarıdır onlar.Çünkü o anki zayıflığını ondan başkası görmemelidir.
kişi tutunmaya çalıştığı dalın, düşmesin diye sarıldığı adamın; düşmemek için sarıldığı adamın, "acaba?" diye bir kemirgen yüzünden doğru kişi mi olduğu, nereye varacağını kestiremediği. ilerisini siyah simsiyah korkunç bir boşluk olarak görüyorsa eğer geceleri ağlar.

kişinin içindeki boşluğu ve yalnızlığını doldurduğu "sevmek ihtiyacı"nı karşıladığı adam tarafından uzak görülmeye başlanmışsa eğer kendisinden. kim ağlamasın? kişi ağlar.

kişi eğer kendini gerçekleştirememişse belki de doğru tanım kişiliğini oturtamamışsa olmalı. ne istediğini bilemiyorsa ve ne yapacağını. hedeflerine ulaşamışsa ya da ulaşamayacak gibiyse en iyi ihtimalle ulaşabilme umudunu yitirmeye başladıysa -ki bunlar hep eksiklik, boşluk.

ikisi farklı yerlerdeki farklı boşluklar. ikisi de bok çukuru. ağlatır geceleri ister zayıf kişilik olsun adı ister güçlü kişilik olsun. ne isterse adı o olsun. ne koyulursa koyulsun kişinin adı o, geceleri ağlar.
Gündüzleri ağlamaktan daha fazla rahatlatan durumdur. Gecenin karanlığında kimsenin göremediği bir tenha köşe de yalnız kalıp içini siyahlara dökme durumudur geceleri ağlamak.
kulağa komik gelen acıklı eylem.
işte o an içilen sigara bir başkadır.
rahat rahat ağlamayı sağlayan eylem. genel olarak, sırt üstü tavanı seyrederken başlayıp, yorganın altında kafayı saklayacak biçimde devam eder.
karanlik bir kosede icini karanliga dokmek nedir ya. karanlik kose dedigin yatagin duvara yakin tarafidir. yaslarda yasstiga gider . aglanilan seyde justin birebirin seleina dan neden ayrildigiridir.

(bkz: neden justin neden tanrim)
Ardından sarhoş gibi uykuya dalmak.hafiflemiş,bomboş..
insanların çok bunaldıkları, üzüntülerini, sıkıntılarını kimseye anlatamadıkları zamanlarda içlerini boşaltmak için yaptıkları eylemdir.
dert ve keder yüklü insanların rahatlamasını sağlayan bir çeşit ruhsal arınma.
insanın en zayıf ve en rahat edebilecekleri zamandır. çünkü çoğu insan başkalarının yanında ağlamaz gündüzleri yalnız kalmadıkları için ağlama eylemini geceye erteler bu zamanla bilinç altına girer ve bazı insanlar sadece geceleri ağlar en rahat anıdır çünkü
1 adet karanlık
1 adet oda
1 adet yalnızlık
1 adet sen
belki 1 adet o
1 adet şarkı
1 adet çaresizlik
eğer evinizde yalnızsanız ve yanan tek bir mumunuz kalmışsa insan için, o an için kaçınılmaz olandır.
Saklanmaktır.
Masumiyettir.
Bir de sabah gözlerde capak olusumuna sebep verir.
Hayatımın bir dönemine damgasını vuran olaydır.
sabaha şiş olan gözlerinizi indirmek için çok uğraşacaksınız demektir.
Masumiyet değildir. Pişmanlıktir.
Evine ekmek götüremeyen bir baba da olabilir. Güçsüz gözükmek istemez, çocukları için kahraman olduğunu bilir.
birilerinin hakkına girdiği kimse olabilir heryer suriyeli ucuz işçi kaynamakta işsizlik yokmuşçasına.
Güçlü olmanın simgesidir. Yalnızlığın simgesidir. Çaresizliğin simgesidir. Terkedilmişliğin simgesidir ve en önemlisi maskesizlığın gerçeğin simgesidir.
Geçmişe dönmeyi isterken, sevilen kızı hatırladıkça ve özledikçe yapılan şey sanırım sadece bu oluyor. Saatlerce ağlıyorum belki de geceleri. Tek istediğim mutlu olmaktı. Yolladığım çiçeğe sevinmesine rağmen teşekkür bile etmeyen biri. Aylardır takip edip ama benimle konuşmayan kızı ikna etmek istiyorum sadece. Mesafelere rağmen yürüyecek ilişkimizi istiyorum. Sadece sevildiğimi bir kere ondan duymak istiyorum.